Biraz önce bir sosyal platformda okuduğum *bir anlatım* gözlerimi doldurdu...
Birebir aynı şekilde aktarıyorum.
***alıntıdır***
*Namazı kılmak için camiye girdim.
Bir amca vardı en önde, tam ortada.
Oturarak kılıyordu ve namazı bitmek bilmiyordu.
Benim namazım bitti,camiden çıkmak için müsaittim ama çıkamıyordum.
İki saat geçti. Amca hala namaz kılıyordu. İkindi okunacaktı.
Sonra bir ara durdu.
DUA ediyordu.
Aha dedim, fırsat koş yetiş.
Duasını bitirmesini bekledim.
Onu beklediğimi anlamış olmalı , duasını bitirdi , döndü bana , gülümsedi.
"Allah'ın selamı senin üzerine olsun.Ne oldu güzel oğlum? dedi.
"Affedin,sizi seyrediyordum da, namazınız bir hayli uzundu. Okuduğum siyer kitaplarındaki gibi.." dedim.
"Hayır hayır , o güzel şahsiyetlerle beni bir tutma" diyerek böldü lafımı ; "Ben sabah namazını kaçırmış gafil biriyim. Aldandım. Uyku beni kandırdı." dedi.
"Nasıl telafi edeceğimi bilmiyorum." Gözünden tek bir damla usulca aktı, süzüldü yanaklarından....
Kucakladım amcayı . Dua etti bana, ben de ona dua ettim. Çıktım camiden.
Ben camiden çıkarken , o tekrar namaza durdu. Oturarak kılacak kadar yaşlı bedeni ,uykunun esiri oldu diye durmaksızın namaz kılıyordu. Gerçekti bu. Umuttu.
Bu yazıyı okuduktan sonra düşündüm...düşündüm...
Sevgi nasıl birşey...bağlılık... bu kadar güzel istemek..bu kadar güzel üzülmek... ve bu kadar güzel özür dileyebilmek..
Peki ben .....ya ben ?