TENKİT
Şeyh Sadi-i Şirazî anlatıyor. Çocukken gece ibadetine heveslenir, namaz kılar, Allah'a dua edermiş. Bir gün herkesin uyuduğu saatlerde Kur'an okurken, uyanık olan babasına:
- Neden geceyi uykuyla geçiriyor, kalkıp iki rekat namaz kılmıyorlar? demiş. Babası:
- Uyanık kalıp başkalarını çekiştireceğine keşke sen de uyusaydın, diye çıkışmış.
* * *
Başkalarının küçük iyiliklerini büyük, kendi büyük hayırlarını küçük görmek fazilttir. Ve insan başkasının büyük hatasını küçük, kendi küçük hatasını büyük görmelidir. Kalbinde boşluk olmayan başkalarının noksanını, ayıbını araştırmaz.
KAYNAK: AKAR, Mehmet; Mesel Denizi, Nil Yayınları, İstanbul 2001, s. 135
Şeyh Sadi-i Şirazî anlatıyor. Çocukken gece ibadetine heveslenir, namaz kılar, Allah'a dua edermiş. Bir gün herkesin uyuduğu saatlerde Kur'an okurken, uyanık olan babasına:
- Neden geceyi uykuyla geçiriyor, kalkıp iki rekat namaz kılmıyorlar? demiş. Babası:
- Uyanık kalıp başkalarını çekiştireceğine keşke sen de uyusaydın, diye çıkışmış.
* * *
Başkalarının küçük iyiliklerini büyük, kendi büyük hayırlarını küçük görmek fazilttir. Ve insan başkasının büyük hatasını küçük, kendi küçük hatasını büyük görmelidir. Kalbinde boşluk olmayan başkalarının noksanını, ayıbını araştırmaz.
KAYNAK: AKAR, Mehmet; Mesel Denizi, Nil Yayınları, İstanbul 2001, s. 135