Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Yunus emre'den(Rahmetullahi aleyh)şiirler (1 Kullanıcı)

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Dünya gelir geçer

Şu faniye konan göçer,
Rızkı kadar yiyip içer.
Ecel ömre kefen biçer,
Gelip geçer yalan dünya

Üstüne hep çöker dağlar,
Ecel gelir, dilin bağlar,
Gözlerinden yaşlar çağlar,
Gelip geçer yalan dünya.

Kara toprak olur yatak,
Dökülür hep kuru yaprak,
Gözlerine dolar toprak,
Gelip geçer yalan dünya.

Malın mülkün hayal olur,
Haram ise, vebal olur,
Helal ise, sual olur,
Gelip geçer yalan dünya.

Çok kısa olsun emelin,
Seninle gider amelin,
Yıkılır kalmaz temelin,
Gelip geçer yalan dünya.

Miskin Yunus, günahın çok,
Tevbe için bir âhın yok,
Ondan başka ilahın yok,
Gelip geçer yalan dünya.
devamı gelecek...
Dinimiz ?slam .:.: www.dinimizislam.com :.:.
 

odtulu.seyma

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Tem 2008
Mesajlar
686
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
30
toprağa gark olmuş nazik tenleri
okumadan kalmış tatlı dilleri
gelin dua dan unutman bunları
ne söylerler ne bir haber verirler...
YUNUS EMRE
 

uzeyr

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Ara 2006
Mesajlar
826
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Konum
ESKİŞEHİR
Ben yürürüm yane yane(ilahi ve şiir)

Ben yürürüm yane yane
Aşk boyadı beni kane
Ne akilem ne divane
Gel gör beni aşk neyledi

Gel gör beni beni aşk neyledi
Derde giriftar eyledi
Gel gör beni beni aşk neyledi
Gel gör beni aşk neyledi

Gâh eserim yeller gibi
Gâh tozarım yollar gibi
Gâh coşarım seller gibi
Gel gör beni aşk neyledi

Gel gör beni beni aşk neyledi
Derde giriftar eyledi
Gel gör beni beni aşk neyledi
Gel gör beni aşk neyledi

Ben yunusu bi'çareyim
Dost elinden avareyim
Baştan ayağa yareyim
Gel gör beni aşk neyledi

Gel gör beni beni aşk neyledi
Derde giriftar eyledi
Gel gör beni beni aşk neyledi
Gel gör beni aşk neyledi

Yunus Emre
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Ölmem hiç artık

Akar gözümden yaş, gülmem hiç artık,
Gönül dosta gider, gelmem hiç artık.

Umurumda değil, bin kez de ölsem,
Orda ölüm olmaz, ölmem hiç artık.

Aşkın ateşiyle yanıyor canım,
Aksın kanlı yaşım, silmem hiç artık.

Yanarım aşk ile kül olana dek,
Boyandım rengine, solmam hiç artık.

Beni irşad eden mürşidi kâmil,
Yeter, başka bir el almam hiç artık.

Varlığı yokluğa değişmişim ben,
Can baş sevdasına kalmam hiç artık.

Fenadan bâkîye göç ediyorum,
Girmişim bu yola, dönmem hiç artık.

Sevgi deryasının dalgıcı oldum,
Başka denizlere dalmam hiç artık.

Dilerim fazlından ayırmayasın,
Rabbim, senden başka sevmem hiç artık.

Yunus bunu âşık dilinden söyler
Ben de âşık isem, ölmem hiç artık
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Toprakta kimler yatar?

Toprakta kimler yatar?

Hor bakma sen toprağa,
Toprakta neler yatar.
Hani bunca enbiya,
Yüz bin Peygamber yatar.

Cennette buğday yiyen,
İbrişim gömlek giyen,
İlk insan benim diyen,
Âdem Peygamber yatar.

Karada gemi yapan,
Gemiye hayvan sokan,
Tufanda küfrü boğan,
Bir Nuh Peygamber yatar.

Sırtında kum taşıyan,
Gözyaşıyla yoğuran,
Kâbe’ye temel atan
Halil Peygamber yatar.

Vücuduna kurt düşen,
Yine Hakka şükreden,
Her belaya sabreden,
Eyyüb Peygamber yatar.

Balıktır onu yutan,
Orada kırk gün yatan,
Deryada cirit atan
Yunus Peygamber yatar.

Bir kuyuya atılan
Köle diye satılan,
Mısır’a sultan olan,
Yusuf Peygamber yatar.

Yusuf’tan ayrı kalan,
Kurtla davacı olan,
Ağlayıp gözsüz kalan,
Yakup Peygamber yatar.

Asayı ejder eden,
Deniz içinde giden,
Firavunu gark eden,
Musa Peygamber yatar.

Yunus, gözet edebi
Rabbimizin habibi,
Dertlilerin tabibi,
Ahmed Peygamber yatar.

Her an hakkı zikrederdi,
Kâinatı fikrederdi,
Her haline şükrederdi,
Ebu Bekr-i Sıddık yatar.

Etti açıktan şehadet,
Buldu yüce bir saadet,
Cihana saçan adalet,
Hazret-i Ömerler yatar.

Hayâ timsali bir insan,
Gece gündüz okur Kur’an,
Okur iken şehit olan,
Hazret-i Osmanlar yatar.

Hayber kalesini yıkan,
Kâfirleri tutup yakan,
Şahin gibi ava bakan,
Ali gibi erler yatar.

Resulullahın gülleri,
Kur’an okur hep dilleri,
Fatıma’na bülbülleri,
Hasan Hüseyinler yatar.

İğnesi sulara düşen,
Balıklar alıp getiren,
Tacı ve tahtı terk eden,
İbrahim Ethemler yatar.

Gündüzleri oruç tutan,
Uykusunu gece atan,
Ariflere olan sultan,
Bayezit Bistamlar yatar.

Hakikatin birer eri,
Allah için durmaz geri
Konya’dadır onun yeri
Mevlana Rumiler yatar.

Çoktur Hakk’ın has kulları,
Farklı farklıdır yolları,
Babaları oğulları,
Sayısız sultanlar yatar.

Yunus, sen de öleceksin,
Kara yere gireceksin,
Elbet sen de göreceksin,
Ne günahkâr kullar yatar.
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Ya Rab

Şu benim canım acep,
Nasıl alına ya Rab?
Girip de Cehenneme,
Azap ola mı ya Rab?

N’olacak benim halim?
Var mı yatacak yerim?
Yer altına girerim,
Akrep dola mı ya Rab?

Can boğaza gelince,
Azrail görününce,
Tutup canı alınca,
Kolay ola mı ya Rab?

Yunus kabre varınca,
Münker Nekir gelince,
Sorgulara çekince,
Dilim döne mi ya Rab?
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Dost senin aşkın ateşi


Dost senin aşkın ateşi, ciğerimi yakar gelir
Aşkından yanar yüreğim yandığım bana hoş gelir

Aşkın oduna yandığım, ağlamak oldu güldüğüm
Dost sana feryat kıldığım inkârcıya savaş gelir

Bizim halimizden bilen, kimdir aşkı inkâr eden
Bizim sevdiğimiz haktır bu halka gözle kaş gelir

Erenler buna kalmadı vardı yoluna durmadı
Hakkı gerçek sevenlere cümle âlem kardeş gelir

Miskin Yunus bil özünü dosta açasın gözünü
Hangi yönden bakar isen o sultana güneş gelir
Dost senin aşkın ateşi .:.: www.dinimizislam.com :.:.
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Bir söz diyeyim sana, dinle canın var ise
Tamahkâr olma sakın, aklın sana yâr ise

Gördün yârin eğridir, neyin varsa ver kurtul
Büyüklerden öğüttür, işittiğin var ise.

Baktın yârin sadıktır, köle ol kapısında
Çıkar ciğerin yedir, eğer çâren var ise.

Ekmek yiyip tuz basmak, nâmertlerin işidir
Ekmek onu komaya, tuzun hakkı var ise

Kötülük etme asla, herkes sana ilenir
Senden sonra söylenir, ne dirliğin var ise

Sözünden de bellidir, miskin Yunus delidir,
Ayıplaman yârenler eksikliği var ise.
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Canlar feda yoluna


Canlar feda yoluna bu can kaygısı değil
Sen can gereksin bana cihan kaygısı değil

Canlar içinde cansın, bize iki cihansın
Hem din ile imansın, iman kaygısı değil

Yaramı yuyup sildim yaram kimdendir bildim
Bendeki yâr kaygısı yaram kaygısı değil

Derman ola mı bana derdim benim kim ona
Dertli varayım sana derman kaygısı değil

Aşkın burcundan uçtum dönüp dolaşıp geçtim
Ben dost ile buluştum dönmek kaygısı değil

Ummanlara dalmışım, inci mercan bulmuşum
Cevher olup gelmişim umman kaygısı değil

Bu Yunus’u andılar, kervan gitti sandılar
Ben menzile eriştim kervan kaygısı değil
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Aşk ateşi


Aşk ateşi ciğerimi,
Yaka geldi yaka gider.
Garip başım bu sevdayı,
Çeke geldi, çeke gider.

Tak etti firak canıma,
Âşık oldum cananıma,
Aşk zincirin dost boynuma,
Taka geldi, taka gider.

Sadıklar durur sözüne,
görünmez bir şey gözüne.
Bu gözlerim dost yüzüne,
Baka geldi, baka gider.

Bülbül eder ah-ü figan,
Ortalığı kaplar duman,
Hasret ile yanan bu can,
Haktan geldi Hakka gider.

Bitmez ayrılık savaşı
Koymalısın yola başı,
Gözlerimin kanlı yaşı,
Aka geldi, aka gider.

Yunus'un tatlı dilleri,
Coşturur hep bülbülleri,
Dost bahçesinin gülleri,
Koka geldi, koka gider.
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Ağla gözüm bundan sonra


Ağlamaktır benim işim
Ağla gözüm bundan sonra
Irmak ola kanlı yaşın
Çağla gözüm bundan sonra

Hudâ bize verdi sevda
Sevmek oldu, artık gıda
Ele geçmez bu dünyada
Gülme gözüm bundan sonra

Düşün hâlin n’olduğunu
Ömür gülü solduğunu
Gece gündüz olduğunu
Bilme gözüm bundan sonra

Aldanma nefsin tadına
Zehirdir sunma balına
Düşüp onun hayaline
Dalma gözüm bundan sonra

Sözün olsun, öze uygun
Her ne dersen, Ona malum
Bu meydana düştü yolun
Dönme gözüm bundan sonra
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Gözüm bir şey görmez


Derdim çoktur, hep inlerim,
Kendi kendime ünlerim,
Ben söylerim, ben dinlerim,
Kimse dilim bilmez benim.

Konuştuğum kuş dilidir,
Öz vatanım dost ilidir,
Topladığım dost gülüdür,
Asla gülüm solmaz benim.

Dostum bana gelsin demiş,
Şu kadehi alsın demiş,
Kadehte ne varsa içtim,
Artık gönlüm ölmez benim.

Ne yerim var, ne durağım,
Fark etmez yakın ırağım,
Hakk’a ibadet etmeye,
Belli yerim olmaz benim.

Hem zahirde, hem bâtında,
Noksan olmaz sanatında,
Bildim artık Hak katında,
Sözüm geri kalmaz benim.

Buldum artık sonsuz hayrı,
Yunus olmaz ondan gayrı,
Bir zerrece Haktan ayrı,
Gözüm bir şey görmez benim.

Kelimeler:

Zahir: Görünüş, dış şekli
Bâtın: İç, gizli, sır
Kuş dili: Herkesin anlayamadığı bir dil. Tasavvufi manası.
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Olmaz bana


Ben onunla dost olmuşum,
Başkası dost olmaz bana.
Cahile hedef olmuşum,
Selam dahi vermez bana.

Dostlarla dosta geleyim,
İşin sırrını bileyim,
Ölmeden önce öleyim,
Dünya bâki kalmaz bana.

Terk eyledim başka yeri,
Oldum Hakkın sadık eri,
Dostun yüzünü göreli,
Bura mekân olmaz bana.

Ben âşık-ı biçareyim,
Baştan ayağa yâreyim.
Artık deli divaneyim,
Şu akıl yâr olmaz bana.

Dost bağının bülbülüyüm,
Mor çiçekli sümbülüyüm,
Mevlâ’nın âdi kuluyum,
Kimse değer vermez bana.

Dost bahçesinde yatarım,
Kaygımı tutup atarım,
Gül alırım, gül satarım,
Kimse hesap sormaz bana.

Yunus açık seçik dersin
Şu fâniyi terk edersin,
Yanarak Hakk’a gidersin,
Bir şey hicap olmaz bana.

Kelimeler:

Yâreyim: Yaralıyım
Hicap: Mani, engel, perde
Miskin: Malsız mülksüz, yoksul
Fâni: Geçici dünya
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Ermişim ben


Âlemleri seyrederken,
Ne sırlara ermişim ben,
Gelin siz de, sizde görün,
Dostu bende görmüşüm ben.

Mağlup oldu şu kefere,
Kavuştum artık zafere,
Lüzum yok uzak sefere,
Dostu burda bulmuşum ben.

Bilin artık ben ölüyüm,
Aşk bahçesinin gülüyüm,
Susmaz öten bülbülüyüm,
O bahçeden gelmişim ben.

Ben de zavallı bir kuldum,
Nihayet ben beni buldum,
Bulana kadardı korkum,
Korkudan kurtulmuşum ben.

Yunus kim öldürür seni,
Veren alır yine canı,
Şu canımızın cananı,
Kimdir artık bilmişim ben.
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Gelin bir nazar edin


Gelin bir nazar edin
N’oldu cihan içinde
Niceler toprak oldu
Bu az zaman içinde

O taze güller soldu
Bülbüller ötmez oldu
Gözlerimiz kan doldu
Kaldık zindan içinde

Canları oda yandı
Kuzuları kurt aldı
Ardınca baka kaldı
Zâr-u figan içinde

Ey nice yarenleri
Hasret kaldı canları
Meğerki buluşalar
Yarın Cennet içinde

O ipek don giyenler
Hiç toz kondurmayanlar
Çürüyüp toprak olmuş
Tenler kefen içinde

O gözler ve o kaşlar
O inci gibi dişler
O tenler ve o saçlar
Yılan, çıyan içinde

Kamu çürümüş eller
O dudak ve o diller
O sevgili oğullar
Kalmış toprak içinde

Bu dünyaya inanma
Vefasın bulam sanma
Ömrün veren ziyana
Çoğu pişman içinde

Yunus söyle sözünü
Sağlam kıl kendözünü
Ağardı-gör yüzünü
Koma firak içinde
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Gitmeye geldim


Benim burda kararım yok,
Ben dönüp gitmeye geldim.
Esnafım ben, mallarım çok,
Alana satmaya geldim.

Tartışmak için gelmedim,
Muhabbettir, benim işim,
Dostun evi gönüllerdir,
Gönüller yapmaya geldim.

Bu dosta aşk deliliği,
Âşık bilir inceliği,
Değiştirip ikiliği,
Birliğe yetmeye geldim.

O hocamdır, ben kuluyum,
Dost bahçesi bülbülüyüm,
O hocamın bahçesine,
Şad olup ötmeye geldim.

Tanışık olanlar burada,
Bilişirler imiş orda,
Ben hocamla tanışıp da,
Halim arz etmeye geldim.

Bu miskinden sorun haber!
Dost nerde ise anda var,
Doğru haberi benden al!
Canımı vermeye geldim.

Derviş Yunus âşık olmuş,
Maşukun derdiyle solmuş,
Erin kapısında durmuş,
Ömrü harcetmeye geldim.

Kelimeler:

Âşık: Allah için seven
Maşuk: Allah için sevilen
Er: Şeyh, pir, mürşid-i kâmil
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Âşıkların bağrı yanar


Olgunlaşır içte özler
Nuru belli eder yüzler
Yaş akıtır dertli gözler
Akar Allah diye diye

Bülbül daldan dala konar
Çeşit çeşit nâme sunar
Âşıkların bağrı yanar
Yanar Allah diye diye

Yağmur yüklü bulut ağlar
Yeşillenir, otlar bağlar
Vadilerde sular çağlar
Çağlar Allah diye diye

Otlar kurur, kimi çürür
Koca dağı duman bürür
Yer ile gök durmaz yürür
Yürür Allah diye diye

Ağaç, yaprak, çiçek açar
Fesleğenler koku saçar
Gemi yüzer, kuşlar uçar
Uçar Allah diye diye
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Ey rahmeti bol padişah


Ey rahmeti bol padişah
Cürmüm ile geldim sana
Ben eyledim hadsiz günah
Cürmüm ile geldim sana

Hadden tecavüz eyledim
Günah deryasın boyladım
Malum sana ben neyledim
Cürmüm ile geldim sana

Utanmadım hiçbir zaman
Ettim günah gizli ayân,
Vurma yüzüme el-amân
Cürmüm ile geldim sana

Aslım bir damlacık meni
Halk eyledin ondan beni
Seviyorum rabbim seni
Cürmüm ile geldim sana

Gerçi çoktur fıskı fücûr
Sayılmaz bendeki kusur
Fakat senin adın gafur
Cürmüm ile geldim sana

Günahımla dolar cihan
Sana ayân zâhir nihan
Boldur sende elbet ihsan
Cürmüm ile geldim sana

Adın senin gaffâr iken
Ayıp örten Settar iken
Kime gidem sen vâr iken
Cürmüm ile geldim sana

Doğru bir kulluk etmedim
Rızan üzere gitmedim
Emirlerini tutmadım
Cürmüm ile geldim sana

Milyonlarca etsem günah
Sensin öyle bir padişah
Lâ-taknetû yeter penah
Cürmüm ile geldim sana

İsyanda Kuddusi şedîd,
Kullukta bir battal pelîd
Kesmem senden asla ümîd
Cürmüm ile geldim sana

Hadsiz: sayısız,
Cürm: günah, isyan, hata
Hadden tecavüz eyledim: Allah’ın koyduğu sınırları aştım, yani günah işledim.
Ayan: açık
El-aman: imdat
Fısk: açıktan işlenen günah
Fücur: günah ve çeşitli uygunsuz işler
Zahir: açık,
Nihan: gizli
Gaffar: Günahları affeden
Settar: Günahları, ayıpları örten
La taknetu: Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin âyeti var iken.
Penah: sığınacak yer
Şedid: şiddetli
Battal: işe yaramaz,
Pelid: pis, rezil
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Gönül hakikate erdikten beri


Gönül hakikate erdikten beri
Muhabbet yolunu ala gelmiştir.
İyiyi kötüyü gördükten beri
Benizim sararıp sola gelmiştir

Gece gündüz fikrim, ebedî yârda
Ciğer kebap oldu manevî nârda
Garip kalan bülbül evvel baharda
Muradın almaya güle gelmiştir

Dertli bülbül, bahçelerde bağlarda
Figân eder gül açtığı çağlarda
Mor sümbüllü gonca güllü dağlarda
Gönül devasını bula gelmiştir

Bu gurbette ayrılığın elinden
Zarar gelir kötülerin dilinden
Akıp giden cehaletin selinden
Bağrımız kan ile dola gelmiştir
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Aşk


Aşksız insan derbeder
Hayatı karışıktır
Herkes bir şeyi sever
Kimi Hakka âşıktır

Yüz bin türlü sevgi var
Kimi yar, kimi ağyar
Bilir misin hangisi
Kendisine layıktır

Yanar âşık yüreği
Resulünün isteği
Çalabın da dileği
Ümmetine azıktır

Bak işin gerçeğine
Kulak ver dediğine
Çalap’tan gayrisine
Dönüp bakma yazıktır

Yunus kazan ye yedir
Bir muhtacı sevindir
Bir gönül ziyareti
Yüz Kâbe’den iyidir
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt