Tevhid Davası
Yasaklı Kullanıcı
Kasim halkina yazdigi bir mektubta seyh akidesini söyle aciklar:
"Allah'ı ve meleklerden yanımda bulunanları şahit tutarım : sizleride de şahit tutuyorum : Bilinsin ki : Benim akidem kurtulan fırka ehl-i sünnet ve'l cemaat akidesidir. O da : Allah'a, meleklerine, kitaplarına, rasullerine, ölümden sonra dirilişe iman etmek ve hayrıyla, şerriyle kadere imandır. Allah'ı kitabında ve rasulünün lisanıyla kendi zatını vasfettiği gibi tahrifsiz ve ta'tilsiz vasfetmek de Allah'a imandır. Ben ta'til ve tahrifin tam aksine Allah Teala'ya , O'nun bir benzeri yoktur, O işitendir görendir diye itikad eder ne kendi zatını vasıflandırdığı şeyleri O'ndan nefyederim ne kelimeleri tahrif edip yerlerinden oynatırım ne de isimlerinde ve ayetlerinde ilhada saparım . Ne nasıllığını takdir ederim ne de O'nun sıfatlarını yaratılmışların sıfatlarına benzetirim. Çünkü O Yüce zatın ne bir adaşı vardır ne dengi vardır ne de benzeri vardır.Ve O yaratıkları ile kıyaslanamaz.O kendi zatınıda başkalarını da herkesten daha iyi bilen.kelamı en doğru sözü en güzel olanıdır .
Ehli sünnetin muhaliflerinden tekyif ve temsil ehlinin O nu vasfettiği şeylerden tahrif ve Tatil ehlinin O ndan nefyettiği şeylerden O nu tenzih ederiz . Senin rabbin Rabbul İzzet onların vasıflandırmalarından yüze ve uzaktır .Selam rasüllerin üzerinedir.Övgü alemlerin rabbi Allah,a aittir, (es-Saffat 180-182)Kurtulan fırka Allah'ın fiilleri konusunda Kaderiye ve Cebriyye arasında vasattır Allah'ın tehditleri konusunda Mürcie ile Vaidiyye arasında vasattırlar .İman ve din konusunda Hurüriyye ve Mütezile ile Mürcie ve Cehmiyye arasında vasattırlar.Rasülullah s a v ashabı konusunda Rafiziler ile Hariciler arasında vasattırlar .
İtikad ediyorum ki .Kur an Allah ın kelamıdır indirilmiştir mahluk değildir .O ndan başlamıştır ve yine O na dönecektir .O subhanehu ve Teala onu gerçekten konuşmuş kulu rasülü vahyini emini ve kulları ile kendi arasındaki elçisi peygamberimiz Muhammed s a v me indirmiştir .İman ederim ki Allah her dilediğini yapandır , O nun iradesi olmaksızın hiçbir şey olmaz .Hiç bir şey O nun meşieti dışına çıkamaz.Alemdeki hiçbir şey O,nun takdiri haricinde kalamaz Sudur eden hiçbir şey O,nun tedbiri dışında olmaz.Hiç kimsenin tesbit edilmiş kaderden kaçacak yeri yoktur.Hiç kimse levh-i mestur,da kendisi için çizilmiş sınırı aşamaz.
Nebi sallAllah aleyhi ve sellem ölümden sonra olacak şeylere dair haber verdiği şeylere iman ve itikad ederim.Kabir fitnesine ve nimetine ruhların cesedlere iadesine insanların yalınayak çıplak ve sünnetsiz olarak Rabbilalemin için kalkacaklarına güneşin üzerlerine yaklaşacağına mizan kurulacağına iman ederim .
Her kimin terazisi ağır gelirse işte onlar umduklarına erenlerdir.Herkimin tarazisi hafif gelirse işte onlar nefislerini zarara uğratanlar ve cehennemde ebedi kalıcıdırlar. (Mu,minün 102-103 ) Yine divanların dağıtılaçağına kiminin kitabını sagıyla kiminin de soluyla alacağına iman ederim .
Kıyamet meydanındaki Nebimiz Muhammed sallAllahu aleyhi ve sellem'in havzına onun suyunun sütten daha beyaz baldan daha tatlı olduğuna kaplarının gökteki yıldızlar sayısınca olduğuna ondan bir kez içenin bir daha ebediyen susamayacağına iman ederim . Sıratın cehennemin üstüne bir yamacından diğer yamacına kurulacağına insanların onun üzerinden amelleri ölçüsünce geçeceklerine iman ederim .
Nebi sallAllahu aleyhi ve sellem' in şefaatine de iman ederim. O ilk şefaatçi ve şefaati ilk kabul edilendir.Nebi sallAllahu aleyhi ve sellem'in şefaatini bid'at ve dalalet ehlinden başkası inkar etmez ancak şefaat izin ve rızadan sonradır. Nitekim Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
''Onlar da O ,nun razı olduğundan başkasına şefaat etmezler“ (Enbiya 28 )
''Kimmiş, izni olmadıkça O nun katında şefaat edecek olan?“ (Bakara 255)
''Göklerde nice melekler vardır ki onların şefaatleri dilediği ve razı olduğu kimse hakkında Allah ın izin vermesinden sonra olması müstesna hiçbir işe yaramaz“ (Necm 26 )
O subhanehu ve Teala tevhidden başkasından razı olmaz tevhid ehlinden başkasına da izin vermez .Müşriklere gelince şefaatten onlara hiçbir nasip yoktur .Nitekim Yüce Allah şöyle buyurur .
''Onlara şefaat edenlerin şefaatleri de fayda vermez.“(Muddessir 9)
İman ederim ki Cennet ve cehennem yaratılmıştır ikisi de bugün mevcutturlar İkisi de yok olmazlar. Müminler kıyamet günü rablerini gözleriyle tıpkı dolunay gecesi ayı gördükleri ve onu görmekte bir zorluk çekmedikleri gibi göreceklerdir.
İman ederim ki Peygamberimiz Muhammed sallAllahu aleyhi ve sellem nebilerin ve rasüllerin sonuncusudur. Kulun imanı O nun risaletine iman etmedikçe ve nübüvvetine şahadette bulunmadıkça sahih değildir .Ümmetinin en üstünü Ebu Bekr es Sıddık sonra Ömer el Faruk sonra Osman Zunnureyn sonra Ali el Murtezadır .Sonra cennetle müjdelenmiş on kişinin bu dördü dışındakileri sonra Bedir ehli sonra ağaç altında beyat eden Rıdvan ashabı sonra da diğer sahabilerdir .
Yüce Allah'In :“Onlardan sonra gelenler Rabbimiz derler bizi ve imanda bizden önce gelmiş ve geçmiş kardeşlerimize mağfiret et.Kalplerimizde iman edenlere karşı kin tutturma Rabbimiz şüphe yok ki sen rauf ve rahim olansın.“ (Haşr 10) buyruğuyla amel ederek Rasülullah sallAllahu aleyhi ve sellem'in ashabını dost edinir onların iyi yönlerini zikreder onlardan hoşnut olur onlar için istiğfar eder ayıp ve kusurlarını örter aralarında geçenler hakkında sukut eder üstünlüklerine itikad ederim .Her türlü kötülükten yana tertemiz olan müminlerin annelerinden razı olurum .
Evliyanın kerametini ve keşiflerini ikrar ederim Ancak onlar Allah'ın hakkı olan şeylerden hiçbir şeye hak sahibi değillerdir Allah tan başkasının güç yetiremeyeceği şeyler onlardan istenilmez . Rasülullah sallAllahu aleyhi ve sellem'in şahitlikte bulundukları hariç Müslümanlardan hiç kimse için cennetlik ya da cehennemlik olduğuna dair şahitlikte bulunmam.Ancak ihsan sahibi kimse için ümid eder günahkar için korkarım. Müslümanlardan hiç kimseyi günahı dolayısıyla tekfir etmem ve onu İslam dairesinin dışına çıkarmam.
Salih olsun facir olsun her yönetici ile birlikte cihadı devamlı ve bu yöneticilerin arkalarında cemaatle namazı caiz görürüm .Cihad Allah ın Muhammed s a v i gönderdiği zamandan bu ümmetin sonuncularının deccal ile savaşmasına kadar devamlıdır Onun ne zalimin zulmü ne de adalet sahibinin adaleti iptal edemez .
Salih olsun facir olsun Müslümanların yöneticilerini Allah a isyanı emretmeleri müstesna dinlemeyi ve itaat etmeyi vacip olarak görürüm Herkim hilafet işini üstlenir insanlar onun etrafında toplanır ve ona razı olurlar o da halife oluncaya dek kılıcı ile onların üzerine egemenlik kurarsa ona itaat etmek farz ona karşı ayaklanmak haramdır .
Bidat ehlini terk etmeyi ve tevbe edinceye kadar onlardan ayrılmayı onlar hakkında zahir ile hükmetmeyi ve iç dünyalarını Allah'a havale etmeyi gerekli görürüm İnanırım ki Dinde ortaya atılmış her bir yenilik bid attir.
İmanın dil ile söylemek azalarla amel etmek ve kalp ile itikad etmek olduğuna itaat ile artıp günahlar ile eksildiğine inanırım İman yetmiş küsur şubedir Bu şubelerin en yükseği La ilahe illallah a şahadet etmek en aşağısı eziyet veren şeyi yoldan kaldırmaktır (Her türlü hata ve kusurdan yana ) Tertemiz olan Şeriat-ı Muhammediyye nin kişi hakkında öngördüğü kadarıyla emr-i maru-f ve nehy-i münker-i vacip olarak görürüm . İşte bu veciz bir akidesir .Söylediklerimiz hakkında Allah vekildir ."
[Dureru`s –Sunniyye 1/29 Resailu'ş-Şahsiyye s.8 ]
"Allah'ı ve meleklerden yanımda bulunanları şahit tutarım : sizleride de şahit tutuyorum : Bilinsin ki : Benim akidem kurtulan fırka ehl-i sünnet ve'l cemaat akidesidir. O da : Allah'a, meleklerine, kitaplarına, rasullerine, ölümden sonra dirilişe iman etmek ve hayrıyla, şerriyle kadere imandır. Allah'ı kitabında ve rasulünün lisanıyla kendi zatını vasfettiği gibi tahrifsiz ve ta'tilsiz vasfetmek de Allah'a imandır. Ben ta'til ve tahrifin tam aksine Allah Teala'ya , O'nun bir benzeri yoktur, O işitendir görendir diye itikad eder ne kendi zatını vasıflandırdığı şeyleri O'ndan nefyederim ne kelimeleri tahrif edip yerlerinden oynatırım ne de isimlerinde ve ayetlerinde ilhada saparım . Ne nasıllığını takdir ederim ne de O'nun sıfatlarını yaratılmışların sıfatlarına benzetirim. Çünkü O Yüce zatın ne bir adaşı vardır ne dengi vardır ne de benzeri vardır.Ve O yaratıkları ile kıyaslanamaz.O kendi zatınıda başkalarını da herkesten daha iyi bilen.kelamı en doğru sözü en güzel olanıdır .
Ehli sünnetin muhaliflerinden tekyif ve temsil ehlinin O nu vasfettiği şeylerden tahrif ve Tatil ehlinin O ndan nefyettiği şeylerden O nu tenzih ederiz . Senin rabbin Rabbul İzzet onların vasıflandırmalarından yüze ve uzaktır .Selam rasüllerin üzerinedir.Övgü alemlerin rabbi Allah,a aittir, (es-Saffat 180-182)Kurtulan fırka Allah'ın fiilleri konusunda Kaderiye ve Cebriyye arasında vasattır Allah'ın tehditleri konusunda Mürcie ile Vaidiyye arasında vasattırlar .İman ve din konusunda Hurüriyye ve Mütezile ile Mürcie ve Cehmiyye arasında vasattırlar.Rasülullah s a v ashabı konusunda Rafiziler ile Hariciler arasında vasattırlar .
İtikad ediyorum ki .Kur an Allah ın kelamıdır indirilmiştir mahluk değildir .O ndan başlamıştır ve yine O na dönecektir .O subhanehu ve Teala onu gerçekten konuşmuş kulu rasülü vahyini emini ve kulları ile kendi arasındaki elçisi peygamberimiz Muhammed s a v me indirmiştir .İman ederim ki Allah her dilediğini yapandır , O nun iradesi olmaksızın hiçbir şey olmaz .Hiç bir şey O nun meşieti dışına çıkamaz.Alemdeki hiçbir şey O,nun takdiri haricinde kalamaz Sudur eden hiçbir şey O,nun tedbiri dışında olmaz.Hiç kimsenin tesbit edilmiş kaderden kaçacak yeri yoktur.Hiç kimse levh-i mestur,da kendisi için çizilmiş sınırı aşamaz.
Nebi sallAllah aleyhi ve sellem ölümden sonra olacak şeylere dair haber verdiği şeylere iman ve itikad ederim.Kabir fitnesine ve nimetine ruhların cesedlere iadesine insanların yalınayak çıplak ve sünnetsiz olarak Rabbilalemin için kalkacaklarına güneşin üzerlerine yaklaşacağına mizan kurulacağına iman ederim .
Her kimin terazisi ağır gelirse işte onlar umduklarına erenlerdir.Herkimin tarazisi hafif gelirse işte onlar nefislerini zarara uğratanlar ve cehennemde ebedi kalıcıdırlar. (Mu,minün 102-103 ) Yine divanların dağıtılaçağına kiminin kitabını sagıyla kiminin de soluyla alacağına iman ederim .
Kıyamet meydanındaki Nebimiz Muhammed sallAllahu aleyhi ve sellem'in havzına onun suyunun sütten daha beyaz baldan daha tatlı olduğuna kaplarının gökteki yıldızlar sayısınca olduğuna ondan bir kez içenin bir daha ebediyen susamayacağına iman ederim . Sıratın cehennemin üstüne bir yamacından diğer yamacına kurulacağına insanların onun üzerinden amelleri ölçüsünce geçeceklerine iman ederim .
Nebi sallAllahu aleyhi ve sellem' in şefaatine de iman ederim. O ilk şefaatçi ve şefaati ilk kabul edilendir.Nebi sallAllahu aleyhi ve sellem'in şefaatini bid'at ve dalalet ehlinden başkası inkar etmez ancak şefaat izin ve rızadan sonradır. Nitekim Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
''Onlar da O ,nun razı olduğundan başkasına şefaat etmezler“ (Enbiya 28 )
''Kimmiş, izni olmadıkça O nun katında şefaat edecek olan?“ (Bakara 255)
''Göklerde nice melekler vardır ki onların şefaatleri dilediği ve razı olduğu kimse hakkında Allah ın izin vermesinden sonra olması müstesna hiçbir işe yaramaz“ (Necm 26 )
O subhanehu ve Teala tevhidden başkasından razı olmaz tevhid ehlinden başkasına da izin vermez .Müşriklere gelince şefaatten onlara hiçbir nasip yoktur .Nitekim Yüce Allah şöyle buyurur .
''Onlara şefaat edenlerin şefaatleri de fayda vermez.“(Muddessir 9)
İman ederim ki Cennet ve cehennem yaratılmıştır ikisi de bugün mevcutturlar İkisi de yok olmazlar. Müminler kıyamet günü rablerini gözleriyle tıpkı dolunay gecesi ayı gördükleri ve onu görmekte bir zorluk çekmedikleri gibi göreceklerdir.
İman ederim ki Peygamberimiz Muhammed sallAllahu aleyhi ve sellem nebilerin ve rasüllerin sonuncusudur. Kulun imanı O nun risaletine iman etmedikçe ve nübüvvetine şahadette bulunmadıkça sahih değildir .Ümmetinin en üstünü Ebu Bekr es Sıddık sonra Ömer el Faruk sonra Osman Zunnureyn sonra Ali el Murtezadır .Sonra cennetle müjdelenmiş on kişinin bu dördü dışındakileri sonra Bedir ehli sonra ağaç altında beyat eden Rıdvan ashabı sonra da diğer sahabilerdir .
Yüce Allah'In :“Onlardan sonra gelenler Rabbimiz derler bizi ve imanda bizden önce gelmiş ve geçmiş kardeşlerimize mağfiret et.Kalplerimizde iman edenlere karşı kin tutturma Rabbimiz şüphe yok ki sen rauf ve rahim olansın.“ (Haşr 10) buyruğuyla amel ederek Rasülullah sallAllahu aleyhi ve sellem'in ashabını dost edinir onların iyi yönlerini zikreder onlardan hoşnut olur onlar için istiğfar eder ayıp ve kusurlarını örter aralarında geçenler hakkında sukut eder üstünlüklerine itikad ederim .Her türlü kötülükten yana tertemiz olan müminlerin annelerinden razı olurum .
Evliyanın kerametini ve keşiflerini ikrar ederim Ancak onlar Allah'ın hakkı olan şeylerden hiçbir şeye hak sahibi değillerdir Allah tan başkasının güç yetiremeyeceği şeyler onlardan istenilmez . Rasülullah sallAllahu aleyhi ve sellem'in şahitlikte bulundukları hariç Müslümanlardan hiç kimse için cennetlik ya da cehennemlik olduğuna dair şahitlikte bulunmam.Ancak ihsan sahibi kimse için ümid eder günahkar için korkarım. Müslümanlardan hiç kimseyi günahı dolayısıyla tekfir etmem ve onu İslam dairesinin dışına çıkarmam.
Salih olsun facir olsun her yönetici ile birlikte cihadı devamlı ve bu yöneticilerin arkalarında cemaatle namazı caiz görürüm .Cihad Allah ın Muhammed s a v i gönderdiği zamandan bu ümmetin sonuncularının deccal ile savaşmasına kadar devamlıdır Onun ne zalimin zulmü ne de adalet sahibinin adaleti iptal edemez .
Salih olsun facir olsun Müslümanların yöneticilerini Allah a isyanı emretmeleri müstesna dinlemeyi ve itaat etmeyi vacip olarak görürüm Herkim hilafet işini üstlenir insanlar onun etrafında toplanır ve ona razı olurlar o da halife oluncaya dek kılıcı ile onların üzerine egemenlik kurarsa ona itaat etmek farz ona karşı ayaklanmak haramdır .
Bidat ehlini terk etmeyi ve tevbe edinceye kadar onlardan ayrılmayı onlar hakkında zahir ile hükmetmeyi ve iç dünyalarını Allah'a havale etmeyi gerekli görürüm İnanırım ki Dinde ortaya atılmış her bir yenilik bid attir.
İmanın dil ile söylemek azalarla amel etmek ve kalp ile itikad etmek olduğuna itaat ile artıp günahlar ile eksildiğine inanırım İman yetmiş küsur şubedir Bu şubelerin en yükseği La ilahe illallah a şahadet etmek en aşağısı eziyet veren şeyi yoldan kaldırmaktır (Her türlü hata ve kusurdan yana ) Tertemiz olan Şeriat-ı Muhammediyye nin kişi hakkında öngördüğü kadarıyla emr-i maru-f ve nehy-i münker-i vacip olarak görürüm . İşte bu veciz bir akidesir .Söylediklerimiz hakkında Allah vekildir ."
[Dureru`s –Sunniyye 1/29 Resailu'ş-Şahsiyye s.8 ]