Gülüşü Yaralı
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 6 Şub 2008
- Mesajlar
- 5,741
- Tepki puanı
- 3
- Puanları
- 0
- Yaş
- 40
- Konum
- ha bura :)
- Web Sitesi
- www.facebook.com
Cola tepkimiz ne ölçüde dengeli?
İki Kola firmasının ismi son günlerde epey gündemde. Öteden beri gerek bu iki marka, gerekse genel manada bir meşrubat türü olarak kolanın zararlarıyla ilgili epey bir bilgi elden ele, dilden dile dolaşıyor.
Hemen belirtmeliyim ki, bu iki ürünü kullanmıyorum. Tavsiye de etmiyorum.
İnsan vücuduna zararlı olduğuna inanıyorum.
Ancak bir kanaatimi bir öz eleştiri olarak aktarmak istiyorum.
İlk önce, özellikle internet ortamında, grup ve şahsi adreslere yoğun bir şekilde gönderilen bir mesaj üzerinde durayım.
Son günlerde internet ortamında "Ezher'den Coca Cola’ya Haram Fetvası" başlıklı haber yoğun bir mesaj trafiğinin ana konusu oldu. Haberin kaynağı Arapça bir siteydi. Uzunca bir yorum yazısı şeklinde kaleme alınan yazıyı bir-kaç kez okudum ve iyice anlamaya çalıştım. Bu okumaların neticesinde edindiğim bilgi ve kanaat ile, mail mesajlarında konu edilen tespitler ve özellikle kullanılan başlık epey bir farklıydı.
Bir kere bu haberin orijinalinde, tarihi geçmişi bin sene öncesine uzanan "Ezher Üniversitesi" tarafından yapılan bir açıklama değildi. Ortak istişareler ve fıkhî toplantılar sonucu açıklanmıştı. Sadece, yazıyı hazırlayan kişi, gazetecilik bakış açısıyla, Ezher Üniversitesi’nde görev yapan bazı öğretim üyelerinin kanaat ve yorumlarına kısa kısa yer vermişti. Bu âlimler de, bizzat inceleme ve ilmî tedkikler sonucu elde edilen raporlardan ziyade, kendi şahsi duyum ve kanaatlerini değerlendirmişlerdi. En önemlisi de bir kurum adına değil, kendi şahsî değerlendirmelerine göre bilgi vermişlerdi. Bununla da kalmamışlar, bu tür haberlerin uzun süredir söylenti halinde dile getirilmesine dikkat çekerek, böylesi şüpheli bir konumda bulunan kola ürünlerinin içilmemesini tavsiye ediyorlardı.
Bu haberde ayrıca, bütün gazlı içeceklerde kullanılan "Pepsin" isimli kimyasal maddenin domuzun yanı sıra, büyük ve küçük baş ehli hayvanların işkembelerinden de elde edilebildiği, bazen de kimyasal yöntemlerle üretildiği; eğer konunun uzmanlarınca yapılan tetkikler sonucu kesin olarak domuzdan elde edildiği tespit edilmesi halinde bu içecekleri içmenin haram olacağı belirtiliyordu.
Şimdi kendimize dönelim. Kola markaları ve ürünlerinin tüketilmemesine yönelik bazı önemli gerekçeleri dile getirebiliriz. Örneğin, bu tür gazlı içeceklerinin insan sağlığına olan zararlarından rahatlıkla bahsedebiliriz. Bu ürünlerin ardında Yahudi sermayesinin olduğunu, bu ürünleri almakla dolaylıda olsa Yahudi sermayesine katkı sağlandığını, bilinçli bir Müslüman olarak bu ürünleri kesinlikle tüketilmemesi gerektiğini söyleyebiliriz. Her ne kadar ilmî heyetlerce incelenip içinde domuz mâmülü katkıların bulunduğu kesin bir şekilde ifade edilmemiş olsa da, şüpheli bir durumun bulunduğu için, bu ürünleri tüketmemenin daha doğru olacağını söyleyebiliriz. Bütün bunların yanı sıra Arap kaynaklı bir sitede yer alan bilgilerin "Ezher'den Coca Cola’ya Haram Fetvası" başlığıyla haber yapılmasının doğru olmadığını da söylemeliyiz.
Konuyla ilgili bir başka tutum üzerinde daha durmak istiyorum.
Evet malûm iki kola markası, yukarıda da belirttiğim gibi, Yahudi sermayesiyle dünya çapında üretim yapıyor. Yani asıl patronları Yahudi. Eninde sonunda satın aldığımız her kola, bu patronların cebine kâr katıyor. Aslında bu açıdan bakınca gerek ülkemizde, gerekse diğer Müslüman ülkelerde, bu yönde önemli oranda bir hassasiyet de var. Yani bu insanlar, öncelikle bu ürünleri almanın destek manası taşıdığını biliyorlar. Ve çekiniyorlar.
Peki, tam bu noktada bir dengesizlik ortaya çıkmıyor mu?
Yani kola mâmüllerinde gösterilen yaygın tepki, niye bir ikinci veya üçüncü ürün örneğinde görülmüyor?
Dünya pazarlarında, sadece iki kola firmasının sahipleri mi Yahudi?
Yüzlerce-binlerce marka ve ürün var.
Acaba hangi ürünlerin ve markaların ardında Yahudî sermaye var?
Yoksa, bir nevi bütün hassasiyetimizi gazlı içecekler ve bunlar içinde de sadece iki markaya yoğunlaştırıp, kendi kendimizi rahatlatmaya mı çalışıyoruz?
Netice olarak, her konuda olduğu gibi, bu sahada da gösterdiğimiz tepkiler mutlaka vasat çizgide olmalı. Aşırılıklardan uzak olmalı. Dengeli olmalı.
Sırat-ı müstakimde gitmek, yolumuzu devam ettirmek en büyük ümidimiz ve duamızdır.
alıntı