Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Boş defter (2 Kullanıcı)

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
70
Konum
BURSA
BOŞ DEFTER

icon-quoteL.gif
Tertemiz yaratılan insan, boş bir defterdir, Ne olur benim sayfalarımı boş bırakma Allah’ım, Benim sayfalarımı güzel yazılarla doldur Allah’ım. Kapağına benim adımı değil, Senin adını yazmak nasip et.
icon-quoteR.gif


b_3603.jpg





Tertemiz yaratılan insan, boş bir defterdir,
Ne olur benim sayfalarımı boş bırakma Allah’ım,
Benim sayfalarımı güzel yazılarla doldur Allah’ım.
Kapağına benim adımı değil, Senin adını yazmak nasip et.
En baştan başlayarak güzel yazılarla doldur beni Allah’ım.
Hemen ilk sayfasına aşkı hakikinin ilk beytini yazayım:
Ne Mecnun hissetmişti bunu, ne Leyla tahmin,
Ben taa ezelden, kavuşma duasına, demişim âmin
Ne olur ey yüce yaratıcım, yalvarıyorum sana, benim o tertemiz sayfalarımı boş laflarla doldurma. Hele hele saçma sapan hezeyanlarla hiç doldurma.
Ya Rabbi! ne olursun, yalan resimlerine hiç yer verme.
Ey benim güzel Allah’ım, benim ömrümde bir tane boş defterim var, ona sahtekârların, ona şehvet sapıklarının ve ona laf mafyalarının yazılarını yazdırma. Onların laflarının yazıldığı defterler o kadar çok ki onlar onlara yeter. Sen benim defterimi onlara alet ettirme.
Benim defterime ilk insan Âdem (A.S.) babamızın sel olup akan gözyaşlarının acısını anlat. Davut (A.S.) Mezamir’ine eşlik eden yanık sesini yaz.
Benim defterime Yusuf’un (A.S.) zindandan hangi dualarla çıktığını yaz. Musa’nın (A.S.) Tur dağında seninle konuşmasını anlat.
Vücudunu mucidine feda eden Hazreti Eyüp’ün (A.S.) kıssasını yaz. Ve Hazreti İbrahim’in (A.S.) putları kırdığının hikâyesini anlat.
Ey Allah’ım ne olur, benim o güzel sayfalarımı sahte yalan komplo teorileriyle doldurma. Yalan aşk masallarıyla lekeleme. Onun yerine şöyle bir beyit olsun yeter tek bir sayfamda:
Ey dost, güneşin her doğuşu aslında seni görmek içindir,
Bilmem ki bu karanlık gecelerin bu derin uykuları niçindir?
Ey Rabbi Rahimim, ne olursun benim boş sayfalarımı anlamsız kara kalem çizgileriyle de doldurma. Silsem izi kalır, silmezsem defterimi lekeler.
Yüce sultanım! ne olur benim sayfalarımı o yasaklanmış, tehlikeli kırmızı mürekkeplerin yazılarıyla da doldurma. Yazılarım ak, hayatım pak, gönlüm asude olsun Allah’ım.
Bana insanların birbirlerini çekiştirdikleri, birbirlerinin sonlarını getirecek yazılar da yazma Allah’ım. Benim defterim başkalarına sadece ve ancak faydalı olsun.
Ey yüce yaratıcım, benim boş sayfalarıma yılan çıyan, akrep böcek resimleri de çizme. Eğer çizeceksen çiğdemlerin, lalelerin, erguvanların ve güllerin resimlerini çiz.
Ey büyük Allah’ım, bana verdiğin bu temiz defterin son sayfasına ise sana kavuştuğumun müjdesini veren ve sana kavuşmanın bayramını anlatan münacatımı yazmak nasip et:
Hayat: Yazılmamış defter ya Rab,
Her gün: Bir sayfalık boş yer ya Rab,
Yapraklar el açıp yalvararak
‘Nolur, beni kirletme’, der ya Rab.
Yine günlerden bir gündür ya Rab,
Bu gün dün, yarın bu gündür ya Rab,
Sonumuzu hayreyle Allah’ım,
Yüzümüzü sana döndür ya Rab.
O gün kıblem seni bulsun ya Rab
Defterim sağ elde olsun ya Rab,
Lütfüne ermiş kulun olarak
Gönüller seninle dolsun ya Rab.
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
70
Konum
BURSA
Mehmed akif’in bir yakarışı

Mehmed akif’in bir yakarışı

O nûru gönder İlâhî, asırlar oldu, yeter!
Bunaldı milletin âfâkı, bir sabâh ister.
İnâyetinle halâs et ki, dalga dalga zalâm
İçinde kaynamasın, çarpınıp duran İslâm!
Bu secdegâha kapanmış yanan yürekler için;
Bütün solukları feryâd olan şu mahşer için;
Harîm-i Kâbe'n için; sermedî Kitâb'ın için;
Avâlimindeki âyât-ı bî-hesâbın için;
Nasîb-i dâimi hüsran kesilmiş ümmet için;
Şu hâk-i pâke bürünmüş semâ-yı rahmet için;
Biraz ufukları gülsün cihân-ı İslâm'ın!
Hudûdu yok mu bu bitmez, tükenmez âlâmın?
O, çünkü, âleme hâkim yegâne kudret iken,
Bir inkılâb ile mahrûm olunca azminden,
Esâretin ne kadar şekli varsa katlandı...
Vatanlarında garib oldu kendi evlâdı!
O azmi sen vereceksin ki, eylesin sereyan,
Soluk benizlere kan, inleyen göğüslere can.
O rûhu ver ki İlâhî, kıyâm edip dînin,
Zemîne feyzini yaysın hayât-ı mâzînin.

Not: Vefatının 71. sene-i devriyesinde ruhuna binler fatihalarla..
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
70
Konum
BURSA
b_3684.jpg




Ey yüce Rabbimiz, sana ulaşan yollara düşmüşüz, yollar kapalıysa aç Allah’ım.
Belki kar yağmış kaplamış, belki de çığ düşmüş kapatmıştır. İşte bu yolları sen temizle Allah’ım. Buna bizim gücümüz yetmez. Bu zamandaki hayatta işte böyle karlar, çığlar düşer yollarımıza. Mücadele etsek yorulur kalırız, bir şey de yapamayız. Mücadele etmezsek yolda kalır, menzile ulaşamayız. Bu tür yolları sen aç Allah’ım.
Ya Rabbi, bazen de yolları teröristler kesiyor. Mayın döşüyorlar yollara. Biz bu zavallı halimizle nasıl mücadele ederiz teröristlerle, nasıl bilebiliriz gizli döşenmiş mayınları. Onları sana havale ediyoruz Allah’ım. Sen teröristleri bilen, mayınları onların elinde, onların kafasında patlatansın. Patlat Allah’ım mayınları da hakka ulaşan yollarımız açılsın.
Sen kapalı kapıları açansın Allah’ım.
En başta
gönül kapımızı aç Allah’ım. Gönül kuşu can kafesinden senin için sana ulaşmak için uçsun.
Sonra Hak sarayının nida kapısını aç Allah’ım. Kulunuz hep o kapıdan içeri girerek yalvarsın. Bizi gafletle o kapıdan gafil etme Allah’ım. Saniyelerde, senelerde, seherlerde ve sabahlarda hep o kapıdan girelim içeri.
Yarabbi, dostlarla muhabbet kapısını da aç bize. Onlarla senin için bir araya gelip, senin için sohbet edelim. Ne olursun yüce Rabbimiz, bu dünyada senin dostlarını bizim dostlarımız yap, bizim dostlarımızı da senin dostların yap. Onlarla senin o yüce Hak kapından içeri girerek yüce divanında rahmetine nail olalım. Bizi Hak kapından kovma Allah’ım.
Ey yüce Mevla, ne olur bize doğruluk kapısını da aç. Bizi yalanın süslü, tantanalı meçhul ve melun sokaklarında dolaştırma. Bizi dürüstlüğün caddelerinden geçirerek üzerinde “Doğruluk” yazan kapıdan içeri al.
Ya Rabbi, ne olur bizi bu dünyanın süs püs âlemlerinin tenteneli nakışlarındauyuşturup bırakma. Bizi gerçek kalıcı güzelliklerin kapısına ulaştır. Gözlerimizi kamaştıran sefahat âlemlerinin biraz ötesinde biraz da üstünde duran güzel gerçek kapılara ulaştır ve onun kapalı olan kocaman altından kilidini yine altından olan o kocaman altın anahtarıyla “şak” diye aç. Bizleri kalıcı gerçek mutluluk veren meşru ve hak âlemlerine ulaştır.
Bize cennetin kapısını da aç Allah’ım. O da senin biz kemter kullarına kapalı kapılarından biridir. Sen o kapını bize rahmet ettiğin için aç. Yoksa o kapıyı açacak bizde ne anahtar var ne de yüz. Yüzümüzü kara çıkarma, kapıda bırakma, kapınızı kapımız olarak bize aç Allah’ım.
Yollarımızı aç Allah’ım,
Kapılarımızı aç Allah’ım.
Bizi çaresiz,
Bizi sahipsiz,
Ve bizi kimsesiz
Bırakma ey yüce Rabbimiz.

 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
70
Konum
BURSA
Imam şafii hazretlerinin ölüm döşeğindeki yakarışı

Imam şafii hazretlerinin ölüm döşeğindeki yakarışı

b_2561.jpg



İmam Müzeni anlatıyor: İmam Şafii’yi hastalığında yoklamaya vardım. Ve “nasıl sabahladın?” dedim. Şöyle dedi; “Şu halde sabahladım ki; dünyadan gidiyorum, dostlara veda ediyorum. Ölüm bardağını içtim. Fena amellerime kavuştum. Rabbimin huzuruna varıyorum. Bilmiyorum ki, ruhum cennete mi gider ki sevineyim yahut cehenneme mi gider ki acınayım? Böyle dedi, sonra şu beyti söyledi;
“Velemma kasâ kalbi vedâ kat mezâhibi.
Cealtü’reca minni biafvike sülleme.
Teazameni zenbi felemma karentühu
Biavfike Rabbi kâne afvüke a’zama.
Fema zilte zi afvin aniz’zenbil lemtezel.
Tecûdu ve ta’fu minneten ve tekerrüma
Felevlâke lem yeslem min İblise abidün.
Ve keyfe vekad ağva safiyyeke ademâ”
Meali:
Ey Rabbim! Kalbimin katılaştığı ve gidecek yolların daraldığı vakitte, ümidimi affına merdiven kıldım. Günahım pek büyük göründü. Fakat affın ile yanaştırdığımızda, affın daha büyük olu. Sen günahtan af sahibi olmadan zail olmadın. Cömertçe vermede, ikram ve ihsan etmede daim oldun. Eğer Senin lütf u hidayetin olmasaydı, hiçbir abid şeytandan selamette kalamazdı. Nasıl selamette kalır ki, o şeytan, mazhar-ı safvetin olan Hz. Âdem’i bile aldattı.
Kaynak:
Büyük İnsanlar-Abdullah Develioğlu, Şahsi Basım, tarihsiz.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt