Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

miraç kandili (1 Kullanıcı)

MEHMET_1960

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Tem 2006
Mesajlar
273
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
63
Konum
GaziAntep
Web Sitesi
www.ravza-imutahhara.com
dagarcik10001cbkov6.gif
bismillahzl7.gif
dagarcik10001cbkov6.gif







coollogocom169924281lx9.gif
coollogocom45401652ta1.gif
coollogocom169924281lx9.gif





Mi’rac: İçerisinde bulunduğumuz receb-i Şerif ayının yirmiyedinci gecesi mübârek ve muhterem Mi’rac gecesidir.

Mi’rac kelimesi lügatte; merdiven, göğe yükselme, yukarı çıkma manalarına gelir.

İslâmî ıstılahda ise; Peygamber (sav) Efendimiz’in ruh meal cesed olarak yaşadığı mucizevî seyahat hadisesinin üç vasıtasından ikincisinin adıdır. Ayrıca bu gecede cereyan eden hâdiselerin tamamına birden de mi’rac hadisesi denir.


Mi’rac, hüzün senesi olarak isimlendirilen devrede yani Resûlüllah Efendimiz’in en büyük hâmisi, amcaları Ebû Tâlib ile maddeten ve manen her zaman yanlarında bulunan zevce-i tâhireleri Hadîcetü’l Kübrâ validemizin vefatlarıyla sıkılan, adeta hüzne gark olan Peygamberimiz’in huzur-u ilâhîde teselli edilmesidir.

Üç yıldır devam eden Mekkeli müşriklerin ablukası ve on yıla yakın zamandır devam edegelen sıkıntıların sonunda Rasûlüllah Efendimiz’in rahatlaması, bunlara gösterilen sabrın mükâfatlandırılmasıdır.


Allâh-ü Teâlâ, lütuf ve ihsanıyla şereflendireceği kullarını çeşitli imtihanlardan geçirmiştir. En büyük ihsan ve mükâfâtlara nâil olan peygamberler de herkesten daha çok sıkıntı-ızdırap ve meşakkatlerle karşılaş- mışlardır.








allahakbarll4.gif
blulineps2.gif
allahakbarll4.gif



Tabîki en büyüğüyle de, iki cihan serveri Fahr-i Kâinât (sav) Efendimiz mâruz kalmışlardır.

İşte Cenâb-ı hakk tebliğ esnasında karşılaştığı her sıkıntıya göğüs geren ve İslâm’ın intişarı uğrunda her fedâkarlığa katlanan sevgili habîbini Mi’rac’la mükâfatlandırmıştır.

Velhasıl Mi’rac, gerek Peygamberimiz ve gerekse ashâbı için, o hüzün senesinde, büyük bir teselli kaynağı olmuştur.




coollogocom169924261rr0.gif
coollogocom169924203mw6.gif






coollogocom45401718ay9.gif
coollogocom169924261rr0.gif




Mü’minler için çok büyük ehemmiyeti haiz bu Mi’rac hadisesinin safhalarını çok kısa olarak hatırlayacak olursak, başlıca üç safhada cereyan etmiştir.

Birincisi; İsrâ, yani mekke-i Mükerreme’den Kuds-ü Şerîf’e kadar olan ve Burak isimli vâsıta ile tahakkuk eden safhadır. Bu kısım Kur’ân-ı Kerîm âyetleri ile sâbit olup inkâr edeni küfre götürür. Nitekim Cenâb-ı Hakk ayet-i kerîmesinde: “Kulunu bir gece Mescid-i Haram’dan (alıp) Mescid-i Aksâ’ya kadar götüren (Zât-ı ecelle ve alâ her türlü noksanlardan) münezzehdir. (Ol Mescid-i Aksâ ki) biz onun etrafına (feyz ve) bereket verdik. (gece yolculuğunu) O’na ayetlerimizden bazısını gösterelim diye (yaptırdık). Şübhesiz ki O (Allah her şeyi) hakkıyla işiten, kemâliyle görendir” buyurmaktadır.

İkinci safha; Kuds-ü Şerif’den başlayıp Sidre-i Müntehâ’ya kadar olan ve tabiri caiz ise manevî bir asansör diyebileceğimiz Mi’rac isimli vâsıta ile tahakkuk eden safhadır.Bu kısmı da haber-i meşhur ile sâbit olup inkâr eden mudıl olur.

Üçüncü safha; Refref isimli vâsıta ile yalnız başına olduğu halde Cennet’i, Cehannem’i görüp, Kürsî, Arş ve Ruh âlemlerini geçip Allâh-ü Teâlâ’nın dilediği makamlara kadar çıkarak zamandan, mekândan, cihetten, sıfattan ve vasıtadan münezzeh olarak Rabbı ile doksanbin kelâm konuştuğu ve rabbı indinde sahib olabileceği nimetlerin, derece ve mertebelerin en zirve noktasına kavuştuğu safhadır.

Bu kısım da haber-i vâhid ile sabittir. Mü’minler olarak şefaat-i Rasûlüllah’a mazhar olabilmek için Peygamberimizden işitildiği şekliyle inanıp îman etmek îcab eder. Çok kısa olarak hatırlatmaya çalıştığımız bu hadisenin teferruat ve tafsilatı, mev’ıza kitaplarında, tefsir ve hadislerde ve bu hususla alakalı kitaplarda mevcuttur.

Rasûlüllah Efendimiz o gecenin sabahında Kâbe-i Muazzama’nın önüne gelerek insanlara o gece yaşadığı hadiseyi anlatması üzerine, O’nu ilk tasdik eden Hz. Ebû Bekir(ra) Efendimiz olmuş ve “bunu O söylüyorsa muhakkak doğrudur” diyerek sıddîk rütbesine mazhar olmuştur.

Ebû Bekir Efendimizin bu hareketi, diğer sahabenin de îman nurunun ziyâdeleşmesine sebep olmuştur. Bununla berâber inanmayanların da küfrü ziyadeleşmiş, (hâşâ) “Muhammed yalan söylüyor, O etrâfındaki insanları büyülemiş” diyecek kadar ileri gitmişlerdir.

Cenab-ı hakkın Peygamberimiz’e ikram ettiği bu azîm mucize-i peygamberisine o gün inanmayanlar olduğu gibi, ilim, fen ve teknolojinin ileri safhalarda olduğu; hattâ bir takım bilim adamlarının ışınlama denilen, insanın cesedini enerjiye tebdil etmek suretiyle bir anda bir yerden başka bir yere nakletmenin çalışmalarını yaptığı şu zamanımızda dahi mâalesef inanmayanlar mevcuttur.


dagarcik10020flashaf9.gif
borderav9.gif
dagarcik10020flashaf9.gif


Mİ’RÂC GECESİNDE VE GÜNDÜZÜNDE YAPILACAK İBÂDET

Yukarıda kısaca izah etmeye çelıştığımız Mi’rac hadisesinin cereyan ettiği bu mübarek geceyi, O Peygamberin ümmeti olan mü’minler gücünün yettiği nisbette ihyâ etmeye çalışmalıdırlar.

Bu gecede mümkün olduğu kadar çokca nafile ibâdet yapılabilir. Bununla berâber Allah dostlarının, bu gecede yapılmasını ehemmiyetle tavsiye buyurdukları bazı husûsî ibâdetler de mevcuttur.

Şöyle ki; o gece yatsı namazından sonra 12 rek’at hâcet namazı kılınır. Mi’rac gecesinden sonraki gün oruçlu olunmalıdır. Yine o gün öğle ile ikindi arasında 4 rek’at namaz kılınır. Bu namazların kılınış şekli takvim yapraklarında ve duâ kitaplarında mevcuttur. Rasûlüllah Efendimiz Hadîs-i şeriflerin de buyuruyorlar ki: “Mi’rac, gördüğüm şeylerin en güzelidir.”


Receb-i Serîf’in 27’nci gecesi Mi‘râc Gecesi’dir. Yatsı namazından sonra 12 rek’at Hâcet namazı kılınır.

Beher rek’atte Fâtiha’dan sonra 10 İhlâs-i Şerîf okunur.

Namaza niyet şöyledir:


allahakbarll4.gif
blulineps2.gif
allahakbarll4.gif



“Yâ Rabbî, rızâ-i şerifin için niyet eyledim namaza. Bu gece yedi kat gökleri ve bütün esrârını göstererek muhabbetin ile müserref kıldığın sevgili Habîbin Rasûl-i zîşân Efendimiz hürmetine ben âciz kulunu afv-ı ilâhîne, feyz-i ilâhîne ve rızâ-i ilâhîne mazhar eyle.”

Namazdan sonra:



4 Fâtiha-i Serîfe,

100 defa, “Sübhânallâhi ve’l-hamdü lillâhi velâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber. Velâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-aliyyi’l-azıym”,

100 İstigfâr-i serîf,

100 Salevât-ı şerîfe;
okunup duâ edilir.

Bu namazda, İhlâslar 100 adet okunur veya bu namaz 100 rek’at olarak kılınırsa; –bu namazın feyz ve bereketiyle– huzûr-i ilâhiye namaz borçlusu olarak çıkmaz.

hat003co1.gif
hat010fd8.gif
hat011uu5.gif



Mi’râc Gecesi’nden sonraki gün, mutlaka oruçlu olmalıdır.

O gün ögle ile ikindi arasında 4 rek’at namaz kılınır.


Her rek’atte Fâtiha’dan sonra


5 Âyetü’l-Kürsî,

5 Kulyâ eyyühe’l-kâfirûn,

5 Ihlâs-i serif,

5 Kul eûzü birabbi’l-felak,

5 Kul eûzü birabbinnâs sûreleri okunur.




bird1s3qs5.gif
dagarcik10001cbk1dj5.jpg
bird1s3qs5.gif




Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa SAV'in
Miraç Mucizesinin Gerçekleştiği Yer Olan Kudüs'ün fotoğrafları yer almaktadır




kubbetulsahramaketxf7.jpg


Kudüs, asırlardır kalbimizde yaşattığımız hasret beldesi... Mekke ve Medine'den sonra gelen kutsal mekân... Peygamberimizin (a.s.m.) Mi'raca çıkarken uğradığı ilk kutsal durak....

Hz. İbrahim'den Hz. Yakub'a, Hz. Musa'dan Hz. Îsa'ya peygamberler diyarı...

Peygamber kıssalarının geçtiği, yaşayan Kur'ân tarihi.. Üç semavî dinin ortak değerlerinin canlı görüntüleri... Bütün orijinalliğiyle ayakta kalan 5 bin yıllık medeniyet ve mimarî izleri...

Bütün güzelliği ve tazeliğiyle Emevî, Memlük ve Osmanlı eserleri...
Yüzyıllardır paylaşılamayan miras, yeni keşfettiğimiz, kendimizi aradığımız âlem...




Kubbetüs sahra !

kubetulsahra3lu0.jpg
kubbetulsahra4jg4.jpg




allahakbarll4.gif
blulineps2.gif
allahakbarll4.gif



Yüce Allah, Kur'an-ı Kerim'inde bu olaydan şu şekilde söz ediyor: "Kulunu, kendisine birtakım ayetlerimizi göstermemiz için bir gece Mescidi Haram'dan çevresini mübarek kıldığımız Mescidi Aksa'ya yürütenin şanı pek yücedir. Şüphesiz o duyandır, görendir."

سُبْحَانَ الَّذِي أَسْرَى بِعَبْدِهِ لَيْلاً مِّنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ إِلَى الْمَسْجِدِ الأَقْصَى الَّذِي بَارَكْنَا حَوْلَهُ لِنُرِيَهُ مِنْ آيَاتِنَا إِنَّهُ هُوَ السَّمِيعُ البَصِيرُ


, Necm suresinde de şöyle buyuruyor:


َأَفَتُمَارُونَهُ عَلَى مَا يَرَى وَلَقَدْ رَآهُ نَزْلَةً أُخْرَى عِندَ سِدْرَةِ الْمُنْتَهَى عِندَهَا جَنَّةُ الْمَأْوَى إِذْ يَغْشَى السِّدْرَةَ مَا يَغْشَى مَا زَاغَ الْبَصَرُ وَمَا طَغَى لَقَدْ رَأَى مِنْ آيَاتِ رَبِّهِ الْكُبْرَى

"Şimdi siz onun gördüğü üzerinde kendisiyle tartışıyor musunuz? Andolsun ki, o onu bir başka kez daha inişte gördü. Sidretu'l-Munteha'nın yanında. Barınma (Me'va) cenneti onun yanındadır. O zaman (o gördüğünde) Sidre'yi kaplayan kaplıyordu. Göz kaymadı ve (sınırı) aşmadı da. Andolsun ki o Rabbinin en büyük âyetlerinden bir kısmını gördü."

harem2tf6.jpg



İsrâ ve mirac olayı Yüce Allah'ın sevgili peygamberine bir mükâfatı ve ilâhi bir mucizesidir.

Resulullah (s.a.s.) Mekke'de insanlara hakkı tebliğ etmesinden dolayı müşrikler tarafından çeşitli eziyetlere maruz bırakılmış, Ebu Tâlib Vadisi'nde ablukaya alınmış, üç yıl süren bu abluka dolayısıyla açlık ve mahrumiyet içinde kalmış, ardından amcası Ebu Tâlib'i, kısa süre sonra da değerli hanımı, mü'minlerin annesi Hz. Hatice (r.a.)'yı kaybetmiş ve birbiri ardından gelen bu olaylar dolayısıyla çok üzülmüştü. İşte bütün bu sıkıntılardan sonra dost dostunu mükâfatlandırdı ve onu kendi katına yükseltti. Onu kendisine yaklaştırdı. Üzerine, çektiği bütün sıkıntıları, içine düştüğü üzüntüleri, zorlukları ve yorgunlukları, hatta kendisine vahyedilenleri tebliğ ederken ve davetini yayarken karşılaşabileceği zorlukları unutturacak hoşnutluk hulleleri giydirdi


MÜBAREK SAKALI ŞERİFLERİ

sakaliserif1smallsn7.jpg



MÜBAREK AYAK İZLERİ

hat015smalljn9.jpg
ayakizismalllf9.jpg
hat031smallwl5.gif


MÜBAREK AYAK İZLERİ


hat021smallqk1.jpg
naksikadim1smallvf6.jpg
hat035smallxj7.gif



MESCİDİ AKSA


Allahü Teala, isra ve mirac olayıyla ilgili âyeti kerimesinde Mescidi Aksa'dan: "Çevresini mübarek kıldığımız Mescidi Aksa" diye söz ederek bu mescidin kendi katındaki fazilet ve kudsiyetine işaret etmektedir.

Bu ifade aynı zamanda onun etrafındaki toprakların kutsallığını, oraların Yüce Allah tarafından mübarek kılınmış topraklar olduğunu göstermektedir.

Evet Müslümanların ilk kıblesi ve haram mescidlerin üçüncüsü olan Mescidi Aksa'yı bağrında barındıran bu topraklar Allah tarafından mübârek kılınmıştır. Çünkü bu kutsal topraklar peygamberlerin yurtlarıdır. Buralarda onlara vahiy inmiştir. Hepsinden de önemlisi bu topraklar son peygamber Hz. Muhammed (s.a.s.)'e özel isrâ ve mirac mucizesine şâhid olmuştur.


mescidulaksa2xs6.jpg





0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif
0yo97dgoqyynkl1leojqn2g7scr8ew7dph8.gif

Allah Resulü (s.a.s.) bir hadisi şerifinde: "Namaz mü'minin miracıdır" diye buyuruyor. Ancak namazın gerçekten bir mirac olabilmesi için mü'minin adeta Allah'ı görüyormuşçasına O'na ibadet etmesi gerekir.

Nitekim Resulullah (s.a.s.) bu hususa da bir başka hadisi şerifinde şöyle işaret ediyor: "İhsân, Allah'a adeta O'nu görüyormuşçasına ibadet etmendir. Sen her ne kadar O'nu görmüyorsan da O seni görüyor." İşte bu ruh ve hisle kılınan namaz gerçekten mü'min için bir mirac olur.

O zaman mü'min günde beş kere miraca yani Allah'ın katına yükselme mutluluğuna erişir. Günde beş kere miraca yükselebilen mü'minden de iyilikten başka bir şey beklenmez.




MESCİDİ AKSA



mescidulaksa1wp2.jpg
[/quote]
 

özlem baki

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
17 Mar 2008
Mesajlar
4
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
54
miraç kandiliniz hayırlara vesile olsun güzel bir sayfa hazırlamışsınız.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt