Şanslı Bedevi
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 19 Ocak 2012
- Mesajlar
- 19
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 46
Bu başlığı iki gün evvel üç İslâmi forumda açtım.
Birisinde "cevap"(!) geldi.
Ancak; ilgili mesajın içinden tek anlayabildiğim "Vardır bir hikmeti" cümlesi idi.
Diğer forumdan henüz ses çıkmadı.
Bu forumda diğerlerine oranla daha çok ilgi oldu.
Ama bu ilgi, soruya cevap bulmak/üzerinde düşünmek yerine daha çok şahsıma yöneldi.
"Eskiyi neden deşiyorsun/sana ne/ amacın ne vs. vs..."
Bakınız, bu hususda yine ben bildiklerimi paylaşayım.
Aktardığım hadis'te sâdece Hz. Aişe geçiyor lâkin; başka hadislerde de diğer müslümanlar için tavsiyeler var.
Yanı size aktardığım hadis, fitne dönemi için söylenmiş tek hadis değil.
Her ne kadar bu hadisde direkt olarak Cemel vak'ası veya Sıffın savaşının işâret edildiği anlaşılmıyorsa da, fitne zamânında müslümanın ne yapması gerektiği açıklanmış. Tabii burada "nefs-i müdâfaa husûsu mühim bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Ancak, İslâm ulemâsı, "devlete ve müslümanların birliğine yönelik tehditlerde bu hadise uyulmaz" diyerek sorunu bir biçimde aşmış oluyorlar.
Hiç bir inanç sisteminde tüm sorulara kesin ve net cevaplar bulunamaz.
Zâten her şey kesin olarak bilinmiş olsaydı, imana gerek kalmazdı.
Birisinde "cevap"(!) geldi.
Ancak; ilgili mesajın içinden tek anlayabildiğim "Vardır bir hikmeti" cümlesi idi.
Diğer forumdan henüz ses çıkmadı.
Bu forumda diğerlerine oranla daha çok ilgi oldu.
Ama bu ilgi, soruya cevap bulmak/üzerinde düşünmek yerine daha çok şahsıma yöneldi.
"Eskiyi neden deşiyorsun/sana ne/ amacın ne vs. vs..."
Bakınız, bu hususda yine ben bildiklerimi paylaşayım.
Aktardığım hadis'te sâdece Hz. Aişe geçiyor lâkin; başka hadislerde de diğer müslümanlar için tavsiyeler var.
Yanı size aktardığım hadis, fitne dönemi için söylenmiş tek hadis değil.
Abdullah İbnu Mes'ud der ki: "Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'in şöyle söylediğini işittim:
"İleride fitne çıkacak, o zaman uyuyan yatandan hayırlıdır; yatan oturandan hayırlıdır; oturan ayakta durandan hayırlıdır; ayakta duran yürüyenden hayırlıdır; yürüyen koşturandan (atlı) hayırlıdır. Fitnede savaşanların hepsi ateştedir."
Ben: "Ey Allah'ın Resulü, bu söylediğin fitne ne zaman olacak?" dedim.
"Bu, dedi, eyyamu'lherçtir (dahilî kıtal zamanıdır)."
Ben takrar: "Eyyamü'lherç ne zaman olur?" diye sordum.
Dedi ki: "Kişi arkadaşına itimat etmediği zaman."
O güne erişecek olsam bana ne emredersin?" dedim.
"Nefsini, elini geri tut ve mahallene gir" dedi.
Tekrar sordum: "Ey Allah'ın Resulü, eğer mahalleme de girerse ne yapayım?"
"Evine gir" dedi.
Ben tekrar : "Ya evime de girerse?" dedim.
"O takdirde mescidine gir ve şöyle yap" -dedi ve sağ eliyle bileğinden tutarak- ilave etti:
"Bu halde ölünceye kadar, "Rabbim Allah'tır" de."
İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 13/383-384
Her ne kadar bu hadisde direkt olarak Cemel vak'ası veya Sıffın savaşının işâret edildiği anlaşılmıyorsa da, fitne zamânında müslümanın ne yapması gerektiği açıklanmış. Tabii burada "nefs-i müdâfaa husûsu mühim bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Ancak, İslâm ulemâsı, "devlete ve müslümanların birliğine yönelik tehditlerde bu hadise uyulmaz" diyerek sorunu bir biçimde aşmış oluyorlar.
Hiç bir inanç sisteminde tüm sorulara kesin ve net cevaplar bulunamaz.
Zâten her şey kesin olarak bilinmiş olsaydı, imana gerek kalmazdı.