Hayızlı ( Adetli Kadın Oruç tutabilir mi ?) İnceleme
Oruç, sayılı günlerdedir. Sizden kim hasta, ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar. Oruca gücü yetmeyenler ise bir yoksul doyumu fidye verir. Bununla birlikte, gönülden kim bir iyilik yaparsa (mesela fidyeyi fazla verirse) o kendisi için daha hayırlıdır. Eğer bilirseniz oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır.Bakara 184
Ayette " Sizden kim hasta..." ifadesinde "sizden.." kelimesi bazı ayetlerde ey iman edenler diyede ifade edilmektedir yani ey iman eden erkek ve kadınlar demektir.Burada şu durum vardır ki hasta kelimesi genel bir kelime olup şu hastalığı ifade eder diyemeyiz.O halde kadınların hayızlı dönemi yani her ay düzenli olarak geçirdikleri bu küçük hastalık’da ayetteki hasta ifadesinin içine girebileceğini rahatlıkla ifade edebiliriz.
Sana kadınların ay hâlini sorarlar. De ki: “O bir ezadır (rahatsızlıktır). Ay hâlinde kadınlardan uzak durun. Temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın. Temizlendikleri vakit, Allah’ın size emrettiği yerden onlara yaklaşın. Şüphesiz Allah çok tövbe edenleri sever, çok temizlenenleri sever.” Bakara 222
O halde hayızlı kadın hasta gurubunun içinde olduğuna göre oruç tutmayıp kaza etmesi yahut fidye vermesi gerekir.
Burada bu ayette hastalıkla ilgili ilginç bir tespitimiz daha var ki o da orucun kaza edilmesi içinde hastalığında geçici bir hastalık olmasını icab eder.Zira sürekli bir hastalığınız var ise orucu kaza edemezsiniz çünkü hastasınız.
Şimdi şu tespitlerimizi yazalım ;
1.Hasta olanlar oruç tutmaz
2.Yolculukta olanlar oruç tutmaz
3.Oruca gücü yetmeyenler
Allah ve Rasulü bu üç tespitte kesinlik ifade eden bir açıklama yapmaz iken bir başkası bu ayete göre ;
1.ayette bahsedilen hastalıklar bunlardır diyemez çünkü bunlardır dese kıyamete kadar gelecek olan hastalıkları nerden bilecek
2.Yolculuk yahut seferilik şudur dese ölçü yahut mesafe verse kıyamete kadar gelecek olan vasıtalardan dolayı bu mesafe ve sürenin hükmü geçerli olmayacaktır.
Hem binesiniz diye, hem de süs olarak atları, katırları ve merkepleri de yarattı. Bilemeyeceğiniz daha nice şeyleri de yaratır.Nahl-8
Yüce Allah Kuranda kıyamete kadar hüccet getirecek evrensel bir dil kullanmıştır.Bu evrensel hitaplara ölçü koyan ulemalar bu evrensel hitabı hadisleri yanlış tevil ederek ayetleri dar bir alan içerisine sokulmaya çalışılmıştır.
Peki Ne yapmalıyız ?
1.Kişi hasta ise ve bu hastalığı sebebi ile oruç tutmak istemiyorsa daha sonra kaza etmek şartıyla tutmamasına müsaade edilmiştir.
Böylece bir çok soru ve gereksiz fetva ortadan kalkmış olur.Örneğin ; Şeker hastasıyım hastalığım sebebiyle iğne yaptırmam gerekiyor orucum bozulur mu ?
Cevap : Allah orucu iyileşinceye kadar sizden kaldırmıştır.Buna mukabil fidye vermeniz sizin için daha hayırlı olacaktır.
Eğer soruyu soran kişi bu durumu bilse zaten bu soruyu sormayacaktı.
2.Yolculuk sebebiyle oruç tutmak istemiyorsa buna ruhsat verilmiştir.Şu kişi yolcudur bu yolcudur diyemeyiz.Herkes yolcu olup olmadığını bilir bu onun Rabbi ile kendi arasındaki meseledir.Ayrıca yolcu kimse garip kimse gibidir başına ne geleceği bilinmez.Eğer bu yolculuk hem kişiyi hem de oruç ibadetini sıkıntıya sokacak ise kişi bundan yani oruç tutmaktan vazgeçmelidir.
3.Oruca gücü yetmeyenler ; Bunları şunlardır diyemeyiz bunları bugün sıralasak kıyamete kadar çalışma şartları hayat şartları değişkenlik gösterdiği için sıralama doğru olmaz ama fikir bağımda birkaç örnek verebiliriz.Hamile kadınlar,ihtiyarlar,açlığa tahammül edemeyenler gibi..
Görüldüğü gibi ayetlerde Yüce Allah kıyamete kadar hiç kimsenin karşı çıkamayacağı bir uslup kullanmıştır.Aynı zamanda bizlere zorluk olmasın diye genişlik ihsan etmiştir.
Güzel İslam dinimiz aslında bu kadar karışık ve zor değil maalesef ;
1.Allah genişlik verir biz daraltırız
2.Allah helal kılar biz haram sayarız
3.Allah kıyamete kadar gelecek insanlar hakkında açık ve net hüküm verir biz bu hükümleri üç beş günlük hüküm haline çeviririz.
Devam edecek inşallah..
Slm ve Dua ile..
Oruç, sayılı günlerdedir. Sizden kim hasta, ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar. Oruca gücü yetmeyenler ise bir yoksul doyumu fidye verir. Bununla birlikte, gönülden kim bir iyilik yaparsa (mesela fidyeyi fazla verirse) o kendisi için daha hayırlıdır. Eğer bilirseniz oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır.Bakara 184
Ayette " Sizden kim hasta..." ifadesinde "sizden.." kelimesi bazı ayetlerde ey iman edenler diyede ifade edilmektedir yani ey iman eden erkek ve kadınlar demektir.Burada şu durum vardır ki hasta kelimesi genel bir kelime olup şu hastalığı ifade eder diyemeyiz.O halde kadınların hayızlı dönemi yani her ay düzenli olarak geçirdikleri bu küçük hastalık’da ayetteki hasta ifadesinin içine girebileceğini rahatlıkla ifade edebiliriz.
Sana kadınların ay hâlini sorarlar. De ki: “O bir ezadır (rahatsızlıktır). Ay hâlinde kadınlardan uzak durun. Temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın. Temizlendikleri vakit, Allah’ın size emrettiği yerden onlara yaklaşın. Şüphesiz Allah çok tövbe edenleri sever, çok temizlenenleri sever.” Bakara 222
O halde hayızlı kadın hasta gurubunun içinde olduğuna göre oruç tutmayıp kaza etmesi yahut fidye vermesi gerekir.
Burada bu ayette hastalıkla ilgili ilginç bir tespitimiz daha var ki o da orucun kaza edilmesi içinde hastalığında geçici bir hastalık olmasını icab eder.Zira sürekli bir hastalığınız var ise orucu kaza edemezsiniz çünkü hastasınız.
Şimdi şu tespitlerimizi yazalım ;
1.Hasta olanlar oruç tutmaz
2.Yolculukta olanlar oruç tutmaz
3.Oruca gücü yetmeyenler
Allah ve Rasulü bu üç tespitte kesinlik ifade eden bir açıklama yapmaz iken bir başkası bu ayete göre ;
1.ayette bahsedilen hastalıklar bunlardır diyemez çünkü bunlardır dese kıyamete kadar gelecek olan hastalıkları nerden bilecek
2.Yolculuk yahut seferilik şudur dese ölçü yahut mesafe verse kıyamete kadar gelecek olan vasıtalardan dolayı bu mesafe ve sürenin hükmü geçerli olmayacaktır.
Hem binesiniz diye, hem de süs olarak atları, katırları ve merkepleri de yarattı. Bilemeyeceğiniz daha nice şeyleri de yaratır.Nahl-8
Yüce Allah Kuranda kıyamete kadar hüccet getirecek evrensel bir dil kullanmıştır.Bu evrensel hitaplara ölçü koyan ulemalar bu evrensel hitabı hadisleri yanlış tevil ederek ayetleri dar bir alan içerisine sokulmaya çalışılmıştır.
Peki Ne yapmalıyız ?
1.Kişi hasta ise ve bu hastalığı sebebi ile oruç tutmak istemiyorsa daha sonra kaza etmek şartıyla tutmamasına müsaade edilmiştir.
Böylece bir çok soru ve gereksiz fetva ortadan kalkmış olur.Örneğin ; Şeker hastasıyım hastalığım sebebiyle iğne yaptırmam gerekiyor orucum bozulur mu ?
Cevap : Allah orucu iyileşinceye kadar sizden kaldırmıştır.Buna mukabil fidye vermeniz sizin için daha hayırlı olacaktır.
Eğer soruyu soran kişi bu durumu bilse zaten bu soruyu sormayacaktı.
2.Yolculuk sebebiyle oruç tutmak istemiyorsa buna ruhsat verilmiştir.Şu kişi yolcudur bu yolcudur diyemeyiz.Herkes yolcu olup olmadığını bilir bu onun Rabbi ile kendi arasındaki meseledir.Ayrıca yolcu kimse garip kimse gibidir başına ne geleceği bilinmez.Eğer bu yolculuk hem kişiyi hem de oruç ibadetini sıkıntıya sokacak ise kişi bundan yani oruç tutmaktan vazgeçmelidir.
3.Oruca gücü yetmeyenler ; Bunları şunlardır diyemeyiz bunları bugün sıralasak kıyamete kadar çalışma şartları hayat şartları değişkenlik gösterdiği için sıralama doğru olmaz ama fikir bağımda birkaç örnek verebiliriz.Hamile kadınlar,ihtiyarlar,açlığa tahammül edemeyenler gibi..
Görüldüğü gibi ayetlerde Yüce Allah kıyamete kadar hiç kimsenin karşı çıkamayacağı bir uslup kullanmıştır.Aynı zamanda bizlere zorluk olmasın diye genişlik ihsan etmiştir.
Güzel İslam dinimiz aslında bu kadar karışık ve zor değil maalesef ;
1.Allah genişlik verir biz daraltırız
2.Allah helal kılar biz haram sayarız
3.Allah kıyamete kadar gelecek insanlar hakkında açık ve net hüküm verir biz bu hükümleri üç beş günlük hüküm haline çeviririz.
Devam edecek inşallah..
Slm ve Dua ile..
