Büyük Velîlerden Alaüddîn-i Sabîr hazretlerinin
rahmetullahi aleyh babası vefat edince,
maddî sıkıntıya düştüler. Annesi, asîl bir hanımefendiydi.
Hiç kimseye belli etmedi bu sıkıntılarını.
Alâüddîn, o günlerde sâdece (Su) içer,
üç beş günde bir de sadece bir lokma ekmek
yerdi. Ama bir gün, açlıktan fenâlık gelmişti kendisine.
Yemek için, bir şey istedi annesinden.
Kadıncağız, tencereye (Su) doldurup, koydu ateşe.
Alâeddîn, akşama doğru sordu: Anneciğim yemek hâlâ
pişmedi mi? Kadıncağız; Hayır oğlum, henüz pişmedi,
deyince, gidip açtı tencerenin kapağını.
Açar açmaz çok şaşırıp; Anneciiiim! Pilav pişmiş!
diye bağırdı sevinçle.
O da gelip, (bir tencere pişmiş pilavı)
görünce, anladı oğlunun kerâmeti olduğunu.
Kendi kendine; “Bunu ben, âbime götüreyim.
Onun yanında yetişsin” diye düşündü.
Âbim dediği, Ferîdüddîn Genc-i Şeker Hazretleriydi
rahmetullahi aleyh.
Oğlunu Ona teslim edip; Âbicim, Alâeddîn oruç tutmayı sever.
Eğer ona göz kulak olunmazsa, yemek yemeği unutur da,
açlıktan ölebilir belki, diye arzetti. Büyük Velî tebessüm buyurup;
Korkma, ben onu mutfakta, yemek işine veririm, buyurdu.
http://www.huzurpinari.com/#hakkinda6.asp
rahmetullahi aleyh babası vefat edince,
maddî sıkıntıya düştüler. Annesi, asîl bir hanımefendiydi.
Hiç kimseye belli etmedi bu sıkıntılarını.
Alâüddîn, o günlerde sâdece (Su) içer,
üç beş günde bir de sadece bir lokma ekmek
yerdi. Ama bir gün, açlıktan fenâlık gelmişti kendisine.
Yemek için, bir şey istedi annesinden.
Kadıncağız, tencereye (Su) doldurup, koydu ateşe.
Alâeddîn, akşama doğru sordu: Anneciğim yemek hâlâ
pişmedi mi? Kadıncağız; Hayır oğlum, henüz pişmedi,
deyince, gidip açtı tencerenin kapağını.
Açar açmaz çok şaşırıp; Anneciiiim! Pilav pişmiş!
diye bağırdı sevinçle.
O da gelip, (bir tencere pişmiş pilavı)
görünce, anladı oğlunun kerâmeti olduğunu.
Kendi kendine; “Bunu ben, âbime götüreyim.
Onun yanında yetişsin” diye düşündü.
Âbim dediği, Ferîdüddîn Genc-i Şeker Hazretleriydi
rahmetullahi aleyh.
Oğlunu Ona teslim edip; Âbicim, Alâeddîn oruç tutmayı sever.
Eğer ona göz kulak olunmazsa, yemek yemeği unutur da,
açlıktan ölebilir belki, diye arzetti. Büyük Velî tebessüm buyurup;
Korkma, ben onu mutfakta, yemek işine veririm, buyurdu.
http://www.huzurpinari.com/#hakkinda6.asp