Müslüman Türk
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 17 Haz 2008
- Mesajlar
- 12
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 58
YOBAZLAR TATTIRAVALLİSİ
Ülkemizde bugün aslında uzun yıllardır derinden derine var olan,fakat hiçbir zaman bugünkü kadar netleşmemiş bir cepheleşmenin varolduğu sanırım herkesin malumudur.
Bu cepheleşmenin taraflarına geçmeden önce Ülkücü Hareketin bir kere kesinlikle bu iki cepheden de fersah fersah uzakta olduğunu ve bu tattıravallinin iki ucunda da asla ve asla yer almadığını,almayacağını ifade ederek yazımıza başlayalım.
Bu mevcut cepheleşmenin malum olduğu üzere iki ucu vardır.
Her iki cephede “istemezükçü” dür.
Birbirlerini görmeye dahi tahammül edemezler.
Ancak birbirlerinden beslenirler.
Bir arada olmayı beceremezler,çünkü ortak paydaları yoktur.
Ülkücü Hareket olarak Hukukun üstünlüğüne olan inancımız tamdır.
Türkiye Cumhuriyetinin Laik olduğunu kabul ediyor ve bundan da asla ve asla rahatsız olmadığımızı ifade ediyoruz.
İnsanların din ve vicdan hürriyetlerinin tam anlamıyla olmasına taraftarız.
Bizler Türklüğümüzle,Müslümanlığımızla gurur duyuyoruz.
Türkiye Cumhuriyetimizin kurucusu ve büyük önder M.Kemal Atatürk’e olan bağlılığımızı ve saygımızı ilan ediyoruz.
Ne sahte Atatürkçüyüz,ne de takiyyeci din istismarcılarıyız.
Bizler dindar ve Atatürk’e hayran Türk Milliyetçileriyiz.
Ne “Ne Mutlu Türküm Diyene” demekten korkanlardanız,ne de “Laiklik Dinsizliktir” anlamına gelen uygulama ve eylemleriyle özdeşleşenlerdeniz.
İslam’ı kendi tekellerinde görenlere de,Atatürkçülük adı altında İslam’a kin kusanlara da “Hadi Ordan “diyoruz.
Gelelim bu Yobaz cephelere!
İlk cephemiz hepinizin çok iyi bildiği bir cephe.
Yıllardır “Şeriat Geliyor” eyyamıyla İslam’a saldırılar.
Bunlara göre din öcüdür,hatta afyondur.
Ama bunu dillendiremezler ve dolambaçlı yollarda İslam’a saldırılar.
İslam gericiliktir ve gelişmeye de karşıdır bunlara göre.
Ama işlerine gelince kendi adamlarının ağzından da fetva vermeyi de iyi bilirler.
Yani bunların koca koca,ulema(!),akıl hocaları vardır.
Neler neler yumurtlarlar bu akıl hocaları neler neler…
Laikliği din haline getirdiklerini sanırız söylemeye bile gerek yok,Laikliği dahi anlayamadıkları her konuşmalarından bellidir bunların ve hiç de laik olmayan yaklaşımları savunurlar.
Bunlara göre en büyük mesele başörtüsüdür.
Başörtüsü diyemezler ve onun yerine hiç de alakası olmayan “Türban” lafını ortaya atmışlar ve akılları sıra İslam ile olan sorunlarını bu yoldan göreceklerdir.
”Türbana karşıyız” diyerek rahatlama içinde oldukları ortadadır.
Hiçbir samimi inanmış Müslüman’ın “Türban” kelimesini başörtüsü yerine kullanacağına ihtimal vermiyoruz.
Tek dertleri Üniversitelerde başörtüsünü görmemek ve bunu sağladıkları takdirde bir zafer kazanmayı hedeflemektir.
Bunu da mevcut AKP iktidarı sayesinde kısmen de olsa kazanmışlardır maalesef.
Başörtüsüne düşman olduklarını sanırım söylemeye gerek yok.
Neymiş efendim Başörtüsü İslam’da yokmuş,sen din alimimisin ki işkembeden dolduruyorsun bre gafil!
Bre densizler!
Bunların tek sermayesi diğer cephenin dedikleri ve söyledikleridir.
Onlar varsa bunlar rahatlarlar çünkü onlara malzeme çıkar.
İslam ile olan sorunlarını çözemedikler taktirde bu ülküde yok olacakları ve güdüklüğe devam edecekleri ortadadır.
Diğer cephemiz hepinizin de çok ama çok yakından tanıdığı bir cephe.
Bunların zıplayıp durması uzun yıllara dayanır.
Bunlara göre Laiklik dinsizliktir.
Hatta bunlara göre din de elden gitmektedir.
Cumhuriyete ,kazanımlarına ,kurucusu büyük önder Atatürk’e ,Türk Milliyetçiliğine topyekün karşıdırlar.
İslam diye Arapçılığı ve örfünü ikame ederler.
“Ne Mutlu Türküm Diyene” diyemezler ve gerekirse Humeyni’yi dahi övmekten çekinmezler.
İslam Dini bunların tekelleri altındadır ve onlardan daha takva sahibi bulamazsınız.
Tek Müslüman onlardır.
Diğerleri ise “Patates Dininden”dirler.
Burada üzücü olan nokta bunların defalarca gömlek değiştiriyoruz deyip takiyyeye devam etmelerine rağmen maalesef Türk Milletinin kanmakta olmasıdır.
Türk Milletinin en hassas olan noktasını iyi analiz etmişler ve o noktadan saldırmaktadırlar.
Birinci cephemizin de burada sorumluluğunu da gözlerden ırak tutmamakta fayda vardır.
Ümidimiz Allah’ın izniyle Türk Milletinin en kısa zamanda bu tattiravellini taraflarını bertraf edeceğidir.
Her iki cephenin de ortak olduğu noktalara gelince Türklük,Türk Milliyetçiliği,Ülkücü Hareket,Türkeş ve Ülkücüler olduğunu belirtelim.
Allah (C.C) Türklüğü Korusun Ve Yüceltsin.
Kozenir/Ağustos-2008
Ülkemizde bugün aslında uzun yıllardır derinden derine var olan,fakat hiçbir zaman bugünkü kadar netleşmemiş bir cepheleşmenin varolduğu sanırım herkesin malumudur.
Bu cepheleşmenin taraflarına geçmeden önce Ülkücü Hareketin bir kere kesinlikle bu iki cepheden de fersah fersah uzakta olduğunu ve bu tattıravallinin iki ucunda da asla ve asla yer almadığını,almayacağını ifade ederek yazımıza başlayalım.
Bu mevcut cepheleşmenin malum olduğu üzere iki ucu vardır.
Her iki cephede “istemezükçü” dür.
Birbirlerini görmeye dahi tahammül edemezler.
Ancak birbirlerinden beslenirler.
Bir arada olmayı beceremezler,çünkü ortak paydaları yoktur.
Ülkücü Hareket olarak Hukukun üstünlüğüne olan inancımız tamdır.
Türkiye Cumhuriyetinin Laik olduğunu kabul ediyor ve bundan da asla ve asla rahatsız olmadığımızı ifade ediyoruz.
İnsanların din ve vicdan hürriyetlerinin tam anlamıyla olmasına taraftarız.
Bizler Türklüğümüzle,Müslümanlığımızla gurur duyuyoruz.
Türkiye Cumhuriyetimizin kurucusu ve büyük önder M.Kemal Atatürk’e olan bağlılığımızı ve saygımızı ilan ediyoruz.
Ne sahte Atatürkçüyüz,ne de takiyyeci din istismarcılarıyız.
Bizler dindar ve Atatürk’e hayran Türk Milliyetçileriyiz.
Ne “Ne Mutlu Türküm Diyene” demekten korkanlardanız,ne de “Laiklik Dinsizliktir” anlamına gelen uygulama ve eylemleriyle özdeşleşenlerdeniz.
İslam’ı kendi tekellerinde görenlere de,Atatürkçülük adı altında İslam’a kin kusanlara da “Hadi Ordan “diyoruz.
Gelelim bu Yobaz cephelere!
İlk cephemiz hepinizin çok iyi bildiği bir cephe.
Yıllardır “Şeriat Geliyor” eyyamıyla İslam’a saldırılar.
Bunlara göre din öcüdür,hatta afyondur.
Ama bunu dillendiremezler ve dolambaçlı yollarda İslam’a saldırılar.
İslam gericiliktir ve gelişmeye de karşıdır bunlara göre.
Ama işlerine gelince kendi adamlarının ağzından da fetva vermeyi de iyi bilirler.
Yani bunların koca koca,ulema(!),akıl hocaları vardır.
Neler neler yumurtlarlar bu akıl hocaları neler neler…
Laikliği din haline getirdiklerini sanırız söylemeye bile gerek yok,Laikliği dahi anlayamadıkları her konuşmalarından bellidir bunların ve hiç de laik olmayan yaklaşımları savunurlar.
Bunlara göre en büyük mesele başörtüsüdür.
Başörtüsü diyemezler ve onun yerine hiç de alakası olmayan “Türban” lafını ortaya atmışlar ve akılları sıra İslam ile olan sorunlarını bu yoldan göreceklerdir.
”Türbana karşıyız” diyerek rahatlama içinde oldukları ortadadır.
Hiçbir samimi inanmış Müslüman’ın “Türban” kelimesini başörtüsü yerine kullanacağına ihtimal vermiyoruz.
Tek dertleri Üniversitelerde başörtüsünü görmemek ve bunu sağladıkları takdirde bir zafer kazanmayı hedeflemektir.
Bunu da mevcut AKP iktidarı sayesinde kısmen de olsa kazanmışlardır maalesef.
Başörtüsüne düşman olduklarını sanırım söylemeye gerek yok.
Neymiş efendim Başörtüsü İslam’da yokmuş,sen din alimimisin ki işkembeden dolduruyorsun bre gafil!
Bre densizler!
Bunların tek sermayesi diğer cephenin dedikleri ve söyledikleridir.
Onlar varsa bunlar rahatlarlar çünkü onlara malzeme çıkar.
İslam ile olan sorunlarını çözemedikler taktirde bu ülküde yok olacakları ve güdüklüğe devam edecekleri ortadadır.
Diğer cephemiz hepinizin de çok ama çok yakından tanıdığı bir cephe.
Bunların zıplayıp durması uzun yıllara dayanır.
Bunlara göre Laiklik dinsizliktir.
Hatta bunlara göre din de elden gitmektedir.
Cumhuriyete ,kazanımlarına ,kurucusu büyük önder Atatürk’e ,Türk Milliyetçiliğine topyekün karşıdırlar.
İslam diye Arapçılığı ve örfünü ikame ederler.
“Ne Mutlu Türküm Diyene” diyemezler ve gerekirse Humeyni’yi dahi övmekten çekinmezler.
İslam Dini bunların tekelleri altındadır ve onlardan daha takva sahibi bulamazsınız.
Tek Müslüman onlardır.
Diğerleri ise “Patates Dininden”dirler.
Burada üzücü olan nokta bunların defalarca gömlek değiştiriyoruz deyip takiyyeye devam etmelerine rağmen maalesef Türk Milletinin kanmakta olmasıdır.
Türk Milletinin en hassas olan noktasını iyi analiz etmişler ve o noktadan saldırmaktadırlar.
Birinci cephemizin de burada sorumluluğunu da gözlerden ırak tutmamakta fayda vardır.
Ümidimiz Allah’ın izniyle Türk Milletinin en kısa zamanda bu tattiravellini taraflarını bertraf edeceğidir.
Her iki cephenin de ortak olduğu noktalara gelince Türklük,Türk Milliyetçiliği,Ülkücü Hareket,Türkeş ve Ülkücüler olduğunu belirtelim.
Allah (C.C) Türklüğü Korusun Ve Yüceltsin.
Kozenir/Ağustos-2008