Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

[mürmüdük]

Haniyye: Aksa savaşı başlamıştır
İşgalci israil'in Mescidi Aksa'yı kuşatma altına alması ve işgalci siyonistlerin müslümanların ilk kıblesine saldırı hazırlığında bulunmalarından dolayı Kudüs'te cuma sonrası çatışmalar yaşanıyor.
Kudüs ve Batı Şeria'da yaşanan çatışmalar halen devam etmekte.4 İşgalci İsrail polisinin yaralandığı gelen haberler arasında.Ayrıca onlarca filistinli gaz bombalarından etkilenmiş durumda.


Batı Şeria'da Hain Mahmud Abbas'a karşı Aksa Grevi başlamış durumda.İsmail Haniyye cuma namazı sonrası yaptığı açıklamada " Aksa savaşı artık bir gerçektir ve başlamıştır.Ümmet sorumluluğunu yüklensin" dedi.

Haniyye ayrıca islam dünyasını Mescidi Aksa için dini ve insanı sorumluluklarının bilincinde olmaya çağırdı.

 

[gurbette]

Bismillahirrahmanirrahim
Allah cc razi olsun degerli uyari dolu yaziniz için artik biz dunya muslumanlarinin birlesme zamani ortak degerlerimize kutsal mabedlerimize sahip cikma zamani gün diyalogculuk, reformculuk, ilimli islmacilik degil gün hakiki dine, din-i mubine islam'a tam manasiyla sahip cikma günudur...
Resulullah (a.s.) bir hadisi şerifinde şöyle buyurmuştur: "Yolculuk ancak şu üç mescidden birine olur: Benim şu mescidime, Mescidi Haram'a ve Mescidi Aksa'ya." (Müslim, Kitâbu'l-Hacc, 15/415, 511, 512) ne güzel uyari degilmi! ben paris'e, kaliforniya'ya v.s yerlere gtttim söyle bi gezdim diyenlere duyurulur...

Mescidi Aksa davası bütün Müslümanların ortak davalarıdır. Allah korusun, bu mescide herhangi bir zarar gelmesi halinde bundan sadece Filistinli Müslümanlar değil bütün dünya Müslümanları sorumlu olacaklardır. Mescidi Aksa bütün Müslümanların ortak değerleri ve şerefleridir. Buna hep birlikte sahip çıkmaları ve siyonistlerin burayı kirletmelerine fırsat vermemeleri gerekir. Bunun için dünya Müslümanlarının her şeyden önce Mescidi Aksa ve Kudüs konusunda duyarlı olduklarını ve siyonistlerin buraya zarar vermelerine fırsat vermeyeceklerini bütün dünyaya göstermeleri zorunludur.
Mescidi Aksa aynı zamanda Yüce Allah'ın yeryüzündeki ilâhi âyetlerinden bir âyettir. Mirac olayıyla ilgili ayette, Resulullah (s.a.s.)'ın Mescidi Aksa'ya getirilmesiyle bağlantılı olarak: "Kendisine birtakım ayetlerimizi göstermek için..." denmesi buna delalet eder. Allah dileseydi Resulullah (s.a.s.)'ı Mescidi Haram'dan da miraca yükseltebilirdi. Ancak kendisine birtakım ilâhi âyetlerin gösterilmesi amacıyla önce Mescidi Aksa'ya getirilmiş ve oradan miraca yükseltilmiştir. Demek ki, burası da Allah'ın yeryüzündeki ilâhi âyetlerinden bir âyettir. Dolayısıyla buraya asıl sahip çıkmaları gerekenler Müslümanlardır.
Vesselam

 

[hanife deniz]

Allah RAzı Olsun Kardeşlerim,
RABBİM hepimizi,cümle müslümanları,bizleri yönetenleri,tüm İslam alemini Gaflet uykusundan uyandırıp,birlik beraberlik olmayı,Kutsal mekanlarımıza,değerlerimize sahip çıkmayı nasibeylesin,RABBİM zalimlere fırsat vermesin,kendi oyunlarını kendi başlarına çevirsin inş.
Selam ve Dua ile

 

[mürmüdük]

Allah RAzı Olsun Kardeşlerim,
RABBİM hepimizi,cümle müslümanları,bizleri yönetenleri,tüm İslam alemini Gaflet uykusundan uyandırıp,birlik beraberlik olmayı,Kutsal mekanlarımıza,değerlerimize sahip çıkmayı nasibeylesin,RABBİM zalimlere fırsat vermesin,kendi oyunlarını kendi başlarına çevirsin inş.
Selam ve Dua ile

Allahcc senden razı olsun kardeşimiz...
KALPTEN DUALARINIZA KALPTEN AMİNLER OLSUN..
Allahcc yar ve yardımcınız olsun inşaALLAH..
Rabbimize emanet olasınız...
O EN GÜZEL VEKİLDİR...
BESMELE...SELAM...DUA...

 

[edam005]

sağolasın mürmüdük kardeşim..
yıllar önce izak şamire gazeteciler sormuştu...
kudüsün elinizden ikinci kez çıkacağı müslümanlar tarafından tekrar zaferle alınacağı yazılıyor..buna ne diyorsunuz..
şamirin cevabı bana göre çok ilginç ve bi o kadarda dikkat çekici ve üzücüydü.
tabi o cevabı sırıtarak veriyordu....
.cevap.... bana kuranı kerimdeki müslümanları gösterin....



kardeşlerim artık birlik olmanın zamanı gelmedimi..
inşallah hep bir ağızdan geldi diyenlerden ... bunu icraata dökenlerden oluruz inşallah..
selam ve dua ile...

.

 

[mürmüdük]

Ey Erdoğan Kudüs'e ve Aksa'ya sahip çık
Meşal yaptığı basın toplantısında Türkiye'ye çağrıda bulunarak, "Türklerden Osmanlı mirasına sahip çıkmalarını istiyoruz. Ey Erdoğan! Kudüse ve Mescid-i Aksâya sahip çık dedi
İslami Direniş Hareketi (Hamas) Siyasi Birim Başkanı Halit Meşal, Suriye’nin başkenti Şam’da bu akşam (25 Ekim Pazar) düzenlediği basın toplantısında Filistin’deki son gelişmeleri değerlendirdi.

Mescid-i Aksâ’da yaşanan olaylara değinen Halit Meşal, “Arap ve İslam ülkelerini, özellikle de Türkiye’yi Mescid-i Aksâ hakkında Allah’tan korkmaya davet ediyorum” dedi.

Türklerin gurur verici tavırlarıyla dikkat çektiklerine işaret eden Meşal, “Türklerden Osmanlı mirasına sahip çıkmalarını istiyoruz. Ey Erdoğan! Kudüs’e ve Mescid-i Aksâ’ya sahip çık” şeklinde konuştu.

****

İslami Direniş Hareketi (Hamas) Siyasi Birim Başkanı Halit Meşal, bu akşam Kudüs saatiyle 18:30'da bir konuşma yaparak son gelişmeleri değerlendirecek.

***

İşgal altındaki Kudüs kentinde Siyonistler tarafından otomobille çiğnenen bir Filistinli şehit oldu.

Filistinli bir kadın Kalendiya kontrol noktasında bir Siyonist askere bıçakla saldırdı ve askeri yaraladı. Siyonist işgal güçleri Filistinli kadını gözaltına aldı.
****

Kudüs Ortodoks Kilisesi temsilcisi Atallah Hanna, Mescid-i Aksâ'ya saldırının Kıyamet Kilisesi de dahil tüm Kudüs'e saldırı anlamına geldiğini söyleyerek, Kudüs kiliseleri olarak Mescid-i Aksâ'yı savunan Müslümanlarla dayanışmalarını ilan etti.

El-Aksâ televizyonuna konuşan Hanna, Siyonistlerin tüm çabalarına rağmen Kudüs'ün Arap kenti olarak kalacağını söyledi.

Silah gücünü kullanan İsrail'in gerçekte güçsüz olduğunu, çünkü meşruiyetten yoksun olduğunu belirtti.

İsrail'in ırkçı ve zalim bir devlet olduğunu ve planlı devlet terörü uyguladığını söyleyen Hanna, işgalin bir gün mutlaka son bulacağını bildirdi.

****

El-Aksâ kanalına Yemen'den telefonla bağlanan Mısırlı davetçi Vecdi Ğuneym, Mescid-i Aksâ'yı kuşatan ve baskın girişiminde bulunan Siyonistler kuşatmayı kaldırıncaya kadar Arap ve İslam ülkelerindeki Siyonist büyükelçiliklerini ve konsolosluklarını kuşatmaya çağırdı.

Şeyh Hamid El-Beytavi, işgal güçlerinin Mescid-i Aksâ'ya saldırarak kendisine cehennem kapılarını açtığını söyledi.

Filistin Parlamentosu, dünya parlamentolarını ve Birleşimiş Milletler'e bağlı uluslararası kuruluşları Mescid-i Aksâ'ya düzenlenen saldırıyı görüşmek üzere acil oturumlar düzenlemeye çağırdı.

****

İslami Direniş Hareketi (Hamas) Gazze kentinde bugün akşam namazında gösteri düzenleyeceğini açıklayarak Gazze halkını Mescid-i Aksâ'ya destek için gösteriye katılmaya çağırdı.

El-Kıbli Mescidi'ne giremeyen Siyonist işgal güçleri, El-Kıbli Mescidi'nin kapılarını zincirlerle kilitledi.

Görgü tanıkları El-Kıbli Mescidi'nin içinde 10 Filistinlinin yaralı olduğunu ve Siyonist işgal güçlerinin sağlık ekiplerinin yaralılara tıbbi müdahalede bulunmasına engel olduğunu bildirdi.

****

Filistinlilerden bir grup Siyonist işgal güçlerinin kuşatmasını yararak Mescid-i Aksâ'ya girmeyi başardı.


Mescid-i Aksâ'nın avlusuna yayılan Siyonist işgal güçleri, El-Mescid El-Kıbli'yi ve Kubbetu's-Sahra Mescidi'ni kuşattı.

Siyonist işgal güçlerinin açtığı ateş sonucu Mescid-i Aksâ'nın içindeki Filistinlilerden bazılarının yaralandığı ve işgal güçlerinin sağlık ekiplerinin yaralılara müdahelesine izin vermediği bildirildi.
****

1948'de işgal edilen topraklardaki İslami Hareket'in başkan yardımcısı Şeyh Kemal El-Hatib, sabahleyin Siyonist gaspçıları Mescid-i Aksâ'ya sokmada başarılı olamayan Siyonist işgal güçlerinin yarım saat önce yeni bir girişime başladığını ve El-Mescid-i El-Kıbli'de yaklaşık 100 kadar Filistinli gencin beklediğini söyledi.

Siyonist işgal güçlerinin Mescid-i Aksâ'nın ses düzenini tahrip ettiğini bildiren El-Hatib, teknisyenlerin ses düzenini onarmaya çalıştığını belirtti.

****

El-Aksâ televizyonuna bağlanan Filistinli gazeteci Feyha Şeleş, Mescid-i Aksâ'nın avlu kapılarına çekilen Siyonist işgal güçlerinin yeniden avluya yayıldıklarını, Mescid-i Aksâ'ya girme girişiminde bulunduklarını ve cemaatin üzerine ateş açtıklarını bildirdi.

Filistinli gazeteci, Siyonist işgal helikopterlerinin de Mescid-i Aksâ üzerinde uçarak gelişmeleri izlediğini söyledi.

****

Filistin Parlamentosu Başkanı Dr. Aziz Duveyk, İbrahim Camii'nin kaybedildiği gibi Mescid-i Aksâ'nın da kaybedilmek üzere olduğuna işaret ederek, daha önce işgal güçlerinin Mescid-i Aksâ'yı kuşatmakla yetinirken şu anda ikinci aşamaya geçtiğini ve Mescid-i Aksâ'daki cemaati caminin dışına çıkardığını, bunun tehlikeli bir gelişme olduğunu söyledi.

****
İslami Direniş Hareketi (Hamas) milletvekillerinden İsmail El-Eşkar, El-Aksâ kanalına yaptığı açıklamada, kamuoyu Abbas'ın seçim kararı gibi konularla uğraşırken Mescid-i Aksâ'da olanların gözden kaçırıldığını söyledi.

****

Siyonist işgal güçleri, Mescid-i Aksâ'nın müezzin odasını basarak içeriye zehirli gaz bombası attı.

Kudüs'ün çeşitli semtlerinde işgal güçleriyle Filistinliler arasında yaşanan çatışmalarda Siyonist işgal güçlerinin 100'den fazla Filistinliyi kaçırdığı bildirildi.

****

Mescid-i Aksâ'nın kapıları zincirlerle bağlandı.

Filistinliler ile Siyonist işgal güçleri arasındaki çatışmaların Eski Belde sokaklarına taştığı bildirildi.


****

Siyonist işgal güçlerinin Eski Belde'ye asker yığdığı ve Mescid-i Aksâ'nın etrafını kapalı askeri bölge ilan ettiği bildirildi.
Görgü tanıkları elektiriği kesilen Mescid-i Aksâ'dan cemaatin tekbir seslerinin yükseldiğini söyledi.

****

El-Aksâ televizyonuna telefonla bağlanan Ebu Ahmed, işgal güçlerinin Mescid-i Aksâ'da namaz kılanlara gaz bombalarıyla saldırdığını ve kadınlar arasında yaralananlar olduğunu söyledi.
Siyonist işgal güçlerinin Mescid-i Aksâ'nın avlusundaki gençlerden birçoğunu zor kullanarak Mescid-i Aksâ'nın dışına çıkardığını bildiren Ebu Ahmed, Mescid-i Aksâ'nın surları yakınında beklediklerini söyledi.

Ebu Ahmed, Siyonist gaspçıların Mescid-i Aksâ'nın kapılarını zor kullanarak açmak için Mescid-i Aksâ'nın avlusuna demir aletler soktuklarını söyledi.

El-Aksâ kanalına telefonla bağlanan Kudüs Enformasyon Merkezi Müdürü Muhammed Sadık ise Siyonist işgal güçlerinin Mescid-i Aksâ'nın elektriğini kestiğini ve Mescid-i Aksâ'nın bekçilerini tutukladığı bildirdi.

****

Siyonist işgal güçleri Mescid-i Aksâ'ya girmeye çalışırken Kudüslü Filistinliler işgal güçlerine karşı koyuyor.
Mescid-i Aksâ'nın etrafını kuşatan Siyonist işgal güçlerinin Mescid-i Aksâ'da bekleyen cemaate saldırdığı ve onlarca Filistinliyi tutukladığı belirtildi.

Görgü tanıkları Mescid-i Aksâ'yı savunan Filistinlilerle Siyonistler arasında çıkan çatışmalarda 15 Filistinlinin yaralandığını ve 16 Filistinlinin de kaçırıldığını bildirdi.

Filistin Parlamentosu Başkanlığı, Batı Yaka'daki ve Gazze'deki Filistinlileri birlik ve bütünlüğe ve Mescid-i Aksâ'ya destek için gösteri yapmaya çağırdı.

Filistin Parlamentosu Başkanlığı, Arap ve İslam ülkeleri halklarına ve yöneticilerine de çağrıda bulunarak, Mescid-i Aksâ karşısındaki sorumluluklarını yerine getirmeye davet etti.

Kaynak: Filistinhaber.com

 

[hasgül]

Mescidi Aksa davası bütün Müslümanların ortak davalarıdır. Allah korusun, bu mescide herhangi bir zarar gelmesi halinde bundan sadece Filistinli Müslümanlar değil bütün dünya Müslümanları sorumlu olacaklardır. Mescidi Aksa bütün Müslümanların ortak değerleri ve şerefleridir. Buna hep birlikte sahip çıkmaları ve siyonistlerin burayı kirletmelerine fırsat vermemeleri gerekir. Bunun için dünya Müslümanlarının her şeyden önce Mescidi Aksa ve Kudüs konusunda duyarlı olduklarını ve siyonistlerin buraya zarar vermelerine fırsat vermeyeceklerini bütün dünyaya göstermeleri zorunludur.

 

[mürmüdük]

Hamas: Kudüs Savaşı Başladı ve Bu Ölüm Kalım Savaşıdır.
Hamas Hareketi konuyla ilgili bir bildiri yayınladı.
Hamas Hareketi bugün konuyla ilgili bir bildiri yayınladı. Hamas liderlerinden Salah El-Berdevil’in okuduğu ve Filistin Enformasyon Merkezi’ne ulaşan bildiride, işgal güçlerinin himayesinde Yahudi gaspçıların Mescid-i Aksâ’ya baskın düzenleme girişiminde bulunmasının Filistin halkının ve İslam Ümmeti’nin iradesini sınama niteliğinde olduğu belirtildi.
Bildiride, Siyonistlerin bu baskın girişimlerini olağan hale getirmek ve Filistinliler ile İslam Ümmeti’ni bu girişimlere alıştırmak istedikleri kaydedilerek, bu şekilde tepki çekmeden artık herkes tarafından bilinen planlarını gerçekleştirmeyi ve Mescid-i Aksâ’yı yıkarak yerine sözde Süleyman Mabedi’ni inşa etmeyi amaçladıkları ifade edildi.
Mahmud Abbas başkanlığındaki Ramallah Yönetimi’ni işgalcinin cinayetlerini anlamsız müzakerelerle perdelemekle suçlayan Hamas, “Bundan daha kötüsü ve acısı, Ramallah Yönetimi’nin direnişi bastırmak için elinden gelen her türlü çabayı göstermesi ve uzlaşı için Hamas başta olmak üzere Filistin direniş gruplarına işgalciyi tanımayı şart koşmasıdır” dedi.
Mescid-i Aksâ’da yaşananlardan Oslo Yönetimi’nin ve Arap ülkelerinin de sorumlu olduğunu kaydeden Hamas, Kudüs Savaşı’nın başladığını ve bu savaşın ölüm kalım savaşı olduğunu, her Müslümanın bu savaşta üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini ifade etti.

 

[mürmüdük]

[URL="http://img166.imageshack.us/img166/2695/slami76hi0yu8bz7.jpg"] [/URL]
bekle çocuğum...
uzanıyor namluya öpülesi eller...
CAN PAHASI
KAN PAHASI...
İNSANCA YAŞAMAK İSTEYENLER...
İNSANCA YAŞATMAK İSTEYENLER...
SEN ORADAN KIRACAKSIN ZİNCİRİ...
BEN BURADAN...
BİR GÜN MUTLAKA KAVUŞACAK ELLERİMİZ...
HERŞEY AYDINLIĞA KAVUŞMAK İÇİN..
HERŞEY MUTLAK BİR OLAN ALLAH İÇİN...

 

[mürmüdük]

............................

 

[mürmüdük]

Filistin'in resti İsrail'i gerdi
Filistin tarafının Birleşmiş Milletlerde tek taraflı olarak Filistin'in bağımsızlığını ilan için girişimde bulunduklarını" açıklaması İsrail'i karıştırdı.
Filistinli Başmüzakereci Saib Erekat'ın "Birleşmiş Milletlerde tek taraflı olarak Filistin'in bağımsızlığını ilan için girişimde bulunduklarını" açıklaması İsrail koalisyon hükümetinde gerilime sebep oldu. Koalisyondaki sağcı milletvekillerinin, "Bu karara Batı Şeria'daki yerleşim birimlerini İsrail sınırlarına dahil ederek karşılık veririz." yönündeki açıklamasına koalisyonun İşçi Partili milletvekillerinden sert tepki geldi.

İşçi Partili bakanlardan Binyamin Ben-Eliezer de böyle bir durumda koalisyondan çekilecekleri tehdidinde bulundu. Filistinlilerin devlet kurma ve İsrailli sağcıların "ilhak" tehditlerinin sadece laftan ibaret olduğunu da söyleyen Ben-Eliezer, "Tek yol, tarafları müzakereler için karşı karşıya getirmektir." dedi.

Likudlu Çevre Bakanı Gilad Erdan, Filistinlilerin tek taraflı olarak devlet ilan etmeleri durumunda İsrail'in de yerleşimlerden bazılarını topraklarına katmak için bir yasa çıkarmayı düşünebileceğini söyledi. Erdan, Filistinlilere her ay ödenen 50 milyon dolar civarındaki paraya el koyabileceklerini de belirtti.

Aşırı sağcı Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman'ın partisi İsrail Evimiz Partisi'ne mensup Altyapı Bakanı Uzi Landau ise bu tür bir girişimi skandal olarak yorumlarken, kendilerinin de buna karşı tüm 'C' bölgelerinde egemenliklerini ilan ederek karşılık vereceklerini öne sürdü. Dışişleri Bakanı Lieberman, bağımsız bir Filistin devletinin tek taraflı ilanıyla ilgili alınacak bir kararın BM'den muhtemelen geçmeyeceği görüşünü ifade etti. ABD, İsrail aleyhine olabilecek her türlü kararın BM Güvenlik Konseyi'nden geçmesini veto ediyor.

Başbakan Binyamin Netanyahu da önceki akşam yaptığı açıklamada tek taraflı tutulacak bir yolun, daha önceki anlaşmalarla kurulmuş çerçeveyi dağıtacağını, İsrail'in de kendi tek taraflı adımlarını atmasına yol açacağını kaydetmişti.

İsrail gibi Hamas da Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nde bir Filistin devleti ilanına karşı çıkarak, Batı Şeria'daki yönetime "Önce işgali durdurun." diye seslendi. El Bardavil, tek taraflı bağımsızlık ilanının Yaser Arafat tarafından 1988'de yapıldığını hatırlatarak, "Eğer bir kez daha yapılacaksa, sadece Batı Şeria ve Gazze Şeridi yerine, neden Akdeniz'den Şeria Nehrine bir devlet ilanı değil." diye konuştu.

1988'de Filistin'in bağımsızlığını Cezayir'den ilan eden dönemin Filistin Lideri Yaser Arafat, daha sonra başlayan görüşmeler süreci ile bağımsızlık kararını hiçbir zaman yürürlüğe koymamıştı. Ancak 1990'lı yılların sonunda görüşmelerin yeniden tıkanması üzerine Filistinliler yeniden bağımsızlık kararını masaya getirmişti. O dönem de İsrail Başbakanı olan Netanyahu bu girişimi kendisinin engellediğini belirtmişti.

 

[mürmüdük]

Filistin Devleti isteyenler cihad seçeneğinde birleşmelidir
Filistin Devleti isteyenler cihad seçeneğinde birleşmelidir
Filistin Devleti isteyenler cihad seçeneğinde birleşmelidir
Hamas'ın Siyasi Birim Başkanı Halit Meşal, tek taraflı olarak Filistin Devleti ilan etmenin Filistin halkının duygu ve beklentilerini tüketmekten başka bir anlam taşımadığını söyledi.
Meşal, Filistin Devleti'nin kurulması için öncelikli olarak Filistin topraklarının işgalden kurtarılması gerektiğini ifade etti. Meşal, "Filistin Devleti isteyenler cihad seçeneğinde birleşmelidir" dedi.
Halit Meşal, Kuveyt'te çıkan ed-Dar gazetesine verdiği demeçte:"Filistin içi bölünmenin devam ettiği, yerleşim birimleri inşaatının tüm hızıyla sürdüğü, işgalin de devam ettiği ve Batı Yaka'nın kurulan 700 barikat ve askeri kontrol noktalarıyla paramparça edildiği bir süreçte devletten bahsetmenin hiçbir anlamı olmaz."
Direnişe çağrı
Devlet isteyen birinin öncelikle bu devletin inşası için şartları hazırlaması gerektiğini söyleyen Meşal, "Devlet isteyenin düşmanla işbirliği yapacağına, işbirklikçi Amerikalı bir generali seçeceğine direnişin etrafında kenetlenmesi gerekir" dedi.
Yıllardır işgal devletiyle sürdürülen anlamsız görüşmelerin Filistin'de yaşanan iç bölünme nedeniyle tam bir çıkmaza girdiğini belirten Meşal, yaşanan krizden çıkmak için görüşme dosyasının tamamıyla kapatılıp, sadece direniş seçeneğinin etrafında kenetlenmek gerektiğini dile getirdi.

 

[mürmüdük]

İstanbul ve Ankara'da Mısır'a protesto

06 Ocak 2010
Filistin'e gidecek yardım konvoyunun geçişine izin vermeyen Mısır, İstanbul ve Ankara'da protesto edildi.
Saadet Partisi ve çeşitli sivil toplum örgütleri öncülüğünde İstanbul'da, Filistin'e gidecek yardım konvoyunun geçişine izin vermediği gerekçesiyle Mısır Yönetimi protesto edildi. Beşiktaş 4. Levent'teki Mısır'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nun bulunduğu sokağa toplanan yaklaşık 3 bin kişilik grup, sabaha kadar burada protesto eylemlerini devam ettiereceklerini belirtti.
El Cezire Televizyonu tarafından canlı olarak yayımlanan protesto gösterisine katılan kalabalık göstericiler, Arap dunyasının sorunu daha iyi anlaması ve Arap ülkeleri yöneticilerine mesaj vermek için Arapça slaganlar atıp marşlar söyledi ve Dualar okundu.

Saadet Partisi ve çeşitli sivil toplum örgütleri, Filistin'e Özgürlük Konvoyu'nun Filistin'e girişini engelleyen Mısır'ı protesto etti. Mısır Konsolosluğu önünde tolanan kalabalık, Mısır'ın bir an önce konvoyun geçişine izin vermesini istedi.


Filistin'e Özgürlük Konvoyu'nun Mısır hükümeti tarafından Filistin'e girişine izin verilmemesi, protesto edildi. Saadet Partisi (SP) ve çeşitli sivil toplum örgütlerine mensup bir grup, saat 23.00 sıralarında Mısır Konsolosluğu önünde toplanarak basın açıklaması yaptı. Grup adına konuşan SP İstanbul İl Başkanı Erol Erdoğan, Mısır'ın bir an önce tavrını değiştirmesini istedi. Erdoğan, "Bu barışsever Filistin dostları, onlarca ülkeden geçerek Mısır'a ulaştı. Yunanistan'dan geçtiler, Suriye'den geçtiler, Ürdün'den geçtiler, İngiltere'den geçtiler ama Filistin dostu olması gereken Mısır'da takılıp kaldılar. Birleşmiş Milletler, İslam Konferansı Örgütü ve Arap Birliği, bu engeli kaldırmalıdır. Mısır hemen bu gece barikatı kaldırmalı, sınırı açmalıdır." diye konuştu.


Sorunun giderek büyüdüğünü söyleyen Erdoğan, "Milletvekillerinin içinde bulunduğu konvoya uygulanan taciz, zor kullanma ve kuşatmadan dolayı Mısır diplomatik kurallara aykırı hareket etmiştir. Bundan dolayı özür dilemelidir. Mısır barıştan yana olmalıdır, İsrail'den yana değil." şeklinde konuştu.


Mısır'ın konvoyda bulunanlara zor kullandığını belirten Erdoğan, "Bu tavır başta Türkiye olmak üzere, konvoyda vatandaşı bulunan her ülke için onur kırıcıdır." dedi.
Eylem nedenyle, Çevik Kuvvet polisi, Mısır Konsolosluğu çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı. Grup, sık sık İsrail ve Mısır aleyhine slogan attı. Filistin bayrağı açan eylemciler, Hüsnü Mübarek'in resmini yakarak Mısır'ı protesto etti.


ANKARA'DA MISIR BÜYÜKELÇİLİĞİ ÖNÜNDE PROTESTO
Filistin'e insani yardım götüren konvoya Mısır'da yapılan taşlı saldırı, Ankara'da Mısır Büyükelçiliği önünde basın açıklamasına telefonla canlı bağlanan Mazlumder Genel Başkanı Ömer Faruk Ünsal tarafından aktarıldı. Mazlumder Başkanı Ünsal, saldırı nedeniyle araçlarda büyük hasarlar olduğunu, konvoydaki bazı kişilerin de gümrük binalarına saldırması nedeniyle olayların kontrolden çıktığını söyledi.


İsrail'in ablukası altında bulunan Filistin'e insani yardım götürmek amacıyla 6 Aralık'ta İngiltere'den yola çıkan insani yardım konvoyu Mısır'ın El Ariş limanında durduruldu. Bir süredir Türkiye'nin geçişini izin verilmesi için Mısır'la görüşmesi de olumlu sonuç vermedi. Geçtiğimiz hafta Mısır'da durdurulan konvoya akşam saatlerinde taşlı saldırı düzenlendi. Konvoyun Mısır polisi ve askeri yetkilileri tarafından ablukaya alınması Mazlumder, İnsani Yardım Derneği, Yardımeli Derneği, Anadolu Gençlik Derneği ve bazı sivil toplum kuruluşları tarafından Mısır Büyükelçiliği önünde protesto edildi.
Büyükelçilik önünde toplanan yaklaşık 250 kişi Mısır'ın tavrını ve yapılan saldırıyı sloganlarla kınadı. İHH Ankara Sorumlusu Süleyman Arslantaş, insani yardım konvoyunu durduran Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek'e hitaben, "Zalim Firavun'un sonunun ne olduğunu unuttular galiba." dedi. Arslantaş, konvoyun Filistin'e geçirilme sözü üzerine yaklaşık bin kilometrelik yol katedilerek Ariş limanı önüne gelindiğini fakat burada asker ve polis tarafından durdurulduğunu söyledi.


Konvoyda bulunan Mazlumder Genel Başkanı Ünsal ile basın açıklaması esnasında telefonla canlı bağlantı kuruldu. Olayları anı anına anlatan Ünsal, "Şu anda yoğun taşlı saldırı altındayız. Mısır polisi tarafından korunan sivil giyimli kişiler tarafından yapılan saldırıda konvoy çok büyük hasar gördü. Konvoydakiler de gümrük binalarına saldırmaya başladı. Burada işler tamamen çığrından çıktı." dedi. Taşlı saldırı sırasında konvoyda bulunan bazı kişilerin de yaralandığı öğrenildi.
Msır Büyükelçiliği önünde toplanan grup, "Firavun Hüsnü, konvoya yol ver. Hamas'a selam, direnişe devam." sloganları atarak saldırıları protesto etti. Grubun basın açıklaması sırasında Atatürk Bulvarı kısa süreliğine trafiğe kapandı.

 

[Vuslat 71]

ALLAH razı olsun kardeş

 

[mürmüdük]

ALLAH razı olsun kardeş

Allahcc senden razı olsun kardeşimiz...
BESMELE...SELAM...DUA...

 

[mürmüdük]

Kassam'dan Duvar Yorumu

Duvar havaya uçurulacaktır.

15 Ocak 2010
Soru: Gazzeliler duvar inşasından dolayı hayli üzgün görünüyorlar...
İzzeddin Kassam Tugayları komutanı Ebu Murad, Mısır'ın Gazze sınırına çektiği duvarın Amerika'yı yatıştırmak için olduğunu söyledi. Bitterlemons dergisine konuşan Ebu Murad, tünellerin çoğunun yapılması planlanan duvardan daha aşağıda olduğunu belirterek, "İsrailliler buradayken bile biz o tünelleri kullanıyorduk. Yine kullanacağız, yapılması gereken sınırların açılmasıdır" diye konuştu.

İşte Ebu Murad'ın İsrail-Filistin meselesi üzerine yazılarıyla tanınan 'Bitterlemons' internet sitesine verdiği röportaj.

Soru: Mısır'ın demirden duvarı Gazze'nin Yer altı kaçakçılık sanayiine ne çapta bir sorun teşkil ediyor?

Ebu Murad: Çok büyük bir sorun değil. Duvarda zaten delikler var ve bunu Mısırlılar da biliyor. Ya o deliklerden geçeriz ya da altından. Duvar seviyesinden daha aşağıda bulunan tüneller de var ayrıca. Yapacağımız bu. Kâr ya da direniş maksadıyla, İsrailliler buradayken de yapmıştık. Sınır ister İsrail kontrolünde olsun isterse Mısır, kaçakçılık hiçbir zaman durmadı ve durmayacak. Kaçakçılığı durdurmanın tek yolu sınırları açmaktır.

Soru: Gazzeliler duvar inşasından dolayı hayli üzgün görünüyorlar.

Abu Murrad: İnsanlar üzülüyor çünkü tünellerin nasıl işlediğini bilmiyor. Fiyatların yükselecek olmasından dolayı da endişe ediyorlar. Tüneller, herşeyden evvel, Gazze'nin tek can halatıdır. Herşey bu yol üzerinden gelmektedir. Tüneller olmasa Gazze açlıktan kırılır.

Soru: Madem duvarda delikler var ve Mısırlılar da bunu biliyor, o halde duvar yüzünden üzülmeye ne gerek var?

Ebu Murad: Mısır kaçakçılığı asgariye indirmesi için baskı altına alındı. Kahire, Washington'a birşeyler yaptığını göstermek istiyor. Washington ise Kahire üzerinde baskı kuran İsrail lobisini yatıştırmak istiyor. Herkes kendi efendisine hizmet etmek istiyor. Fakat kaçakçılığın asgariye indirilmesi gerçekte Mısır'ın çıkarına değildir.

Soru: Niçin değil?

Ebu Murad: İki nedenden dolayı. Birincisi para. Gazze'deki tüm para yeraltından Mısır'a akıyor. Milyonlarca dolar sınırın altından hareket ediyor.
İkincisi, Sina'daki bedeviler eski silahlarını bize satmışlardı. Başka bir ifadeyle, orada Kahire'ye uygun çok daha az sayıda silah var

Soru: Kahire'nin herhangi bir siyasi serpintiye karşı ihtiyatlı davranarak sınırı kapatması gerektiğini düşünüyor musunuz?

Ebu Murad: Kahire'nin siyasi maliyetleri umursadığını düşünmüyorum. Bakın, Arap Birliği Gazze kuşatmasının kaldırılması için çağrıda bulundu ve hiçbir şey olmadı. Herhangi bir Arap ülkesinin kuşatmayı kaldırmak için çok çalıştığını göremiyorum. O halde Kahire olayların siyasi yönünü niçin umursasın?

Soru: Duvarın veya başka bir tedbirin Gazze'yi dünyaya büsbütün kapatacağı endişesi taşıyor musunuz? O vakit ne olacak?

Ebu Murad: Kaçakçılık her daim olacaktır. Fakat muhtemel olmayan olayların vâki olması halinde, tünellerin bir şekilde engellenmesi halinde...kendinizi benim yerime koyun. Ne yapardınız? Duvar havaya uçurulacaktır.

 

[Cileli54]

Yüce Rabb'im bütün müslüman din kardeslerimizin yardimcisi olsun,

IMAN GÖNÜLDEYSE;CARESIZLIK YOKTUR.

Allah Razi olsun.

 

[mürmüdük]

Ey Gazze !
yaralı umutlarımızın aydınlık şafağı,
kardeşlerin kara bir zillete teslimken,
sen, nebilerin tevhid sancağını cihadınla yücelttin.
temiz kanınla kabirlere dönmüş gecelerimizde
izzet kandilini tutuşturdun

nebi İbrahim’den sana selamlar getirdim,
tevhidi müjdeleyen mübarek dudaklarıyla öpüyor alnından.
sana İsmail’den ve Hacer’den
yaralarını yıkamak için,
gözyaşlarıyla karışık zemzemler getirdim.

ağlama, varsın çocukları İshak’ın, yaralı cesedini parçalasınlar..
sen de çarpıyor yüreği, nebi İshak’ın,
Ya’kub’un duası, kuşatıyor yüreğinin semasını
gözlerinde görüyorum sanki Yusuf nebinin rüyaları gibi, sadık ve temiz, Millet-i İbrahim bürhanlarını.

kavminin helak olanları diyorlar ki sana;
Musa’ya İsrailoğulları’nın dedikleri gibi;
“git, sen ve rabbin birlikte savaş biz şuracıkta oturup kalacağız.”
o gün kafirlerle savaşmayanlar, bugün bak ki kadere seninle savaşıyorlar!
sabret Gazze, Sen Kudüs’ün nabevî tarihini yazıyorsun.
taşların su fışkıracağı zaman, yaklaşıyor,
ğarkad ağacının zamanı yaklaşıyor.
taşların ve ağaçların dile geleceği zaman yaklaşıyor.
Sen, kalplerde, eskimiş hidayetlere imanı kuşanmış baharları getirdin
direnişin ve cihadın, İsa İbn Meryem’in, Mescid-i Aksa’da hainlerden, rabbanî beraatına dönüşüyor

meryem’ül-betül nasıl sancılarına sabretttiyse İsa Mesih’in,
tazelemek için ahdini rabbanî risaletin;
sen de kıyamet savaşlarının acılarını çekiyorsun,
kapılarında yeni bir zamanın.

emin ol. umutlu ol, Allah iman eden takva ümmetiyle beraberdir.
öyle demiyor mu Rahman kitabında.?
üzülme sana üzülmek yakışmaz,
sen bir ümmetin alnından hezimet ârını sildin!
fesadın ve gafletin harabelerinden tutup çıkardın,
alnındaki şehadet nuruyla bu perişan ümmeti.
Ben-i Sihyon’un tayyareleri istediği kadar ölüm yağdırsın başına,
senin iman haykıran cesaretin;
kimi yüzlerin karardığı ve kimi yüzlerin de ışıldadığı gün,
Muhammed’in Ordusu olduğunun vesikası olacak.

bizlerse, hevalarımızın çirkin zilletine büründük,
bunu kendimiz için akıl sandık, emniyet sandık..
hâlbuki ölüm korkusunu ziynet gibi giyinip
tehlükeyi emân zannedip aldandık.
zilleti hayat, korkaklığı gerçek Müslümanlık saydık
fitneye, barış ve hoşgörü dedik, beraatın adını fitne koyduk..

Siyonist Moğollar; Halil’de, Celil’de Beyt Hanun’da
ve sevgili Kudüs’te kanımızda yıkarken ellerini,
bizse; Ömer’in sancağını yere bıraktık,
Selahaddin’in yağız atını kurşunladık
günaha bulanmış ellerimizle

Ey Gazze !
ölü yüreklerimizde, Ömer’in ve Salah’ın nefesi oldun.
Sesin, Hittindeki küheylanların sesinden yankılar taşıyor
karanlık ufukları yırtıyor gözlerindeki iman şimşekleri
sen, cihad’ının aydınlığında ölmüş bir ümmeti dirilttin.


Ey Gazze!
Ey Kudüs’ün mücahid çocuğu!
sana nasıl bir ad verelim, seni nasıl övelim,
sen ki, ricalin kırıldığı ve tükendiği bir zamanda
hezimet taburu, Tel Aviv ve Waşinton’un kapılarında rukü’ ederken,
ve korkunun memesinden beslenirlerken,
sen, yüzüstü bıraktıkları annen, Kudüs’ü savunuyorsun,
İsra’ diyarında, Muhammed’in meşalesini ışıldatıyorsun.

varsın çocukları İshak’ın, temiz nebilerin toprağında kanını akıtsınlar,
senin yaranı sarıyor Yakub, İshak ve melaiki kiram.
sen, nebilerin minberinden tevhidin hutbesini yüceltiyorsun

bağışla bizi ey Gazze! ne oldu bizlere
Filistinli bir mücahidin dediği gibi;
“eh elli fi kulubina inkeser?”
Ah! kaplerimizde kırılan ne oldu?

ey sevgili Kudüs, ey ağlayan yüreğim,
ey şuheda gülzarı Gazze!
ne oldu bizlere? sen Ömer’in ahdini savunurken,
kanınla yazdın Selahaddin’in vefasını,
sayfaları pörsümüş tarihimize

sana selam olsun ey Gazze!
sana dualarımızı, gözyaşlarımızı gönderiyoruz.
biliyorum, senin buna yok ihtiyacın.
bu gözyaşları hangi teraziye konur,
nebiler diyarına dökülen misk kokulu kanın yanında?
sana yeter, Muhammed Mustafa’nın, “Ahir zamanda gelecek olan İslam ordusu Şam’da ribat tutacaktır” müjdesi...
alıntı...

 

[mürmüdük]

[URL="http://img166.imageshack.us/img166/2695/slami76hi0yu8bz7.jpg"] [/URL]
bekle çocuğum...
uzanıyor namluya öpülesi eller...
CAN PAHASI
KAN PAHASI...
İNSANCA YAŞAMAK İSTEYENLER...
İNSANCA YAŞATMAK İSTEYENLER...
SEN ORADAN KIRACAKSIN ZİNCİRİ...
BEN BURADAN...
BİR GÜN MUTLAKA KAVUŞACAK ELLERİMİZ...
HERŞEY AYDINLIĞA KAVUŞMAK İÇİN..
HERŞEY MUTLAK BİR OLAN ALLAH İÇİN...

Filistinli çocuktan tokat gibi cevap...

21 Şubat 2010
İsrail, Filistinli çocukları tutuklamaya devam ediyor. Çocuklara yönelik baskılarını artıran İsrail güçlerine Filistinli çocuktan tokat gibi cevap: Ben ancak Allah;a secde ederim.
İşgal devletinde insan hakları alanında çalışan Yahudi insan hakları örgütü B’tselem bugün (20 Şubat Cumartesi) yayınladığı insan hakları raporunda, işgal ordusunun işgal altındaki Kudüs şehrine bağlı Silvan mahallesinde çocuklara yönelik baskı ve tutuklamalarını artırdığına dikkat çekti.

İşgal ordusunun Silvan mahallesinde yaşları 12 ila 15 arasında değişin onlarca çocuğu tutukladığını belirten B’tselem örgütü, tutuklanan Filistinli çocukların ağır işkencelere maruz kaldıklarını söyledi.

B’tselem örgütü, tutuklanan Filistinli bir çocukla onu sorgulayan Siyonist görevli arasında geçen bir diyaloğu da rapora alarak şunları ifade etti: “Filistinli çocuk Ahmed Siyam’ı (12) sorgulayan sorgu memuru, omuzlarına darbeler indirdiği çocuktan kendisine secde etmesini isteyince, Filistinli Siyam “Ben sadece Allah’a secde ederim” diyerek, (sorgu yapan memura unutamayacağı bir) ders vermiş oldu”.

Raporda ayrıca tutuklanan çocukların gördükleri ağır işkenceler nedeniyle kollarında, bileklerinde ve ayaklarında sürekli ağrı hissettikleri ifade edildi.

Kaynak: Filistinhaber.com

 

[mürmüdük]

FİLİSTİN Halkı Direnişe Geçti!

25 Şubat 2010
İsrail'in Batı Şeria'da İslam dünyası için önem taşıyan iki dini mekanı "Ulusal Kültürel Miras" kapsamına almasının ardından bugün Filistin Halkı İntifadayı aratmayacak çapta direnişe başladı
İsrail'de Benjamin Netanyahu hükümetinin geçtiğimiz günlerde, kutsal topraklardaki 150 tarihi eserin rehabilitasyonu için 107 milyon dolarlık planı kabul ederken, işgal altındaki Batı Şeria’daki Halil İbrahim Camisi ile Raşel Türbesi’ni de "Yahudi ulusal mirası" kategorisine katması bölgede tansiyonun tekrar yükselmesine neden oldu.

Tartışmalara yol açan iki eserin bulunduğu bölgede Filistinlilerle İsrail askerleri arasında çatışma çıktı.

Yaklaşık 100 kadar Filistinli genç, askerlere taş atarken, İsrailli güvenlik güçleri göz yaşartıcı gaz ve plastik mermiyle karşılık verdi.

Çıkan olaylar esnasında, okuldan evlerine dönmeye çalışan Filistinli çocuklar çatışmaların ortasında kaldı.

AFP haber ajansı olaylarda 4 Filistinlinin gözaltına alındığını bildirdi.

İsrail'de Benjamin Netanyahu hükümetinin geçtiğimiz günlerde, kutsal topraklardaki 150 tarihi eserin rehabilitasyonu için 107 milyon dolarlık planı kabul ederken, işgal altındaki Batı Şeria’daki Halil İbrahim Camisi ile Raşel Türbesi’ni de "Yahudi ulusal mirası" kategorisine katması bölgede tansiyonun tekrar yükselmesine neden oldu.

Tartışmalara yol açan iki eserin bulunduğu bölgede Filistinlilerle İsrail askerleri arasında çatışma çıktı.

Yaklaşık 100 kadar Filistinli genç, askerlere taş atarken, İsrailli güvenlik güçleri göz yaşartıcı gaz ve plastik mermiyle karşılık verdi.

Çıkan olaylar esnasında, okuldan evlerine dönmeye çalışan Filistinli çocuklar çatışmaların ortasında kaldı.

AFP haber ajansı olaylarda 4 Filistinlinin gözaltına alındığını bildirdi.

Ajansa konuşan İsrailli bir askeri sözcü, bölgede çok sayıda “yasa dışı” gösteri düzenlendiğini söyledi.

TÜRKİYE'DEN KINAMA

Filistin yönetiminin "kışkırtma" olarak nitelediği kararı, Türkiye de "kaygıyla" karşıladığını bildirerek sert dille eleştirdi. Ankara, İsrail’i Kudüs ve Batı Şeria’da uluslararası hukuka riayet etmeye çağırdı.

Dışişleri Bakanlığı dün akşam saatlerinde yapılan yazılı açıklamada, "Bölge halkları için yıllardır büyük acılara yol açan İsrail-Filistin ihtilafının çözümüne yönelik görüşmelerin yeniden başlatılması için yoğun çaba gösterilen bu kritik dönemde böyle bir uygulamada bulunulması söz konusu çabalara zarar verecek ve taraflar arasında ciddi güvensizlik yaratacaktır" ifadesi kullanıldı.

Bakanlık ayrıca, İsrail'i "esasen İslam kültür mirasının bir parçası olan Müslümanların kutsal mekanlarının da aralarında bulunduğu tarihi eserlere yönelik tek taraflı ve tahrik edici uygulamalardan kaçınmaya davet ettiğini" açıkladı.

ABD DE TEPKİLİ

İslam dünyasında büyük tepki gören İsrail'in kutsal topraklarla ilgili bu kararına ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan da eleştiri geldi.

Bakanlık sözcüsü Mark Toner, gelişmeyi "provokatif ve tarafların barış görüşmeleri için masaya dönmesine yardımcı olmayan bir davranış" olarak nitelerken, "ABD'nin memnuniyetsizliği diplomatlar tarafından İsrailli yetkililere iletildi" açıklamasını yaptı.

Kaynak: Hürriyet