Kur'an-ı kerimde buyuruluyor ki:
(İman edenlerin Allah sevgisi çok sağlamdır.) [Bekara 165]
Kişinin, bilmediği şeyi sevmesi ve korkması mümkün değildir. Allah’ı çok seven ve Onu iyi tanıyan, Allah’tan çok korkar. Allah’ı en iyi tanıyan da Peygamber efendimiz olduğuna göre, en çok korkan da elbette Odur.
Nitekim buyuruyor ki:
(İçinizde Allah’tan en çok korkan benim.) [Buhari]
Peygamberlerden sonra Allah’ı en iyi tanıyan, onların vârisi olan âlimler ve onlara yakın olanlardır. Kur'an-ı kerimde de mealen buyuruluyor ki:
(Allah’tan, kulları içinde, ancak âlimler korkar.) [Fatır 28]
(Allah’a ve Resulüne itaat edip Allah’tan korkan ve sakınanlar; Kıyamette kurtulan işte bunlardır.) [Nur 52]
(Allah katında en kıymetliniz, ondan çok korkup sakınanızdır.) [Hucurat 13]
Allahü teâlâdan yalnız mümin korkar. Yani Allah korkusu imandandır. Çünkü (Eğer iman etmişseniz, onlardan değil benden korkun) buyuruluyor. (Al-i İmran 175)
Allah korkusu, rızık için de çok faydalıdır. Peygamber efendimiz, (Allah korkusunu kendine sermaye edinenin rızkı, ticaretsiz ve sermayesiz gelir) buyurup, [Talak suresinin] (Allah’tan korkana, Allah bir çıkış yolu ihsan eder, ummadığı yerden rızkını gönderir) [mealindeki 2.ve 3.] âyetlerini okudu. (Taberani)
Müminun suresinin, (Rablerinin huzuruna çıkacaklarından kalbleri korku ile çarpar) mealindeki 60. âyet-i kerimesindeki kimselerin, hırsız mı, zani mi olduğu sorulunca, Peygamber efendimiz buyurdu ki:
(Bunlar, namaz kılan, oruç tutan, zekat veren kimse olup "acaba ibadetlerimiz kabul olmadı mı" diye korkarlar.) [Tirmizi]
Allah korkusu, ebedi saadete kavuşturucu büyük nimettir.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Allah ve Resulünü her şeyden daha çok sevmeyen iman etmiş olmaz.) [Buhari]
(Allah korkusu ile kalbi ürperenin, ağaçtan yaprak dökülür gibi, günahları dökülür.) [Beyheki]
(Günahlarını hatırlayıp ağlayan, hesap görmeden Cennete girer.) [İ.Gazali]
(Allah korkusu her hikmetin başıdır.) [Taberani]
(Aklın çok olması, Allah korkusunun çokluğu ile belli olur.) [İbni Muhber]
Allah sevgisi ile Allah korkusu, insanları saadete, huzura kavuşturan iki kanat gibidir.
Bir kimsenin, kendisini yoktan yaratıp, çeşitli nimetler ihsan eden Rabbini sevmesi gerekir.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Size verdiği sayısız nimetlerden dolayı Allah’ı seviniz!) [Tirmizi]