Resul Aydın
Kayıtlı Kullanıcı
"dünyada hiç bir ihtilalci görülmemiştirki, "yıkmak"ta göstermiş olduğu başarıyı,
"yapmak"tada gösterebilmiş olsun"
fi tarihinde, dünyanın bir ülkesinde militer ihtilal olur
askeri güçler yönetime el koyarlar.
Amaç, ülkede oluşmuş olan, ekonomik siyasi iç huzursuzluk tıkanmışlığına son
vermektir.
Aradan belli bir zaman geçer, ihtilalci kurmay generaller ülkede kısmende olsa
sağlanmış olan asayişi, genel anlamda teftiş amacıyla denetlemek için ülkenin
belli başlı illerini gezmeye başlarlar.
Ihtilal öncesi görev yapmış oldukları vilayetin, mülk-i erkanını ziyaret ettikden
sonra, derler"ki, burası bizim en önemli görevlerde bulunmuş olduğumuz
vilayetlerden birisi, falan yerde önemli bir askeri birliğimiz var, orayıda bir
ziyaret edelim
akşam olmak üzeredir.
Kışlaya varırlar, nizamiye kapısından içeri girerler. Rütbeli rütbesiz tüm personel intizamı sağlamaya çalışırlarken, generallerden biri rütbeli bir subaya
kışlanın her hangi bir sıkıntısı olup olmadığını sorar.
Subay; hiç bir sıkıntımız yoktur komutanım der.
General, peki bölükler şu anda ne işle meşguller diye sorar.
Subay; gece dersi eğitimi görüyorlar der.
Kışla içerisinde yürürlerken gerçektende her bölüğün kendi eğitim bölgelerinde
gece dersinde olduklarını görür ve bir bölüğün bulunduğu mahale doğru
yönelirler.
Bölüğün başında ders veren uzman bir çavuş vardır.
Generalleri görünce, hazırol vaziyetine geçer ve tekmilini verir.
General, rahat ol evladım der.
Ne dersi çalışıyorsunuz.
çavuş, uzunluk ölçülerini komutanım der.
General, tüm askerlere dönüp, komutanınızın anlattıklarının ışığında verilen bilgileri öğrenebiliyormusunuz diye sorar.
Askerler hep birden, evet komutanım derler.
General, peki der, askerlerin tümünü şöyle bir süzdükden sonra;
"sen" evladım sen, komutanının anlattıklarını sende öğrenebildinmi.
Asker, tam bir hazırol vaziyetinde, evet komutanım der.
General, peki söyle bakayım evladım; benim boyum kaç?
Asker, generali şöyle baştan aşağı bir süzer, ve derki; komutanım sizin boyunuz
1.85.
General şaşırmıştır. çünki asker soruyu milimiline bilmiştir şaşkınlığını belli
etmemek için, yanında bulunan diğer dört generallerden birini işaret ederek,
benim boyumu bilmiş olman bir tesadüf olabilir, onun için söyle bakayım
bu komutanının boyu kaç?
Asker, onuda şöyle bir süzer ve bu komutanımın boyuda 1.81 der.
Cevap milimetriktir, şaşkınlık ve merak bir o kadar artmıştır.
Merak bu ya; üçüncü general, dördüncü general, beşinci general derken asker
hepsinin boyunu milimetrik olarak bilir.
General, aferin ; işte asker bilim ve teknik açısından böyle tam donanımlı olmalı.
General, soru sorduğu askere dönerek, aferin evladım, peki ama benim ve diğer
komutanlarının boylarını milimetrik olarak nasıl bildin, der
asker, o an"a kadar olan psikolojik sıkıntıdan kurtulmuş olmanın rahatlığı ile
bundan kolayı ne var komutanım, ben sivildeyken kerestecilik yapardım,
keresteleri boylarına göre ben tasnif ederdim, oradan iyi biliyorum der.....!!
"yapmak"tada gösterebilmiş olsun"
fi tarihinde, dünyanın bir ülkesinde militer ihtilal olur
askeri güçler yönetime el koyarlar.
Amaç, ülkede oluşmuş olan, ekonomik siyasi iç huzursuzluk tıkanmışlığına son
vermektir.
Aradan belli bir zaman geçer, ihtilalci kurmay generaller ülkede kısmende olsa
sağlanmış olan asayişi, genel anlamda teftiş amacıyla denetlemek için ülkenin
belli başlı illerini gezmeye başlarlar.
Ihtilal öncesi görev yapmış oldukları vilayetin, mülk-i erkanını ziyaret ettikden
sonra, derler"ki, burası bizim en önemli görevlerde bulunmuş olduğumuz
vilayetlerden birisi, falan yerde önemli bir askeri birliğimiz var, orayıda bir
ziyaret edelim
akşam olmak üzeredir.
Kışlaya varırlar, nizamiye kapısından içeri girerler. Rütbeli rütbesiz tüm personel intizamı sağlamaya çalışırlarken, generallerden biri rütbeli bir subaya
kışlanın her hangi bir sıkıntısı olup olmadığını sorar.
Subay; hiç bir sıkıntımız yoktur komutanım der.
General, peki bölükler şu anda ne işle meşguller diye sorar.
Subay; gece dersi eğitimi görüyorlar der.
Kışla içerisinde yürürlerken gerçektende her bölüğün kendi eğitim bölgelerinde
gece dersinde olduklarını görür ve bir bölüğün bulunduğu mahale doğru
yönelirler.
Bölüğün başında ders veren uzman bir çavuş vardır.
Generalleri görünce, hazırol vaziyetine geçer ve tekmilini verir.
General, rahat ol evladım der.
Ne dersi çalışıyorsunuz.
çavuş, uzunluk ölçülerini komutanım der.
General, tüm askerlere dönüp, komutanınızın anlattıklarının ışığında verilen bilgileri öğrenebiliyormusunuz diye sorar.
Askerler hep birden, evet komutanım derler.
General, peki der, askerlerin tümünü şöyle bir süzdükden sonra;
"sen" evladım sen, komutanının anlattıklarını sende öğrenebildinmi.
Asker, tam bir hazırol vaziyetinde, evet komutanım der.
General, peki söyle bakayım evladım; benim boyum kaç?
Asker, generali şöyle baştan aşağı bir süzer, ve derki; komutanım sizin boyunuz
1.85.
General şaşırmıştır. çünki asker soruyu milimiline bilmiştir şaşkınlığını belli
etmemek için, yanında bulunan diğer dört generallerden birini işaret ederek,
benim boyumu bilmiş olman bir tesadüf olabilir, onun için söyle bakayım
bu komutanının boyu kaç?
Asker, onuda şöyle bir süzer ve bu komutanımın boyuda 1.81 der.
Cevap milimetriktir, şaşkınlık ve merak bir o kadar artmıştır.
Merak bu ya; üçüncü general, dördüncü general, beşinci general derken asker
hepsinin boyunu milimetrik olarak bilir.
General, aferin ; işte asker bilim ve teknik açısından böyle tam donanımlı olmalı.
General, soru sorduğu askere dönerek, aferin evladım, peki ama benim ve diğer
komutanlarının boylarını milimetrik olarak nasıl bildin, der
asker, o an"a kadar olan psikolojik sıkıntıdan kurtulmuş olmanın rahatlığı ile
bundan kolayı ne var komutanım, ben sivildeyken kerestecilik yapardım,
keresteleri boylarına göre ben tasnif ederdim, oradan iyi biliyorum der.....!!