Cenâb-ı Hak bir âyet-i kerîmede şöyle buyurur:
“Sadakalar (zekâtlar) Allah’tan bir farz olarak ancak, fakirlere, yoksullara, (zekât toplayan) memurlara, gönülleri (İslâm’a) ısındırılacak olanlara, (hürriyetlerini satın almaya çalışan) kölelere, borçlulara, Allah yolunda olana, yolda kalana mahsustur. Allah pek iyi bilendir, hikmet sahibidir.” (Tevbe, 60)
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bir hadîs-i şeriflerinde şöyle buyururlar:
“Malının zekatını verdiğinde, üzerindeki borcu ödemiş olursun.” (Tirmizî, Zekât, 2/618)
Peygamber Efendimiz’e:
“–Hangi sadaka (zekât) daha faziletlidir?” diye sorulduğunda:
“–Ramazan ayında verilen sadaka!” cevabını vermiştir. (Tirmizi, Zekat, 28/663)
Bu sebeple zekâtı Ramazan’da vermek daha güzel görülmüştür. Bu ayda nâfile sadakaları artırmak da büyük bereketlere vesile olur.
“Sadakalar (zekâtlar) Allah’tan bir farz olarak ancak, fakirlere, yoksullara, (zekât toplayan) memurlara, gönülleri (İslâm’a) ısındırılacak olanlara, (hürriyetlerini satın almaya çalışan) kölelere, borçlulara, Allah yolunda olana, yolda kalana mahsustur. Allah pek iyi bilendir, hikmet sahibidir.” (Tevbe, 60)
* * *
“Malının zekatını verdiğinde, üzerindeki borcu ödemiş olursun.” (Tirmizî, Zekât, 2/618)
* * *
“–Hangi sadaka (zekât) daha faziletlidir?” diye sorulduğunda:
“–Ramazan ayında verilen sadaka!” cevabını vermiştir. (Tirmizi, Zekat, 28/663)
Bu sebeple zekâtı Ramazan’da vermek daha güzel görülmüştür. Bu ayda nâfile sadakaları artırmak da büyük bereketlere vesile olur.