Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Yapilmasi gereken şeyler (1 Kullanıcı)

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
GENÇLİĞE ÖĞÜTLER
Birincisi: Allahu Teâlâ'ya karşı muamelen, seni hoşnut edip hatırını kırmayan ve seni kızdırmayan bir hizmetçinin sana karşı davranışı gibi olmalıdır.
Sen geçici olarak senin hizmetini gören kimseden, razı olmadığın işleri yapmasını istemiyorsan, sen de gerçek efendin olan Allahu Teâlâ'ya karşı o tür şeyleri yapma!
İkincisi: İnsanlara karşı tüm işlerini, onların sana yaptıkları takdirde, nefsinin hoşuna gideceği şekilde yap! Zira kişi kendisi için sevdiğini insanlar için de sevmedikçe, tam bir imana sahip olamaz.
Üçüncüsü: Sana gereken şudur ki, okuduğun ve nice kereler mütalaa ettiğin ilimler, kalbinin düzeltip ahlâkını güzelleştiren ilimlerden olsun.
Meselâ, eğer sen ömründen sadece bir haftanın kaldığını bilsen, bundan böyle fıkıh, ahlâk, usul, kelâm ve buna benzer ilimlerle meşgul olmazsın. Çünkü (bu vakitten sonra) bu ilimlerin sana fayda vermeyeceğini bilirsin. Hemen kalbinin Rabbi ile hukukunu kontrol eder, nefsinin sıfatlarını tanımaya çalışır, dünya ile alâkaları kesip nefsini kötü huylardan temizlemeye ve Allahu Teâlâ'ya sevgi ve kulluk ile meşgul olmaya başlarsın. Güzel vasıflarla bezenmeye çalışırsın.Halbuki, kulun üzerinden geçen her gün ve gece içinde ölmesi mümkündür. Öyle ise insan niçin faydalı işlere bir an evvel yönetip boş işlerden elini çekmiyor?
EY OĞUL!
Benden dinleyeceğin bir başka söz daha var. Eğer onu iyi düşünürsen gerçekten kurtuluşu bulursun.
Şayet bir sultan sana, bir hafta sonra seni vezir olarak seçeceğini haber verse; iyi biliyorum ki sen, bu müddet içerisinde her şeyi bırakır, sultanını gözüne takılabilecek ev, yatak, beden, elbise neyin varsa hepsine bir çeki düzen vermeye çalışırsın.
Yukarıda işaret ettiğim şeyleri iyi düşün; zira sen anlayışlı birisin. Akıllı olana tek bir söz dahi yeter. Peygamber Efendimiz'in (s.a.v) şu sözünü devamlı göz önünde bulundur:"Doğrusu Allah, sizin dış görünümlerinize ve yaptıklarınıza bakmaz; ancak kalplerinize ve niyetlerinize bakar."
Eğer kalbin hâllerini bildiren ilimleri öğrenmek istersen İhyâu Ulûm ve diğer eserlerime bak!
Kalp ilmi, herkesin öğrenmesi gereken farz-ı ayın bir ilimdir. Diğerleri ise ,Allah'ın farz kıldığı şeyleri eda edebilecek kadarı hariç- farz-ı kifâyedir (yani bilmesi gerekenlerin bunlarla ilgilenmesi yeterlidir).
Allah (c.c) seni bu ilmin tahsilinde başarılı kılsın.
Dördüncüsü: Dünya malından sana bir sene yetecek kadarından fazlasını yığma! Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v) hanımlarından bazıları için bunu yapıyordu. Diğerleri için de şöyle dua etmiştir:
"Allahım, Muhammed'in ailesinin günlük rızkını yeterli miktarda yap!"

Hz. Peygamber (s.a.v) bu bir senelik rızkı bütün zevceleri için değil, sadece kalplerinde zayıflık olduğunu bildiği hanımları için hazırlıyordu. Sağlam bir inanca sahip olduklarını bildiği hanımlarına ise bir günlük veya yarım " günlük yiyecekten daha fazlasını hazırlamıyordu.


EY OĞUL!
Bu bölümde senin istediklerini yazdım. Sana düşen bunlarla amel etmen ve beni hayır dualarında unutmamandır. Sorduğun duaya gelince; onu da sahih hadislerde ara.

Şu duayı da her zaman, özellikle namazların peşinden oku:

Mânası:
Allah'ım! Senden nimetinin tamamını, günahlardan korumanın devamını, her şeyi kuşatan rahmetini, beden ve din afiyeti, güzel ve hoş bir yaşantı, ömrün saadetlisini, ihsanın tamamını, nimetlerin bütününü, en güzel ihsanlarını, lütfunun en yakın olanını istiyorum.
Allah'ım! Bizimle beraber ol; bizi terk ve helak etme! Ömrümüzü saadetle sona erdir; umduklarımız gerçekleştir; sabah akşam bizleri afiyetten ayırma; rahmetini ulaşacağımız yer kıl; affını günahlarımızın üzerine dök; bize ayıp ve kusurlarımızı düzeltmeyi ihsan eyle; takvayı bize azık et, bütün gayretimizi dinin için yap; sana dayandık, sana güvendik.
Allah'ım! Bizleri doğruluk yolunda sabit kıl; kıyamet günü bize pişmanlık verecek şeylerden dünyada bizleri koru; günahlarımızın ağırlığını bizlerden hafiflet; bizleri iyilerin yaşantısı ile rızıklandır.
Kötü insanların kötülüklerini bizlerden uzaklaştır.
Bizi, anne ve babamızı, kardeşlerimizi ve dostlarımızı rahmetinle cehennem ateşinden
koru.
Yâ Azîz, yâ Gaffar, yâ Kerîm yâ Settâr, yâ Alîm yâ Cebbar, yâ Allah yâ Allah yâ Allah.
Rahmetinle dileklerimizi kabul et, ey merhamet edicilerin en merhametlisi, ey evvellerin evveli ve âhirlerin âhiri ve ey hakiki kuvvet sahibi.
Ey yoksullara merhamet eden; ey merhamet edenlerin en merhametlisi.
İbadet edilmeye lâyık senden başka hiçbir
ilâh yoktur.
Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim.

Hiç şüphesiz ben kendi nefsime kötülük edenlerden oldum.Allah'ın salât ve selâm,, Efendimiz Hz.Muhammed'e (s.a.v), onun âline ve ashabının tümüne olsun.Hamdolsun âlemlerin sahibi yüce Allah'a...


Esselâmü aleyküm ve rahmetullàhi ve berekâtühû!..
Allah, hepimizin muîni olsun!.
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Şeyh, imam, Zeynüddîn, Huccetü'l-islâm Ebû Hâmid Muhammed b. Muhammed el-Ga-zâlî'nin (rah) talebelerinden biri, uzun müddet onun hizmetinde bulunmuş, yanında ilim tahsil ederek bütün ilimlerin ince noktalarına ve derin meselelerine vâkıf olmuş; bu müddet içerisinde iken de ahlâkî faziletlerini kemâle erdirmisti.
Bu talebesi günün birinde tefekküre daldı ve kalbine şu düşünceler geldi: "Çok çeşitli ilimler okudum, gençliğimi bu ilimleri öğrenmek ve toplamakla geçirdim. Şimdi bana düşen, öğrendiğim ilimlerden yarın hangisinin bana fayda vereceğini öğrenmek, kabrimde bana arkadaş olanı bilmek ve fayda vermeyeni de terketmektir. Nitekim Resûlullah (s.a.v) bir duasında:
"Allah'ım! Faydasız ilimden sana sığınırım"buyurmuştur.
Bu düşünceler kendisinde o kadar devam etti ki, nihayet bir fikir almak üzere hocası İmam Gazâlî'ye bir mektup yazdı. Bu mektupta hocasına bazı meseleler sordu, nasihat ve dua isteyerek şöyle dedi:
"Her ne kadar hocamın yazmış olduğu İh-yâu Ulûmi'd-Dîn ve diğer eserleri sorularımı cevaplandırıyorsa da gayem; hocamın bana yazacağı birkaç sayfayı yanımda taşımak ve Allahu Teâla'nın izniyle hayatım boyunca onda olanlarla amel etmektir. Bu sebeple, zât-ı âlinizden, bu ihtiyacımı giderecek bir risale yazmanızı istirham ederim!"İşte bunun üzerine İmam Gazâlî, talebesinin mektubuna cevap olarak bu risaleyi yazmıştır..

Risaleden alıntılar:
http://forum.islamiyet.gen.tr/nasihatler/75028-nimetin-bela-karsisindaki-fazileti.html
http://forum.islamiyet.gen.tr/nasihatler/75076-yapilmasi-gereken-seyler.html
http://forum.islamiyet.gen.tr/nasihatler/75073-ilimden-elde-edilecek-sekiz-fayda.html
http://forum.islamiyet.gen.tr/nasihatler/75069-ilim-ogrenmenin-amaci.html
http://forum.islamiyet.gen.tr/nasihatler/75074-vaaz-ve-nasihatte-edep.html

Esselâmü aleyküm ve rahmetullàhi ve berekâtühû!..
Allah, hepimizin muîni olsun!.
 

s.s.s

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Şub 2008
Mesajlar
2,871
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
46
çok güzeldi.
ALLAH razı olsun.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt