Kardeşlerim. Kuran okuyun. Allah Kitapta toplumların her çağda sapacaklarını, imanlarını arttıranlar da olacağını, verilen örneklerin sürekli görüleceğini bildirmiştir. O halde tarih sürekli olarak tekerrür edecektir. geleceğe ait söylenen sözlerin Kur'anla çelişmemesi gerekir. kıyamet kopacak, iman yok olacak, iananları arayacaksınız bulamayacaksınız gibi ve benzeri sözlerin hiç biri gerçekleşmeyecektir. Her çağda zahitler, eviyalar, erenler, mukarribunlar da olacaktır İslam'ı bayrak eden büyük devletler de olacaktır. Ümitsizlik saçmayın, ümitvar ve azimkar olun. Kıyamet belki de 5 milyon yıl sonra kopacaktır.Selam aleyküm ve Rahmetullah güzel dostlar.
olmayacak diyorsun ,öyle mi? Peygamberimiz olacak diyor ama , o bahsettiğin :
''Her çağda zahitler, eviyalar, erenler, mukarribunlar da olacaktır İslam'ı bayrak eden büyük devletler de olacaktır. Ümitsizlik saçmayın, ümitvar ve azimkar olun.'' de hain yerine konulacak, onlara itimad edilmeyecektir,onları yerine asıl hainleri dinleyecekler!
hem sen değil miydin ,''5 dakikalık' ta bırakın hristiyan olsunlar '' diyen gördüğüm kadarıyla aşırı ümitvarsın sen!:!
ama işte tekrar Peygamber Efendimiz ne diyor:
Peygamberimiz "İyi biliniz ki, Bana, Kitap ve onunla birlikte bir o kadar daha verildi" buyurdu. (Ebu Davud, Sünen, c. 4, s. 200).
Haberiniz olsun ki Resulüllah’ın da, Allah’ın haram kıldıkları kadar haram kıldığı şeyler vardır. Kur’an–ı Kerim’de şöyle buyrulur:
‘’Resulüm size her ne getirdi ise onu alın, her ne yasakladı ise onu terk edin’’ (Haşr: 7).
Resulüllah Efendimiz sözlerinin hafife alınacağını, bunları asırlar önce haber vermişti:
‘’Haberiniz olsun, rahat koltuğunda otururken kendisine benim bir hadisim ulaştığı zaman kişinin, ’Bizimle sizin aranızda Allah’ın kitabı vardır. Onda nelere helal demişse onları helal biliriz nelere de haram demişse onları haram addederiz’ diyeceği zaman yakındır. Bilin ki, Rasulüllah’ın haram kıldıkları da tıpkı Allah’ın haram ettikleri gibidir‘’ (Ebu Davud). işte tezahhür ettiler Himmet Ya Resulallah!(sav)
Peygamberimize bir soru sorulduğu zaman, eğer, o hususta vahiy inmemişse, Peygamberimiz ‘’Bilmiyorum‘’ der, yahut vahiy gelinceye kadar susar, kendiliğinden bir şey söylemezdi.
Nitekim Kur’an–ı Kerim’de:
‘’O, hevesine uyarak da konuşmuyor. Söylediği şey, kendisine bidirilen vahiyden başka bir şey değildir’’ ( Necm: 3–4).
Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
“Kıyamet kopmazdan önce gece karanlığının parçaları gibi fitneler olacak. (O vakit) kişi mü’min olarak sabaha erer de kâfir olarak akşama kavuşur. Mü’min olarak akşama erer, kâfir olarak sabaha kavuşur. Birçok kimseler azıcık bir dünyalık mukabilinde dinlerini satarlar.” ( K.S: 4988 – Tirmizi, Fiten 30, (2196).
Gerçektende imanı korumak iman etmekten daha zordur. Yaşadığımız zamanda maddi çıkarların, maka