Gülüşü Yaralı
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 6 Şub 2008
- Mesajlar
- 5,741
- Tepki puanı
- 3
- Puanları
- 0
- Yaş
- 40
- Konum
- ha bura :)
- Web Sitesi
- www.facebook.com
Bu anneler gününde hiç yapmadığınız bir şey yapmaya ne dersiniz ??
Bu anneler gününde hiç yapmadığınız bir şey yapmaya ne dersiniz ??, Engelli annelerini daha yakından, daha içten anlamaya, en azından bunun için çaba sarf etmeye....
"Nasıl yaparız bunu?" diyorsanız, Fatma Şahin'in kaleminden

Anneler Gününde Ne Yapacaksınız?
Son günlerde piyasalarda ciddi manada bir hareketlilik söz konusu.Bütün mağazaların alış veriş merkezlerinin ve hediyelik eşya satıcılarının vitrinleri ışıl ışıl ve çok canlı.Bu renkliliğin ve hareketliliğin sebebi yaklaşmakta olan ‘’Anneler Günü’’.
Bir tarafta üreticiler ve satıcılar çok cazip kampanyalarla alıcının dikkatini çekip ürünlerini satma derdinde.Diğer tarafta ise alıcılar yani evlatlarda imkanlar ölçüsünde dünyanın en değerli varlıklarına yani annelerine en güzel en değerli ne alabiliriz düşüncesi içindeler.Söz konusu olan anne olunca tabiiki insan daha bir seçici olup en güzelini almak istiyor.
Esasında ben böyle özel günleri pek tasvip etmiyorum.İnsanın annesini,babasını,yaşlısını yada engellisini sevdiğini yada düşündüğünü göstermek için böyle özel günleri beklememeli.Ama maalesef gün geçtikçe değerlerini yitirip dejenere olan ve televole kültürüyle yetişen yeni neslimiz özdeğerlerini hatırlamak için böyle özel günlere ihtiyaç duymaktadır.Hiç anımsamamaktansa senede bir gün hatırlattığı için biz de sesimizi çıkartmadan olan biteni izlemek zorunda kalıyoruz.Belki de zaman zaman buna da şükür diyoruz.
Tarifi en zor duygulardan biri herhalde anneliktir. Yine belki de hayatta üstlendiğimiz en zor görevlerden biri de annelik olarak değerlendirilebilir. Sözkonusu olan bir insanı yetiştirmektir çünkü. Vebali büyük, sorumluluğu fazla, asla ihmale gelmeyecek bir görevdir annelik. Dünyada karşılığı beklenmenden verilen bir sevgi ve hizmetin adıdır annelik. Cennet boşuna serilmemiştir annelerin ayakları altına. 60 yaşına gelseniz de ,dünyayı yönetseniz de,torunlarınız da olsa hala .çocuğusunuzdur annelerin.
Şimdi sizlere bir soru sormak istiyorum.Anneler gününde acaba kaçımız bir engelli annesini aklımıza getiriyoruz.Onların ne şartlar altında yaşadıklarını kendilerini ve çocuklarını ayakta tutabilmek için ne kadar çetin bir mücadele verdiklerini biliyor muyuz?
Peki, engelli annenin yaşadıkları…Onlarda kendi evinin içinde dahi fiziki ve psikolojik anlamda engellerle ve engellemelerle karşılaşıyorlar.Çocuğunun elinden tutup parka götürmek,çocuğunu kendi zevkine göre giydirebilmek için mağazalarda alış veriş yapabilmek,çocuğunu kucağında hoplatıp zıplatabilmek,çocuğunun sesini duymak yada yüzünü görebilmek… Bu anneleri ne sıklıkta aklımıza getiriyoruz acaba?..
Örneğin geceleri uyuyamayan minik bebekler anne babalar arasında hep şikâyet konusudur. Uykunun en tatlı yerini bölen bir bebek hıçkırığı özellikle de annelerin kâbusudur aslında. Hele bir de her gece defalarca tekrarlanıyorsa… Bebeklerin zamanlı zamansız ağlaması genelde ebeveynleri rahatsız eder. Tabii ki geceleri bölünen her uyku, bir zaman sonra büyük bir eziyete dönüştüğü için…
Haklı olarak; ne var bunda diyebilirsiniz. Peki, her gece onlarca kez de olsa bebek sesiyle uyanmanın büyük bir nimet olduğunu düşündünüz mü hiç? Şimdiye kadar aklınıza gelmediyse işitme veya görme engelli, felçli annelerin yaşadıklarını öğrenince onlarla hemhal olunca anlayacaksınız farkına varacaksınız sahip olduklarınızın. Hem de yüreğinizde hissederek…
Gelin bu anneler gününde bir değişiklik yapın ve bir engelli annesini, engelli bir anneyi yada anne olamamış bir genç kızımızı bir çiçekle ziyarete gidin.Onların yaşadıklarını birde onların ağzından dinleyin.İnanın çok şey öğrenecek ve hayatınızda şükretmeniz gereken çok şey olduğunu anlayacaksınız..
ALLAH (c.c) a emanet olun..
Fatma Şahin