Daima düşünceliydi.
-Susması konuşmasından uzun sürerdi.
-Lüzumsuz yere konuşmaz; konuştuğunda ne fazla, ne eksik söz kullanırdı.
-Dünya isleri için kızmazdı.
-Kendi şahsi için asla öfkelenmez ve öç almazdı.
-Kotu söz söylemezdi.
-Affediciliği tabii idi. İntikam almazdı.
-Düşmanlarını sadece affetmekle kalmaz, onlara şeref ve değer de verirdi.
-Kendisini üç şeyden alıkoymuştu:
-Kimseyle çekişmezdi.
-Çok konuşmazdı.
-Bos şeylerle uğraşmazdı.
-Umanı umutsuzluğa düşürmezdi.
-Hoşlanmadığı bir şey hakkında susardı.
-Hiç kimseyi ne yüzüne karşı, ne de arkasından kınar ve ayıplardı.
-Kimsenin kusurunu araştırmazdı.
-Kimseye hakkında hayırlı olmayan sözü söylemezdi.
-Yanında en son konuşanı ilk önce konuşan gibi dikkatle dinlerdi.
-Bir toplulukta bulunduğu zaman bir şeye gülerlerse, o da güler; bir şeye hayret ederlerse, o da onlara uyarak hayret ederdi.
-Gerçeğe aykırı övgüyü kabul etmezdi.
-Her zaman ağırbaşlıydı.
-Konuşurken çevresindekileri adeta kuşatırdı
-Kelimeleri parıldayan inci dizileri gibi tatlı ve berraktı.
-Yürürken beraberindekilerin gerisinde yürürdü; Ayaklarını yerden canlıca kaldırır, iki yanına salınmaz, adımlarını geniş atar, yüksek bir yerden iner gibi öne doğru eğilir,vakar ve sükunetle rahatça yürürdü.
-Kapısına yardim için gelen kimseyi geri çevirmezdi.
-Bir gün kendisinden yaşça küçük bir dostunun omuzlarından tutarak söyle demişti: "Sen dünyada garip bir kimse yahut bir yolcu gibi ol!"
-Her zaman hüzünlü ve mütebbessim bir haletle dururdu.
-Adet üzere sarf edilen hiçbir kotu sözü ağzına almamıştı.
-Sıkıntılı hallerinde kabalaşmaz, bağırmazdı.
-Fakirlerle birlikte yerdi; öyle ki onlardan ayırt edilemezdi.
-Önüne ne konulursa yerdi.
-Sade kıyafetler giyer, gösterişten hoşlanmazdı.
-Konuşurken yüzünü başka tarafa çevirmez, bulunduğu mecliste ayrıcalıklı bir yere oturmazdı.
-Sabahları evinden çıkarken söyle söylerdi. "İlahi, doğru yoldan sapmaktan ve saptırılmaktan, kanmaktan ve kandırılmaktan, haksizlik etmekten ve haksızlığa uğramaktan, saygısızlık etmekten ve saygısızlık edilmekten sana sığınırım."
-Sıradan değildi; ama sıradan insanlar gibi yaşardı.
(bu özelliklere sahip kişinin kim olduğunu yazmama gerek yok.Herkes anlamıştır.)
Alinti:
-Susması konuşmasından uzun sürerdi.
-Lüzumsuz yere konuşmaz; konuştuğunda ne fazla, ne eksik söz kullanırdı.
-Dünya isleri için kızmazdı.
-Kendi şahsi için asla öfkelenmez ve öç almazdı.
-Kotu söz söylemezdi.
-Affediciliği tabii idi. İntikam almazdı.
-Düşmanlarını sadece affetmekle kalmaz, onlara şeref ve değer de verirdi.
-Kendisini üç şeyden alıkoymuştu:
-Kimseyle çekişmezdi.
-Çok konuşmazdı.
-Bos şeylerle uğraşmazdı.
-Umanı umutsuzluğa düşürmezdi.
-Hoşlanmadığı bir şey hakkında susardı.
-Hiç kimseyi ne yüzüne karşı, ne de arkasından kınar ve ayıplardı.
-Kimsenin kusurunu araştırmazdı.
-Kimseye hakkında hayırlı olmayan sözü söylemezdi.
-Yanında en son konuşanı ilk önce konuşan gibi dikkatle dinlerdi.
-Bir toplulukta bulunduğu zaman bir şeye gülerlerse, o da güler; bir şeye hayret ederlerse, o da onlara uyarak hayret ederdi.
-Gerçeğe aykırı övgüyü kabul etmezdi.
-Her zaman ağırbaşlıydı.
-Konuşurken çevresindekileri adeta kuşatırdı
-Kelimeleri parıldayan inci dizileri gibi tatlı ve berraktı.
-Yürürken beraberindekilerin gerisinde yürürdü; Ayaklarını yerden canlıca kaldırır, iki yanına salınmaz, adımlarını geniş atar, yüksek bir yerden iner gibi öne doğru eğilir,vakar ve sükunetle rahatça yürürdü.
-Kapısına yardim için gelen kimseyi geri çevirmezdi.
-Bir gün kendisinden yaşça küçük bir dostunun omuzlarından tutarak söyle demişti: "Sen dünyada garip bir kimse yahut bir yolcu gibi ol!"
-Her zaman hüzünlü ve mütebbessim bir haletle dururdu.
-Adet üzere sarf edilen hiçbir kotu sözü ağzına almamıştı.
-Sıkıntılı hallerinde kabalaşmaz, bağırmazdı.
-Fakirlerle birlikte yerdi; öyle ki onlardan ayırt edilemezdi.
-Önüne ne konulursa yerdi.
-Sade kıyafetler giyer, gösterişten hoşlanmazdı.
-Konuşurken yüzünü başka tarafa çevirmez, bulunduğu mecliste ayrıcalıklı bir yere oturmazdı.
-Sabahları evinden çıkarken söyle söylerdi. "İlahi, doğru yoldan sapmaktan ve saptırılmaktan, kanmaktan ve kandırılmaktan, haksizlik etmekten ve haksızlığa uğramaktan, saygısızlık etmekten ve saygısızlık edilmekten sana sığınırım."
-Sıradan değildi; ama sıradan insanlar gibi yaşardı.
(bu özelliklere sahip kişinin kim olduğunu yazmama gerek yok.Herkes anlamıştır.)
Alinti: