Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Abdurrahim Karakoç şiirleri (1 Kullanıcı)

selimoglu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2006
Mesajlar
504
Tepki puanı
0
Puanları
0
ZAVALLILAR ARKADA



Kevser bardakları atıldı raftan

Her şaraba KÜP olanlar ön safta.

İffet timsalleri kovuldu saftan

Her bebeğe TÜP olanlar ön safta.



Kurt revaçta, kuzu düştü gündemden

Yemeklerin tuzu düştü gündemden

Haysiyet, tevazu düştü gündemden

Her şalvara CEP olanlar ön safta.



On partiyle flört yapan yiğitler

El yalayıp etek öpen yiğitler

Canlı, cansız puta tapan yiğitler

Her çöplükte ÇÖP olanlar ön safta.



Sayınlar var, zaman çalar zamandan

İkram sağar süpürgeden, samandan

Puştlar amir, hokkabazlar kumandan

Her baltaya SAP olanlar ön safta.



Dahiler var, muz aşılar meşeye

Cin çıkarır, cin doldurur şişeye

Köşe dönücüler yattı köşeye

Her çembere ÇAP olanlar ön safta.



Fırtına başladı, meltemler dindi

Namus, ahlâk, vakar tahtından indi

Postallar, papuçlar kıymete bindi

Her kelleye KEP olanlar ön safta.



İnancına uyandadır adamlık

Zarardadır, ziyandadır adamlık

Gören yok ki ne yandadır adamlık

Her şerife COP olanlar ön safta.



Aç gözleri makam hırsı bürüdü

Siyasi zırzopluk aldı-yürüdü

Sosyal yapı, milli doku çürüdü

Her hastaya HAP olanlar ön safta.

Abdurrahim KARAKOÇ
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
47
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
Gönlümdeki Gurbet

Dost ülkeler duman duman önümde
Daglarin alninda gurbet yazili
Göv göcekler firez oldu gönlümde
Çamlarin dalinda gurbet yazili

Ilgit ilgit yeller eser ovadan
Kuslar tüm tedirgin kalkar yuvadan
Özümüz gövünür yanik havadan
Sazlarin telinde gurbet yazili

Gene yanar oldu bagrimin basi,
Nasil söner bu sevginin atesi?
Oguzlar soyunun savas yoldasi
Atlarin nalinda gurbet yazili

Bir canim olsa da yurt için versem
Ufka nakis nakis kanimi sersem
Kalk gardas silaya gidelim desem
Ötüken yolunda gurbet yazili

 

_YUSUF_

Yönetici
Katılım
26 Haz 2008
Mesajlar
4,070
Tepki puanı
1,043
Puanları
113
Yaş
43
Selamün Aleyküm
Üstad yine güzel dokundurmalar yapmış
Paylaştığınız için sağolun
Selam ve dua ile
 

selimoglu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2006
Mesajlar
504
Tepki puanı
0
Puanları
0
Selamün Aleyküm
Üstad yine güzel dokundurmalar yapmış
Paylaştığınız için sağolun
Selam ve dua ile

Aleyküm Selam muhterem..Evet, zaman zaman Üstad Karakoçun şiirlerini form arkadaşları ile paylaşıyoruz..Okunuyormu okunmuyormu bilemiyorum ama, yinede bir okuyan çıkar umudu ile buraya taşıyoruz..
Teşekkür ederiz efendim Allah razı olsun..
 

selimoglu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2006
Mesajlar
504
Tepki puanı
0
Puanları
0
HIYARNAME


Belli vazifesini yapmış Bostancıbaşı

Sabahleyin baktım ki hıyarla dolmuş çarşı



Dizilmiş tablalara uzunu ve kısası

Kurmuşlar hal içinde maruf hıyar masası



Hıyar deyip geçmeyin, şifadır çok maraza

Koklatırsınız kurda, yedirirsiniz kaza



Hıyarın pörsümüşü çobana azık olur

Tazesi, endamlısı çadıra kazık olur



Hıyarın çaparı var, beyazı, langası var

Pazarlarda bölüğü, bakkalda mangası var



Al küçüğü turşu kur, büyüğü salata yap

Kırk dört santimliğini kamyona balata yap



Memleket baştan başa hıyar tarlası gardaş

Bu toprakta yetişir hıyarın hası gardaş



Seyreyle hıyarları sabahın seherinde

Altmış okka vitamin dans eder beherinde



Seracı hıyarları cılız ve kısa olur

Medya suyu verince topala asa olur



Hıyarın kıymetini bilmemek nankörlüktür

Halka hıyar dağıtmak en büyük bonkörlüktür



Çiçeği burnundası makbulmüş bir zamanlar

Hıyardaki hassayı bostancıbaşı anlar



Derler ki, hıyar taze, hıyar ucuz olmalı

Hıyar seven adamda beş çuval tuz olmalı



Nerde konuşan hıyar, nerde yürüyen hıyar

Peşinden milyonlarca dâhi sürüyen hıyar



Gün gelecek hepsini göreceksiniz elbet

Her hıyara statü vereceksiniz elbet



Belâgatı yükselir hıyar yiyen adamın

Ruhuna revnak gelir hıyar yiyen madamın



Günümüz hıyar kesme, hıyar soyma günüdür

Vatan-millet aşkıyla hıyar oyma günüdür



Kral sofralarına lâyık olmalı hıyar

Siyaset denizinde kayık olmalı hıyar



Kalkınacak bir ülke hıyar ihraç etmeli

Yetişmiş hıyarları başına taç etmeli



Hıyar seminerleri yapmalıyız durmadan

Kuru hıyar evlâdır baldan ve kavurmadan



Bırakın çağdaşlığı, bırakın sağı-solu

Toprağımız mümbittir, her taraf hıyar dolu



Çıktık açık alınla hıyarlar bostanından

Alınmasın kelekler bu hıyar destanından



Selâm olsun tablada, dalda yatan hıyara

Selâm olsun alkışa göbek atan hıyara



Selâm olsun toprağa ve suya ve gübreye

Helâl olsun besteye, helâl olsun güfteye



Tazelendi bilcümle hıyarların şerefi

Ne mutluluk bizlere, tutturduysak hedefi.


Abdurrahim KARAKOÇ
 

bir_umut

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Şub 2009
Mesajlar
2,564
Tepki puanı
4
Puanları
0
Yaş
41
selimoğlu eline yüreğine sağlık kardeşim ;) bu gibi paylaşımlar pek rağbet görmese de bu sitede dediğin gibi illa bi okuyan çıkar bugün olmazsa yarın :)

üstada diyecek söz yok zaten Allah cc ömürüne ömür katsın...
 

selimoglu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2006
Mesajlar
504
Tepki puanı
0
Puanları
0
selimoğlu eline yüreğine sağlık kardeşim ;) bu gibi paylaşımlar pek rağbet görmese de bu sitede dediğin gibi illa bi okuyan çıkar bugün olmazsa yarın :)

üstada diyecek söz yok zaten Allah cc ömürüne ömür katsın...

Teşekkür ederiz efendim.Allah razı olsun..Evet bu tür paylaşımlar pek alaka görmüyor..Nedense bizler efden- püfden konulara aşırı bir ilgi duyarızda, hem dini hemde kültürel konulara gereken alakayı göstermeyiz..Bunu söylerkende kendi nefsimi kasdederek söylüyorum. Değerli üye kardeşlerimize asla bir sözüm olmazda, olamazda..

GENELGE



Dar zamanda düşmanların altına

At olanlar safımıza gelmesin

Garibanın, fukaranın sırtına

Bit olanlar safımıza gelmesin



Ağırlık, irilik ölçüsün bırak

Tartıya vurulmaz beyinle, yürek

Bu ülkede iman gerek, ruh gerek

Et olanlar safımıza gelmesin.



Öte dursun işkembeden atanı

Lâzım değil kaçan ile yatanı

Menfaate rüşvet verip vatanı

Fit olanlar safımıza gelmesin



Sapıklar her yerde atsa da çamur

Gerçek mayasına kuvuştu hamur

Adam istiyoruz dört başı mamur

İt olanlar safımıza gelmesin.



Gönül bahçesinde korku gezeni

Asla kabul etmez ülkü düzeni

Sevdası, sabırı, aklı, izanı

Kıt olanlar safımıza gelmesin.



Biz zulüm ayında güneş çağıyız

Hira'dan feyzalan Tanrıdağ'ıyız

Biz meyve bahçesi, üzüm bağıyız

Ot olanlar safımıza gelmesin.



Parolamız her zamanda, her yerde:

Ölmek var da baş eğmek yok namerde

Bu imana, bu ülküye, bu derde

Yad olanlar safımıza gelmesin.

Abdurrahim KARAKOÇ


 

selimoglu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2006
Mesajlar
504
Tepki puanı
0
Puanları
0
AYIP
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.

Ayların sırtında yıllar taşındı,
Sanma ki garibi eller düşündü.
Bebekler evlendi,yollar aşındı
Kozalaklar çınar oldu gel gayrı.

Hesap et sen,gurbet ile
Otuz ay tutuldu kolay mı dile?
Hapisler,sürgünler,esirler bile
Sılasına döner oldu gel gayrı.

Gönlüm sende,gözüm yollarda durdu,
Saat isyan etti,takvim kudurdu.
Hasret hançerini bağrıma vurdu
yüreciğim kanar oldu gel gayrı.

Emeği boşadır yuvasız kuşun...
Nerdeyse toprağa değecek başın.
Beni düşünmezsen kendini düşün
Herkes seni kınar oldu gel gayrı.



ABDURRAHİM KARAKOÇ[/B]
 

selimoglu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2006
Mesajlar
504
Tepki puanı
0
Puanları
0
Mirasyedi Nesil

Devlet devlet diye naralar atıp
Devleti harcadık... daha ne kaldı?
Milli duyguları ucuza satıp
Milleti harcadık... daha ne kaldı?

Parti merkezleri kıblemiz oldu
Kirli-paslı giren tertemiz oldu(!)
Kazanan kesemiz, midemiz oldu
Ümmeti harcadık... daha ne kaldı?

PKK “Kürdüm” der, Kürtleri vurur
Alevî, Sünnî’den uzakta durur
Dindar, karşısında lâik’i bulur
Vahdeti harcadık... daha ne kaldı?

Nereye baktıksa hoş bakamadık
Bir düştük, bir daha hiç kalkamadık
Sarıldık dünyaya, bırakamadık
Ahreti harcadık... daha ne kaldı?

Dilendik batıda, dağıttık şarkta
Ar-namus kalmadı ev ile barkta
Ekranda, sahnede, caddede, parkta
İffeti harcadık... daha ne kaldı?

Sözleri, zehirli yılan ettik biz
Her şeyi her şeyi yalan ettik biz
Sevgiyi, dostluğu talan ettik biz
Hürmeti harcadık... daha ne kaldı?

Şartlandık en cani arzular için
Koymadık tek mâni, arzular için
Üç günlük nefsânî arzular için
Cenneti harcadık... daha ne kaldı?

Vurduk, çaldık, çırptık bin bir iş yaptık
Gözümüze, gönlümüze diş yaptık
Yöneldik israfa, gösteriş yaptık
Nimeti harcadık... daha ne kaldı?

Saldılar batıya, bir batıl izden
Umutlar, hayaller kırıldı dizden
Sılayı aldılar ellerimizden
Gurbeti harcadık... daha ne kaldı?

Zevk-safa içinde şah ile vezir
Biri “hâkimim” der, birisi “Hızır”
Bekledik bekledik gelmedi huzur
Mühleti harcadık... daha ne kaldı?

Çağ delirdi... beden hasta, can hasta
Haram dolu, riya dolu her tasta
Akıl iflastadır, amel iflasta
Rahmeti harcadık... daha ne kaldı?

Ahbaplık-komşuluk nerde erenler?
Duruyorsa haber versin görenler
Söyleyin söyleyin eski yârenler
Sohbeti harcadık... daha ne kaldı?

Sünneti kaybettik, farzı kaybettik
Sahabeden miras tarzı kaybettik
Manevî talebi, arzı kaybettik
Kısmeti harcadık... daha ne kaldı?

06.07.2000
Parmak İzi(sh.27)

Abdurrahim Karakoç
 

Narı Yar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Nis 2010
Mesajlar
8
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
en sevdiğim şiirlerinden;
Ben Hep Seni Düşünürüm

Aşktan yana söz duyunca
Ben hep seni düşünürüm
Uçsuz hayaller boyunca
Ben hep seni düşünürüm

Yıldızlar kayar yüceden
Renkler sıyrılır geceden
Yüreğim sızlar inceden
Ben hep seni düşünürüm

Aklın ucu değer hiçe
Yol ararım içten içe
Kainat uyur sessizce
Ben hep seni düşünürüm

Korkunun bittiği yerde
Haz duyarım ince ince
Bir mezar görsem bir yerde
Ben hep seni düşünürüm

Zaman hep sonsuza akar;
Meyve dökülür, dal kalkar
Çiçeklere bakar baakr
Ben hep seni düşünürüm

Rüzgar eser ilden İl'e
Sağlıkta bitmez bu çile
'Var'dan öte, 'Yok'ta bile
Ben hep seni düşünürüm
 

sahaff

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Kas 2009
Mesajlar
276
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
en sevdiğim şiirlerinden;
Ben Hep Seni Düşünürüm

Aşktan yana söz duyunca
Ben hep seni düşünürüm
Uçsuz hayaller boyunca
Ben hep seni düşünürüm

Yıldızlar kayar yüceden
Renkler sıyrılır geceden
Yüreğim sızlar inceden
Ben hep seni düşünürüm

Aklın ucu değer hiçe
Yol ararım içten içe
Kainat uyur sessizce
Ben hep seni düşünürüm

Korkunun bittiği yerde
Haz duyarım ince ince
Bir mezar görsem bir yerde
Ben hep seni düşünürüm

Zaman hep sonsuza akar;
Meyve dökülür, dal kalkar
Çiçeklere bakar baakr
Ben hep seni düşünürüm

Rüzgar eser ilden İl'e
Sağlıkta bitmez bu çile
'Var'dan öte, 'Yok'ta bile
Ben hep seni düşünürüm

Ne kadar güzel yazılmış bir şiir. paylaşım için sağolun
 

selimoglu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2006
Mesajlar
504
Tepki puanı
0
Puanları
0
Kime Gardaş Deyim?
Yalan,dolan ile garip köylümü
Aldatıp soyana gardaş mı deyim?
Allah´ın emrine isyan edip de
Şeytan´a uyana gardaş mı deyim?

'Çağdışı kural' der, ar, namus, haya..
Yol olur boynuzu dünyadan aya!
Cinsel toleranslı o dümbük baya,
Şo çıplak bayana gardaş mı deyim?

Bacısız, gardaşsız kalsam da garip,
Sahtekara gardaş olamam varıp,
Camide ön safa karargah kurup
Kul hakkı yiyene gardaş mı deyim?

Dinime taş atan dini güdüğe,
Irkıma küfreden iğrenç düdüğe,
Davasız, gayesiz şo pis hödüğe,
Şo sözden cayana gardaş mı deyim?

Olmalı gardaşlık lâle, gül gibi,
Resulü Zişanla Cebrail gibi
Bizi bize düşman edip el gibi,
Bu hâle koyana gardaş mı deyim?

Bilgi, Özmen, Imamoğlu, Kahraman,
'Öç'diye çağrışır yüce makamdan
Diyemem.. şehitler tutar yakamdan!
Gardaşa kıyana gardaş mı deyim?

Tezimiz Türk-İslâm böyle biline
Söz verdik, baş koyduk ülkü yoluna
Mao´nun piçine, Marks´ın kuluna
Yılana, çayana gardaş mı deyim?

Vur Emri(sh.196)


Abdurrahim Karakoç
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
47
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
Dün Gece

Çelik testereyle kestim suları
Yıkadım duvara astım suları...
Düşümde düşüme girdim dün gece

Buluta yaslandım ışığı tuttum.
Seni hatırladım, seni unutdum
Kendimi kendime sordum dün gece

Topladım yolları eyledim yumak
Musalladan gayri görmedim durak...
Durmadan düşünüp durdum dün gece

Toprağı boyadım otlar ağladı
Oturdum kalkmadım atlar ağladı...
Tuttum yorgunlğu yordum dün gece

Dertler gecikince gidip yokladım
Yırtık bohçalarda umut sakladım
Kırgınlık bağını kırdım dün gece

Şişelerde mahkum çiçek kokusu
Yağdı yüreğime renk renk korkusu...
Yok yere yokluğu vurdum dün gece

Ay doğdu gölgeler çöktü üstüme
Hicran alev alev aktı üstüme.
Gözümü yollarda gördüm dün gece

Aydınlığa koştum karanlık çıktı
Her sevgi, her vefa bir anlık çıktı...
Güç-bela ben bana vardım dün gece

Dosta şiir yazdım `hatıra` dedim
Belki bir dost gele otura dedim
Gönlümü toprağa serdim dün gece

Abdurrahim Karakoç
 

selimoglu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2006
Mesajlar
504
Tepki puanı
0
Puanları
0
Dün Gece

Çelik testereyle kestim suları
Yıkadım duvara astım suları...
Düşümde düşüme girdim dün gece

Buluta yaslandım ışığı tuttum.
Seni hatırladım, seni unutdum
Kendimi kendime sordum dün gece

Topladım yolları eyledim yumak
Musalladan gayri görmedim durak...
Durmadan düşünüp durdum dün gece

Toprağı boyadım otlar ağladı
Oturdum kalkmadım atlar ağladı...
Tuttum yorgunlğu yordum dün gece

Dertler gecikince gidip yokladım
Yırtık bohçalarda umut sakladım
Kırgınlık bağını kırdım dün gece

Şişelerde mahkum çiçek kokusu
Yağdı yüreğime renk renk korkusu...
Yok yere yokluğu vurdum dün gece

Ay doğdu gölgeler çöktü üstüme
Hicran alev alev aktı üstüme.
Gözümü yollarda gördüm dün gece

Aydınlığa koştum karanlık çıktı
Her sevgi, her vefa bir anlık çıktı...
Güç-bela ben bana vardım dün gece

Dosta şiir yazdım `hatıra` dedim
Belki bir dost gele otura dedim
Gönlümü toprağa serdim dün gece

Abdurrahim Karakoç

ALLAH razı olsun..Üstadın bu harika şiirini paylaştığınız için teşekkürler...
 

selimoglu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2006
Mesajlar
504
Tepki puanı
0
Puanları
0
Şüpheliyim Bre Dostlar


İki ayaklıydı, konuşuyordu
“İnsandır” dediler, ben inanmadım.
Kediye benzettim… Artık yiyordu
“Aslandır” dediler, ben inanmadım.

Fala baktı, aynalara bakmadı
Hayalimde müspet iz bırakmadı
Başköşeye bağdaş kurdu, kalkmadı
“Mihmandır” dediler, ben inanmadım.

Her gün bir kılıkta gördüğüm oldu
Şüpheler beynimde kördüğüm oldu
Yaşını/başını sorduğum oldu
“Civandır” dediler, ben inanmadım.

Dedim, soyu kalsın, töresi nasıl
Verdiği sözlerin firesi nasıl
Şeytanla, Deccalla arası nasıl?
“Düşmandır” dediler, ben inanmadım.

Yediği arpaya hile katardı
Kızarsa yıldıza tekme atardı
Şeceresi katırdan da beterdi
“Safkandır” dediler, ben inanmadım.

Arada bir kürsülere çıkardı
Nara vurur yeri/göğü yıkardı
Uzak görür, uzaklara bakardı
“Bakandır” dediler, ben inanmadım.

Tapular kestirdi toprağa, ota
Ayırdı namına binlerce kota
Yediği naneye, kırdığı pot’a
“Destandır” dediler, ben inanmadım.

Özünü yokladım özünde nur yok
Dilinde edep yok, sözünde nur yok
Kalbinde itikat, yüzünde nur yok
“Sultandır” dediler, ben inanmadım.


Abdurrahim Karakoç
 

selimoglu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2006
Mesajlar
504
Tepki puanı
0
Puanları
0
Neyin Eksilir?



Belin kırılacak eğilme yazık!
Şöyle dik durursan neyin eksilir?
İnkâr tarlasına çakılan kazık
Takvada erirsen neyin eksilir?

Gecikme, sen senden kaçıver biraz
Doğru ne, yalan ne seçiver biraz
Yumma gözlerini, açıver biraz
Gerçeği görürsen neyin eksilir

Putperesttin, ya ki puttun ne oldu
Farz et ki dünyayı yuttun ne oldu
Gaddarlara alkış tuttun ne oldu
Mağduru korursan neyin eksilir?

Çok dolaştın gel-git bölgelerinde
Gözükmedin tevhit bölgelerinde
Hep kurudun ifrit gölgelerinde
Işıkta kurusan neyin eksilir?

Değildir bu zaman ricat zamanı
Eğlenme, kaçıyor necat zamanı
Vermen gerekeni hacet zamanı
Talibe verirsen neyin eksilir?

Muhalif rüzgârlar savurur taş, kum
Dalma rehavete değişir durum
Kestirme yollarda çoktur uçurum
Düz yolda yürürsen neyin eksilir?

Değmedi eline gül desteleri
Çıkmadı ağzından aşk besteleri
Benliğe saplanmış keresteleri
Birliğe sürürsen neyin eksilir?



Abdurrahim Karakoç
 

selimoglu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2006
Mesajlar
504
Tepki puanı
0
Puanları
0
İki Paralık Adamlar


Siz mesela Emire’ler, Mehmet’ler
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?
Siz aklı kısalar, derdi dehşetler
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?

Sarmış kalbinizi bir çelik perde
Aşk duygunuz mahkûm kalmış içerde
Ağlanacak, hatta ölecek yerde
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?

Huzurlu bir lokma yiyemiyenler
Gönlünce bir urba giyemiyenler
Haksızlığa “hayır” diyemiyenler
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?

Yoksulluk bir yanda, zulüm bir yanda
Farzet ki hastasın bir yıkık handa
Gülmenin çılgınlık olduğu anda
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?

Siz her saat sarhoş, her zaman toklar
Eğlenceden gayri kaygusu yoklar
Aç komşuyu düşünmeyen Buldog’lar
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?

Ne desem, ne yazsam hepsi nafile
Düzelmez hâliniz itiraf ile
Gülmek yüz kızartan suç olsa bile
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?

Ar-namus denince kaldır öte at
Millet davasına yanaşma yan yat
Ruh gebermiş, deri diri! .. Bu ne halt?
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?

İmandan-ahlaktan soysalar sizi
Beton heykel gibi koysalar sizi
Şöyle böğrünüzü, ya midenizi
Gıdıklasam gülersiniz değil mi
?

Abdurrahim Karakoç
 

selimoglu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2006
Mesajlar
504
Tepki puanı
0
Puanları
0
Hikaye-i Farzımuhal

Lideri dese ki; 'evladım Hayri
Dört ayak üstünde yürü sen gayri'

Hiç itiraz etmez, bu emre uyar
Lider ne söylese 'hikmet var' sayar

Takla atar, lider 'takla at' dese
Yatar her çamura 'hadi yat' dese

Lideri düşünür, Hayri düşünmez
Hayri liderlerinden ayrı düşünmez

Lideri karaya demiş ise ak
'Onun bir bildiği vardır muhakkak'

Aklı yok, beyni yok mazurdur Hayri
Kula kulluk için hazırdır Hayri

'Keramet' hükmünü verir zırvaya
Emin adımlarla yürür zirveye

Lidere sarılan sarmaşık Hayri
Biraz bencil, biraz karmaşık Hayri

Tek gayesi makam, artı menfaat
Lider basamaktır, parti menfaat

Emeline vasıl olursa Hayri
Umut ettiğini bulursa Hayri

Kendine münasip köleler seçer
Açar tekkesini irşada geçer

İki ayak üzre yürür artık O
Sırrı bilir, gaybı görür artık O


Dalkavukluk böyle verir semere
Bundan sonra eşek biner semere.

Akıl Karaya Vurdu(sh.15)

Abdurrahim Karakoç


 

selimoglu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Ara 2006
Mesajlar
504
Tepki puanı
0
Puanları
0
Mebus Beğ

Vallahi sıtkımı sıyırdım senden,
Tiksintimi naz belleme mebus beğ.
Yoksulluktan yanan kara bağrımı,
Isınacak köz belleme mebus beğ.

Mosturan meydanda sağol, çok yaşa(!)
Benim tütüne zam, senin maaşa..
Bulgur bulamazken çorbaya, aşa
On kuruşu az belleme mebus beğ.

Refah-mefah deme bari utan da,
Ne var, ne yok gez de öğren vatanda.
Ekin biçen de bir, sarhoş yatan da.
Ağıdımı caz belleme mebus beğ.

Yevmiyem on lira senede üç ay,
Dokuzu işsizlik vay efendim vay..
Üstelik benimle edersin alay,
Vatandaşı yoz belleme mebus beğ.

Çalışa çalışa kuruyor kanım,
Vergi şeleğinden çıkıyor canım;
Sen insansın amma ben de insanım..
Yolunacak kaz belleme mebus beğ.

Gruba esirsin, lidere dayak..
Uçuruma sürür beni bu ayak.
Tama vekilimsin, şu hâlime bak
Haksızlığı haz belleme mebus beğ.

Görevin sırf parmak kaldırmak değil,
Biraz da milletin derdine eğil.
Meclise hürmet et, ne döv, ne dövül..
Hizmet belle, söz belleme mebus beğ.

Dinime sövene hürmet edersin;
Din yalnız benim mi? Söyle ne dersin?
Lâiklik turşusun ölçüsüz yersin;
Zehirini tuz belleme mebus beğ.

Vur Emri(sh.247)

Abdurrahim Karakoç

 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt