627 yılında Mekkeli Müşriklerle Müslümanlar arasındaki üçüncü ve son savaştır. Bu savaş adını, Müslümanların savunma için kazdıkları hendekten almaktadır. Bu savaşta müslümanların 3.000 Müşriklerin ise 12.000 savaşanı vardı. Sonuçta yenen müslümanlar oldu.Medine'yi terketmek zorunda kalan Benî Nadir Yahudileri, Kureyşli müşriklerle anlaşma yaparak bir ordu haline MedineYe doğru yola çıktılar. Allah elçisi, savaş hazırlıklarından haberdar olmuştu. Arkadaşları ile durum değerlendirmesi yaptı. Selmân-ı Fârisi'nin şehrin kuzey ve kuzeybatı yönlerine hendekler kazarak savunma taktiği uygulanması önerisi uygun görüldü. hızla hendekler kazılarak topraklar Medine tarafına yığıldı. Toprakların arkasında üç bin sahabe sipere yattı. Savaşın yirmi yedinci günü akşamında hendek cephesinde bir fırtına oldu. müslümanların siper olarak kullandığı topraklar müşriklerin yüzüne savruluyor, ısınmak için yaktıkları ateşi söndürüyordu. Göz gözü görmez oldu. Savaş müslümanların zaferi, müşrik ve Yahudilerin yenilgiyi kabullenmesiyle sonuçlandı.
Bu savaşın önemi Kur'an'da şöyle bir ifadeyle belirtilir:
Hani onlar, hem yukarı tarafınızdan, hem aşağı tarafınızdan üzerinize gelmişlerdi; gözler kaymış, yürekler boğazlara dayanmıştı ve Allah hakkında türlü türlü şeyler düşünmüştünüz! İşte orada, inananlar sınavdan geçmişler ve ağır bir sarsıntıyla sarsılmışlardı.(33/10-11)
Bu savaşın önemi Kur'an'da şöyle bir ifadeyle belirtilir:
Hani onlar, hem yukarı tarafınızdan, hem aşağı tarafınızdan üzerinize gelmişlerdi; gözler kaymış, yürekler boğazlara dayanmıştı ve Allah hakkında türlü türlü şeyler düşünmüştünüz! İşte orada, inananlar sınavdan geçmişler ve ağır bir sarsıntıyla sarsılmışlardı.(33/10-11)