Selamün Aleyküm.
-1-
NİSAN
2012
PAZAR





Hicrî Kamerî : 10 CEMÂZİL-EVVEL 1433
Rûmî : 19 Mart 1426 Kasım : 145 ![]() |
PAZAR |
Kanserle Savaş Haftası - Varşova Paktı feshedildi (1991) - Ord. Prof. Dr. İsmail Hakkı Baltacıoğlu'nun vefâtı (1978) |
| ||

|

Kanserle Savaş Haftası - Varşova Paktı feshedildi (1991) - Ord. Prof. Dr. İsmail Hakkı Baltacıoğlu'nun vefâtı (1978)

[Gündüzün uzaması 3 dak. - Ezânî sâat 1 dakika geri alınır.]

Başkasına el açacak duruma düşmek, müslüman kimseye yakışmaz. İbrahim Havvâs Rahmetullahi Aleyh

Eskiden iyilik yaparlardı söylemezlerdi. Sonra hem yapmaya hem de söylemeye başladılar. Şimdi ise yapmıyorlar fakat söylüyorlar. Ömer bin Hâris Rahmetullahi Aleyh

AYET
Âl-i İmrân Sûresi

Medine döneminde inmiştir. 200 âyettir. Sûre, adını 33. âyette geçen “Âl-i İmrân” tamlamasından almıştır. İmrân, Hz.Mûsâ ile Hz.Hârûn’un babasıdır. Âl-i İmrân, İmrân ailesi demektir.

- وَلِيُمَحِّصَ اللّهُ الَّذِينَ آمَنُواْ وَيَمْحَقَ الْكَافِرِينَ
- أَمْ حَسِبْتُمْ أَن تَدْخُلُواْ الْجَنَّةَ وَلَمَّا يَعْلَمِ اللّهُ الَّذِينَ جَاهَدُواْ مِنكُمْ وَيَعْلَمَ الصَّابِرِينَ
- وَلَقَدْ كُنتُمْ تَمَنَّوْنَ الْمَوْتَ مِن قَبْلِ أَن تَلْقَوْهُ فَقَدْ رَأَيْتُمُوهُ وَأَنتُمْ تَنظُرُونَ
- وَمَا مُحَمَّدٌ إِلاَّ رَسُولٌ قَدْ خَلَتْ مِن قَبْلِهِ الرُّسُلُ أَفَإِن مَّاتَ أَوْ قُتِلَ انقَلَبْتُمْ عَلَى أَعْقَابِكُمْ وَمَن يَنقَلِبْ عَلَىَ عَقِبَيْهِ فَلَن يَضُرَّ اللّهَ شَيْئًا وَسَيَجْزِي اللّهُ الشَّاكِرِينَ
- وَمَا كَانَ لِنَفْسٍ أَنْ تَمُوتَ إِلاَّ بِإِذْنِ الله كِتَابًا مُّؤَجَّلاً وَمَن يُرِدْ ثَوَابَ الدُّنْيَا نُؤْتِهِ مِنْهَا وَمَن يُرِدْ ثَوَابَ الآخِرَةِ نُؤْتِهِ مِنْهَا وَسَنَجْزِي الشَّاكِرِينَ
141- Bir de bu, Allah'ın iman edenleri tertemiz seçip, kâfirleri yok etmesi içindir.
142- Yoksa siz, Allah içinizden cihad edenleri belli etmeden, sabredenleri ortaya çıkarmadan cennete girivereceğinizi mi sandınız?
143- Andolsun ki siz ölümle karşılaşmadan önce onu arzuluyordunuz. İşte onu gördünüz, ama bakıp duruyorsunuz.
144- Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim (böyle) geri dönerse, Allah'a hiçbir şekilde zarar veremez. Allah şükredenleri mükafatlandıracaktır.
145- Allah'ın izni olmadıkça hiçbir kimseye ölmek yoktur. (Ölüm) belirli bir süreye göre yazılmıştır. Kim dünya menfaatini dilerse, kendisine ondan veririz. Kim de ahiret sevabını isterse ona da ondan veririz. Biz şükredenleri mükafatlandıracağız.

HADİS

Hz.Peygamber (s.a.v.) : '' Şüphesiz sizin en iyiniz ahlak bakımından en iyi olanınızdır.'' buyurmuştur.

DUA
Allâh'ım, sevâbımızı arttır, eksiltme... Bizi yücelt, ulvîliklere yaklaştır, alçaltma; bize ver yoksun bırakma. Rabbim, kardeşlerimizle aramıza ünsiyet, birlik, vefâ ve muhabbet ihsan et; aramızdaki soğukluğu, ayrılık ve nefreti kaldır. Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala seyyidina Muhammedin ve sellim.
Âmîn... Âmîn... Âmîn..
Âmîn... Âmîn... Âmîn..
SÖZ
Allah mülk ve saltanat sahibidir. Kendisine baş eğene, bu topraktan yaratılan dünya şöyle dursun, yüzlerce mülk, yüzlerce saltanat ihsan eder. Hz. Mevlâna Celaleddin-i Rûmî (k.s.) |

NASİHAT
Ağlamak istersen gözyaşı dökenlere acı. Merhamete nâil olmak istersen zayıflara merhamet et." Hz. Mevlâna (k.s.)

KIRIM

Sürgün treninde ağlar bebekler, | |||
Ana yürekleri ağıtlar ekler, | |||
Nöbetçi elinde soysuz tüfekler, | |||
Doğu’ya Batı’ya sürdüler beni. | |||
Tutsaklık içimde en derin sızı, | |||
Acısı eksilmez, alınmaz hızı, | |||
Alnımda taşıdım üç dipçik izi, | |||
Kızıltaş yolunda yordular beni. | |||
Keten de köynegim kana boyandı, | |||
Güneş hicap etti erken uyandı, | |||
Sarı şeytan kapımıza dayandı, | |||
Kalleş kurşunuyla kırdılar beni. | |||
Bostorgay kuşçuğun cılga yuvası, | |||
Adaklı kızanın yandı kınası, | |||
Karalı Salgır’ın cevan Sunası, | |||
Yâdel toprağına sardılar beni. | |||
Kırım’dan gelirim, adım da Sinan, | |||
Onlar da insandı, bizler de insan, | |||
Moskof’ta Alman’da yoktur din, iman, | |||
Akmescit boynunda vurdular beni. |
Bahçesaray kapısında üç doğan, | |||
Avcı değil, avda değil, av değil, | |||
Ne vur diyen, ne dur diyen, ne koğan, | |||
Ötme bülbül, gönül kırık, sağ değil | |||
Kollarına konduracak er mi var? | |||
Keklik nazı, kandıracak yer mi var? | |||
Hân soyunu andıracak ser mi var? | |||
Ötme bülbül, bahçe değil, bağ değil. | |||
Bahçesaray kapısında üç turna, | |||
Benekleri hâreli, tel tel sırma, | |||
Yaban gülüstanda dem çekip durma, | |||
Ötme bülbül, bencileyin çağ değil. | |||
Azak denizden dar geçitten açılır, | |||
Karadeniz dalgalanır, küçülür, | |||
Altın Orda, Hazar Hân’dan ölçülür, | |||
Ötme bülbül, ‹til’de otağ değil. | |||
Bahçesaray kapısında üç doğan, | |||
Ayrılıktır beni kahreden boğan, | |||
Yer mi çöktü, gök mü tepeme yağan? | |||
Ötme bülbül, bu bildiğin dağ değil. |

KISSADAN HİSSE
MENKIBE İÇİMİZDEKİ DÜŞMAN At üstünde yolda giden bir adam, çeşme başında uyuyan birisinin ağzına yılan girdiğini gördü. Atlı, uyuyan adama birkaç değnek vurarak uyandırdı. Ağacın altında çürümüş elmalar vardı. Atlı uyandırdığı adama; “Bu elmaları ye!” diye emretti. Adam dayak korkusundan o kadar çok elma yedi ki, ağzından geri gelmeye başladı. Kederli adam konuşmaya başladı:“Ey yolcu! Niçin hiçbir sebep yok iken bana çürük elmaları yedirerek zulmettin? Sana rastlamam ne büyük talihsizliktir. Bir suç ve günah işlemeden, dinsize bile bu eziyet yapılmaz.”Adamın böyle bedduâ etmesine aldırmayan atlı, onu arkasından kovalayarak ovada koşturmaya başladı. O kimse, bir müddet ağlaya ağlaya koştu. Nihayet midesi bulandı ve içerdekilerin hepsini çıkardı. Bu arada, o yılan da dışarı çıktı. Adam yılanı görünce, çok korktu ve durumu anladı. Çektiği sıkıntıları unuttu. Atlıya karşı mahcup olup dedi ki:“Ey yolcu! Meğer sen, melek gibi bir insan imişsin. Bana Allahü teâlânın bir rahmetisin. Ben ölecekken hayatımı kurtardın. Sen, beni bir anne gibi korurken, ben de senden aslandan kaçar gibi kaçıyordum. Ne mutlu senin yüzünü görebilene, her zaman senin muhitinde bulunabilene. Senin için bu kıymetli canım feda olsun! Ben ise, sana karşı sert konuştum, küstahça davrandım. Ey efendi! Ey şahların şahı! Sana söylediğim kötü sözler hep bilgisizliğim sebebiyledir. Durumu biraz bilseydim, kötü sözlerden sakınırdım. Ey güzel huylu kimse! Ey iyi huylu kimse! Lüzumsuz, delice konuşmalarımdan dolayı özür dilerim, beni affet!..”Atlı da şöyle cevap verdi:“Eğer sana yılanın karnına girdiğini bildirseydim, zehirden önce seni korku öldürürdü.” (Mesnevî’den)Bu konuda Peygamber efendimiz buyurdu ki: “İçinizde gizli olan düşmanı anlatsam, yiğitlerin ödü patlar, akıllıların aklı mahvolurdu. Ne gönlünüzde duâ edip yalvarmaya, ne oruç tutmaya ve ne de namaz kılmaya kuvvet bulamazdınız.” |

ÇOCUKLARINIZA İSİMLER
ERKEK- TAHİR --- KIZ- TAHİRE

Yemek :
Un çorbası, Yoğurtlu bakla, Şehriyeli pilav, Zerde

Hakikat Damlaları-
* * *Ahiretle dünyayı avlamaya çalışmak dine karşı ihanet, Allah’a karşı da saygısızlıktır.
* * *

Bediüzzaman'dan VECİZE SÖZ.
***
Ömür kuşu da şimşek gibi geçmekte olup, seni kabir yuvasında hemen hemen nerede ise yumurtlamak üzeredir. B.Mesnevi - 222
***


