Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Vermezse Mabut... (1 Kullanıcı)

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Sultan Mahmut han, tebdili kıyafet yaparak bir kahveye girer. Yaşlı çaycıya herkesin tıkandı baba diye hitap ettiğini görüp, bu lakabın nereden geldiğini sorar. Çaycı anlatır:

— Bir gece rüyamda çeşmemin daha iyi akması için çomak sokup açmaya çalıştım. Çomak kırıldı, suyun akması iyice azaldı, uğraşırken temelli tıkandı, su hiç akmaz oldu. Bunu komşulara anlatınca, adım tıkandı babaya çıktı.

Sultan Mahmut han, vezire, (Bir ay, her gün bu adama bir tepsi baklava getirin. Her dilimin altına bir altın koyun) diye talimat verir.

Ertesi gün baklava gelir. Çaycı, (Baklavayı satayım da üç beş kuruş alayım) der. Bir Yahudi baklavayı rayiç fiyattan daha aşağı alır. Baklavayı yerken altınları görür. Yahudi bir şeyler anlamaya çalışır. Ertesi günü çaycıyı görüp, (Sana baklava getiren olursa ben yine daha yüksek fiyattan alırım) der. Yahudi her gün fiyatı artırarak almaya devam eder. Çaycı da, iyi para kazanıyorum diyerek baklavaya hiç dokunmadan satar.

Bir ay sonra, baklava getirme işi biter. Sultan, çaycı epey zenginlemiş diye düşünür. Padişah kıyafetiyle, çaycının yanına gelir. Çaycıda bir değişiklik olmadığını anlayınca, (Baklavaları ne yaptın?) diye sorar. O da, hiç birini yemeden sattığını söyler. Hazineden bir miktar altın vermek üzere, çaycıyı saraya davet eder. Sonra, (Şu küreği al, altınlara daldır, kürekte ne kadar altın kalırsa hepsi senin olsun) der. Çaycı heyecanlanır, daha çok altın almak için küreği daldırır. Aksine ters daldırdığı için küreğin üstünde bir altın kalır. Sultan (Demek nasibin bu kadarmış) der. Daha başka imtihana tabi tutarlar. Hiç birinden netice alınmayınca, sultan der ki:

— Vermeyince Mabut, neylesin sultan Mahmut!

Mail Grubu .:.: www.dinimizislam.com :.:.
 

s.s.s

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Şub 2008
Mesajlar
2,871
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
46
s.a ALLAH razı olsun paylaştığınız için.
 

pinar1988

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 May 2008
Mesajlar
322
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
çok güzeldi Allah razı olsun.
 

mektubat

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eki 2006
Mesajlar
2,308
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Konum
İstanbul
Web Sitesi
www.caglarnetwork.com
Sultan Mahmut han, tebdili kıyafet yaparak bir kahveye girer. Yaşlı çaycıya herkesin tıkandı baba diye hitap ettiğini görüp, bu lakabın nereden geldiğini sorar. Çaycı anlatır:

— Bir gece rüyamda çeşmemin daha iyi akması için çomak sokup açmaya çalıştım. Çomak kırıldı, suyun akması iyice azaldı, uğraşırken temelli tıkandı, su hiç akmaz oldu. Bunu komşulara anlatınca, adım tıkandı babaya çıktı.

Sultan Mahmut han, vezire, (Bir ay, her gün bu adama bir tepsi baklava getirin. Her dilimin altına bir altın koyun) diye talimat verir.

Ertesi gün baklava gelir. Çaycı, (Baklavayı satayım da üç beş kuruş alayım) der. Bir Yahudi baklavayı rayiç fiyattan daha aşağı alır. Baklavayı yerken altınları görür. Yahudi bir şeyler anlamaya çalışır. Ertesi günü çaycıyı görüp, (Sana baklava getiren olursa ben yine daha yüksek fiyattan alırım) der. Yahudi her gün fiyatı artırarak almaya devam eder. Çaycı da, iyi para kazanıyorum diyerek baklavaya hiç dokunmadan satar.

Bir ay sonra, baklava getirme işi biter. Sultan, çaycı epey zenginlemiş diye düşünür. Padişah kıyafetiyle, çaycının yanına gelir. Çaycıda bir değişiklik olmadığını anlayınca, (Baklavaları ne yaptın?) diye sorar. O da, hiç birini yemeden sattığını söyler. Hazineden bir miktar altın vermek üzere, çaycıyı saraya davet eder. Sonra, (Şu küreği al, altınlara daldır, kürekte ne kadar altın kalırsa hepsi senin olsun) der. Çaycı heyecanlanır, daha çok altın almak için küreği daldırır. Aksine ters daldırdığı için küreğin üstünde bir altın kalır. Sultan (Demek nasibin bu kadarmış) der. Daha başka imtihana tabi tutarlar. Hiç birinden netice alınmayınca, sultan der ki:

— Vermeyince Mabut, neylesin sultan Mahmut!

Mail Grubu .:.: www.dinimizislam.com :.:.

Allahü teala iyiliğini versin:)Daha ne yapsın değil mi sultan mahmut..
 

*ELİF*

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Ara 2007
Mesajlar
30
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
cok güzel yazı,Allah celle celaluhu razı olsun.kul sadece vesile asıl veren Allah'tır,cok güzel anlatmıs bunu:)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt