Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

VEFAT YILDÖNÜMÜNDE BİR KOCA SULTANNN (1 Kullanıcı)

imamhalil

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
44
Tepki puanı
0
Puanları
0
Filistini satın almak(!) için gelen densizi kovan Koca Sultan

[big]II. Abdülhamid'in vefatı[/big]​


Sultan İkinci Abdülhamid 21 Eylül 1842 tarihinde İstanbul'da doğdu. Babası Sultan Birinci Abdülmecid, annesi Tir-i Müjgan Kadın Efendi'dir. Annesi Çerkezdir. Sultan İkinci Abdülhamid çok küçük yaşta iken annesini kaybettiği için öksüz büyüdü ve onu üvey annesi Piristu Kadın yetiştirdi. Sultan İkinci Abdülhamid, evlendikten sonra tüm boş zamanını ailesiyle, çocuklarıyla geçirmeye başladı. Sultan İkinci Abdülhamid, yıkılmak üzere olan Osmanlı İmparatorluğunu 33 yıl ayakta tutmayı başarmış Batının da diplomasisine hayran kaldığı büyük bir dehadır.
2. Abdülhamid tahta çıktığı zaman Osmanlı Devleti tam bir bunalımın eşiğindeydi. Karadağ ve Sırbistan'da savaş Osmanlı'nın aleyhine dönmüş, Bosna Hersek ve Girit'te ayaklanmalar baş göstermişti, Osmanlı ekonomisi krize girmiş ve Sadrazam Mithat Paşa ile arkadaşlarının batı hayranlığı Devlet-i Aliye'nin aleyhinde batı ile işbirliği yapar hale getirmiş, Meşrutiyeti'in ilanı için yoğun talepler üzerine 23 Aralık 1876'da Birinci Meşrutiyet ilan edildi.
İlk iş olarak Meclis-i Mebusan Rusya'ya savaş ilan etmekle Osmanlı'ya 93 harbini yaşattı. Ayestafanos Antlaşması ile de Makedonya, Batı Trakya, Kırklareli, Kars, Ardahan ve Batum Osmanlı'nın elinden çıktı. Bu arada bir milyondan fazla Türk Bulgaristan'dan İstanbul'a göç etti. Sultan Adülhamid, İngiltere ile yaptığı anlaşma karşılığından Ayestefanos Antlaşması'yla kaybedilen bazı toprakları tekrar Osmanlı Devleti'ne kattı. Borç batağına giren devleti borçtan kurtarmak için büyük zorluklara katlandı.
Ayrıca memlekette çok büyük imar ve eğitim faaliyetleri başlatarak, çoğu şahsi parasından karşılanan cami, mescit, mektep, medrese, hastane, çeşme, köprü ve imarethane yaptırdı. Bu eserlerin tamamı 1552 adet olarak tarih sayfalarına geçti. Bunlarla birlikte ülkenin dört bir yanına demiryollları döşetti.
Yunanlıların Girit'te isyan çıkartarak Türkleri katletmeye başmaları üzerine Yunanistan'a savaş ilan etti. Bu savaş sonucunda Atina'ya kadar dayanan Osmanlı ordusunun Batılılar'ın zorlamasıyla ateşkes ilan edildi.
Abdülhamid Han, Yahudilerin, "Osmanlı'nın borcunun tamamını biz ödeyelim. Sen de bize Filistin'de toprak ver" teklifine, [big]"Bu topraklar kanla alındı. Kanla verilir." [/big]deyip, Teodor Herzl'i huzurundan kovdu ve Filistin'i hususi vakıf yaptı. İttihatçılar ise bu vakfiyeyi bozarak bugünkü Ortadoğu sorununu hazırladı.
Doğu Anadolu'da Ermeni hareketlerine karşılık kurduğu Hamidiye Alayları ile bölgedeki asayişi ve Osmanlı hakimiyetini pekiştirdi.
Öte yandan Padişah’'n devlet idaresinde nüfuzunu kırmak isteyen batılılar, İttihat ve Terakki mensuplarını kışkırtarak 23 Temmuz 1908'de İkinci Meşrutiyeti ilan ettirdiler. Böylece otuz yıl durmuş olan facialar tekrar başladı.
Sultan Abdülhamid Han'ı tahttan indirmeden Osmanlı Devleti'ni parçalamanın ve İslam Alemini işgal etmenin mümkün olmadığını gören bütün iç ve dış düşmanlar bu Osmanlı hakanına karşı cephe aldılar. Bir taraftan Sultan'ı gözden düşürmek üzere her türlü iftira ve kötüleme kampanyaları yaparlarken, diğer taraftan suikastlar tertip ettiler.
31 Mart Vakası sebebiyle İttihat ve Terakki ileri gelenleri tarafından tahttan indirilen Abdülhamid Han, Selanik'e gönderildi (27 Nisan 1909). 10 Şubat 1918'de Beylerbeyi Sarayı'nda vefat eden Abdülhamid Han'ın nâşı Çemberlitaş'ta dedesi Sultan II. Mahmut'un türbesindedir. Onun tahttan indirilmesinin üzerinden 10 yıl geçmeden imparatorluğun dörtte üçünün elden çıkması, memleketi 33 yıl nasıl idare ettiğine en açık delildir. Yine Abdülhamid Han'ın tahttan indirilmesiyle beraber kan gölü haline çevrilen Ortadoğu'da huzurun hâlâ tesis edilememiş olması da acı bir gerçek olarak önümüzde durmaktadır. Sultan Abdülhamid, 18 Mart 1917 tarihinde hatıratına şunları yazıyordu: "Düşünüyorum. Üç kıtaya yayılmış koskoca bir cihangirlik, on yılda bir avuç toprak haline geldi. Vebali kimin?.. Kimin olduğunu bulsak ne işe yarar, vatan elden gittikten sonra..."
Ermeni asıllı Fransız yazar Albert Vandal'ın "Le Sultan Rouge=Kızıl Sultan" Şeklinde ortaya attığı iftiraları aynen alan bazı gafiller, ansiklopedilere bunları yazarak genç nesilleri aldattılar.
10 Şubat 1918
 

tuba20

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Ağu 2006
Mesajlar
87
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: VEFAT YILDÖNÜMÜNDE BİR KOCA SULTANNN

Rabbim razı olsun kardeşim değerli paylaşımınızdan dolayı bizler tarimize ecdadımıza gerektiği gibi sahip çıkamadık.Bu zata atılan iftiralara dahi kulak tıkadık.Utanıyorum bunları yazmaktan Rabbim sonumuzu hayr eylesin
 

imamhalil

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
15 Ara 2006
Mesajlar
44
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: VEFAT YILDÖNÜMÜNDE BİR KOCA SULTANNN

[big]ALAKANIZA TEŞEKKÜR EDERİM.
HEM İSMİNİ HEM GAYESİNİ ARAMIZDA YAŞATARAK HEMDE FATİHALARLA DEDEMİZİ
SEVİNDİRELİM BİİZNİLLAH.[/big]​
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt