Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

# taşları yemek yasak # (1 Kullanıcı)

nuresma

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2006
Mesajlar
2,975
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Konum
ankara
Ormanın derinliklerinde yürümekte olan bir avcı ağaçlardan biri üzerinde bir levha görmüş.

Levhanın üzerinde şu sözler yazılıymış:

Taş Yemek Yasaktır.

Bu alışılmadık uyarı karşısında avcı meraka kapılmış.

Levhanın asılı olduğu ağacın önündeki ayak izlerini takip etmeye başlamış ve izlediği yol onu bir mağaraya götürmüş. Mağaranın ağzında bir derviş oturmaktaymış

ve avcı yeterince yaklaştığında konuşmaya başlamış:

Zihnine takılan soruyu biliyorum. Şimdiye kadar taşları yemeyi yasaklayan bir uyarı levhası hiç görmedin, çünkü insanların taş yemeye zaten ihtiyaçlarıyok. İnsanları zaten yapmaya eğilimleri olmayan bir konuda uyarmak niye? İnsanlar arasında taş yeme adeti yoktur, onlara yapmayacakları şeyi yapma demenin ne anlamı var?

Ancak şuna dikkat et:

İnsanlar arasında adet haline gelmiş öyle davranışlar, öyle alışkanlıklar vardır ki,bunlar insan için tıpkı taş yemek gibidir. Eğer zararı bakımından düşünürsen taş yemekten çok daha büyük tahribat yapan işlerdir bunlar.

Bunlar taş yemek kadar budalaca, insanın öz niteliklerine yabancı tutum ve davranışlardır.

Eğer insanlar acınacak haldeyse, insanlar arasında zulüm, haksızlık, merhametsizlik, yozlaşma ve ihanet hüküm sürüyorsa bunun sebebi insanların sanki taş yermişçesine yedikleri bunca nesneden, taş yemeye mümasil tavırlardan doğmaktadır.

Senin levhayı gördüğün yerde bir pınar olmuş olsaydı ve ben oraya su zehirlidir yazmış olsaydım sen bunu manalı bir söz sayacak, yerinde bir uyarı kabul edecektin.

Büyük bir ihtimalle de benim ayak izlerimi takip edip buraya gelmeyecektin.

Çünkü yasaklanan şey senin aklına uygun gelecekti.

Gerçekte suyun zehirli olduğunu yazan insanın emrine uymuş olacaktın.

Kendi aklına uyduğunu sanarak benim keyfime uygun davranmış olacaktın.

Ama orada taş yemeyi yasaklayan bir levha gördün ve acaba bunu hikmeti nedir diye kendine bir yol açtın.

Ben de sana insanların gerçekte yaptıkları birçok işte taş yemeye benzer davranışlar gösterdiğini ve aslına bakılırsa taş yediklerini söyledim.

Eğer söylediklerimi anladıysan aramızda hakikatın bir parçası tecelli etti.

İşte Allah'ın insanlar için gönderdiği emir ve nehiyler böyledir.

İnsan ancak bu emir ve nehiylerle hakikatin nasıl tecelli edebileceğini öğrenebilir.

Eğer Allah'ın emrettiği ve yasakladığı şeylerle ilk karşılaşan insan bunu tabi karşılarsa, aklına uygun bulursa bu emir ve nehiylerden hiçbir şey öğrenemez.

Ama bazı izleri takip edip bu emir ve nehiylerin nelere tekabül ettiğini öğrenebilirse hakikate varabilir.

İnsanın taş yemeye ihtiyacı yok diyorsun.

Öyleyse şunu düşün: İnsanın ihtiyacı olandan fazlasını elinde tutması kendisi için taş gibidir.

Bu yalnız mallar, servet,güç gibi nesnelerde geçerli değil.

Merhamet, şefkat, tevazu gibi şeyler için de böyle.

Eğer herhangi bir şey insanların istifadesine açıksa ancak istifade edildiği kadar o «şey» olur,o şeyden istifade edilmezse artık o taştır ve gerçekten onu istifadeye konu etmeksizin kullananlar taş yemiş olurlar.

Sana yaramıyorsa bırak başkasına yarasın.

Sana yaramadığı halde sende olan hem senin hem başkasının aleyhinedir.

Taşları yeme, taşları yemek yasak.

İsmet Özel
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
Selamün Aleyküm can Esmacım.
Emeğinize ve güzel yüreğinize sağlık olsun inşallah güzel kardeşim.
Beğeniyle okuduğum ve her bir satırında hikmet pınarı keşfettiğim çok derin ve anlamlı bir yazıydı... İnsanoğlu farkında olmadan kötü alışkanlıklarıyla, kötü eğilim ve huylarıyla zaten midesini bir taş ocağı yapabiliyorken, gerçekten taşları yememesi neyi değiştirir ki? Taştan daha ağır ve sahibini ezen bu olumsuzluklar karşısında, taş yemekten sakınarak aklı sıra dişlerine ve midesine gelecek zarardan, acıdan mı korkmaktadır insanoğlu? Maddi taşlardan olduğu kadar, manevi taşlardan da alıkoyabiliyor muyuz kendimizi? Veya maddi taştan kaçarken, manevi olarak o taşları içimize alıp almadığımızdan emin miyiz? En önemli nokta da..İhtiyaçtan fazlasını vermek noktası..İnfak, yalnızca mali değil..Pekala sevginin, merhametin ve hatta gülümsemenin de bir infakı olabilmeli..Taşları eritebilecek bu infaklardan ne kendi gönlümüzü, ne de başka gönülleri mahrum etmemek duasıyla güzel kardeşim..Allah c.c razı olsun inşallah..En Emin'e emanetimsiniz..Baki dualar ve muhabbetle..B)B)

 

Nevin_1982

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2006
Mesajlar
5,000
Tepki puanı
8
Puanları
38
Yaş
42
Konum
sakarya
Selamun aleykum nuresmacım.Biz taş yemeği nedense insan eti yemeğe tercih ediyoruz.Hangisi daha necis acaba?!!!belki konu bununla özdeşmiyor ama bir örnek,benzetme teşkil ediyor.Bence tabi.Allaha emanet ol
 

nuresma

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2006
Mesajlar
2,975
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Konum
ankara
Selamün Aleyküm can Esmacım.
Emeğinize ve güzel yüreğinize sağlık olsun inşallah güzel kardeşim.
Beğeniyle okuduğum ve her bir satırında hikmet pınarı keşfettiğim çok derin ve anlamlı bir yazıydı... İnsanoğlu farkında olmadan kötü alışkanlıklarıyla, kötü eğilim ve huylarıyla zaten midesini bir taş ocağı yapabiliyorken, gerçekten taşları yememesi neyi değiştirir ki? Taştan daha ağır ve sahibini ezen bu olumsuzluklar karşısında, taş yemekten sakınarak aklı sıra dişlerine ve midesine gelecek zarardan, acıdan mı korkmaktadır insanoğlu? Maddi taşlardan olduğu kadar, manevi taşlardan da alıkoyabiliyor muyuz kendimizi? Veya maddi taştan kaçarken, manevi olarak o taşları içimize alıp almadığımızdan emin miyiz? En önemli nokta da..İhtiyaçtan fazlasını vermek noktası..İnfak, yalnızca mali değil..Pekala sevginin, merhametin ve hatta gülümsemenin de bir infakı olabilmeli..Taşları eritebilecek bu infaklardan ne kendi gönlümüzü, ne de başka gönülleri mahrum etmemek duasıyla güzel kardeşim..Allah c.c razı olsun inşallah..En Emin'e emanetimsiniz..Baki dualar ve muhabbetle..B)B)


ve aleykum selam güzel kardeşim benim,
Rabbim razı olsun katkı ve getirdiğiniz yorumlar için.
fazla olan ve kötülüğe yol açacak her şey bizim için birer taş... Rabbimizin emirleri ve nehiylerine riayet ettiğimizde anlıyoruz ve farkediyoruz ki yığmalamaktan başka bir şey sağlamıyor bize bu taşlar... içinde ve elinde aslında taşıp kabaran şeyleri kendine ikram etmemeli dediğiniz gibi
içine taş dolduran "insan" ise gün geçtikçe kalbi de taş kesilmekten kendini alamaz duruma geliyor...
Allah korusun cümlemizi... hayat, sadece İbrahim a.s.'ın İsmail a.s.'ı kesmeyen bıçağını fırlattığında ikiye bölünen, içinde madenler barındıran o masum taşlarla değil bizi iman ve güzel amellerden alıkoyan engellerle dolu olacak imtihan gereği...hikmeti farkedip "yol"da olanlara ne mutlu...
Rabbime emanet olun,
selam ve dualarımla, can AliyecimB)
 

nuresma

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2006
Mesajlar
2,975
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Konum
ankara
Selamun aleykum nuresmacım.Biz taş yemeği nedense insan eti yemeğe tercih ediyoruz.Hangisi daha necis acaba?!!!belki konu bununla özdeşmiyor ama bir örnek,benzetme teşkil ediyor.Bence tabi.Allaha emanet ol

ve aleykum selam ablam,
çok haklısınız...bizi Yaratan'ın emirlerine karşı gelme ikisi de... ancak taş yaradılışa hiç uymayan bir şey...hayatı içten içe çökerten fazlalıkları almak bünyeye...
Rabbim razı olsun katkınız içinB)
selam ve dualarımla...Allah'a emanet:H
 

nuresma

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2006
Mesajlar
2,975
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Konum
ankara
[size=+3]Eğer herhangi bir şey insanların istifadesine açıksa ancak istifade edildiği kadar o «şey» olur,o şeyden istifade edilmezse artık o taştır ve gerçekten onu istifadeye konu etmeksizin kullananlar taş yemiş olurlar.[/size]
 

nuresma

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2006
Mesajlar
2,975
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Konum
ankara
Ey iman edenler! Gerek kendilerinizi, gerek çoluk çocuğunuzu öyle bir ateşten koruyun ki onun yakıtı insanlar ve taşlardır...
et_Tahrim;6

Sonra kalbleriniz yine katılaştı. Şimdi o taş gibi, hatta daha da katı. Çünkü taşın öylesi vardır ki yarılıp ondan su fışkırır, öylesi vardır ki Allah korkusuyla yukardan aşağı düşer. Allah yaptıklarınızı bilmez değildir.

el_Bakara;74

Sakının o ateşten ki onun yakıtı insanla taştır. O kafir için hazırlanmıştır.

el_Bakara;24
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
47
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
selamun aleykum güzel kardeşim
bu kitabı yılar önce okumuştum tekrar okumam gerektigini anladım ..
rabbim razı olsun
muhabbetle baki selamlar :)
 

nuresma

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2006
Mesajlar
2,975
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Konum
ankara
selamun aleykum güzel kardeşim
bu kitabı yılar önce okumuştum tekrar okumam gerektigini anladım ..
rabbim razı olsun
muhabbetle baki selamlar :)

aleykum selamu rahmetullah güzel kardeşim,
Rabbimiz sizden de razı olsun inşaAllah.
selam ve muhabbetlerimleB)
 

nuresma

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2006
Mesajlar
2,975
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Konum
ankara
#Eğer Allah'ın emrettiği ve yasakladığı şeylerle ilk karşılaşan insan bunu tabi karşılarsa, aklına uygun bulursa bu emir ve nehiylerden hiçbir şey öğrenemez.
Ama bazı izleri takip edip bu emir ve nehiylerin nelere tekabül ettiğini öğrenebilirse hakikate varabilir.
#
 

nuresma

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2006
Mesajlar
2,975
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Konum
ankara
Taş taş değil bağrındır taş senin
Nereni nasıl yaksın söyle bu ateş senin

Bir katılıktır dinamit söker mi yürekleri
Başın bir kez bu kalbe çarpmasın ey taş senin

Kazmayı kayalara değil kalplere vur ey
Ferhat niçindir kırdığın bunca taş senin

Anne seninle bağrın döğer gider mi acı
Hanidir ferhaddan aldığın ders taş senin

Sende mi taşla bir oldun ey sevgili
İşitmez oldun beni kalbin taştan taş senin

Ölüm sendendir bana nedir taşlamak beni
Bana güldür çiçektir attığın her taş senin

Gözünü dikme taşa işte parça parçadır
Şimşektir bir bakışın dayanır mı taş senin

Deprem değildir dağı ve beni sarsan
Bir bakışındır komaz taş üstünde taş senin

Niçin çıktın dağlara evren çöl oldu leyla
Topuğun öpmek için toz oldu dağ taş senin

Taş taş değildir bağrındır taş senin
Nereni nasıl yaksın söyle bu ateş senin

Ülkendir taş ve beton bu yanlış kent
Her gün bir yanın biraz daha taş senin

Taş alanlarıdır taş insanları taşır bir
Nereye gelsen ey aşk karşında bu taş senin

Uygarlığı taşla taşımak çağlar üzre
Kolların bu denli güçlü müdür taş senin

Bir taş devridir ama bağışla beni
Niçin bunca geldim üstüne ey taş senin

Bir İbrahim bıçağı ikiye biçer taşı
Sevgili nasıl kırdı kutlu dişin taş senin

Ölüm bir kasırgadır çevirir seni beni
Nedir kucağında kocaman bu taş senin

Bir bir yürürlükten kaldırıp çürümüş devrimleri
En gürbüz bir devrimi dikmek yerine taş senin

Nereye koysam seni söyle ey yüreğim
Bir gün beni ele verir bu güçlü atış senin...
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt