Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

aklımdan silip atamadıgım sorunum...yardım edin... (1 Kullanıcı)

tuana yagmur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Şub 2009
Mesajlar
45
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
sa arkadaslar...özelimi yazmayı hiç istemiyorum ama aklımı kurcalayan bi sorunum var...çevremdede paylasmak istemiyorum.ben 2006 senesind bi evlilik yaptım ama anlaşamadım...cok kötü huyları vardı.içki kumar dayak pavyon ...işe gitmiyodu ailesine baglımlı yasıyorduk...sonra cocugumuz oldu suan 2 yasında..sürekli evden kacıyordu..kredi kartlarını orda burda harcıyor evden kacıyordu.böyle yapınca ailesi borcunu ödeyip eve gelmesi için onu ikna ediyolardı...enson bu yaz gene öyle yaptı.pavyonda kumarda para kayberdip evden kactı...biz de akıllansın diye aramaık.borcunu her ödediğimizde akıllanmıyor daha fazla azıyordu....evden kaçtı 1 ay gelmedi...önceden 1 haftada geliyordu aama en son kacısnda gelmedi.ben araıgımda acmıyordu msjlarıma cvp vermıyordu..arkadasları aradıgı zaman onlarla konusuoyrmustu...neyse bu eve geldi ailesi affet akıllanmıştır bu sefer dediler affettim.hiç bişey olmamıs gibi davrandım ama ertesi gün gene gelmedi.nerdesin dediğimde cvp vermıyordu.işe de gitmiyor evi otel gibi kullanmaya balamıstı..bende dayanamadımayrıldım..temmuz ayında ben ailemin yanına geldim..beni hiç aramadılar.aileside aramadı kendide.cocuk benimle birlikte ama onuda aramadılar.aralık ayındada bosandık....suan düşünyorum o benim imtihanımdıda ben gecemedim ondan ayrıldım...acaba sabretmelimiydim yoksa ayrıldıgım iyimi oldu...her insan imtihandan gecer ama bu baska...bana sahip cıkmıyodu kaldıramadım bende...bazen diyorum rabbim boşanmayı helal kılmıs ama hiç sevmezmiş...helalini yerine mi getirdim yoksa imtihanımı gecemedim mi...bu benim aklımı cok kurcalıyor...önceden inanclıydım ama suanki kadardeğil...ayrıldıgımdan beri namazımı kılıyorum kuran kursuna gidiyorum..rabbime karsı korkum arttı sevgim cogaldı...ne olur bişeyler yazın...benim bunları yazmamdaki amacım istişare yapmak. yani büyüklerden veya tecrübeli insanların fikrini almak...
 

Nazar57

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Ağu 2008
Mesajlar
1,308
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Selamunaleyküm
Ablacım ben tecrübeli değilim bu konuda ,düşüncelerim ne derece dikkat alınır cinsten bilmiyorum ama dışardan bakan bir insan olarak şunu söyleyebilirim ki, sen elinden geleni yapmışsın.. şanslar tanımış,yunavnı coğu kez sen kurtarmışsın.. evlilik tek kişinin fedakarlıgıyla yürümüyor karşı tarafında akıllanması gerekiyor.. benim düşüncem şu ki, sen çırpınışlarını dile getirmişsin velakin karşıda yankı bulmamış.. için rahat olsun isterim.. o kdr insan var ki en ufak kavgayla evliliginden vazgeciyor.. sen hayatına bak ki, o kadar şey başına gelmiş.. tahammül sınırları bir o kdr da zorlanmış.. Allah içine ferahlık versin inşallah..
selametle.
 

burgutex

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Nis 2009
Mesajlar
73
Tepki puanı
0
Puanları
6
Yaş
53
Web Sitesi
www.proweblabs.com
Kardeşim, kötü huylu insanlardan ve bilhassa da eşlerden Allah bizleri korusun. Evlilik çok zor bir müessese. Bir de bunun üstüne, muhatabımız olan insanların kötü huyları devreye girince insanı perişan eder. Açıkçası "tek bir konuya bakarak, tek bir ayete bakarak, tek bir hadis-i şerife bakarak" hüküm vermek ve uygulamak mümkün olmaz.

1. Öncelikle eşimizin imanından şüphe etmememiz, iman ve itikad noktalarında emin olmamız icap eder ki nikahımız da sahih, geçerli olsun. Sürekli kumar oynayan ve eşini ve çocuğunu perişan eden bir insanın imanından şüphe etmek gerekir. Zira Müslüman bir zatın böyle sorumsuzca kendi yaşamını ve sorumlu olduğu insanların yaşamlarını umursamayarak heba etmesi caiz değildir. Kaldı ki haftalarca eve gelmiyorsa, bu insan afbuyrun -dışarıda aşiftelerle birlikte olmadığını- kim bilecek? Kumar batağının yanında fuhuşiyat sektörü de çalışır. Eşini bırakıp başkaları ile birlikte olmaktan Allah cümle ümmet-i Muhammedi korusun.

2. Allah zül celalin en sevmediği helal "boşanma"dır. Bir boşanma gerçekleştiğinde yer-gök titrermiş. Evlenme nasıl insanoğluna kimi zaman sünnet, kimi zaman müstehap, kimi zaman farz ise, hiçbir geçer yol ve düzelme görülmediği zamanlarda boşanma da gereklidir ve helaldir. Anlattıklarınıza göre sizin ve çocuğunuzun heba olmamanız için doğru bir karar vermişsiniz. Tahammül edilecek kişi "şaşkın ve günahkar fıtratta olsa dahi en azından düzelme yolunda emarelere sahip" insandır. Herhangi bir düzelme yoksa, daha da azıtarak gidiyorsa sizin yapacağınız şey "fitne olan bölgeyi terk etmek ve kendinize İslami düzende bir yaşam kurmak" şeklinde olmalıdır. Zaten bunu da yapmışsınız.

3. Siz zaten doğru istikamette yol almaya başlamışsınız. Kimi özgürlükler vardır ki insanı, parıldamaları ile gözleri kör edip felakete sürükleyen nedamet çukurları içerir.. Asıl özgürlük ise insanın kurtuluşa eriştiren hakiki bir iman ve doğru itikad ile güzel ahlakı barındıran faydalı ve ilme dayanan amellerdir. Namazınızı kılıyorsunuz, Kur'an okuyorsunuz, dininizi öğrenmeye çalışıyorsunuz.. Bu vakitten sonra eski eşiniz olan namzetin size uyması gerekir. Normalde kadın erkeğe tabi olmakla yükümlüdür. Ancak siz doğru yolda iseniz eşinizin size tabi olması gerekir. Tabi olmuyorsa ve keyfince yaşıyorsa kendi bilir.

Burada ince bir hususu belirteyim. Sözüm meclisten dışarı yeni nesil bayanlarda aşırı kıskançlık, haris duygular ve düşünceler, erkeği bunaltan tavırlar söz konusu.. Eğer böyle durumlar söz konusu oldu da eski eşiniz kaçıp kurtulma telaşına kapıdıysa bunun vebali de size ait olur. Yeni nesil bayanlar maalesef "az bilgileri ve yaşama dair az kanaatleri ile ve hatta çok az dini bilgileri ile çokça söz söyleme, çok yorum yapma, karşı taraf hakkında çok olumsuz ifadeler kullanma, çokça suçlama" şeklinde çok kötü bir huya da sahipler. Bu durumdan mütevellit evlerde bereket, manevi iklim, birlik ve saadet bir türlü oluşmuyor. Böyle ortamlarda sevgi ve saygı da zamanla yiter. Zamanla ev arkadaşı gibi olursunuz ve bu durum da erkeği sorumluluklardan bunaltır. Eşler günahı sevabı bilecek, dinini yaşayacak, iki cihan saadeti için mücadele verecek. Ancak bunu yaparken de karşımızdakinin maneviyatını, güzel duygularını, düşüncelerini yerle bir etmeyeceğiz. Çoğu zaman karşımızdaki insanın kalbini - bizim tutumlarımız, saplantılarımız, saygısızca sözlerimiz, bozuk ama her nedense hep haklı gördüğümüz amellerimiz ve huylarımız -katılaştırır da haberimiz olmaz. Kendi karamıza bakmadan karşımızdakinin alacasına durmadan yüklenmek, kendi hatalarımızı örtbas etmek için karşımızdakini çamurla sıvamak ne kadar akılcıl olabilir?

Kendi nefs muhasebesini kendiniz yapacaksınız. Ancak doğru olduğuna kanaat getirmek için fıkıh, sünnet ve tefsir kitaplarına bir göz atınız. Sonra sükunetle düşünerek kanaatinizi ortaya koyunuz. Doğru bildiğiniz, doğru anladığınız şey artık hakkınızda Allah hayırlısını sonuçlandırsın demeyi gerektirir. Kendinize asla saplantı yapmayınız. Saplantının Türkçesi evham, dindeki adı vesvese, bilim dilindeki adı panik ataktır. Bu saplantının da dinimizde yeri yoktur. Zira "kolaylaştırınız zorlaştırmayınız" diyen bir dine mensubuz. Tabi bunun sonunda "sakın laçkalaştırmayınız" ibaresini de koymak lazımdır.. Çünkü ifrat ve tefrit noktlarını birbirine kattığımız da çok oluyor ve bizi yanıltıyor.

Allah hakkınızda aldığınız kararları mübarek ve hayırlı kılsın..

Selamlar, saygılar.
 

burgutex

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Nis 2009
Mesajlar
73
Tepki puanı
0
Puanları
6
Yaş
53
Web Sitesi
www.proweblabs.com
Sınav dediğiniz gafletten uyanış mücadelesidir. Gaflet bataklıklarına saplanmak, nedamadet çukurlarında ne yapacağını şaşırmak, yanlış üstüne yanlış yapıp taassup içine gömülmek değildir. Böyle yapana akılsız denilir ancak, yaşadığı herşey de ona müstehaktır. Kurtuluşu kendi istemeyen ve bu uğurda mücadele etmeyene hiçbir el yardım edemez. Gideceği limanı bilmeyen gemiye hiçbir rüzgarın fayda vermediği gibi.. Selametle.
 

ÖMEREFE

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Haz 2008
Mesajlar
99
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Konum
ANKARA
öncelikle aleyküm selam kardeşim allahın rahmeti bereketi üzerine olsun inşallah diğer kardeşlerimin yorumlarını okudum ve onlara katılıyorum sen ilk bu olayları yaşarken bırakıp gitseydin belki yanlışmı yaptım diye düşünebilirdin ama sabretmişsin ayrılık belkide daha hayırlıdır senin için allah bilir sana düşen o insandan sana bir çocuk kalmış en güzel şekilde dinine bağlı babası gibi olmayan bir evlat yetiştirmek düşüyo bazı insanlar kör olmuş kalp gözleri kapanmıştır ne yapsanda kurtaramazsın dileğim eski eşinede allah akıl fikir iman nasip etsin kalp gözünü açmayı nasip etsin onun yanında o çocuğu yetiştirmek onun gibi bir kişi daha yetiştirmekten farksız olurdu allah çocuğunun yüzüne baktı belkide onun için ayrılmışta olabilirsin allah herseyi bilir ona bol bol dua et kardeşim sen ve çocuğun allaha emanet olun inşallah
 

IMEN

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Şub 2008
Mesajlar
201
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
kardesım her ıste bı hayr vardr rabbım senı cocuguna bagıslasın hayrlı huzurlu bı omur nasıp etsın sen elınden gelenı yaptın bence bak cok guzel bı hayata baslamıssın rabbım uatndrmasın o ınsan ıcın cok dua edın cunku gercekten duaya ıhtıyacı var rabbım yar ve yardımcın olsun dua ıle
 

tuana yagmur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Şub 2009
Mesajlar
45
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
yorumlarınız için çok sağolun kardeslerim...dediklerinizi bende düşnüyorm...
gecmişte benimde hatalarım oldu elbet...yani ben lise 2 ye giderken nişanlandım...beni zorla verdiler istemedim...eski esim beni tehtıd ederek aldı.okla giderken kacırırım namusunu kirletırım falan diye.tabi aile baskısıda var mecbur kaldım...lise zamanlarımda cok havalıydım.yani pesimde cok kişi vardı güzeldim ...bu görücü gelince tuhafıma gitti kendisi ilk okul mezunu...dogru dürüst işi yoktu...ben kendimi acıkcası daha iyilerine layık görütyordum..nşanlıyken cok tartısırdık.ben hep ayrılacagımı söylerdim...kac kez ayrıldık hepdı tehtid etti sonunda evlendik...bu seferde ben değiştim alıştırdım kendimi ona sevmeye basladım ama o değişti nişasnlıyken cok cektırdin bana şimdide sen cek derdi...2 günlük evliyken eve içki getirirdi...ben alışkın değilim ailem namazlı abdestli insanlardı bunlar tuhafıma gitti...tabi ben yapma diye karsılkı verirdim yapmasını istemezdim.ben her yolu denedim kavgada ettim güzel dillede anlattım.yeri geldi yalvardım ama olmadı...inkar etmiyorum nişanlıyken cok taertıştık sevmediğimi istemediğimi söyledim cok pişmanım ama oldu napıyım
 

burgutex

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Nis 2009
Mesajlar
73
Tepki puanı
0
Puanları
6
Yaş
53
Web Sitesi
www.proweblabs.com
Kardeşim, bu vakitten sonra yapacak birşeyin yok. Kendine daha müspet bir yaşam kurmaya ve evladını iyi yetiştirmeye bak. Ben nice güzel kızlar, kadınlar bilirim çirkin erkeklere varmışlardır, nice erkek güzeli de bilirim ki çirkin kadına varmıştır. İnsana hoş gelen ortalama bir güzellik olduktan sonra, önemli olan huy ve ahlak güzelliği. Hepimiz hatalar yapıyoruz, ancak kendimizi ateş çukurlarına atacak kadar da değil. Bir es, bir dur noktamız var.

Senin durumun gerçekten çok vahim. Ailenin en başta yanlışı var. Madem seni korumuyorlar, koruyamıyorlar, gerekeni yapmıyorlar aile diye niye geçiniyorlar? Böylesine cahil, gelişimden uzak, burnunun dikine giden, hoyrat bir insanla seni neden muhatap ve başgöz ettiler? Yazıklar olsun böyle ailelere! Benim çocuğuma birisi öyle muamele etse 3 dağın arasına gererim onu. Müslümanız elhamdülillah, ama ailemize sahip çıkamayacak kadar da aciz, kendinden geçmiş, sorumsuz, akılsız olamayız.. Yanlış anlama ve kusura bakma. Senin yaşın daha çok genç Bu yaşta bir insanı öylesine bir insanla muhatap bırakmak içler acısı ve çok sakat bir zihniyet.. Bir kere namazında ailelerin; sorumsuz, içkici, serseri, dinden-imandan uzak erkeklere kız vermelerini de anlayamam.. Varsın kıt kanaat geçinsin ama Mümin bir erkek olsun kız verilecek kişi. Aileler "göz boyamalara" çok aldanıyorlar. Onun içindir ki bu zamanda evlilikler 2 seneden uzun sürmüyor ve genelde kadın, kucağında bebekle baba evine geri dönüyor. BU daha mı iyi? "Benim başıma gelmez" diyor insanlar, ancak bu tip olayların sayısı milyonlarca artık.

Sen o adamı sevmeye değil, ona alışmaya çalışmışsın.

Bundan sonraki yaşamına bakacaksın artık. Umarım lise diploman vardır. Müspet insanların yanında bir işe girip yaşamını idame etmeye de bak bence. Bu zamanda yaşam çok zor. Aynı zamanda ibadetlerini de aksatma. Allah nice kısmetleri önüne çıkartır İnşallah. Her zaman ümitvar ol. Ama yine de çok dikkatli ol.

Gençlik hevasıyla veya düşüncesizlikleri ile pekçok hata yapabilir insan. Ancak geri dönüşümü mümkün olabilen hatalar yapmak en uygun olanıdır.
 

tuana yagmur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Şub 2009
Mesajlar
45
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
evet cok haklısınız...bende öyle düşünüyorum...diplamam var.benim durumum cok karısık...biz akrabaydık onlara...ailem hatalarını kabul ediyolar tabi..ilk basta zorla verdiler sonraları cok ayrıldım o zaman karısmadılar.bu seferde adım cıkacak diye ben korktum.ilk basta kendini iyi gösterdi tabi bana sahip cıkar seviyor dedim ama yanılmısım...hepimizin gözüünü boyadılar..ben suan kuran kursuna gi
diyorum..haziranda bitiyor.iş arıyorum...
cocugumada yarar saglayan bi baba değil zaten 12 gün sonra mahkemem var boşandık ama bana dava acmıs 250 tl nafaka parasını ödeyemem 100 veriyim diye...bukadar aciz utanmaz bi insan...
bunları gördüm hayatımdan cok büyük ders aldım...her serde bi hayır vardır deyip oturuyorum napıyım...rabbim herkesin karsısına dengi insanları cıkarsın...erkek kadın hayırlısını versin...cok zor her sınav zor ama evlilik daha zor...bi eşten beklentin ne olabilirki arkanda sırtını dayayabilecegin güveneceğin seni cocugunu koruyan gözeten biri olmalı... cahillik işte...yorumun için cok saol....Allah razı olsun kardesim....
 

therisk

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Şub 2009
Mesajlar
92
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
Öncelikle geçmiş olsun...

Bu dünyada başımıza gelen olaylar,

Bir imtihandır,
Hayır ve Şerdir,
Daha büyük felaketi önleyecek bir olaydır,
Daha iyi daha güzel bir olayın habercisidir,
Kaderdir,
YAPTIKLARIMIZIN BEDELİDİR,

Bu sebepler aleminde başımıza gelen olayları YAPTIKLARIMIZIN BEDELİ olarak değerlendirmeliyiz. Muhakkak ki geçmiş olaylarımızda, duygu ve düşüncelerimizde Rabb'imizin hoşlanmadığı çok şeylerle karşılaşmaktayız. Bunun sebeplerinden biri Mevla'mızın bizi çok sevmesinden ve daima bizleri iyiliğe sevketmesidir.

Yine, Yüce Mevlam biz insanları " Ben bir gizli hazineydim, tanınmayı bilinmeyi sevdim" Hadisi Kudisisindende anlaşılacağı üzere, tanınmak bilinmek ve SADECE AMA SADECE KENDİSİNİN SEVİLMESİNİ İSTEMEKTEDİR.

Mevlam her anımızda her duygu ve düşüncelerimize icabet eden, bizden bir an bile ayrı olmayan bütün kullarını çok seven herşeyimizle ilgilenen Yüce Yaradanımızdır.

Bizler duygu ve düşüncelerimizde Rabb'imizi ne yazık ki ikinci plana atıyoruz, hatta aklımızdan varlığı bile geçmiyor, iş güç koşuşturmasında unutuyoruz ne yazık ki..

Her daim seninle ilgilenen zerre kadar sorununla ihtiyacınla seninle olan ve gideren bu güzel Rabb'imizin yerine O'nun kullarına verdiğimizde, hiç beklemediğimiz anda sevdiklerimizin bize onca eziyet ve sıkıntı verdiklerini görürüz. Bizler bu Rabbimizin mesajını almaz ve herşeyi yaratılan kullardan bilirsek altından kalkamayacağımız sorunlarla başbaşa kalırız. Hatta hayatımıza bile mal olabilir.

Bizler eşlerimizi çok sevdiğimizde muhakkak bunun karşılığında sıkıntı görmüşüzdür. Evlatlarımızı çok seversek ya hastalandığına şahit oluruz yada bizlere asi olduğuna.. Bunlar birer mesajdır. Seni ve herşeyi YARADAN'ı unutursak, O'da kendini bizlere hatırlatır, duygularımızı değiştirmemizi ve gerçek sahibine vermemizi ister. Yapmazsak uyarılar bu şekilde bizleri bulmaktadır. Çok sevmediğimiz kişiler hep etrafımızda pervane olmuştur. Bizlere ilgili olmuştur. Saygılı olmuştur.

Yüce ALLAH'ın bu mesajlarını algılamak ve O'nun istediği duygu ve düşünceleri sadece O'na vermek için muhakkak manevi eğitim içerisinde olmak lazımdır. Bu dünya sebepler alemidir, ne yaparsan muhakkak karşılığını bulmaktayız.

Yaradılan herşeye gerektiği ölçüde sevgilerimizi vererek ancak bu sorunlarımızdan kurtulabiliriz.

Sizlere tavsiyem, öncelikle geçmiş yaptıklarınız için Rabb'imizden özür dilemenizdir. O'ndan korkmayın O'nu sevin, O'na güvenin, O olsun duygularınızda, O Olsun düşüncelerinizde..

Hoşgeldiniz | serefcakmak.com sitemizdeki dersimizi günlük yaparsanız geçmişte yaşadığınız sorunlarınız silinecek, hayat çok farklı ve huzurlu şekilde sizlere yansıyacaktır. Gelin sitemizdeki hayat hikayelerini okuyun. Göreceksiniz sizler gibi aynı sorunları yaşana binlerce insanların nasıl değiştiğini.. Sadece 10 dakikanızı alacak bu dersle hayata yeniden başlayacak, Rabb'inizi tanıyacaksınız.

Allah Yardımcınız olsun.
 

burgutex

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Nis 2009
Mesajlar
73
Tepki puanı
0
Puanları
6
Yaş
53
Web Sitesi
www.proweblabs.com
Allah senden de razı olsun kardeşim. Araya therisk kardeşim girmiş, sağolsun. Onun yazdıklarına birkaç ilave de yapmak istiyorum. Kadere rıza göstermek kavramı ile "herşeyi oluruna bırakmak" arasında çok fark var. Elbette bizler Müminler olarak Allah'a taatımızı en üst seviyede yapacağız. Ancak dünyevi olarak çalışmayı, mücadeleyi, üretmeyi de ihmal etmeyeceğiz. "Azıcık aşım, kaygısız başım" diyebiliyorsanız sadece dualara sarılmakla kendinize apayrı bir yön verebilirsiniz. Ancak sebeplere de sarılmak gereklidir ki dünyalık birşeyler de edinebilelim.

Kimse yanlış bir sonuç çıkartmasın. Peygamber Efendimiz (ASM) dahi çalışmayı emretmiş, birçok ağır işte kendi mübarek vücudlarını da kullanarak vazife almıştır. O ki emretseydi insan ve cin taifeleri akın akın gelip onun işlerini görürlerdi. Sokakta ilerlerken bir adamı görür ve Efendimiz o adama selam vermez. İşini görüp geri gelirken aynı yerde adamı görür ve bu sefer selam verir. Ashaptan bazı kişiler bu duruma şaşırırlar. "Ya Rasulallah, adam aynı yerde duruyordu ve siz ikinci görüşünüzde selam verdiniz, bunun hikmeti nedir?" diye sorduğunda "ilkinde hiçbir iş yapmıyordu, ancak ikinci görüşümde elinde bir çubukla yere birşeyler çiziyordu, yani belli ki düşünüyordu, bir iş yapıyordu" buyurmuş Efendimiz.

Başkalarına yük olmak kadar ağır bir bedel yoktur insana. "Elden gelen öğün olmaz, o da zamanında gelmez" demiş atalarımız. Kendimizi bir kenara bırakalım, evladlarımızı iyi beslemek, iyi okutmak, onlara birşeyler almak, zamanın ihtiyaçları olan donanımları edinmelerini sağlamak gerekiyor. Bana göre 18-20 yaşına geldiğinde bir insanın; ehliyet, bilgisayar ve internet kullanımı, yüzme, yabancı dil (mümkünse 2-3 tane), mesleki yetenek, yazı yazma kabiliyeti, diksiyon ve beden dili, ve daha bir takım donanımları edinmiş olması icap eder ki zamane toplumu rekabeti içinde kendine bir yer edinebilsin. 1990 senesinde ben üniversite sınavına girdiğimde 700 bin insan vardı, şimdi 2,5 milyon insana yaklaşıyor. Eskiden İngilizce bilenler her türlü işte kendine yer bulurken, şimdi 2-3-4-5 dil bilenler revaçta. Zahıri ve batıni ilimleri edinmek her Müslüman evladına farzdır. Bunları da sadece dua ile, zikir ile, fikir ile elde etmek mümkün değildir. Dua, zikir, fikir de son derece gereklidir elbette ki, ancak ilim öğrenmek ve ilmi ile amil olmak farzdır.

therisk kardeşime muhalefet olsun diye yazmadım. Sadece küçük bir hatırlatma, ekleme yapmak istedim. Ne kendimizi dünyaya kaptıracağız, ne de dünyadan kopacağız. İfrat ve tefrit arasındaki ince noktayı yakalayamadıkça gerçek başarıyı elde etmemiz mümkün değildir. Siz bu dünyada güçsüz durursanız, diğer güçlenenler gücüne güç katıp sizi yok etmeye kalkarlar. O zaman inandıklarınıza ve sevdiklerinize sahip çıkamazsınız.

Allah kadirdir, rahimdir, rahmandır, zül celaldir, ikram etmeyi sevendir, merhamet edendir, koruyandır, bağışlayandır, mülkün gerçek sahibidir.. Biz buna iman ederiz ve tasdik ederiz. O'nun lütfu ve ikramı dışında hiçbirşey olmaz. Bizlere düşen ise amellerimizle ve dualarımızla bütün bir Mümin olmaya çalışmaktır.

Selametle..
 

tuana yagmur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Şub 2009
Mesajlar
45
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
cok haklısınız...ne kadar ailem olursa olsun yük gibiyim...gecmişte yasadıklarımın bedelinide ödüyor olabilirim tabi...her serde bi hayır vardır.inş. hakkımda hayırlısı olur...kendime göre bi iş bulursam gircem.hayat cok zor yasamak cok zor..iyice zehir olmasın...
 

tuana yagmur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Şub 2009
Mesajlar
45
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
therisk kardesim dediğin siteyi biliyorum oderside4 bi kaç kez yaptım aklıma geldikce yapıyorum...inş. günlük yapmayada calıscam.
 

burgutex

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Nis 2009
Mesajlar
73
Tepki puanı
0
Puanları
6
Yaş
53
Web Sitesi
www.proweblabs.com
Ben de yaşamımda çok bitişler, çok yıkımlar yaşadım. Birçok insan da eminim ki bu tür olaylar yaşamıştır. Sabırlı olmakta, mücadele etmekte, arkaya bıraktıklarımıza dönüp dönüp bakmamakta fayda var. Artık ben şu felsefeyi benimsedim: "her bitiş, yeni bir başlangıcın müjdecisidir, her şerde bir hayr elbette vardır". Yeter ki insan, yaşamdaki duruşunu sağlam tutsun, Allah'ın herşeye kadir olduğunu ve kuluna bir kapı kapattığında bin kapı açacağını unutmasın". Herşey insanlar için ve bizler beşeriz. Allah sana da kolaylıklar versin, yar ve yardımcın olsun. Bu dünyada, etrafımızda bin insan olsa da "yapayalnız" olduğumuzu ve Allah'tan başka hakiki dostumuz, sevgilimiz, yoldaşımız olduğunu unutmamamız gerekir. Çünkü sizi çok çok çok seven aileniz ve eşiniz dahi olsa, birgün gelir hepsi yüz çevirebilir. Ancak Allah "kulu O'dan yüz çevirmedikçe" hiçbir zaman yüz çevirmez.

Sağlıcakla..
 

kardelele

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ocak 2009
Mesajlar
15,425
Tepki puanı
28
Puanları
0
Yaş
56
Konum
istanbul
"selamun aleyküm ve rahmetullahi ve berekatühü"
çok zor bir dönemden geçiyorsunuz.allah yar ve yardımcınız olsun.kalbinizde yüce rabbimin sevgisi çoşkusuyla yolunuza sabırla devam edin.her şey çok güzel olacak.geçmişle yaşamayın gelecekle yola devam edin.huzur sağlık diliyorum.çocuğunun gözlerinden öperim canım benim...
 

tuana yagmur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Şub 2009
Mesajlar
45
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
çok saolun...,haklısınız gecmişle yasanmaz..rabbim beni büyük bi sınavdan geciriyor...insanın esiyle sınavıda daha bi kötüymüş ya...sabır sabır sabır...Allah sabredenlerin yanındadır..yorumlarınız için cok tskr...Allah razı olsun hepinizden
burgutex kardesim yorumların için cok saol...içimi actın inanki...rabbimde senin içini acsın...
 

tuana yagmur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Şub 2009
Mesajlar
45
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
kardelele kardesm as .Allah hepimizin yar ve yardımcısı olsun..duaların için saol...Allah razı olsun saglıcakla kal...
 

Luvi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Ocak 2009
Mesajlar
1,209
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Rahman ve Rahiym olan ALLAH'ın adıyla,
Yüce ALLAHUTEALA cc her birimizi farklı şekilde sınava çekiyor. Demek ki sizin de sınavınız bu şekildeymiş. Ama ilk mesajınızı okurken bir kaç şey dikkatimi çekti. "çok havalıydım", "ben lise okuyordum, o ilkokul mezunuydu" vb cümleler dinen hoş olmayan cümlelerdir. Çünkü; İslamiyet insanları her zaman tevazu göstermeye davet etmektedir ama malesef bu cümlelerde bunları göremedim. İnşaAllah sizde bunları fark etmişsinizdir. Unutmayın ki Yüce ALLAHUTEALA kendisine inanan ve güvenen kullarını asla yalnız bırakmaz, ta ki ibadetlerini yerine getirip, şükretmeyi unutmadıkları sürece. Yüce ALLAH öncelikle sizin, sonra da hepimizin yar ve yardımcısı olsun.

Selam ve dua ile...
 

tuana yagmur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Şub 2009
Mesajlar
45
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
luvi kardesim haklısın bende onu demk istiyorum zaten.o zamanlar burnum havadaydı.yasım 16 ne bilecektim oyun gibi geldi hersey...ben kendi kendime öyle diyordum...islam dininde küçümseme olmaz ama hersey dengine göre olmalıdır...evlilik ayrı normal hayat ayrı.o bana uyum saglayamadı bende ona...benim pişmanlığım gecmişteki yaptıgım hatalar...ben bu yazdıklarımı yaptıgım hatalar olarak yazdım düşüncem suan öyle değil tabi...şükür ediyorum tabiki...dinimede baglıyım...Allaha sükür ....bilmem anlata bildimmi?
 

Luvi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Ocak 2009
Mesajlar
1,209
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Rahman ve Rahiym olan ALLAH'ın adıyla,
Kardeşim bunları bana anlatman önemli değil, önemli olan nefsine anlatman. Anladığım kadarıyla nefsine de anlatmışsın zaten. Herkes geçmişte hatalar yapmıştır. Ama burada önemli olan Yüce ALLAH'ın geçmişte yaptığımız hataları görmemize izin vermesidir, Elhamdülillah size de zaten izin vermiş. Ama ben inanıyorum ki hatalarınızı görüp, düzelttiğiniz için inşaAllah Yüce ALLAH'da işinizi kolaylaştıracaktır.

Selam ve dua ile...
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt