Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

zikrin faydaları (1 Kullanıcı)

mustafa11

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ocak 2007
Mesajlar
3,063
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
62
Konum
istanbul-maltepe
Web Sitesi
www.mobilyaonarim.com
1. Zikreden insanlar şeytanı kovar, onun belini kırar, işe yaramaz hale getirir. Zikreden kulun yanına şeytan sokulamaz. Allah ism-i şerifindeki ateş, şeytanı yakan bir ateştir. Allah ismini anan insanın yanına şeytan sokulamaz.
2. Allah-u Teàlâ, zâkir kulundan râzı olur. Allah razı olduktan sonra, daha ötesi kalmamıştır. Allah diyen insandan Allah-u Teàlâ hoşnud oluyor. Onun için en büyük nîmet Allah-u Teàlâ'nın zikridir.
3. Zikir kalbden gam, kaygı, gussa ve kederleri giderir. Zikreden insan gam, gussa keder nedir, bilmez.
4. Zikir kalbe ferah, sürûr ve genişlik verir. Allah dedikçe kalbde inşirah hasıl olur. İnsan sıkıntı bilmez, kalb genişliği olur.
5. Zikir kalbi ve yüzü nurlandırır. Allah diyen insanların yüzlerinde bir nur vardır.
6. Zikir rızkı da celb eder. Allah-u Teàlâ'nın ismini anmak suretiyle rızkın bollanır, genişler. Cenâb-ı Hak esbâbını halk eder, kolaylıkla ve rahatça merzuk olursun.
7. Ruh-u İslâm olan zikri yapan zâkire, Allah-u Celle ve A'lâ sevgisini ihsân eder.
8. Zikrullah tevbeyi îrâs eder. Bu da Allah-u Celle ve A'lâ'ya rücu' için kalbine te'sir eder. Sığınacağı yeri, ilticâgâhı ve kalbinin kıblesi Allah olur.
9. Zikrullah kalbe cilâ verir, paslarını giderir. Kalbin pası, gaflet ve hevâsına uymaktır. İnsan, canı ne isterse öyle yapıyor; o kalbe pas getirir. Cilâsı da, tevbe, istiğfar ve zikrullahtır.
10. Zikir, kul ile Hàlik arasındaki vahşeti, korkuyu giderir. Hak Sübhànehû ve Teàlâ Hazretleri'yle ünsiyet peydâ eder.
11. Zikir, dilin gıybet, nemîme, yalan, fuhuş, boş ve faydasız sözlerden korunmasına sebep olur. Çünkü Allah diyorsun, meşgulsün, boş laf söylemeye vakit bulamıyorsun. Allah demezsen tabii, dedikoduya başlayacaksın. Gıybet de girecek, fuhuş da girecek, zem de girecek, her şey olacak... Bir sürü günahla çekilip gideceksin. Onun için, sen dilini Allah-u Teàlâ'nın zikrinden kat'iyyen ayırma!
12. Zikir ibadetlerin en kolayıdır ve en büyüğü ve efdalidir.
MEHMED ZÂHİD KOTKU H.Z.(r.a.)

Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurdu:

Allah Azze ve Celle buyuruyor ki:

“Ben kulumun bana olan zannının yanındayım. Beni zikrettiği zaman da ben onunla beraberim. O beni gönlünden zikrederse, onu gönlümden zikrederim. Cemaat arasında zikrederse, onu o cemaatten daha hayırlı bir cemaat arasında zikrederim. Bana bir karış yaklaşırsa; ben ona bir arşın yaklaşırım. O bana bir arşın yaklaşırsa; ben ona bir kulaç yaklaşırım. O bana yürüyerek gelirse, ben ona koşarak gelirim.”

Sahîh-i Müslim Hadis no:2675
 

KIRAY

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Tem 2008
Mesajlar
10
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
forumda bu tür teşvik edici paylaşımların devamı dileğiyle...

eline sağlık çok güzel olmuş....
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
43
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
İmam-ı Rabbani hazretlerinin mektubat kitabından..

92
DOKSANİKİNCİ MEKTÛB
Bu mektûb, yine şeyh Kebîre yazılmışdır. Kalbin itminâna kavuşması, ancak zikr ile olur. İncelemekle, düşünmekle olmıyacağı bildirilmekdedir:

Allahü teâlâ bizi ve sizi Muhammed aleyhisselâmın dînine uygun olan işler yapmağa kavuşdursun “alâ sâhibihessalâtü vesselâmü vettehıyye”!

Ra’d sûresinin otuzuncu âyetinde meâlen, (Biliniz ki, kalbler ancak zikr ile itmînâna kavuşur) buyuruldu. Kalbi itmînâna kavuşduran tek yol vardır. Bu tek yol, Allahü teâlâyı zikr etmekdir. Akl ile incelemekle ve düşünmekle kalb itmînâna kavuşamaz. Fârisî iki beyt tercemesi:

Herşeyi akl ile çözmek istiyen kişi,
Tahta ayak takmış bacaksızlara benzer.
Kısa aklına uydurmak ister her işi,
Dün yapdığını, bugün değişdirmek ister.

Çünki, zikr ederken, O mukaddes zât ile bir bağlılık hâsıl olur, her ne kadar, Onunla hiçbir bağlılık kurulamaz. Ayaklar altındaki toprak [ya’nî insan] nerede, herşeyin sâhibi olan [Allahü teâlâ] nerede? Fekat hâtırlayan ile, hâtırlanan arasında az bir bağlantı hâsıl olur. Bu bağlılıkdan da, sevgi doğar. Zikr edenin kalbini sevgi kaplayınca, kalbde itmînân hâsıl olur. Kalbde itmînân hâsıl olması, insanı sonsuz se’âdetlere kavuşdurur. Fârisî beyt tercemesi:


Zikr et zikr, bedende iken cânın,
Kalb temizliği, zikrîledir Rahmânın.

Evveliniz ve sonunuz selâmetde olsun!
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt