Yusuf’san önce sevmekle başlayacaksın çileye…
Öyle bir seveceksin ki; şüphe olmayacak içinde.
Öyle saf, öyle temiz olacak işte.
En yakınların kesecek başını…
En yakınların itecek seni karanlıklara…
En yakınların yakacak her zerreni.
Ve sen güzel görecek, güzel bakacaksın her şeye…
Dedim ya; Yusuf olmak zor çok zor
Bu dünya perdesinde Yusuf olmayı seçtiysen, önce dar kapılardan geçeceksin…
Dört duvara dokunacaksın, her köşe başında bir kuyu olacak sen girecek - sen çıkacaksın.
Her çıkış bir başlangıç, her düşüş bir devrin bitişi olacak.
Ve O’ndan başka kimseyi imdada çağırmayacaksın.
Zindanların yakın edecek bütün yaratılmışı...
Dağlar yoldaşın, taşlar arkadaşın, kuyular sırdaşın olacak.
Önce sıla yakacak içini…
Sonra adı hasret olan tüm özlemler gelecek peşinden…
Sabırla başlayacak dünya sürgünün.
Yusuf olmak zor çok zor…“Nurunda hoş, narında” diyeceksin.
Tüm ateşleri gül diye tutacaksın.
Kor önce avucunu, sonra yüreğini yakacak, susacak susacaksın
“ Ah” demeyi bile çok göreceksin diline.
şikâyet kapılara gelip gelip gidecek eski yerine..
Sevmenin ne zor olduğunu elbet anlayacaksın.
Yusuf olmak zor çok zor…
Köle olup önce pazarlarda satılacaksın…
Saraylara ayağında kelepçeyle gireceksin.
Toprak değecek tenine, rüzgâr savuracak tanelerini gözlerine
Kimse inanmazken sana, yitirmeyeceksin hiç ümidi.
Hamken yanacak, yandıkça pişeceksin,
“Elhamdülillah” kemerini kuşanacaksın,
Çileden geçmeden gidilmez hiçbir yere..
Çekecek çekecek hep pişeceksin…
imtihani öyle kolay olmayacak aşk yolunun
Her adımda bir kez daha bileneceksin.
Yusuf olmak zor çok zor…
Her yanışında anlayacak; Yusuf olmak zor diyeceksin.
Sonra aşkın ne zehir olduğunu tadacaksın,
Kılıçtan keskinliğini, nankörlüğünü, acizliğini
Yolun zindanlara düşecek, edep perdesinin ardında bekleyeceksin.
Beyaza değen siyah temizlenene kadar sürecek bekleyişin.
Öyle kolay olmayacak siyahtan arınmak,
Yani seneler sürecek bekleyişin.
Kapılara asılacak Yusuf gömleğin,
Bakıp bakıp, eğeceksin başını
Ama mahcubiyetten değil, yine edepten olacak sakınışın.
Ne zamanki sebepler kapısını kapatıp tümden,
Dönünce yüzünü Rahmana bir haber gelecek gaybtan:
“Yusuf tertemizdir günahtan”
Sultanlığın yolu zindandan geçecek bileceksin…
Dedim ya; Yusuf olmak zor çok zor..
Yusufken sultan olmakta zor
Hele Yusuf’un Yakup’u olmak, işte o hepsinden zor…
YUSUF OLMAK ARZUSUYLA ŞAHLANDIR BiZi...SiYAHLARIMIZDAN ARINDIR BiZLERi...RABBiM..SEVGiNLE YAŞAT BİZİ
alıntıdır
Öyle bir seveceksin ki; şüphe olmayacak içinde.
Öyle saf, öyle temiz olacak işte.
En yakınların kesecek başını…
En yakınların itecek seni karanlıklara…
En yakınların yakacak her zerreni.
Ve sen güzel görecek, güzel bakacaksın her şeye…
Dedim ya; Yusuf olmak zor çok zor
Bu dünya perdesinde Yusuf olmayı seçtiysen, önce dar kapılardan geçeceksin…
Dört duvara dokunacaksın, her köşe başında bir kuyu olacak sen girecek - sen çıkacaksın.
Her çıkış bir başlangıç, her düşüş bir devrin bitişi olacak.
Ve O’ndan başka kimseyi imdada çağırmayacaksın.
Zindanların yakın edecek bütün yaratılmışı...
Dağlar yoldaşın, taşlar arkadaşın, kuyular sırdaşın olacak.
Önce sıla yakacak içini…
Sonra adı hasret olan tüm özlemler gelecek peşinden…
Sabırla başlayacak dünya sürgünün.
Yusuf olmak zor çok zor…“Nurunda hoş, narında” diyeceksin.
Tüm ateşleri gül diye tutacaksın.
Kor önce avucunu, sonra yüreğini yakacak, susacak susacaksın
“ Ah” demeyi bile çok göreceksin diline.
şikâyet kapılara gelip gelip gidecek eski yerine..
Sevmenin ne zor olduğunu elbet anlayacaksın.
Yusuf olmak zor çok zor…
Köle olup önce pazarlarda satılacaksın…
Saraylara ayağında kelepçeyle gireceksin.
Toprak değecek tenine, rüzgâr savuracak tanelerini gözlerine
Kimse inanmazken sana, yitirmeyeceksin hiç ümidi.
Hamken yanacak, yandıkça pişeceksin,
“Elhamdülillah” kemerini kuşanacaksın,
Çileden geçmeden gidilmez hiçbir yere..
Çekecek çekecek hep pişeceksin…
imtihani öyle kolay olmayacak aşk yolunun
Her adımda bir kez daha bileneceksin.
Yusuf olmak zor çok zor…
Her yanışında anlayacak; Yusuf olmak zor diyeceksin.
Sonra aşkın ne zehir olduğunu tadacaksın,
Kılıçtan keskinliğini, nankörlüğünü, acizliğini
Yolun zindanlara düşecek, edep perdesinin ardında bekleyeceksin.
Beyaza değen siyah temizlenene kadar sürecek bekleyişin.
Öyle kolay olmayacak siyahtan arınmak,
Yani seneler sürecek bekleyişin.
Kapılara asılacak Yusuf gömleğin,
Bakıp bakıp, eğeceksin başını
Ama mahcubiyetten değil, yine edepten olacak sakınışın.
Ne zamanki sebepler kapısını kapatıp tümden,
Dönünce yüzünü Rahmana bir haber gelecek gaybtan:
“Yusuf tertemizdir günahtan”
Sultanlığın yolu zindandan geçecek bileceksin…
Dedim ya; Yusuf olmak zor çok zor..
Yusufken sultan olmakta zor
Hele Yusuf’un Yakup’u olmak, işte o hepsinden zor…
YUSUF OLMAK ARZUSUYLA ŞAHLANDIR BiZi...SiYAHLARIMIZDAN ARINDIR BiZLERi...RABBiM..SEVGiNLE YAŞAT BİZİ
alıntıdır