نعىمة;679155' Alıntı:
geldim şengül geldim...
böyle düşünen müslümanlar varken yahudi ve hristiyanlara ne hacet?
bende anlarlar diye yazdım
nasıl yaparsın bunu nasıl hristiyanları da inanlar kabul edip kurtuluşa kavuşabileceklerini iddia edebiliyorsun?!
bu iddialar % kaç Kurana ters biliyor musun ?
Hristiyanlıktan çıkıp İslamı kabul eden biri olarak sana soruyorum ..
HOŞ GELDİNİZ...
MADEM SORU SORDUNUZ..BİZ DE İNŞAALLAH CEVAPLIYORUZ..
YALNIZ BU SORU CEVAP-SORU CEVAP-ALINTI ŞEKLİNDE İNŞAALLAH UZAMASIN..CEVAPLARIMI BEĞENMEYEBİLİRSİNİZ..TATMİN ETMEDİ YAZARSINIZ...OLUR BİTER..
biz de cevaplıyoruz...
madem siz Hristiyanlıktan çıkıp İslamı kabul ettiniz..
Bu ihtimal % 1 olsa da
sahralar dolusu kırmızı koyunlar-diğer bir rivayete göre kırmızı develerden daha fazla hayıra neden yüz dönelim..?
ihtimalin düşük olması ve kendi kendinize delil olmanız..yetersizse..
buyrun vaz geçelim..
ancak...
Biz... Allah ın emriyle cihad yolunda hareket etmeye vazifedarız... Cenabı Hakk'ın vazifesine karışmayız... Muzaffer etmek veya mağlûp etmek O'nun vazifesidir...
"(Ey Musa ve Harun) Firavun'a gidin, çünkü o azmıştır. Ona yumuşak ve tatlı bir sözle tebliğde bulunun. Belki öğüt alır veya Allah'tan korkar" (Tâhâ, 20/43, 44).
RABBİM HAŞA...BAŞKA MANTIKLARLA DÜŞÜNECEK OLSAK...
FİRAVUNUN İMAN ETMEYECEĞİNİ BİLMEZMİYDİ????
EVET ŞÜPHESİZ BİLİRDİ.....
İçlerinden bir topluluk, "Allah'ın helâk edeceği yahut şiddetli bir şekilde azaba uğratacağı bir kavme hâlâ ne diye tebliğe bulunuyorsunuz?" dediler. Tebliğe devam edenler şu cevabı verdiler: Rabbiniz huzurunda özür beyanı yüzünden, bir de belki kendilerine gelir, korunurlar ümidiyle" (el-Ârâf, 7/164).
Emr bi'l-Ma'ruf ve Nehy ani'l-Münker vazifemizi yapalım.
ücretimizi alalım...
Eğer seninle çekişip-tartışırlarsa, de ki: "Ben, bana uyanlarla birlikte, kendimi Allah’a teslim ettim." Ve kitap verilenlerle ümmilere de ki: "Siz de teslim oldunuz mu?" Eğer teslim oldularsa, gerçekten hidayete ermişlerdir. Fakat yüz çevirdilerse, artık sana düşen yalnızca tebliğ (etmek)dir. Allah, kulları hakkıyla görendir." (Ali İmran Suresi, 20)
"Habîbim! İnsanları rabb-i teâlânın yoluna hikmetle (açık delillerle ve güzel vaazlarla) dâvet et. Ve onlarla muhkem ve güzel mukaddimelerle, mülâyim ve tatlı sözlerle mücadele et (ki dâvetin hüsn-i tesir hâsıl etsin)." (Nahl Sûresi, 125)
Onlardan zalim olanlar dışında, Ehl-i Kitap ile en güzel bir şekilde mücadele edin. Ve şöyle deyin; ‘Biz, hem bize indirilene hem de size indirilene iman ettik. Bizim de sizin de ilahınız birdir. Ve biz yalnız O’na teslim olmuş kimseleriz.ankebut 46..
Bir Sual: “Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirinin dostudurlar. Allah zalim topluluğa hidayet etmez.” Mealindeki ayet-i kerime bizlere Ehl-i Kitapla diyaloğu yasaklamıyor mu?
Cevap: Bu ayet-i kerime beşeri; toplumsal ve sosyal ilişkilere mani değildir. Ayetteki yasaklama, onların Yahudilik ve Hıristiyanlık yönleriyle ilgilidir. Yani onların dinlerine, örf ve adetlerini dost edinmek yasaklanmıştır.
Yoksa ehl-i kitapla ticaret yapmak, onların faydalı sanatlarını ve ilmi buluşlarını almak ve onlarla iyi ilişkiler kurmak elbette gerekli ve zaruridir. Nitekim Peygamber Efendimiz (ASM) “İlim Çin’de de olsa gidip alınız.” buyurarak bu gerçeği ifade etmektedir.
Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin şu tespitleri konuya ışık tutacak ve yanlış değerlendirmelere engel olacaktır:
“Binaenaleyh onlarla dost olmamız, medeniyet ve terakkilerini istihsan ile iktibas etmektir. Ve her saadet-i dünyeviyenin esası olan asayişi muhafazadır. İşte şu dostluk, kat`iyyen nehy-i Kur`anîde dâhil değildir”.
“Ehl-i kitabdan bir haremin olsa elbette seveceksin.”
deyip konuyu kapatalım..
ve lütfen hiç bir alıntı yapmamanızı rica ederim..
sadece sorunuzu cevapladım..
benim soru gibi görülen sorularımı ben kendi kendime cevapladım..sorular size değildi...
bunları kendi nefsime seslendim..
dinlemek isteyen bizimle birlikte dinledi..
hakkınızı helal ediniz..
rabbime emanet..
selametle...
günün tavsiyesi:
çocuklara şevkat ve sevgi gösteriniz..
Küçüklere merhamet etmeyen bizden değildir .h.ş(Buhari)