. . : : Tefekkür : : . .
Bazı meseleleri hatırımıza getirip mana alemine dalmaya davet ediyorum sizi.
Bunu nasılmı yapacaksınız düşünün hayalinizin en uç noktalarına kadar düşünün ve Allah'ın (c.c) o sonsuz kudret daryasına dalın.
Aslında şöyle bir gerçek var Allah (c.c) nün bize vermiş olduğu sayısız nimetlerden sadece bir tanesinin bile şükrünü eda edemeyiz.
Hiç durmadan yıllarca namaz kılsak dahi, yıllarca oruç tutsak dahi.
Düşünün Allah (c.c) bir elma çekirdeğinden metrelerce yükseklikteki bir ağacı yoktan var ediyor. Ve bizden şükürünü istiyor.
Başında besmele sonunda hamd ettiğimiz zaman bu meyvenin şükrünü yerine getirdik sayıyor.
Fakat biz ne yaparsak yapalım o şükrü eda edemeyiz.
Fakat Allah (c.c) çok basit işler ile şükrü yerine getirdik sayıyor bizleri. Elhamdülillah
Yıllarca değil günde beş vakit namaz kıl.
Yıllarca değil Ramazan ayında oruç tut.
İlişkiye girme değil zina etme.
İnkar etme iman et.
Allah (c.c) bizim Rabbimiz...
Birde vücudumuzdaki sayısını yanlızca Allah (c.c)'nün bildiği hücreler görevlerini hatasız ve eksiksiz şekilde yerine getiriyorlar.
İzlediğim bazı videolarda hücrenin içerisi bir fabrikaya benzetiliyor ve o kadar karmaşık işlemler gerçekleşiyor ki filmin ortalarına doğru artık olayları anlamak niyetiyle değil tefekkür ile izlemeye başladım.
Aklıma bir an şu geldi Ben kolumu kaldırıyorum ama ben aslında hiç bir şeyi yapamıyorum.
Kolumu ben kaldırdım diyebilmem için. Beynimdeki bazı hücrelere sinyal göndermem gerekiyor oradan beynimin haraket merkezine sinyal göndermem gerekiyor sonra sinir merkezine oradan kol sinirlerime sonrada değişik reaksiyonlarla kol kaslarımı çalıştırıp kolumu kaldırmam gerekiyor ve bunu 000.1 saniyeden daha az bir zamanda yapmam gerekiyor ki kolumu ben kaldırdım diyebileyim.
Halbuki ben çok basitleştirerek anlattığım bu işlemleri 10.000 yıl uğraşsam dahi yapamam.
O halde kolumu kim kaldırdı tabikide Allah (c.c) ben sadece kolumu kaldırmayı istedim Allah (c.c) de kolumu kaldırdı.
Burnumuzun altında sürekli oksijen mevcut bu oksijen 1-2 dakikalığına kesilse idmanlı olanlarımız hariç neredeyse bütün insanlar ölür.
Fakat böyle bir olay olmuyor. Evrendeki o kıyamete kadar devam edecek olan havayı Allah (c.c) bizler için yoktan varediyor.
Araştırılsa atmosferin falanca tabakasındaki falanca element falanca molekülle birleşir reaksiyon göstererek ortaya oksijen çıkar derler.
Dünya ve diğer gezegenler santim şaşmadan Allah (c.c)'nün çizmiş olduğu yörüngede ilerliyor kimin için Allah (c.c)'nün emriyle bizim için.
Biz kimiz kolunu bile kaldırmayı beceremeyen ama haşa Allah (c.c) ne isyan eden beşer topluluk.
Allah (c.c) o kadar sabır ve merhamet sahibi ki bizim için hala kurtuluş vaad ediyor.
Birkaç gün önce yarı uykulu yarı uyanık vaziyette uzayda bir gezintiye çıktım. Bir yıldızın tepesinde evrene bakıyordum.
Allah (c.c) isterse gözümüzün göremediği kadar büyük olan bu evreni sadece ol demesi ile yerle bir eder. Diye düşündüm.
Şu hayretler içerisinde baktığım gezegenlere karşı ve şu boşluğa karşı benim bir toz zerresi kadar bile gücüm yok.
Fakat bu evreninde Allah (c.c) ne karşı bir toz zerresi kadar gücü yok.
Allah (c.c) ne kadar çok kudret ve ilim sahibi ki şu sonunu getiremeyeceğimiz evreni hiç zorlanmadan yoktan var etti.
Dünyada ve evrende ne kadar canlı veya cansız mahluk varsa hepsini her an kudret elinde tutuyor.
Bunların hepsinden fazla olan şu canlı hücrelerimizi bile aynı anda idare ediyor.
Ve son olarak şu hadisi şerif bana Allah (c.c)'nün affediciliğinin ve merhametinin ne kadar çok olduğunu anlatıyor.
Ebû Zer, Hz. Peygamber´in şöyle buyurduğunu rivayet eder:
Cebrâil bana Hirre´nin bir tarafından görünerek şöyle dedi: ´Ümmetine müjde ver ki onlardan bir kimse Allah´a hiçbir şey ortak koşmaksızın ölürse cennete dahil olacaktır´.
Bunun üzerine dedim ki:
- Ey Cebrâil! Hırsızlık yapsa da, zina etsede mi?
- Evet! Hırsızlık etse, zina yapsa da!
- Hırsızlık etse de, zina etse de mi?
- Hırsızlık etse de, zina etse de!
- Hırsızlık etse de, zina etse de mi?
- Hırsızlık etse de, zina etse de, içki içse de.
SubhanALLAH.