Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Türkiye de iktidar doğan 3000 aile... (1 Kullanıcı)

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Türkiye’de İktidar Doğan ÜÇBİN AİLE

Sezai Kırlangıç

97298555wn2.jpg
Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu tarafından işaretlenen baş nefret kutbumuz; Türlü kılık ve surette 200 yıldır içimize sızmış, Osmanlı’yı içten çürütme faaliyetinde başrolü oynamış, sonrası dönemde ise Batıcılık ve Türkçülük perdesi arkasına saklanıp aşağılık faaliyetlerini yürütmüş Üçbin Aile. Kimi siyasetçi, kimi asker, kimi aydın, kimi şair, kimi imam!.. kimi şeyh, kimi modacı, kimi milliyetçi, kimi komünist, kimi tüccar olarak karşımıza çıkmışlar.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Onlar bu ülkenin efendileridir, onlar üzülünce üzülmemizi, ağlayınca ağlamamızı, sevinince sevinmemizi beklerler. Bu yüzden ölüleri olunca bütün ekranlar ve gazeteler hep bir ağızdan aynı nakaratı söylerler. Ülkemizin başı sağ olsun. Büyük bir vatan evladıydı. Yaşasaydı şunu yapacaktı, en son görüntüleri vs. Ya da falanın oğlu ve kızı filan yerde muhteşem bir düğüne imza attılar. Milletimiz bu gençlerin mutluğunu gıptayla paylaştı vs.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Bunlar Ekonomi, siyaset, medya, dış ilişkiler ve içteki terör üzerinde etkin mânâda söz sahibidirler. Genel karakterleri; ikiyüzlü menfaatperest ve hain ve kalleş olmalarıdır. Ancak bizim mevzuumuz bunların kimlikleri üzerinde değil de daha çok yapıp etmeleri ile ilgili olacaktır. Pisliğin kaynağı, bataklığın merkezi ve Müslümanları kendilerine benzetmek isteyenlerin iktidar noktası. Bu noktadan neşet eden her şey İslam düşmanlığı üzerine kurulu ve müslümanı harcamaya yönelik. Kadın başlıca meta, mal hırsını ve makam önceliğini tahrik önemli araçlarından.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Kadının bedeni, emeği ve tüketiciliği sömürülürken aynı zamanda erkeği avlamakta, aileleri çözmede, çocukların anne ve babasız yetişmesinde etkin

bir hedef olması bunların işini kolaylaştırmakta. Mal ve makam hırsı ile tahrik edilen duygularla bütünleşen kadın ve erkek bu defa, bu üç bin aile için iyi bir müşteri, iyi bir çalışan ve iyi bir eğlendiricidir artık. Halkın en iyi! kızları bunları eğlendirir, en zeki gençleri bunlar için çalışmak için üniversitelerde dirsek çürütür, insanların çoğu bunların bankalarına borçludur. Toplanan vergiler bunların sermayelerini artırmak için sürekli kaynak oluşturduğundan hiç fakirleşmezler. Bunların çocukları “seçilmiş” lerdir.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
57236049qq6.jpg
En iyi okullar, en iyi makamlar, en özel tüketim
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
En iyi okullar, en iyi makamlar, en özel tüketim araçlarının sahipliği ve dağıtımı bunların çocuklarına layıktır. Kanun bunlar için fazla bir anlam ifade etmez, çünkü onlar seçkinlerdendirler. Banka hortumları, vergi dolandırıcılıkları, halkı aldatma yolunda sözde ürün satışları ve bedellerinden doğan hileler, hepsi olabilecek ve düzelebilecek şeydir onlar için, çünkü onlar dokunulmazdırlar, seçkindirler. Aralarında ki gayri meşru ilişkiler ayıplanmasın diye bütün bir milleti gayri meşru ilişkilere özendirmeye çalışır, ihanetleri belli olmasın diye milletin içinden bazı unsurları millete karşı harekete geçirir ve “vay hainler” edebiyatı üzerinden sözde vatansever kesilir ve sesi soluğu çıkmayan insanlar arasında özgürlüğüne özgürlük katar. Ekrandan her gün fuhuş akar, etnik kavgayı körükleyici tahrik akar, marketlerinde domuz ürünü, ayyaşlık içeren ne varsa satılır, kadına dişilik tahriki yapan elbise, deodorant, krem, makyaj malzemesi sunulur. Müslümanların sermaye ve ahlak sahibi olanlarını hiç sevmez ve hemen onu imha için bin bir taraftan kuşatmaya alır, kişiyi iş yapamaz hale getirirler.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
İktidarı işlerine geldikleri noktada, işlerine geldiği zaman dilimi içerisinde, istedikleri gibi över ve sonra hiçbir şey olmamış gibi terk ederler. Onlar vekil olarak gölge iktidar değil, asıl olarak iktidardadırlar ve bu iktidarları her çeşit iftira, katliam, işbirlikçilik ve güç kullanarak korumaya çalışırlar. Yalan haber, sözde İslamcılık, sahte solculuk, güya dostluk, güya vatanseverlik, ırkçılık, mezhepsizlik vs hep bu kesimin pisliklerinin millete yansımış halidir. İstihbarata, bürokrasinin ve güvenliğin etkin noktalarına, yasama ve yürütmenin üstlerine, askeri ve ticari alanlarda maddi ve manevi elde edilebilecek en üst rollere bunlar talip ve seçim bunların dışında değildir. Son dönemde AKP vasıtasıyla yaşadıkları endişe ve heyecan bütünüyle bu yüzden, çünkü elde ettikleri bazı yerler yerli Anadolu insanının eline geçerse ne olacaktır.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Oysa şimdiye kadar olan ve şimdi de yaşanan, halkın seçtiklerinin bu “seçilmiş” lerin dilek ve muradları doğrultusunda hizmet ve memuriyetlerini yerine getirmeleridir. Ayrıca yıllardır otomobil, ilaç, teknoloji, askeri malzeme, beyaz eşya ve ithal malların satışı ve çıkışı bunların tekelinde. Gemiler, uçaklar, petrol, inşaat ve elektrik santralleri bu üç bin aile ve akrabalarının dışında hiç kimseye ait değil. Tek tük olanların dışında Türkiye gelirinin % 70-80’i bu üç bin aile arasında pay edilmiş durumda. Millet bakkal, market, satış mağazası kurayım diyedursun binlerce markette satılan, binlerce mağazada satılan yine bunların malı. Alınlarının teri değil bu, İktidar doğuşun ve çeteleşmenin verimidir bu. Talan edilen bankalar buzdağının halka yansımış halidir.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
48365323tj6.jpg
Sanatçıdır bunlar, en önemli sanat
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Sanatçıdır bunlar, en önemli sanat kollarında, yönetmen ve oyuncu olarak bunlar pohpohlanır ve Türkiye ve dünyada Türk’ü temsilen ortada gezinirler. Bütün gayesi Anadolu ahalisini bağlısı olduğu ahlak anlayışından uzaklaştırmak olan bu tiplerin sayısı az da değildir. Toplu sex âlemlerinde, eş değiştirme seanslarında, televole hayat tarzı ritüellerinde dolaşır dururlar. Askerlik yapmazlar, genelde çürüktürler, ya da şöyle denize münhasır, kısasından, en kısasından, bol izinli askerlik yaparlar. Batılı devletler burada muhatap olarak bunları alır.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Eğitimde de “seçkin”dir bunlar. Profesör doğar, profesör ölürler, babadan oğula geçer bunların profesörlüğü. Dışarıdaki eğitimlerin bir numaraları müdavimi bunlardır. Bunlar her şeyde olduğu gibi bunda da önceliklidir. Kendi medya kanalları kendi doktorlarını, kendi proflarını, kendi ustalarını pazarlarlar ve binlerce Anadolu insanının, bu aşağılık yapının kobayı olması sağlanır ve uygulamalı eğitim içinde beceriksiz pislikler, tecrübelerle becerikli hale getirilir. İşsizi, fakiri, makamsızı, sahipsizi yoktur bunların. En marjinali bile milyarların içinde yüzer.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Üniversite sınavıymış, paralı eğitimmiş, mühendis olmakmış, öğretmen olmakmış komik şeylerdir onlar için. Hatta bu gibi işler sıradan halk tabakasına tevdi edilerek ve büyük mücadeleler göstermesi sağlanarak onlara bırakılır. Çeşitli kuruluşlar kurar ve müslümanların okumasının, memur olmasının, sermaye sahibi olmasının önüne geçilir. Bazen kudurmuş köpek gibi müslümanlara ve İslam’a hakaret ederler, bazen müslüman kadının iffetine saldırır ve başörtüsüne yasak getirerek Allah’a meydan okur ve İslam inancını tanımaz, bazen müslüman erkeğin yaşadığı hayatla dalga geçer, onun yaşam biçimini bozmağa, tuzağa düşürüp alay etmeye çaba sarf ederler.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Bunları şu kişi bu kişi saymaya kalksak adı geçmeyen kişiyi sevindirmiş olacağımızdan en iyisi toptancılık yapıp yazımızın eki olarak Erguvaniler adlı Tayfun Er’in kitabının okunmasını salık vermek en doğru olacak.



Millet artık kendisini sömüren, aşağılayan, fahişeleştiren, köleleştiren ve dinine, imanına, iffetine saygı göstermeyen Bu Üçbin Aileyi istemiyor. Her fırsatta uyarıyor.



YETER ARTIK ÇALDIĞINIZ. YETER ARTIK YIKTIĞINIZ. YETER ARTIK SATTIĞINIZ. ÇEKİN ANADOLU’DAN ELİNİZİ. DEFOLUN! DEFOLUN! DEFOLUN!



BARAN Dergisi Sayı: 35
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
1997'de 'tohum saklama' uygulamasının küresel kapitalizmin baskısı altına alınması ve çokuluslu şirketlerin tohum tedarik kontrolünü ele geçirmesinden bu yana, Hindistan köylerinde 200 bin çiftçi canına kıydı.


2008'de Hindistan'da tam 16 bin çiftçi intihar etti. 2009'un şu zamana kadarki bölümünde ise canına kıyan çiftçi sayısı 2000'i geçti. 1997'den bu yana Hindistan'da hemen hemen hepsi böcek zehiri ile olmak üzere kendilerini öldüren çiftçilerin sayısı ise 200 bini aştı.
Toplu intiharların esas nedeni tekelci tarım şirketlerinin çiftçilere ait geleneksel ve melez tohumları ortadan kaldırarak, çiftçiyi kendi ürettiği suni tohumları satın almaya mahkum etmesi. 1998 yılında, Dünya Bankası'nın yapısal uyum politikaları Hindistan'ı, tohum sektörünü Cargill, Monsanto ve Syngenta gibi küresel şirketlere açmaya zorladı. Küresel şirketler girdi ekonomisini bir gecede değiştirdiler. Çiftçilerin saklanabilen tohumları, suni gübre ve böcek ilacı gerektirip saklanılamayan yüksek fiyatlı şirket tohumları ile değiştirildi. Öyle ki örneğin 1991 yılında bugüne kadar en fazla intihar yaşanan Vidarbha bölgesinde yerli cins tohumun kilosunu 7 ile 9 rupi arasında alabilirdiniz. Fakat 2002'de 450 gramlık bir poşet şirket tohumuna 350 rupi verir oldunuz. 2004 ise işler iyice ürkütücü bir hal aldı. Uluslararası dev tarım şirketi Monsanto, yapay tohumun 450 gramlık bir poşetini 1650-1800 rupi arasında pazarlamaya başladı. Daha sonra bu fiyat hükümetin "intiharları önlemek için alınacak tedbirler" kapsamında düşürülerek 900-1000 rupi civarına çekildi. Velhasıl, yabancı olmadığımız bir hikâye uyarınca çiftçilerin eskiden evlerinde ücretsiz olarak tuttukları tohumun, her yıl ekim mevsiminde yüksek maliyetlerle satın almak zorunda kaldıkları bir mala dönüşmesi, sonraki yıllarda hareketlenecek toplu intiharların yolunu açan başat sebep oldu. Tarımdaki bu insafsız, hudutsuz yağmacılık, sağlık giderlerini de fırlattı. Eğitim masraflarını karşılayamayan evin genç fertleri de evlerine döndüler. Kalabalıklaşan aileler her geçen gün açlık tehdidi ile karşı karşıya kalmaya ve değil kredi borçlarını ödemek, yaşamda kalabilmek için gündelik kullanım eşyaları da dahil olmak üzere varını yoğunu satmaya başladı. Önemli bir kısmı böbreklerini sattı. Öyle ki melez/çoklu ürün yetiştiriciliğinden zorla koparılan bu insanlar topraklarında karınlarını doyuracak bir şey bulamaz oldular. Sözgelimi kiraladıkları tarlalarda tahıl, pirinç vs. üretmiş olsalardı bu denli açlıkla yüz yüze kalmayabilirlerdi fakat, neoliberal politikalarla yalnızca pamuk ya da vanilya üretmeye zorlanan köylüler, o klişe söylemin hakiki tezahürü ile "aç bırakıldı".
Hint çiftçileri ölüme götüren bir diğer darbe ise Dünya Ticaret Örgütü'nün serbest ticaret politikaları sonucu ürün fiyatlarındaki hızlı düşüş oldu. Yoksul çiftçilerin ucuz üretim yapmaları engellenip, yüksek maliyetli ve bağımlı bir üretime mahkum edilirken büyük tekelci tarım şirketlerine verilen sübvansiyonlar, dayanacak gücü kalmayan çiftçi intiharlarına resmen davetiye çıkardı.

Kaynak: Radikal,
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Millet artık kendisini sömüren, aşağılayan, fahişeleştiren, köleleştiren ve dinine, imanına, iffetine saygı göstermeyen Bu Üçbin Aileyi istemiyor. Her fırsatta uyarıyor.



YETER ARTIK ÇALDIĞINIZ. YETER ARTIK YIKTIĞINIZ. YETER ARTIK SATTIĞINIZ. ÇEKİN ANADOLU’DAN ELİNİZİ. DEFOLUN! DEFOLUN! DEFOLUN!



BARAN Dergisi Sayı: 35
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt