Imâm Cafer Sâdik’in @ naklettigine göre, Resûlullâh @ buyurdular; “Bütün hayirlar kiliçtadir, kilicin gölgesi altindadir. Insanlar kiliç ile yola gelirler. Kiliçlar, Cennet ve Cehennemin anahtaridirlar.”[383]
Imâm Cafer Sâdik’in @ naklettigine göre, Resûlullâh @ buyurdular; “...Kim, cihâdi terkederse, Allâh ona zillet ve fakirlik elbisesini giydirir...”[384]
Âriflerin Imâmi Cafer Sâdik @ buyurdular; “Cihâd, bes vakit namazdan sonra en fazîletli ameldir.”[385]
Siddîk-i Ekber Hz. Imâm Ali el-Murtazâ @ buyurdular; “Allâh cihâdi erkeklere ve kadinlara farz kildi. Erkeklerin cihâdi, mallarini, canlarini Allâh yolunda fedâ etmek, kadinlarin cihâdi ise, esinden gördügü eziyete sabirli olmak, ona mesrû sinirlar içerisinde itaat etmektir. (iyi bir es olmaktir.)”[386]
Yine Imâm Cafer Sâdik’in @ naklettigine göre, Fârûk-u Âzam Imâm Ali @ söyle dedi; “Resûlullâh @ beni savasa gönderdiginde söyle buyurdular; Ey Ali! Hiç kimseyi Allâh’in dînine davet etmeden -Hakkiyla teblîg görevini yerine getirmeden- öldürme. Bir kimsenin, senin elinle hidâyete erismesi, üzerine Günesin dogup battigi her seyin senin olmasindan daha hayirlidir...”[387]
Imâm Ali’nin @ naklettigine göre, Peygamber efendimiz @ Hendek savasi günlerinde söyle buyurmuslardir; “Harp, hîledir...”[388]
Sâdiklarin Imâmi Cafer Sâdik’in @ ceddinden naklettigine göre, Resûlullâh @ söyle buyurdular; “Darda kalmis bir Müslüman kardesinin yardim çagrisina imkâni oldugu halde kulak vermeyenler, (kâmil) Müslüman sayilmazlar.”[389]
Seyyidü’s Sâcidîn Imâm Zeynü’lâbidîn’in @ nakline göre, Kâinâtin efendisi, Sultanlar Sultâni, Ehl-i Beyt’in Pîri, Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafâ buyurdular; “Allâh katinda hiç bir sey, Allâh’in yolunda dökülen bir damla kandan daha üstün degildir.”[390]
Kâinâtin Sultâni Peygamberimiz @ buyurdular; “En fazîletli cihâd, zâlim bir öndere karsi hakki söylemektir.”
®Islâm’a göre bir kimsenin cihâda katilmasinin farz olmasi için bir takim sartlar gerekir: Öyle ki, kisi;
®Akilli olmalidir.
®Bulûg çagina ermis olmalidir.
®Hür olmalidir.
®Erkek olmalidir.
®Pîr-i fâni, çok yasli olmamalidir.
®Cihâda katilamayacak kadar kötürüm, hasta vs. olmamalidir.
®Kör olmamalidir.
Islâm vatani her Müslüman’dan yardim görmeyi gerektirecek kadar büyük bir tehlike altinda ise, kadinlar, yaslilar, çocuklar, köleler, hasta olanlar vs. de duruma, savas yapilan çagin teknigine göre cihâda katilmak üzere görev alabilirler ve bu farz böylesi durumlarda onlar için de baglayici bir emir olabilir.
Müslüman’lar, zâlim önderlerin emri ile cihâda katilmazlar. Böyle bir savasa zorlanacak olurlarsa savas cephesinde nefsi müdâfaa yaparlar, zâlimin zulmünün yayilmasi yolunda çalismazlar.
Ancak, Islâm’in hayâtiyeti söz konusu ve Müslüman’larin mali, namusu ve benzeri degerleri kâfirlerin ayaklari altinda çignenme tehlikesi geçirirse, o zaman zâlimin emri ile de olsa bu savasa katilmak her Müslüman’in boynuna borçtur.
Kâfirin, küfür ve nifak sistemlerinin emri ve icbâri durumunda da yapilacak sey aynidir. Ancak, böylesi sistemlerin yapacagi hiç bir savas cihâd olarak isimlendirilemez. Ve kutsallik çehresine-görüntüsüne büründürülemez.
Bir de bunlardan ayri olarak, kisinin kendi iç dünyâsinda yapmasi gereken bir cihâd var ki,
Islâm buna “Cihâd-i Ekber” (Büyük Cihâd) adini vermektedir. “Içsel olgunluk” da diyebilecegimiz Cihâd-i Ekber,
Islâm düsmani kâfirlere karsi yapilmasi farz olan diger cihaddan asagi degil, belki onun da fevkinde bir farîzadir.
Çünkü insanin yapmis oldugu bütün ibâdetlerin nihâî hedefi;
nefse hâkim olma, seytânin egemenligi altina girmeme ve Allâh’a hakkiyla kul olmaya yöneliktir.
Bu hedefi gütmeyen namaz; namaz degildir, oruç; oruç degildir, zekat; zekat degildir,
cihâd da cihâd degildir.
Cihad, Islam'in en yüce kalesidir!
Imam Ali buyurdu ki:
Ey Allah"in kullari, noksan sifatlardan münezzeh olan
Allah"a yönelenlerin sarildiklari en üstün vesile:
O’na, peygamberlerine ve bu peygamberlerin Allah indinden getirdikleri vahye inanmaktir;
Allah yolunda cihad etmektir; cihad, Islam"in en yüce kalesidir;
Allah"in birligini (kelime-i tevhit olan "la ilahe illallah"i) ikrar etmektir;
bu insanin fitratindadir; namaz kilmaktir;
çünkü din, namazdan ibarettir; zekâti vermektir; bu da bir farizadir; ramazan ayinin orucunu tutmaktir;
o sapasaglam bir siperdir; hacca ve umreye gitmektir; hac ve umre yoksullugu giderip günahlari bagislatir,
günahlari örter ve cennete gitmeye sebep olur; sila-i rahimde bulunmaktir; o servetin artmasina,
ömrün uzamasina ve sayinin çogalmasina vesile olur; gizlice sadaka vermektir; o günahlarin bagislanmasina vesile olur ve
Allah"in gazabini giderir; açiktan sadaka vermektir; o kötü ölümleri geri çevirir ve baskalarina iyilik yapmaktir,
bu da kötü hadiselerden korur. (Diybac ismiyle me;hur hutbesinden / Tuhaf’ul- Ukul)
Imâm Cafer Sâdik’in @ naklettigine göre, Resûlullâh @ buyurdular; “...Kim, cihâdi terkederse, Allâh ona zillet ve fakirlik elbisesini giydirir...”[384]
Âriflerin Imâmi Cafer Sâdik @ buyurdular; “Cihâd, bes vakit namazdan sonra en fazîletli ameldir.”[385]
Siddîk-i Ekber Hz. Imâm Ali el-Murtazâ @ buyurdular; “Allâh cihâdi erkeklere ve kadinlara farz kildi. Erkeklerin cihâdi, mallarini, canlarini Allâh yolunda fedâ etmek, kadinlarin cihâdi ise, esinden gördügü eziyete sabirli olmak, ona mesrû sinirlar içerisinde itaat etmektir. (iyi bir es olmaktir.)”[386]
Yine Imâm Cafer Sâdik’in @ naklettigine göre, Fârûk-u Âzam Imâm Ali @ söyle dedi; “Resûlullâh @ beni savasa gönderdiginde söyle buyurdular; Ey Ali! Hiç kimseyi Allâh’in dînine davet etmeden -Hakkiyla teblîg görevini yerine getirmeden- öldürme. Bir kimsenin, senin elinle hidâyete erismesi, üzerine Günesin dogup battigi her seyin senin olmasindan daha hayirlidir...”[387]
Imâm Ali’nin @ naklettigine göre, Peygamber efendimiz @ Hendek savasi günlerinde söyle buyurmuslardir; “Harp, hîledir...”[388]
Sâdiklarin Imâmi Cafer Sâdik’in @ ceddinden naklettigine göre, Resûlullâh @ söyle buyurdular; “Darda kalmis bir Müslüman kardesinin yardim çagrisina imkâni oldugu halde kulak vermeyenler, (kâmil) Müslüman sayilmazlar.”[389]
Seyyidü’s Sâcidîn Imâm Zeynü’lâbidîn’in @ nakline göre, Kâinâtin efendisi, Sultanlar Sultâni, Ehl-i Beyt’in Pîri, Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafâ buyurdular; “Allâh katinda hiç bir sey, Allâh’in yolunda dökülen bir damla kandan daha üstün degildir.”[390]
Kâinâtin Sultâni Peygamberimiz @ buyurdular; “En fazîletli cihâd, zâlim bir öndere karsi hakki söylemektir.”
®Islâm’a göre bir kimsenin cihâda katilmasinin farz olmasi için bir takim sartlar gerekir: Öyle ki, kisi;
®Akilli olmalidir.
®Bulûg çagina ermis olmalidir.
®Hür olmalidir.
®Erkek olmalidir.
®Pîr-i fâni, çok yasli olmamalidir.
®Cihâda katilamayacak kadar kötürüm, hasta vs. olmamalidir.
®Kör olmamalidir.
Islâm vatani her Müslüman’dan yardim görmeyi gerektirecek kadar büyük bir tehlike altinda ise, kadinlar, yaslilar, çocuklar, köleler, hasta olanlar vs. de duruma, savas yapilan çagin teknigine göre cihâda katilmak üzere görev alabilirler ve bu farz böylesi durumlarda onlar için de baglayici bir emir olabilir.
Müslüman’lar, zâlim önderlerin emri ile cihâda katilmazlar. Böyle bir savasa zorlanacak olurlarsa savas cephesinde nefsi müdâfaa yaparlar, zâlimin zulmünün yayilmasi yolunda çalismazlar.
Ancak, Islâm’in hayâtiyeti söz konusu ve Müslüman’larin mali, namusu ve benzeri degerleri kâfirlerin ayaklari altinda çignenme tehlikesi geçirirse, o zaman zâlimin emri ile de olsa bu savasa katilmak her Müslüman’in boynuna borçtur.
Kâfirin, küfür ve nifak sistemlerinin emri ve icbâri durumunda da yapilacak sey aynidir. Ancak, böylesi sistemlerin yapacagi hiç bir savas cihâd olarak isimlendirilemez. Ve kutsallik çehresine-görüntüsüne büründürülemez.
Bir de bunlardan ayri olarak, kisinin kendi iç dünyâsinda yapmasi gereken bir cihâd var ki,
Islâm buna “Cihâd-i Ekber” (Büyük Cihâd) adini vermektedir. “Içsel olgunluk” da diyebilecegimiz Cihâd-i Ekber,
Islâm düsmani kâfirlere karsi yapilmasi farz olan diger cihaddan asagi degil, belki onun da fevkinde bir farîzadir.
Çünkü insanin yapmis oldugu bütün ibâdetlerin nihâî hedefi;
nefse hâkim olma, seytânin egemenligi altina girmeme ve Allâh’a hakkiyla kul olmaya yöneliktir.
Bu hedefi gütmeyen namaz; namaz degildir, oruç; oruç degildir, zekat; zekat degildir,
cihâd da cihâd degildir.
Cihad, Islam'in en yüce kalesidir!
Imam Ali buyurdu ki:
Ey Allah"in kullari, noksan sifatlardan münezzeh olan
Allah"a yönelenlerin sarildiklari en üstün vesile:
O’na, peygamberlerine ve bu peygamberlerin Allah indinden getirdikleri vahye inanmaktir;
Allah yolunda cihad etmektir; cihad, Islam"in en yüce kalesidir;
Allah"in birligini (kelime-i tevhit olan "la ilahe illallah"i) ikrar etmektir;
bu insanin fitratindadir; namaz kilmaktir;
çünkü din, namazdan ibarettir; zekâti vermektir; bu da bir farizadir; ramazan ayinin orucunu tutmaktir;
o sapasaglam bir siperdir; hacca ve umreye gitmektir; hac ve umre yoksullugu giderip günahlari bagislatir,
günahlari örter ve cennete gitmeye sebep olur; sila-i rahimde bulunmaktir; o servetin artmasina,
ömrün uzamasina ve sayinin çogalmasina vesile olur; gizlice sadaka vermektir; o günahlarin bagislanmasina vesile olur ve
Allah"in gazabini giderir; açiktan sadaka vermektir; o kötü ölümleri geri çevirir ve baskalarina iyilik yapmaktir,
bu da kötü hadiselerden korur. (Diybac ismiyle me;hur hutbesinden / Tuhaf’ul- Ukul)