Ecrin Hicran
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 19 Nis 2006
- Mesajlar
- 2,624
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin. Çünkü kafirler topluluğundan başkası Allah'ın rahmetinden umut kesmez." (Yusuf Sûresi, 87) ayeti, ümitvâr olmanın bir mü'min için ne kadar önemli olduğunu anlatır bize. Ümitsizlik, boşvermişlik ve isyan duyguları Allah'ın beğenmediği ve kınadığı bir ahlaki tavırdır.
Mü'min, her hâl ve şartta ümitvârdır
Ümitvâr olmak mü'minin en önemli vasfıdır. Rabb'imiz, "Lâ taknetû min rahmetillahi" buyuruyor. Rahmet, ahiretteki af ve mağfireti kapsadığı gibi, dünya sıkıntılarından kurtuluşu da ifade etmektedir. Kişi, imanı ölçüsünde Allah'tan umut eder, her olayın yalnızca Allah'ın dilemesi ile gerçekleştiğini bildiği için hiçbir konuda üzüntüye, ye'se ve ümitsizliğe düşmez. Allah'ın müminlerin dualarına cevap verdiğini bildiği için, en kötü görünen bir olayın bile sonunda mutlaka hayra dönüşeceğinden şüphe duymaz. Her şey Allah'ın "ol" demesiyle yaratılır. Hiçbir şey başıboş ve kendi haline bırakılmış değildir. Her şey Allah'ın belirlediği bir kader üzere yaratılır. Bunun bilincinde olan bir mü'min, en olumsuz şartlarda, en sıkıntılı gibi görünen durumlarda bile Allah'ın rahmetinden ve yardımından ümidini kesmez. Zorluklara sabreden, Allah'tan umudunu kesmeyen ve hiçbir şartta Allah'ın hükümlerinden taviz vermeyen insanlar hem dünyada hem de ahirette müjdelenmişlerdir.
Bununla birlikte iman edip iyi iyi işler yapanların kötülüklerini örter ve onlara elbette yaptıkları işlere karşılık daha güzelini veririz.(ankebut süresi-7)
Şeytan, sizi yoksullukla korkutup çirkin çirkin şeylere teşvik ediyor. Allah ise, kendi katından bir bağışlama ve fazla bir kar va'dediyor. Allah'ın gücü geniş,ilmi çoktur. (bakara süresi-286)
De ki: "Ey kendi aleyhlerine haddi aşmış kullarım, Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin! Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir." (zümer süresi-53)
Mustafa Aydın-(ailem.zaman.com.tr'den alıntıdır)
selam ve dua ile
Mü'min, her hâl ve şartta ümitvârdır
Ümitvâr olmak mü'minin en önemli vasfıdır. Rabb'imiz, "Lâ taknetû min rahmetillahi" buyuruyor. Rahmet, ahiretteki af ve mağfireti kapsadığı gibi, dünya sıkıntılarından kurtuluşu da ifade etmektedir. Kişi, imanı ölçüsünde Allah'tan umut eder, her olayın yalnızca Allah'ın dilemesi ile gerçekleştiğini bildiği için hiçbir konuda üzüntüye, ye'se ve ümitsizliğe düşmez. Allah'ın müminlerin dualarına cevap verdiğini bildiği için, en kötü görünen bir olayın bile sonunda mutlaka hayra dönüşeceğinden şüphe duymaz. Her şey Allah'ın "ol" demesiyle yaratılır. Hiçbir şey başıboş ve kendi haline bırakılmış değildir. Her şey Allah'ın belirlediği bir kader üzere yaratılır. Bunun bilincinde olan bir mü'min, en olumsuz şartlarda, en sıkıntılı gibi görünen durumlarda bile Allah'ın rahmetinden ve yardımından ümidini kesmez. Zorluklara sabreden, Allah'tan umudunu kesmeyen ve hiçbir şartta Allah'ın hükümlerinden taviz vermeyen insanlar hem dünyada hem de ahirette müjdelenmişlerdir.
Bununla birlikte iman edip iyi iyi işler yapanların kötülüklerini örter ve onlara elbette yaptıkları işlere karşılık daha güzelini veririz.(ankebut süresi-7)
Şeytan, sizi yoksullukla korkutup çirkin çirkin şeylere teşvik ediyor. Allah ise, kendi katından bir bağışlama ve fazla bir kar va'dediyor. Allah'ın gücü geniş,ilmi çoktur. (bakara süresi-286)
De ki: "Ey kendi aleyhlerine haddi aşmış kullarım, Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin! Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir." (zümer süresi-53)
Mustafa Aydın-(ailem.zaman.com.tr'den alıntıdır)
selam ve dua ile