H
selamün aleyküm ve rahmetullahi ve berakatühü
ALLAH(cc) ün varlığı ALLAH(cc) ün indinde tartışma mevzuu değildir.zira şeytanın isyanı ve meleklererin biz sana daha iyi ibadet edecek olsakda mı beyanı onun huzurunda gerçekleşmiştir.
bu açılardan ALLAH(cc) varlığını bilenlere dahi anlatması gereken bir birlik kudretinin varlığını gerek-şart olarak kainata yazmıştır. kelam ölçülerine göre ayı ikiye bölseniz adamı ALLAH(cc) ün varlığına inandırır ancak iman dediğimiz insana karşı tazimi gerçekleştiremezsiniz.
bu açılardan ALLAH(cc) ün iddiası olarak kelam yani yaratma ön plana çıkmış ve isyan eden kula bu durumu iyice kavraması için ruhuna ol emri verilmiştir. yani bak nefsinden yarattığım kainatta nelere maliksin neler senin kontrolümnde sevdiğini söylediğin bir kişiye bile sahip çıkamıyor ve bir olsanda (Evlilik dost ilişkisi) bu ilşkiyi bozulduğunda tekrar canlandıramıyorsun.
bu açılardan herkes şu aleme bakar bir yaratıcı arar ama onun kudretini anlayıp iman dediğimiz tazimi yani meleklerin secdesini anlamaz ve yapmaz. bu secdenin insana bakan yönü namaz iken kazandırdığı iman duygusu ise tazimdir. yani insanlığa bir olun denir. karşındakini tazim et onu kardeşin gibi gör.
bu açılardan ALLAH(cc) ün ol emri isyankar şeytan ve onun misillü ruhlara verilmiş azap gazap rahmet ceza ve mükafatı kapsar bir emirdir. ve o emir ile bir ruh kainat kadar olur ve orda hiç bir şeye müdahale edemediğini görür. bundan kasıt aslında ALLAH(cc) emrinin HAY(cc) ün emri olduğunun bilinmesi ve hal lisanı taşımasıdır. kişi yaşayarak bir varlığa iman eder ancak onun kudretini ihata dediğimiz şeyi kavrayamaz. ancak onun kudretini ihata dediğimiz VEDUD(cc) ün sevgisini arama denen hale yaklaştığında semazenlik başlar. burda ALLAH(cc) gerçek kandırmayan sevgiyi ancak tam iman edene verir ki bunun nedeni eşyanın özünün rahmetten yaratılmasıdır bu açıdan şahıs varlığına değil birliğine iman eder dünyanın.
der ki varsın ey güzel dünya veya ona ait bir değer olarak ve yalnız benim olmalısın. yani çokluktan kurtul özelleş bir ol benim ol der insan. ALLAH(cc) ün koyduğu kural ruhadır ve insanlar iman dediğimiz hususta eksik kalmasın diyte bu yapılmıştır. her şeyi kendine özel isteyen insan varlıktan çok birliğe iman eder.
burdaki hal lisanı isyanın niteliği ile ilgili şeytan yaratılış maddesi olan alevsiz duman dediğimiz hali kainatın alevsiz bir harla başlama ihtimaline binaen ALLAH(cc) ün korkunç kudretini bir nebeze en azından tefekküri olarak anlayabiliriz.emre direk riayetsiz kula ya ALLAH(cc) OL demişse ve bu sayede yaşayarak nasıl RAHMAN (cc) ve RAHİM(cc) olamayacağını öğren ve emre riayetsize ne yaptığıomı cansız bedeninle ispat et denirse. ve o cansız beden öyle bir haşyetle kainat olmuşsa ve ona her rahmani dokunuşta dile geliyorsa.
işte o zaman ALLAH(cc) yarattığı alemin özünün dumansız bir ateş olduğu trilyonlarca derece ısının ilk emirde meydamna geldiği ve şeytan misillü insanların cehennemde nasıl yaratılacaklarının şahidi olarak koca bir kainatın varlığı müşahade edilir.
bu açılardan kainat bir gösteridir burası varlık alemidir ALLAH(cc) ün varlığı sorgulanmaz. burada birlikler aranır. eş ev iş ve bunlar bir kişiye ait olmalıdır. yani burası kafire cezadır neden varlıkla ilgileniyorsun da nefsine hoş gelen şeylerde birlik arıyorsun denir. buranın özü itaatsiz olanların yakıldığı bir yerdi. ve güneş 20 milyon derece iken ALLAH(cc) o ilk yaratılışta kendine isyanı sezinlediği ruha verdiği KAHHAR(cc) yecellisiyle trilyonlarca derece sıcaklığa gömdü. ve halifesi denen i,nsi oraya göndererk burda bir cennet yaratacağım git onu mamur et dedi.
bu açılardan birlik yalan söylemeyecek adamın talebidir. 10 kişiyi seven bir hanımı kimse istemez. veya 10 kişilik bir aile ile yaşamayı. bunlar en basit ama en temel hususlar. varlıkları yetmez bir olmalılar. ALLAH(cc) de aslında kendine ait olan hususları anlatırken arşa istiva kelam gönderme peygamber(as) gönderme gibi halleri nakısıiyet olarak değil bir şans daha vermek için yapmıştır.
o ilk yaratılıştaki azap gazap kudreti de ilgili şahısların ruhlarına ol diyerek emretmiş ve her imani çıkış vicdan dediğimiz varlığın ALLAH(cc) tarafından her an be an bir insan elinde yaratılışına şahit olmuştur.
ALLAH(cc) bizlerden razı olsun.
ALLAH(cc) ün varlığı ALLAH(cc) ün indinde tartışma mevzuu değildir.zira şeytanın isyanı ve meleklererin biz sana daha iyi ibadet edecek olsakda mı beyanı onun huzurunda gerçekleşmiştir.
bu açılardan ALLAH(cc) varlığını bilenlere dahi anlatması gereken bir birlik kudretinin varlığını gerek-şart olarak kainata yazmıştır. kelam ölçülerine göre ayı ikiye bölseniz adamı ALLAH(cc) ün varlığına inandırır ancak iman dediğimiz insana karşı tazimi gerçekleştiremezsiniz.
bu açılardan ALLAH(cc) ün iddiası olarak kelam yani yaratma ön plana çıkmış ve isyan eden kula bu durumu iyice kavraması için ruhuna ol emri verilmiştir. yani bak nefsinden yarattığım kainatta nelere maliksin neler senin kontrolümnde sevdiğini söylediğin bir kişiye bile sahip çıkamıyor ve bir olsanda (Evlilik dost ilişkisi) bu ilşkiyi bozulduğunda tekrar canlandıramıyorsun.
bu açılardan herkes şu aleme bakar bir yaratıcı arar ama onun kudretini anlayıp iman dediğimiz tazimi yani meleklerin secdesini anlamaz ve yapmaz. bu secdenin insana bakan yönü namaz iken kazandırdığı iman duygusu ise tazimdir. yani insanlığa bir olun denir. karşındakini tazim et onu kardeşin gibi gör.
bu açılardan ALLAH(cc) ün ol emri isyankar şeytan ve onun misillü ruhlara verilmiş azap gazap rahmet ceza ve mükafatı kapsar bir emirdir. ve o emir ile bir ruh kainat kadar olur ve orda hiç bir şeye müdahale edemediğini görür. bundan kasıt aslında ALLAH(cc) emrinin HAY(cc) ün emri olduğunun bilinmesi ve hal lisanı taşımasıdır. kişi yaşayarak bir varlığa iman eder ancak onun kudretini ihata dediğimiz şeyi kavrayamaz. ancak onun kudretini ihata dediğimiz VEDUD(cc) ün sevgisini arama denen hale yaklaştığında semazenlik başlar. burda ALLAH(cc) gerçek kandırmayan sevgiyi ancak tam iman edene verir ki bunun nedeni eşyanın özünün rahmetten yaratılmasıdır bu açıdan şahıs varlığına değil birliğine iman eder dünyanın.
der ki varsın ey güzel dünya veya ona ait bir değer olarak ve yalnız benim olmalısın. yani çokluktan kurtul özelleş bir ol benim ol der insan. ALLAH(cc) ün koyduğu kural ruhadır ve insanlar iman dediğimiz hususta eksik kalmasın diyte bu yapılmıştır. her şeyi kendine özel isteyen insan varlıktan çok birliğe iman eder.
burdaki hal lisanı isyanın niteliği ile ilgili şeytan yaratılış maddesi olan alevsiz duman dediğimiz hali kainatın alevsiz bir harla başlama ihtimaline binaen ALLAH(cc) ün korkunç kudretini bir nebeze en azından tefekküri olarak anlayabiliriz.emre direk riayetsiz kula ya ALLAH(cc) OL demişse ve bu sayede yaşayarak nasıl RAHMAN (cc) ve RAHİM(cc) olamayacağını öğren ve emre riayetsize ne yaptığıomı cansız bedeninle ispat et denirse. ve o cansız beden öyle bir haşyetle kainat olmuşsa ve ona her rahmani dokunuşta dile geliyorsa.
işte o zaman ALLAH(cc) yarattığı alemin özünün dumansız bir ateş olduğu trilyonlarca derece ısının ilk emirde meydamna geldiği ve şeytan misillü insanların cehennemde nasıl yaratılacaklarının şahidi olarak koca bir kainatın varlığı müşahade edilir.
bu açılardan kainat bir gösteridir burası varlık alemidir ALLAH(cc) ün varlığı sorgulanmaz. burada birlikler aranır. eş ev iş ve bunlar bir kişiye ait olmalıdır. yani burası kafire cezadır neden varlıkla ilgileniyorsun da nefsine hoş gelen şeylerde birlik arıyorsun denir. buranın özü itaatsiz olanların yakıldığı bir yerdi. ve güneş 20 milyon derece iken ALLAH(cc) o ilk yaratılışta kendine isyanı sezinlediği ruha verdiği KAHHAR(cc) yecellisiyle trilyonlarca derece sıcaklığa gömdü. ve halifesi denen i,nsi oraya göndererk burda bir cennet yaratacağım git onu mamur et dedi.
bu açılardan birlik yalan söylemeyecek adamın talebidir. 10 kişiyi seven bir hanımı kimse istemez. veya 10 kişilik bir aile ile yaşamayı. bunlar en basit ama en temel hususlar. varlıkları yetmez bir olmalılar. ALLAH(cc) de aslında kendine ait olan hususları anlatırken arşa istiva kelam gönderme peygamber(as) gönderme gibi halleri nakısıiyet olarak değil bir şans daha vermek için yapmıştır.
o ilk yaratılıştaki azap gazap kudreti de ilgili şahısların ruhlarına ol diyerek emretmiş ve her imani çıkış vicdan dediğimiz varlığın ALLAH(cc) tarafından her an be an bir insan elinde yaratılışına şahit olmuştur.
ALLAH(cc) bizlerden razı olsun.