selamün aleyküm,
2 aya yakın bir zamandır ismine ne diyeceğiz bilmiyorum ama İsrail’in Lübnan’a yaptığı soykırım. Bütün dünya medyası tarafından yanlı yada objektif olarak yazıldı çizildi. Bine yakın ölü , binlerce yaralı ve yüzlerce binanın yakılıp yıkıldığı bu ağır bilanço herkes tarafından malum. ALLAH (cc) oradakilere yardımcı olsun. Bu ay unutturulan Filistin den bahsetmek istiyorum.
58 yıla yakındır Filistin’de Müslüman kanı akıyor. Ve Filistin halkı işgal altına. Çünkü yüce Allah’ın Kuranı Kerimde lanetlediği Siyonist kavim İsrail her gün büyük küçük, kadın çocuk yaşlı demeden kan döküyor. Ve ne yazık ki tüm Hıristiyan batı Dünyası bunu zevkle seyrediyor. Ve perdenin gerisinde İsrail’e destek vermeye devam ediyor. Yüce Allah’ın lanetlediği bu İsrail kavmi değil miydi ki Yahya Peygamberi Zekeriya Peygamberi katlettiler. Hz. İsa’yı katlettiler ve yüce Allah’ın alemlere rahmet olarak gönderdiği Hz Muhammed (sav) nice eziyetler yaptılar ve nice iftiralar attılar. Bu Allah’ın lanetlediği sapık kavim büyük siyon krallığını kuracakları düşüncesiyle gözleri kan bürümüş. Bu kavim kendilerini dünyanın efendisi, kendileri dışındaki tüm insanları ise onlara hizmetçi olarak yaratıldığını iddia etmektedirler. Ve bu sapık düşüncelerinden dolayıdır ki yıllardır Filistin’de kan dökmektedirler. Peki diyeceksiniz yıllardır süre gelen bu zulüm karşısında İslam alemi ne yapıyor? Her ağızlarını açtıklarında insan haklarından söz eden Hıristiyan batı dn6yası ne yapıyor? Evet batı dünyası el altında İsrailli destekleyip bir gün evvel Ortadoğu İslam ülkelerinin parçalanma planlarını yaparken İslam devletlerindeki yöneticiler ise, ABD ve batı korkusuyla saltanatları yıkılmasın diye saraylarında sefa sürmekteler. Ve kendi halklarının tepkilerinden korktukları içinde zaman zaman cılız kınamalar ile durumu idare etmeye çalışmaktadırlar. Hatta bazı İslam ülkesi yöneticileri ABD ve Batı tepkisinden dolayı kınamaya dahi cesaret edemiyorlar. İşte 58 yıla yakındır bu minval üzere devam eden bu zulüm, bu vahşet böyle devam edip gidiyor. İnsan hakkından söz edenler demokrasiden özgürlükten soykırımdan söz edenler bu durumu seyrederek cılız ve göstermelik kınamalarla durumu geçiştirip seyre devam ediyorlar. 1948’de İngiltere ve ABD’nin yardımıyla kurulan İsrail bu güne kadar her gün kan dökerek Ortadoğu İslam ülkeleri üzerinden adeta korku salmaya devam etmektedir. Aslında kainatın sahibi yüce ALLAH cc Ortadoğu’daki İslam ülkelerinin haklarını ve yöneticilerini bu bir avuç İsrail siyoniz mi vasıtasıyla imtihan etmektedir. Yüce Rabbim dilerse bir anda İsrail devletini yerle bir eder. Kuran-ı Kerimde nice ayetlerde söylendiği gibi Cenab-ı Allah nice azgın kavimleri bir anda yerle bir etmiştir. İşte bir avuç azgın Siyonist yahudisinin zulümleri karşısında yüce Allah biz Müslümanları bir imtihana tabi tutmuştur. Geçmişte batı Hıristiyan dünyası Ortadoğu İslam ülkelerini yok etmek için 19 kez haçlı seferleri tertiplemişti. Ve her seferinde karşılarında bir Selahaddin Eyyûbi gördüler, Osmanlıyı gördüler amma ne zaman ki Osmanlı devleti yıkıldı, 58 yıla yakındır devam eden zulümler süre gelmektedir.
Peki yıllardır süre gelen bu zulmün durması için ne yapılmalıdır. İşte bu sorunun cevabını inanıyorum ki zulme karşı olan her Müslüman’ın düşündüğü gibi cılız kınamalarla değil saraylarında saltanat sürerek değil Osmanlı ruhunu ve Selahaddin Eyyûbilerin önüne çıkması ile bitecektir. Bugün AB ve Batının korkusuyla konuşamayan sözde Müslüman yöneticiler ile değil. Bu zulmün durması için ancak Ortadoğu İslam alemi için bir Selahaddin Eyyûbi lazımdır, Osmanlı ruhu lazımdır. Ancak o zaman bu zulüm sona erer yoksa cılız kınamalar , korkak söylemlerle bu zulüm sona ereceği yoktur. Yukarıda söylediğimiz gibi yüce Allah bu zulüm karşısında biz Müslümanları imtihan ediyor. Biz uyanmadıkça bu zulüm devam edecektir. Bu zulmün durması için Selahaddin Eyyûbileri ön saflara çıkması ve Osmanlı ruhunu yeniden dirilmesi lazımdır. Bunun için Türk milleti ve İslam alemi bu duygu ve düşünce ile kaynaşmak zorundadır. İnsanlığın huzur saadet ve selameti için bu tek çözümdür: İslam’ın dışında hiçbir projenin insanlığa huzur sunması mümkün değildir. Batı Hıristiyan Avrupa’nın gelişmiş teknolojisine ve iktisadi kalkınmasına rağmen manevi bir çöküntü içerisindedir. Bugün huzursuzluk dejenerasyon yozlaşma ve cinnet sendromları ile halkları arasında büyük çöküntüler yaşamaktadır. Batı Hıristiyan Dünyası yıllardır bu zulme seyirci kalıp perde gerisinde desteklediği için yüce kitabımız Kuran-ı Kerimde söylendiği gibi geçmiş azgın kavimlerin akıbetine uğrayacağı yakındır. İşte bir avuç İsrail’i perde gerisinden destekleyen bu haçlı zihniyetine karşı Ortadoğu Selahaddin Eyyûbileri ve Osmanlı ruhunu bekliyor. Bu ruhun uyanmasını sağlamalıyız. Ve her gün Filistin halkının çektiği zulümleri ruhumuzda hissetmeliyiz.. İmkanlarımız dahilinde elimizden ne geliyorsa Allah rızası için yapmalıyız. Unutmayın sevgili kardeşlerim. Biz Müslümanlar şu anda bu zulümler karşısında imtihandayız. Ya her birimiz Selahaddin Eyyûbi ruhu taşıyacağız ve yahut da imtihanı kaybedeceğiz. Evet sevgili kardeşlerim oturup muhasebemizi ona göre yapmalıyız henüz vakit varken. Aksi taktirde yüce Yaratana zor hesap veririz.
Ben Filistinli çocuk;
Yoksul aç,Bir dilim ekmeğe,Bir yurdum suya muhtaç.
Ben Filistinli çocuk;
Açsa güzel çiçekler,Görmez gözüm
Bana silah uzanır,Gül ve çiçek yerine...
Burada gül değil,Gülleler vardır.
Ben Filistinli çocuk;
Unuttum oynamayı,Unuttum oyuncakları
Bir tek oyun var bildiğim;Sapanla savaşmak...
Silahtan başka,oyuncak da görmedim zaten..
Ben Filistinli çocuk;
Doğduğumda kendimi savaşın içinde buldum.
Gözümden yaş değil,Kan gelir...
Ben dövüşürüm,Zulmün tankına karşı.
Oyun nedir? tatmadım ben,
Benim oyunum savaşmak,
Hem oyunda vurulursam;
'EBE' olunur.
Ben oynarken,Şehit olurum...
Ben Filistinli çocuk;
Ne zaman duyulacak feryadım?
Ne zaman duyulacak ahım!!
Ne zaman!...
Ne zaman yok artık,Düşünecek vakit de!...
Sen okula başladığında,Ben savaşta olacağım.
Kitap,defter görmedim.Kuş nedir?Çiçek nedir?Ninni nedir?Sevgi nedir?BİLMEDEN!!...
Ben Filistinli çocuk;
Söyleyin,söyleyin!
Nedir benim günahım?...
Ne zaman duyulacak ahım!
Ne zaman !...
Vatanında garip esir,
Gülmeyi unutmuş...
Gözlerinden boncuk boncuk,
Yaş değil KAN gelen
Çocuklar da olduğunu bilmenizi isterim.
Ey yeryüzü çocukları!..
İnsanlık ölmesin diyenler!...
Kardeşsek eğer;
Gelin de!...
Beraber gülelim,
Beraber oynayalım,
Beraber yaşayalım....
Yusuf Özkanın bir yazısıydı...
selametle kalın inş.
2 aya yakın bir zamandır ismine ne diyeceğiz bilmiyorum ama İsrail’in Lübnan’a yaptığı soykırım. Bütün dünya medyası tarafından yanlı yada objektif olarak yazıldı çizildi. Bine yakın ölü , binlerce yaralı ve yüzlerce binanın yakılıp yıkıldığı bu ağır bilanço herkes tarafından malum. ALLAH (cc) oradakilere yardımcı olsun. Bu ay unutturulan Filistin den bahsetmek istiyorum.
58 yıla yakındır Filistin’de Müslüman kanı akıyor. Ve Filistin halkı işgal altına. Çünkü yüce Allah’ın Kuranı Kerimde lanetlediği Siyonist kavim İsrail her gün büyük küçük, kadın çocuk yaşlı demeden kan döküyor. Ve ne yazık ki tüm Hıristiyan batı Dünyası bunu zevkle seyrediyor. Ve perdenin gerisinde İsrail’e destek vermeye devam ediyor. Yüce Allah’ın lanetlediği bu İsrail kavmi değil miydi ki Yahya Peygamberi Zekeriya Peygamberi katlettiler. Hz. İsa’yı katlettiler ve yüce Allah’ın alemlere rahmet olarak gönderdiği Hz Muhammed (sav) nice eziyetler yaptılar ve nice iftiralar attılar. Bu Allah’ın lanetlediği sapık kavim büyük siyon krallığını kuracakları düşüncesiyle gözleri kan bürümüş. Bu kavim kendilerini dünyanın efendisi, kendileri dışındaki tüm insanları ise onlara hizmetçi olarak yaratıldığını iddia etmektedirler. Ve bu sapık düşüncelerinden dolayıdır ki yıllardır Filistin’de kan dökmektedirler. Peki diyeceksiniz yıllardır süre gelen bu zulüm karşısında İslam alemi ne yapıyor? Her ağızlarını açtıklarında insan haklarından söz eden Hıristiyan batı dn6yası ne yapıyor? Evet batı dünyası el altında İsrailli destekleyip bir gün evvel Ortadoğu İslam ülkelerinin parçalanma planlarını yaparken İslam devletlerindeki yöneticiler ise, ABD ve batı korkusuyla saltanatları yıkılmasın diye saraylarında sefa sürmekteler. Ve kendi halklarının tepkilerinden korktukları içinde zaman zaman cılız kınamalar ile durumu idare etmeye çalışmaktadırlar. Hatta bazı İslam ülkesi yöneticileri ABD ve Batı tepkisinden dolayı kınamaya dahi cesaret edemiyorlar. İşte 58 yıla yakındır bu minval üzere devam eden bu zulüm, bu vahşet böyle devam edip gidiyor. İnsan hakkından söz edenler demokrasiden özgürlükten soykırımdan söz edenler bu durumu seyrederek cılız ve göstermelik kınamalarla durumu geçiştirip seyre devam ediyorlar. 1948’de İngiltere ve ABD’nin yardımıyla kurulan İsrail bu güne kadar her gün kan dökerek Ortadoğu İslam ülkeleri üzerinden adeta korku salmaya devam etmektedir. Aslında kainatın sahibi yüce ALLAH cc Ortadoğu’daki İslam ülkelerinin haklarını ve yöneticilerini bu bir avuç İsrail siyoniz mi vasıtasıyla imtihan etmektedir. Yüce Rabbim dilerse bir anda İsrail devletini yerle bir eder. Kuran-ı Kerimde nice ayetlerde söylendiği gibi Cenab-ı Allah nice azgın kavimleri bir anda yerle bir etmiştir. İşte bir avuç azgın Siyonist yahudisinin zulümleri karşısında yüce Allah biz Müslümanları bir imtihana tabi tutmuştur. Geçmişte batı Hıristiyan dünyası Ortadoğu İslam ülkelerini yok etmek için 19 kez haçlı seferleri tertiplemişti. Ve her seferinde karşılarında bir Selahaddin Eyyûbi gördüler, Osmanlıyı gördüler amma ne zaman ki Osmanlı devleti yıkıldı, 58 yıla yakındır devam eden zulümler süre gelmektedir.
Peki yıllardır süre gelen bu zulmün durması için ne yapılmalıdır. İşte bu sorunun cevabını inanıyorum ki zulme karşı olan her Müslüman’ın düşündüğü gibi cılız kınamalarla değil saraylarında saltanat sürerek değil Osmanlı ruhunu ve Selahaddin Eyyûbilerin önüne çıkması ile bitecektir. Bugün AB ve Batının korkusuyla konuşamayan sözde Müslüman yöneticiler ile değil. Bu zulmün durması için ancak Ortadoğu İslam alemi için bir Selahaddin Eyyûbi lazımdır, Osmanlı ruhu lazımdır. Ancak o zaman bu zulüm sona erer yoksa cılız kınamalar , korkak söylemlerle bu zulüm sona ereceği yoktur. Yukarıda söylediğimiz gibi yüce Allah bu zulüm karşısında biz Müslümanları imtihan ediyor. Biz uyanmadıkça bu zulüm devam edecektir. Bu zulmün durması için Selahaddin Eyyûbileri ön saflara çıkması ve Osmanlı ruhunu yeniden dirilmesi lazımdır. Bunun için Türk milleti ve İslam alemi bu duygu ve düşünce ile kaynaşmak zorundadır. İnsanlığın huzur saadet ve selameti için bu tek çözümdür: İslam’ın dışında hiçbir projenin insanlığa huzur sunması mümkün değildir. Batı Hıristiyan Avrupa’nın gelişmiş teknolojisine ve iktisadi kalkınmasına rağmen manevi bir çöküntü içerisindedir. Bugün huzursuzluk dejenerasyon yozlaşma ve cinnet sendromları ile halkları arasında büyük çöküntüler yaşamaktadır. Batı Hıristiyan Dünyası yıllardır bu zulme seyirci kalıp perde gerisinde desteklediği için yüce kitabımız Kuran-ı Kerimde söylendiği gibi geçmiş azgın kavimlerin akıbetine uğrayacağı yakındır. İşte bir avuç İsrail’i perde gerisinden destekleyen bu haçlı zihniyetine karşı Ortadoğu Selahaddin Eyyûbileri ve Osmanlı ruhunu bekliyor. Bu ruhun uyanmasını sağlamalıyız. Ve her gün Filistin halkının çektiği zulümleri ruhumuzda hissetmeliyiz.. İmkanlarımız dahilinde elimizden ne geliyorsa Allah rızası için yapmalıyız. Unutmayın sevgili kardeşlerim. Biz Müslümanlar şu anda bu zulümler karşısında imtihandayız. Ya her birimiz Selahaddin Eyyûbi ruhu taşıyacağız ve yahut da imtihanı kaybedeceğiz. Evet sevgili kardeşlerim oturup muhasebemizi ona göre yapmalıyız henüz vakit varken. Aksi taktirde yüce Yaratana zor hesap veririz.
Ben Filistinli çocuk;
Yoksul aç,Bir dilim ekmeğe,Bir yurdum suya muhtaç.
Ben Filistinli çocuk;
Açsa güzel çiçekler,Görmez gözüm
Bana silah uzanır,Gül ve çiçek yerine...
Burada gül değil,Gülleler vardır.
Ben Filistinli çocuk;
Unuttum oynamayı,Unuttum oyuncakları
Bir tek oyun var bildiğim;Sapanla savaşmak...
Silahtan başka,oyuncak da görmedim zaten..
Ben Filistinli çocuk;
Doğduğumda kendimi savaşın içinde buldum.
Gözümden yaş değil,Kan gelir...
Ben dövüşürüm,Zulmün tankına karşı.
Oyun nedir? tatmadım ben,
Benim oyunum savaşmak,
Hem oyunda vurulursam;
'EBE' olunur.
Ben oynarken,Şehit olurum...
Ben Filistinli çocuk;
Ne zaman duyulacak feryadım?
Ne zaman duyulacak ahım!!
Ne zaman!...
Ne zaman yok artık,Düşünecek vakit de!...
Sen okula başladığında,Ben savaşta olacağım.
Kitap,defter görmedim.Kuş nedir?Çiçek nedir?Ninni nedir?Sevgi nedir?BİLMEDEN!!...
Ben Filistinli çocuk;
Söyleyin,söyleyin!
Nedir benim günahım?...
Ne zaman duyulacak ahım!
Ne zaman !...
Vatanında garip esir,
Gülmeyi unutmuş...
Gözlerinden boncuk boncuk,
Yaş değil KAN gelen
Çocuklar da olduğunu bilmenizi isterim.
Ey yeryüzü çocukları!..
İnsanlık ölmesin diyenler!...
Kardeşsek eğer;
Gelin de!...
Beraber gülelim,
Beraber oynayalım,
Beraber yaşayalım....
Yusuf Özkanın bir yazısıydı...
selametle kalın inş.