Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

kur'an-ı kerim ve önemli açıklamalar (1 Kullanıcı)

S3HaD3T

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Ocak 2007
Mesajlar
10
Tepki puanı
0
Puanları
0
ÖNEMLİ AÇIKLAMA



bu açıklama ehl-i sünnet itikadına uygun olarak hazırlanmıştır.

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: (Hadis-i şerifte, (Ümmetim yetmiş üç fırkaya ayrılır, yetmiş ikisi Cehenneme gider, yalnız bir fırkası kurtulur. Bu fırka, benim ve Eshabımın yolunda gidenlerdir) buyuruldu. Bu fırkaya Ehl-i sünnet denir.) [C.2, m.67]

Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(İnsanlar, dinde çeşitli gruplara bölündüler. Her grup, kendi yolunu doğru sanıp sevinmektedir.) [Müminun 53]

Bir kimse, kendi başına Kur'an-ı kerimi ve hadis-i şerifleri okuyup da doğru yolu bulamaz. İşin ehli olan âlimlere ihtiyaç vardır. 73 sahte altının içine bir tane hakiki altın konsa, bunu sarraflardan başkası anlayamadığı gibi, 73 fırkadan hangisinin doğru olduğunu da ancak Ehl-i sünnet âlimleri anlar.

Akıl ile doğruyu bulmaya çalışırsak bu çok güç, hatta imkansızdır. Her fırkadaki insan, “Bu fırka doğru yolda” diyor. Bu işte selim olmayan akıl ölçü olmaz. Ölçü olsaydı, 72 sapık fırka meydana çıkmazdı. Her fırkaya girenler de, aklına göre bu fırkaları tercih etmiştir. Akla uyulursa, insan sayısı kadar fırka meydana çıkar.

Piyasada birçok kitap, birçok grup var. Bunlar için bizim iyi veya kötü dememizin bir kıymeti yok. Yani bir insan biz iyi deyince iyi olmaz, biz kötü deyince kötü olmaz. Şahıs ismi kitap ismi önemli değil. Binlerce âlim ve kitap var. Elimizde ölçü olursa rahat ederiz, kendimiz anlarız. Ölçüyü imam-ı Rabbani hazretleri veriyor:

(Bir hükmün doğru veya yanlış olduğu Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiklerine uygun olup olmamakla anlaşılır. Çünkü Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiklerine uymayan her mana, her buluş kıymetsizdir, yanlıştır. Çünkü her sapık, Kur'an ve sünnete uyduğunu sanır, sapıklığının doğru olduğunu iddia eder. Yarım aklı, kısa görüşü ile, bu kaynaklardan yanlış manalar çıkarır. Doğru yoldan kayar, felakete gider. Âyet-i kerimede, (Kur’an-ı kerimde bildirilen misaller, çoklarını küfre sürükler, çoklarını da hidayete ulaştırır) buyuruluyor. Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdikleri manalar doğrudur, bunlara uymayanlar yanlıştır.) [1/ 286]

Demek ki doğru olmanın ölçüsü, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarına uymasıdır.

Yine Ehl-i sünnet âlimleri buyuruyor ki:

Allahü teâlâ, İslamiyet’i doğru olarak öğrenmek isteyene, bunu nasip edeceğine söz verdi. Allah sözünden dönmez. Bunun için, Ya Rabbi, sana inanıyorum, seni ve Peygamberlerini seviyorum. İslam bilgilerini doğru olarak öğrenmek istiyorum. Bunu bana nasip et ve beni, yanlış yollara gitmekten koru diye dua etmeli, istihare yapmalı! Cenab-ı Hak ona doğru yolu gösterir.

Allahü teâlânın sözüne güvenmeli, Ona sığınmalıdır. Kuran-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:

(Doğru yolu arayanları, saadete ulaştıran yollara kavuştururuz.) [Ankebut 69]

(Allah, kendisine yöneleni doğru yola iletir.) [Şûra 13]

(Allah asla verdiği sözden dönmez.) [Zümer 20]

Şu anda çeşitli gruplardaki insanların da, böyle dua etmekten çekinmemeleri gerekir. Hâşâ Allahü teâlâ yanlış bir iş yapmaz. Belki yanlış yolda olabilirim diye düşünerek, Ya Rabbi kimler doğru yolda ise, senin rızan kimlerde ise, bana onlarla beraber olmayı nasip eyle diye dua etmelidir. Eğer doğru yolda ise, duanın bir zararı olmaz. Yanlış kimselerle beraber ise, ihlasla yaptığı dua sebebiyle doğruya kavuşmuş, kurtulmuş olur. Dua etmekten çekinmemeli, Ya Rabbi, doğruyu, razı olduğun kimselerle beraber olmayı bize nasip eyle demelidir.

Dünyadan herkes ahirete yolculuk yapıyor. Herkes bir vasıtaya binip gidiyor. Bir vasıtaya binmek değil, doğru vasıtaya binmek önemlidir. Yanlış vasıtaya binen, istediği yere değil, vasıtanın gittiği yere gider. Kâbe’ye gitmek için niyet edip Paris’e giden uçağa binen, niyeti halis olsa da Kâbe’ye varamaz.

Allahü teâlâ rızka kefildir ama imana kefil değildir. Doğru iman sahibi olmaya çalışmalıdır. İtikadı düzeltmeden önce ibadet etmenin faydası olmaz. Doğru itikad, ehl-i sünnet itikadıdır. Doğru itikad 1 rakamı gibidir. İhlaslı ibadetler sağına konan 0 [sıfır] rakamı gibidir. Bir sıfır konunca 10, iki sıfır konunca 100 olur. Sağına ne kadar 0 konursa değeri artar. 1 çekilirse hepsi 0 olur. İhlassız, yani riya ile yapılan ameller de, soldaki sıfır gibi yani 1 rakamının soluna konan sıfır gibi değersizdir. İtikad doğru olunca ibadetleri arttırmak, insanın gayretine, ihlasına, ilmine bağlıdır. İstediği kadar artırır. Ancak, doğru itikadı, yani ehl-i sünnet itikadı yoksa ibadetlerinin hiç faydası olmaz, soldaki sıfır gibi değersizdir.

Bütün dünya bize verilse, fakat itikadımız düzgün değilse, hâlimiz haraptır. Eğer bütün dertler bize verilse, itikadımız doğru ise, üzülmek gerekmez. Doğru itikadın Ehl-i sünnet vel-cemaat olduğunu İslam âlimleri ittifakla bildirmişlerdir.

***

Tam İlmihal Seadet-i Ebediyye kitabı önsözünde diyor ki:
Müslüman, iyi insan, aklı başında kimse demektir. Hakiki Müslüman, Allahü teâlânın emirlerine itaat eder. Allahü teâlânın emirlerine uymamak günah olur. Kul haklarını, devlete olan borçlarını öder. Devletin kanunlarına karşı gelmez. Kanuna karşı gelmek suç olur. Müslüman günah yapmaz ve suç işlemez. Vatanını, milletini ve bayrağını sever. Herkese iyilik eder. Kötülük yapanlara nasihat verir. Böyle olan Müslümanı Allah da sever, kullar da sever. Rahat ve huzur içinde yaşar.


İslam Ahlakı kitabı, Ey Oğul İlmihali kısmında diyor ki:
Ey Oğul! Bütün ibadetlerin kabul olmaları için, önce insanın Ehl-i sünnet itikadında olması ve ibadetlerin sahih olmaları, sonra, ihlas ile yapılmaları ve insanın üzerinde kul hakkı bulunmaması şarttır. İbni Hacer-i Mekkinin (Zevacir) kitabında 231. sayfada yazılı hadis-i şeriflerde, (Ya Sa’d! Duanın kabul olması için helalden ye! Bir lokma haram yiyenin, kırk gün ibadetleri kabul olmaz) [Yani sevap verilmez] ve (Haram cilbab ile, yani gömlek ile kılınan namaz kabul olmaz) ve (Üzerinde haramdan cilbab bulunan kimsenin ibadetlerini Allahü teâlâ kabul etmez) ve (Yalnız bir lirası haramdan olan on lira ile alınmış elbise ile kılınan namaz kabul olmaz) ve (Gayri müslime zulüm edenden, kıyamet günü, onun hakkını ben isteyeceğim) ve (Kâfir dahi olsa, mazlumun duası red olmaz) buyuruldu. [O halde, ey Müslüman! İbadetlerinin kabul olmasını istiyorsan, hırsızlık etme! Hile ve hıyanet yapma! İşçinin ücretini, teri kurumadan önce ver! Kiraladığın malı, umumi yerleri tahrip etme! Borcunu çabuk ve tamam öde! Nakil vasıtalarının ücretlerini noksansız öde! Hükümete, kanunlara, âmirlere karşı gelme! Vergi kaçakçılığı yapma! Dar-ül-harpte, yani kâfir memleketlerinde de ve kâfirlere karşı da, bu haklara riayet eyle! Fitneyi uyandırma! Fitne çıkarmak, ortalığı karıştırmak, felakete sebep olmaktır, haramdır. Müslümanlığın güzel ahlakını herkes senden öğrensin. Hakiki Müslüman hem İslamiyet'e uyar, günah işlemez, hem de, kanunlara uyar, suç işlemez. Fitne çıkarmaz. Hiçbir mahluka zarar vermez. (İnsanların en iyisi, insanlara faydalı olanıdır) ve (İmanı üstün olanınız, ahlakı güzel olanınızdır!) hadis-i şeriflerini hiç unutmaz.]

***

Her ilmin tabirleri olur
Bir okuyucumuz, (Bütün dini kitap ve yazılarda, sık sık, (Müşrik, kâfir, mürted, münafık, ateist, zındık, mülhid, bid’at ehli, sapık, dinsiz, mezhepsiz, dönme) gibi tabirler geçiyor. Bir arkadaş bunları göstererek, “Bak, insanlara nasıl hakaret ediliyor” dedi. Gerçekten insanlara niye böyle saldırılıyor?) diye sordu.

Bu tür tenkitler ara sıra geldiği için bu hususta da açıklama yapalım:

O ifadeler insanlara hakaret için yazılmıyor. Bunlar birer dini tabirdir. Mecburen yazılıyor. İslam âlimlerinin kitaplarından aldığımız yazıları aynen aktarıyoruz. Bu tabirleri kullanmadan din anlatılmaz. Her mesleğin, her ilmin tabirleri olduğu gibi dini bilgilerin de tabirleri vardır. Bu tabirleri kullanmak ilmin gereğidir. Birkaç örnek verelim:

1-Kurban kesme anlatılırken, kurban kelimesi kullanılmak zorundadır. Hayvan boğazlamak dense olmaz. Kurban derisi yerine hayvan derisi dense olmaz. Kurban kesme bir ibadettir, hayvan kesme her zaman yapılan bir iştir.

2-Namaz kılma anlatılırken, Namaz tabiri kullanılmak zorundadır. Bunun yerine yatıp kalkmak dense uygun olur mu? Farz, vacib, sünnet, mekruh kelimelerinin yerine başka kelimeler kullanılamaz. Namazın farzları yerine, yatıp kalkmakta Allah’ın emirleri dense gülünç olmaz mı?

3-Oruç, zekat, hac, gibi dini tabirler yerine başka kelime veya ifade kullanmak uygun olmaz. Mesela Oruç yerine aç durmak, Zekat yerine fakirin hakkını vermek, Hac yerine turistik seyahat denmez. Abdest yerine tarifi söylenmez, mesela yüz, kol ve ayakları yıkamak ve başı mesh etmek denmez. Taharet etmek yerine, şurayı burayı yıkamak denmez.

Dünya işlerinde, teknikte de öyledir. Birkaç örnek verelim:

1- Bir spiker maçı anlatırken, gol oldu yerine top iki direk arasına girdi dese tuhaf olmaz mı? Korner, ofsayt, faul, penaltı gibi kelimeler yerine başka kelimeler kullanılsa çok tuhaf olur.

2- Bilgisayardaki teknik tabirler herkesin malumudur, mesela internete girdim yerine başka ifade kullanılamaz.

3- Tıpta da bazı terimler kullanılır. Mesela, karantina, terapi, psikiyatri, kardiyoloji, jinekoloji, üroloji, nöroloji, çekap, anestezi, narkoz, operasyon, enjeksiyon, tahlil, tomografi, röntgen, migren, tansiyon, prostat, menopoz, glokom, katarakt, aft, kolesterol, kist, sinüzit, farenjit, menenjit, bronşit, siroz, diyabet, egzama, alerji, kanser, ülser, enfeksiyon, nevrasteni gibi kelimelerin Türkçe’si olmaz. Her ilmin, her mesleğin kendine has deyimleri bulunur. Bunlar yadırganmaz.

Din kitaplarında geçen tabirlerden, sualde bahsedilenlerin manaları da şöyledir:

Allah’a ortak koşana, puta tapana Müşrik denir.

İslamiyet’i kabul etmeyen gayri Müslimlere Kâfir denir.

Müslüman iken, dinden çıkana Mürted denir.

Dinsiz olduğu halde menfaati için müslüman görünene Münafık denir.

Allah’a, Peygambere, Cennete Cehenneme inanmayana, dinsize Ateist denir.

Münafık gibi inancını gizleyip ancak maksadı İslamiyet’i yıkmak olan sinsi kâfire Zındık denir.

Kendini samimi müslüman bilen, âyet ve hadise kendi görüşü ile mana vererek, imanı bozulan, küfre giren kimseye Mülhid denir.

Dinde olmayan bir şeyi, ibadet olarak yapana Bid’at ehli denir.

Doğru yoldan ayrılana Sapık denir.

Dini olmayana Dinsiz, mezhebi olmayana da Mezhepsiz denir.

Başka dinden iken, müslüman olana Dönme denir.

Bu tabirleri yerli yerinde kullanmak ilmin gereğidir, hakaret etmek için falan değildir.
 

Muslima

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Tem 2006
Mesajlar
204
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kur'an-ı kerim ve önemli açıklamalar

Esselamu Aleikum vr,vb
S3HaD3T kardesim,Allah razi olsun emeginden dolayi cok guzel aktarmissin.
Rabbim InsaAllah bizlere Ehl-i Sunnet yolunda olmayi nasip etsin,yolumuzu sasirmamamiz icnde kalplerimize daha cok Iman ve Hidayet versin InsaAllah!
 

mtekik

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Ağu 2006
Mesajlar
2,702
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
islamiportal.net
RE: kur'an-ı kerim ve önemli açıklamalar

s.a. kardeşim
aktardığın bilgiler için teşekkür ederim. İnşallah bildiği ile amel edenelreden oluruz.
yalnız,
"Hükümete, kanunlara, âmirlere karşı gelme! Vergi kaçakçılığı yapma! Dar-ül-harpte, yani kâfir memleketlerinde de ve kâfirlere karşı " cümleyi açıklarsan memnun olurum

k.s.eo.
 

-Esmani-

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Eki 2006
Mesajlar
2,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Web Sitesi
islamtarihim.com
RE: kur'an-ı kerim ve önemli açıklamalar

s.a
emeğine sağlık.
ey oğul ilmihalinden kasıt imamı gazalinin hüccetül islam (eyyühel veled) eserimi???
eğer o ise okumayan arkadaşlara şiddetle tavsiye ederim.
tetik kardeş sormuş.ben bildiğimce cevap vereyim.efendimiz islamın sıkıntılı dönemlerinde sahabeyi habeş kralı necaşiye gönderirkende onlara buna benzer tavsiyelerde bulunmuştur.bu ilmihaldeki sözün çıkış noktası sanırım bu.
zannımca yasalara saygının da bir hududu mutlaka olmalı.şöyleki yasalar dini vecibeleri yerine getirme konusunda engel olmamalı.ki dinimizde zaten ibadetlerin şahıs olarak ve her yerde yapılabilmesi gibi kolaylıklar var.buda darul harp olarak tabir edilen veya gayrimüslim memleketlerinde ibadet yapmamayı gerektirmiyor.
ama ülkemizde bazı gruplar darulharp olduğunu beyanla camide ibadet etmiyor.memur olan imamın arkasında namaz kılmıyor.fakat yine namaz saatlerini o imamın okuduğu ezana göre teyit ediyorlar. ki cuma namazının şartlarından biri o beldenin amiri,lideri veya onun tayin edeceği kişiler tarafından kılınmasıdır.bu yüzden ülkemizin darul harp olduğunu söyleyenler kendi aralarında cuma namazı kılmakla cuma namazlarını fesada sokmuş oluyorlar.
ben kendimi durduruyorum burada.yanlışım varsa düzeltin.
hakkınızı şimdiden helal edin.
 

mtekik

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Ağu 2006
Mesajlar
2,702
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
islamiportal.net
RE: kur'an-ı kerim ve önemli açıklamalar

mk5834 yazdı:
s.a
emeğine sağlık.
ey oğul ilmihalinden kasıt imamı gazalinin hüccetül islam (eyyühel veled) eserimi???
eğer o ise okumayan arkadaşlara şiddetle tavsiye ederim.
tetik kardeş sormuş.ben bildiğimce cevap vereyim.efendimiz islamın sıkıntılı dönemlerinde sahabeyi habeş kralı necaşiye gönderirkende onlara buna benzer tavsiyelerde bulunmuştur.bu ilmihaldeki sözün çıkış noktası sanırım bu.
zannımca yasalara saygının da bir hududu mutlaka olmalı.şöyleki yasalar dini vecibeleri yerine getirme konusunda engel olmamalı.ki dinimizde zaten ibadetlerin şahıs olarak ve her yerde yapılabilmesi gibi kolaylıklar var.buda darul harp olarak tabir edilen veya gayrimüslim memleketlerinde ibadet yapmamayı gerektirmiyor.
ama ülkemizde bazı gruplar darulharp olduğunu beyanla camide ibadet etmiyor.memur olan imamın arkasında namaz kılmıyor.fakat yine namaz saatlerini o imamın okuduğu ezana göre teyit ediyorlar. ki cuma namazının şartlarından biri o beldenin amiri,lideri veya onun tayin edeceği kişiler tarafından kılınmasıdır.bu yüzden ülkemizin darul harp olduğunu söyleyenler kendi aralarında cuma namazı kılmakla cuma namazlarını fesada sokmuş oluyorlar.
ben kendimi durduruyorum burada.yanlışım varsa düzeltin.
hakkınızı şimdiden helal edin.

s.a. mustafa kardeş
ben seni çok iyi anladım, ama galiba benim sorum iyi anlaşılmadı, benim dediğim şu idi, devlet reisine itaat, kanunlara itaat darulharpte de uygulanmalımı, ama siz kişisel ibadetler noktasında değerlendirdiniz, artı türkiyeden örnek verdiniz ki, ben buna katılmıyorum. birdefa türkiyenin darul harp mi, darul islam mı notktasında bile birbirimizle mutabık değiliz değilmi kardeşim.
ama kefere devltinde kanunlara riayet, devlet reisine itaat noktasında takıldım ben.
k.s.eo
 

-Esmani-

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Eki 2006
Mesajlar
2,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Web Sitesi
islamtarihim.com
RE: kur'an-ı kerim ve önemli açıklamalar

mtekik yazdı:
mk5834 yazdı:
s.a
emeğine sağlık.
ey oğul ilmihalinden kasıt imamı gazalinin hüccetül islam (eyyühel veled) eserimi???
eğer o ise okumayan arkadaşlara şiddetle tavsiye ederim.
tetik kardeş sormuş.ben bildiğimce cevap vereyim.efendimiz islamın sıkıntılı dönemlerinde sahabeyi habeş kralı necaşiye gönderirkende onlara buna benzer tavsiyelerde bulunmuştur.bu ilmihaldeki sözün çıkış noktası sanırım bu.
zannımca yasalara saygının da bir hududu mutlaka olmalı.şöyleki yasalar dini vecibeleri yerine getirme konusunda engel olmamalı.ki dinimizde zaten ibadetlerin şahıs olarak ve her yerde yapılabilmesi gibi kolaylıklar var.buda darul harp olarak tabir edilen veya gayrimüslim memleketlerinde ibadet yapmamayı gerektirmiyor.
ama ülkemizde bazı gruplar darulharp olduğunu beyanla camide ibadet etmiyor.memur olan imamın arkasında namaz kılmıyor.fakat yine namaz saatlerini o imamın okuduğu ezana göre teyit ediyorlar. ki cuma namazının şartlarından biri o beldenin amiri,lideri veya onun tayin edeceği kişiler tarafından kılınmasıdır.bu yüzden ülkemizin darul harp olduğunu söyleyenler kendi aralarında cuma namazı kılmakla cuma namazlarını fesada sokmuş oluyorlar.
ben kendimi durduruyorum burada.yanlışım varsa düzeltin.
hakkınızı şimdiden helal edin.

s.a. mustafa kardeş
ben seni çok iyi anladım, ama galiba benim sorum iyi anlaşılmadı, benim dediğim şu idi, devlet reisine itaat, kanunlara itaat darulharpte de uygulanmalımı, ama siz kişisel ibadetler noktasında değerlendirdiniz, artı türkiyeden örnek verdiniz ki, ben buna katılmıyorum. birdefa türkiyenin darul harp mi, darul islam mı notktasında bile birbirimizle mutabık değiliz değilmi kardeşim.
ama kefere devltinde kanunlara riayet, devlet reisine itaat noktasında takıldım ben.
k.s.eo
s.a
kardeş yazıda belittiğim gibi yasalara itatinde sınırı olmalı.islam ülkesinde yasalar dinle çakışmamalı.zaten darul harpte yasalara devlet reisine itaat olsa, o beldede darulharp olmazdı.itata edeceksen neden harp edesinki???
darulharpin tersi darul islamdır sizinde dediğiniz gibi.
darul islam olmayan her belde darul harptir düşüncesine göre islamın ilk yıllarında habeşistanda darulharp olmalıydı.ama efendimiz sahabelere kurallara uymaları,düzene (dini vecibelerine zarar vermeden) riayet etmelerini tembihlemişse demekki darulharptede yasalara uyma gibi bir durum çıkıyor ortaya.

kardeş işin doğrusu ben bu işin içinden çıkamadım.çünki yazdığım yazıda her iki durumuda kabul etmiş oldum.hem yasalara uyma hemde uymama çelişkisine düşüyorum.:(:(:( ee böyle zor soruları soracağınıza cevabınıda verinsene canım kardeşim.beynım sünger gibi oldu şu anda.
 

ADALETIMAHZA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Eyl 2006
Mesajlar
3,630
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
55
Web Sitesi
www.islamiportal.net
RE: kur'an-ı kerim ve önemli açıklamalar

ALLAH RAZI OLSUN YENİ ÜYELİĞİN HAYIRLARA VESİLE OLSUN ŞEHADET KARDEŞ,PAYLAŞIMIN DA ÇOK GÜZEL.HAZIR İLMİHAL KONUSU AÇILMIŞKEN BİR İLMİHAL KİTABI ALMAK İSTİYORUM.ÇOK GENİŞ KAPSAMLI VE TABİİ Kİ EHLİ SÜNNETE UYGUN.KİTAP VE MÜELLİF İSMİ VE VARSA YAYINEVİ İSMİ ALABİLİR MİYİM SİTE KURALLARINA AYKIRI DEĞİLSE.
 

by_cansuyu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Kas 2006
Mesajlar
214
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: kur'an-ı kerim ve önemli açıklamalar

uzun yazıyı pek okuyamam ama bunu severek okudum allah razı olsun arkadasım
 

mtekik

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Ağu 2006
Mesajlar
2,702
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
53
Web Sitesi
islamiportal.net
RE: kur'an-ı kerim ve önemli açıklamalar

mk5834 yazdı:
mtekik yazdı:
mk5834 yazdı:
s.a
emeğine sağlık.
ey oğul ilmihalinden kasıt imamı gazalinin hüccetül islam (eyyühel veled) eserimi???
eğer o ise okumayan arkadaşlara şiddetle tavsiye ederim.
tetik kardeş sormuş.ben bildiğimce cevap vereyim.efendimiz islamın sıkıntılı dönemlerinde sahabeyi habeş kralı necaşiye gönderirkende onlara buna benzer tavsiyelerde bulunmuştur.bu ilmihaldeki sözün çıkış noktası sanırım bu.
zannımca yasalara saygının da bir hududu mutlaka olmalı.şöyleki yasalar dini vecibeleri yerine getirme konusunda engel olmamalı.ki dinimizde zaten ibadetlerin şahıs olarak ve her yerde yapılabilmesi gibi kolaylıklar var.buda darul harp olarak tabir edilen veya gayrimüslim memleketlerinde ibadet yapmamayı gerektirmiyor.
ama ülkemizde bazı gruplar darulharp olduğunu beyanla camide ibadet etmiyor.memur olan imamın arkasında namaz kılmıyor.fakat yine namaz saatlerini o imamın okuduğu ezana göre teyit ediyorlar. ki cuma namazının şartlarından biri o beldenin amiri,lideri veya onun tayin edeceği kişiler tarafından kılınmasıdır.bu yüzden ülkemizin darul harp olduğunu söyleyenler kendi aralarında cuma namazı kılmakla cuma namazlarını fesada sokmuş oluyorlar.
ben kendimi durduruyorum burada.yanlışım varsa düzeltin.
hakkınızı şimdiden helal edin.

s.a. mustafa kardeş
ben seni çok iyi anladım, ama galiba benim sorum iyi anlaşılmadı, benim dediğim şu idi, devlet reisine itaat, kanunlara itaat darulharpte de uygulanmalımı, ama siz kişisel ibadetler noktasında değerlendirdiniz, artı türkiyeden örnek verdiniz ki, ben buna katılmıyorum. birdefa türkiyenin darul harp mi, darul islam mı notktasında bile birbirimizle mutabık değiliz değilmi kardeşim.
ama kefere devltinde kanunlara riayet, devlet reisine itaat noktasında takıldım ben.
k.s.eo
s.a
kardeş yazıda belittiğim gibi yasalara itatinde sınırı olmalı.islam ülkesinde yasalar dinle çakışmamalı.zaten darul harpte yasalara devlet reisine itaat olsa, o beldede darulharp olmazdı.itata edeceksen neden harp edesinki???
darulharpin tersi darul islamdır sizinde dediğiniz gibi.
darul islam olmayan her belde darul harptir düşüncesine göre islamın ilk yıllarında habeşistanda darulharp olmalıydı.ama efendimiz sahabelere kurallara uymaları,düzene (dini vecibelerine zarar vermeden) riayet etmelerini tembihlemişse demekki darulharptede yasalara uyma gibi bir durum çıkıyor ortaya.

kardeş işin doğrusu ben bu işin içinden çıkamadım.çünki yazdığım yazıda her iki durumuda kabul etmiş oldum.hem yasalara uyma hemde uymama çelişkisine düşüyorum.:(:(:( ee böyle zor soruları soracağınıza cevabınıda verinsene canım kardeşim.beynım sünger gibi oldu şu anda.

s.a. kardeşim,
Sahabenin habeşistana hicret ettiği yıllarda islâm devleti varmıydı kardeş. Eğer yoktu diyorsan bu durumda habeşistan istisnai bir durum olmuyormu acaba.
İyiki bu siteye üyeyiz ha, ne güzel beyin cimnastiği yapıyoruz değilmi.
hele birde bu soruma cevap vermek için cimnastik yapıver,
tabi forumun sahibi kardeşim bizi bilgilendirmek önce sana düşer ha.
k.s.eo.
 

ADALETIMAHZA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Eyl 2006
Mesajlar
3,630
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
55
Web Sitesi
www.islamiportal.net
RE: kur'an-ı kerim ve önemli açıklamalar

Avukat yazdı:
ALLAH RAZI OLSUN YENİ ÜYELİĞİN HAYIRLARA VESİLE OLSUN ŞEHADET KARDEŞ,PAYLAŞIMIN DA ÇOK GÜZEL.HAZIR İLMİHAL KONUSU AÇILMIŞKEN BİR İLMİHAL KİTABI ALMAK İSTİYORUM.ÇOK GENİŞ KAPSAMLI VE TABİİ Kİ EHLİ SÜNNETE UYGUN.KİTAP VE MÜELLİF İSMİ VE VARSA YAYINEVİ İSMİ ALABİLİR MİYİM SİTE KURALLARINA AYKIRI DEĞİLSE.

CEVAP BEKLEMEKTEYİM KARDEŞLER
 

-Esmani-

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Eki 2006
Mesajlar
2,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Web Sitesi
islamtarihim.com
RE: kur'an-ı kerim ve önemli açıklamalar

mtekik yazdı:
mk5834 yazdı:
mtekik yazdı:
mk5834 yazdı:
s.a
emeğine sağlık.
ey oğul ilmihalinden kasıt imamı gazalinin hüccetül islam (eyyühel veled) eserimi???
eğer o ise okumayan arkadaşlara şiddetle tavsiye ederim.
tetik kardeş sormuş.ben bildiğimce cevap vereyim.efendimiz islamın sıkıntılı dönemlerinde sahabeyi habeş kralı necaşiye gönderirkende onlara buna benzer tavsiyelerde bulunmuştur.bu ilmihaldeki sözün çıkış noktası sanırım bu.
zannımca yasalara saygının da bir hududu mutlaka olmalı.şöyleki yasalar dini vecibeleri yerine getirme konusunda engel olmamalı.ki dinimizde zaten ibadetlerin şahıs olarak ve her yerde yapılabilmesi gibi kolaylıklar var.buda darul harp olarak tabir edilen veya gayrimüslim memleketlerinde ibadet yapmamayı gerektirmiyor.
ama ülkemizde bazı gruplar darulharp olduğunu beyanla camide ibadet etmiyor.memur olan imamın arkasında namaz kılmıyor.fakat yine namaz saatlerini o imamın okuduğu ezana göre teyit ediyorlar. ki cuma namazının şartlarından biri o beldenin amiri,lideri veya onun tayin edeceği kişiler tarafından kılınmasıdır.bu yüzden ülkemizin darul harp olduğunu söyleyenler kendi aralarında cuma namazı kılmakla cuma namazlarını fesada sokmuş oluyorlar.
ben kendimi durduruyorum burada.yanlışım varsa düzeltin.
hakkınızı şimdiden helal edin.

s.a. mustafa kardeş
ben seni çok iyi anladım, ama galiba benim sorum iyi anlaşılmadı, benim dediğim şu idi, devlet reisine itaat, kanunlara itaat darulharpte de uygulanmalımı, ama siz kişisel ibadetler noktasında değerlendirdiniz, artı türkiyeden örnek verdiniz ki, ben buna katılmıyorum. birdefa türkiyenin darul harp mi, darul islam mı notktasında bile birbirimizle mutabık değiliz değilmi kardeşim.
ama kefere devltinde kanunlara riayet, devlet reisine itaat noktasında takıldım ben.
k.s.eo
s.a
kardeş yazıda belittiğim gibi yasalara itatinde sınırı olmalı.islam ülkesinde yasalar dinle çakışmamalı.zaten darul harpte yasalara devlet reisine itaat olsa, o beldede darulharp olmazdı.itata edeceksen neden harp edesinki???
darulharpin tersi darul islamdır sizinde dediğiniz gibi.
darul islam olmayan her belde darul harptir düşüncesine göre islamın ilk yıllarında habeşistanda darulharp olmalıydı.ama efendimiz sahabelere kurallara uymaları,düzene (dini vecibelerine zarar vermeden) riayet etmelerini tembihlemişse demekki darulharptede yasalara uyma gibi bir durum çıkıyor ortaya.

kardeş işin doğrusu ben bu işin içinden çıkamadım.çünki yazdığım yazıda her iki durumuda kabul etmiş oldum.hem yasalara uyma hemde uymama çelişkisine düşüyorum.:(:(:( ee böyle zor soruları soracağınıza cevabınıda verinsene canım kardeşim.beynım sünger gibi oldu şu anda.

s.a. kardeşim,
Sahabenin habeşistana hicret ettiği yıllarda islâm devleti varmıydı kardeş. Eğer yoktu diyorsan bu durumda habeşistan istisnai bir durum olmuyormu acaba.
İyiki bu siteye üyeyiz ha, ne güzel beyin cimnastiği yapıyoruz değilmi.
hele birde bu soruma cevap vermek için cimnastik yapıver,
tabi forumun sahibi kardeşim bizi bilgilendirmek önce sana düşer ha.
k.s.eo.

yoktu tabi .eee bu durumda günümüzde hem slam ülkesi hem darulharp olan ülkeler olduğuna göre darulharp olan ülkelerde ibadet konusunda sorun olacağına göre ,ve olmayan ülkelere hicret (postmodern telaffuzda irtica) edebilecekken ,etmeyip o ülkede camiye gitmemek,cumayı kabul etmemek yanlış mı oluyor ???? acaba.... yani efendimizin emriyle hicret eden sahabeleri düşününce ve bu sahabeler gayrımüslim (darulharp) olan bir ülkeye giderek ibadet etmişken ,günümüzde darulislam olan ülkeler bulunmasına rağmen bu yolu denemeden ibadet yapmaktan kaçan kişilerin ne gibi bir çıkış yolu var.
ben sorduğum sorunun cevabını biliyorumda diğer arkadaşlar ne diyecek diye bekliyorum.
bu arada forum sahibi kardeşimizde darulharp konusunda açıklama yaparsa sevinirim.
tetik kardeş konuyu ben dağıtıyorum biraz farkındayım.mesele bu işin ibadet yönü değil biliyorum.ama bu konuyu irdelemek gerekiyor.çünki ya bizim kıldığımız cumalar veya cemaat namazları ziyan oluyor yada diğer kişilerinki ziyan oluyor.
bu ülke darulharpmı darulislammı.darulharp olduğu zaman cumaya gidilmezmi gidilirmi.ben ve benim gibi düşünenlermi yanlış yapıyor diğerlerimi????
hadi bakalım biraz daha beyin cimnastiği yapalım.
bence bu ülke ne darulharp ne darulislam.her konuda olduğu gibi bu konudada ülke olarak sivriyiz.ama bu durum camide devlet memuru olan imamın arkasında namaz kılmaya veya cuma namazına engel değil.
birde para ile namaz kıldıran imamın imamlığı kabul olmaz diyor bu arkadaşlar.sebep bu ülke darulharpmiş ve parayı devlet ödüyormuş.ama hüccetül islamda şu var; imam ibadet karşılığı para alamaz,alırsa imamlığı kabul olmaz.lakin ücreti beytülmalden karşılanıyorsa bunda sorun olmaz.yani imamlığı kabul olur.beytülmal dvletin hazinesi değilmi.ve maaşları devletin hazinesinden karşılanmıyormu?????
selam ve muhabbetleB)B)B)
 

-Esmani-

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Eki 2006
Mesajlar
2,169
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Web Sitesi
islamtarihim.com
RE: kur'an-ı kerim ve önemli açıklamalar

s.a
ben darulharp konusunda ufak bir araştırma yaptım.aşagıda linki veriyorum.darulharp ve darulislam konusunda aranılan her türlü bilgi islam alimlerinin yorumlarıyla bulunuyor.ve çıkan sonuç türkiye darulharp değildir.

http://www.sorularlaislamiyet.com/subpage.php?s=show_qna&id=140&keyword=Darul%20harp

aslında bu konu apayrı bir forum gerektiriyor.ben konuyu darul harpmi darul islammı adıyla yeni bir foruma taşıyorum.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt