Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Suriye'deki vahşetin tanıkları anlattı (1 Kullanıcı)

ayhanD

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Haz 2011
Mesajlar
56
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
63
Suriye'de Esad rejiminin vahşetine tanık olan asker ve ajanlar, 'Eylemcilerin üzerine ateş açmamız istendi' dedi. Muhaliflerin tarafına geçen asker ve ajanlar, tanıklıklarını İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne anlattı.

Suriye ordusundan muhaliflerin tarafına geçen asker ve ajanlar, üstlerinden eylemcilerin üzerine ateş açılması talimatı aldıklarını anlattı. Asker ve ajanlar, New York merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne (HRW) konuştu.

HRW de yaptığı açıklamayla 8 asker ve 4 gizli servis ajanının anlatımlarını kamuoyuyla paylaştı.

Açıklamaya göre, onlarca eylemcinin yaralandığı baskınlara katıldıklarını ve eylemcilere ateş açılmasına görgü tanıklığı yaptıklarını anlatan askerler, yüzlerce kişinin keyfi bir şekilde gözaltına alındığını ve tutuklandığını söyledi.

Görüşmeye katılan tüm askerler, üstlerinin kendilerine casus, selefi ve teröristlerle savaştıklarını söylediğini ancak silahsız eylemcilerle karşılaştıklarında gördüklerine şaşırdıklarını dile getirdi.

ATEŞ EMRİNE KARŞI ÇIKANLAR VURULDU

'Ateş' emrine karşı çıkanların vurularak öldürülme riskiyle karşı karşıya kaldığını ifade eden askerler, Dera'da böyle bir olaya tanık olduklarını da anlattı. Bir asker, yüzbaşının Dera'da 2 askeri ateş açmadıkları için vurarak öldürdüğünü söyledi.

Askerlerle Türkiye, Lübnan ve Ürdün'de görüştüklerini belirten HRW, intikamdan korkan askerlerin isimlerinin açıklanmaması koşuluyla konuştuğunu bildirdi.

HRW Ortadoğu Direktörü Sarah Leah Whitson, "Şahitlerin ifadeleri, eylemcilerin öldürülmesinin kaza olmadığını ortaya koyuyor ve eylemcilerin öldürülmesinin kasıtlı olduğu açıkça belli" dedi ve şöyle devam etti: "Suriye askerleri ve yetkilileri bilmelidir ki, askerlerin iğrenç emirlere karşı çıkması sadece hakları değil, aynı zamanda bir görev. Barışçıl eylemcileri yaralayan ya da öldürenler yargı karşısına çıkacaktır. Sivillere uygulanan bu vahşeti durdurmak için üstlerinin emir ve yalanlarından korkan askerler, BM ve diğer ülkelere konuyu ortaya çıkaracak daha fazla bilgi için mesaj göndermeli."

ASKERLER NELER ANLATTI?

Yerel ismi "Mukhabarat" olan gizli polis üyesi bir kişi, 19 Nisan'da güvenlik güçlerine Suriye'nin 3. en büyük şehri olan Humus'un Saat Kulesi Meydanı'nda on binlerce kişinin katıldığı eylemleri bastırmaya yardım etmek için konuşlandırıldığını dile getirdi:
"Eylemciler, meydanda oturuyorlardı. Eğer ihtiyaç olursa onları şiddetle dağıtma emri aldık. Hava kuvvetleri, ordu ve Şabiha (Silahlı kuvvetlere dahil olmayan hükümete bağlı silahlı birlikler) ile oradaydık. Sabah 03.30 sıralarında eylemcilere ateş açma emri aldık. Yarım saatten fazla eylemcilere ateş ettik.

Onlarca ve onlarca sivil, yaralandı ve öldü. 30 dakika sonra greyder ve itfaye araçları geldi. Greyderler ile ölüleri itfaye aracına yükledi. Nereye götürüldüklerini bilmiyorum. Yaralılar da askeri hastanelere götürüldü ve itfaye araçları meydanı temizledi."

Devlet Başkanlığı Muhafızlarına dahil bir asker, 18 Nisan'da başkent Şam'ın banliyösü Harasta'ya nasıl konuşlandırıldıklarını anlattı: "Her birimize birer kalaşnikof ve 2'şer de şarjör verdiler. Ancak araçlarda daha fazla cephane vardı. Ayrıca bizlere şok tabancası da verdiler. Güvenlik güçlerinin desteğe ihtiyaçları olduğundan dolayı gangsterlere karşı savaşmak için gönderildiğimiz söylendi. Herhangi bir gangster göremediğimiz için şaşırdık, sokaklarda çocuklar ve kadınların da aralarında olduğu sadece siviller vardı ve Şahiba onlara ateş ediyordu.

Kendi biriminden 5 askerle birlikteydim. Başkanlık Muhafızları komutanından sivillere ateş etme konusunda açık emir aldık.

Kesin emir şöyleydi: 'Doldur ve ateş et'. Ateş etmek için herhangi bir koşul ya da ön koşul yoktu. Eylemcilere yaklaştık ve 5 metre mesafe uzaklıktan yetkililer 'ateş' diye bağırdı. O zaman karşı çıktık ve eylemcilerin yanına kaçtık."

Dera yakınındaki El Hara'ya gönderilen Astsubay Rakib Evel, ordunun şehri çembere aldığı 10 Mayıs'ta kendilerine gelen emri şöyle anlattı: "Keskin nişancılar çatılara konuşlandırılmıştı. Verilen emir dışarı çıkan olursa ya gözaltına alın ya da vurun şeklindeydi. Dışarı sigara içmek için çıkan bir gencin keskin nişancılar tarafından vurularak öldürüldüğünü anımsıyorum."

Baniyas ve Markeb köylerine yayılmış Özel Kuvvetlerdeki 45'inci alayın bir üyesi, Markeb'deki toplama kampı ile ilgili olarak HRW'ye konuştu: "Elimizde tutklanması istenen 400 civarında kişinin ismi vardı. Köye gittik. Sonra köyün içerisinde ordunun köye girişine karşı çıkan bir kadının protestosu ortaya çıktı (Henüz kimseyi tutuklamamıştık).

Evlere girmeye başladık. Kapısı kitli olan evlerin kapılarını kırdık. Birçok kişiyi tutukladık. Bazıları kaçmayı denedi. Ancak kaçmaya çalışanlara ordu ateş açtı. Tutukladıklarımız kişileri hakaret ederek köyün merkezine getirdik.

Bir tutuklunun üzerine çıkan güvenlik görevlisi, 'Kim senin Allah'ın? Beşar Esad olduğunu söyle!' dedi. O kadar çok tutuklumuz vardı ki, Banyas stadyumunu kullanmak durumunda kaldık.''

Aranan kişilerin listesini gördüm. Çoğu 1993,1994,1995 doğumluydu. Daha çocuklardı. Banyas'a girdik. Erkekleri ve çocukları tutukladık. Banyas'da ilk günün sonunda yüzbaşıya kaç kişinin tutuklu olduğunu sorduğumda sadece Banyas'da 2 bin 500 kişinin tutuklu olduğunu ve hepsinin Banyas stadyumuna götürüldüğünü söyledi. Banyas stadyumunda ve otobüste insanlara dayak atıldı.

6 otobüs geldi ve tutuklananları aldı. Şehir merkezindeki tüm motosikletleri topladık ve tanklar onları ezdi. Bazı askerlerin evlerden altınları ve paraları nasıl çaldığını kendi aramızda konuştuk. Bir evde meslektaşlarımdan biri bana 20 bin dolar bulduklarını ve komutanlarının parayı almalarını, paranın silah almak için kullanilabileceğini belirttiğini söyledi."

Dera yakınındaki İzra'ya 25 Nisan'da keskin nişancıların yerleştirildiğini belirten bir başka asker: "4. alayın 14. bölüğündeydim. İzra'ya yerleştirilen yaklaşık 300 askerdik. Silahlı yabancı güçler hakkında çok şey duymuştum ve onlara karşı savaşmak için çok hevesliydim. Sonra 'Sivillere ateş açmayın onlar bizimle. Bize ateş açanlara ateş açın' emrini aldık. Sonra farkına vardık ki ateş açtığımız kişiler, bizim kendi insanlarımızmış."

1 Haziran'da Dera'ya yerleştirilen bir başka asker: "Eylemcileri öldürme emri aldık. Bazı askerler emri uygulamayı reddetti ve el tabancasıyla vuruldu. 2 kişi gözlerimin önünde öldürüldü. Öldürülenlerin hain oldukları söylendi."

Yeni askere alınmış bir kişi Şam'da askerliğini yaparkan yaşadıklarını şöyle anlattı: "Her akşam bizi askeri koğuş gibi bir yerde toplayıp dev ekranlardan Dünya Tv izletiyorlardı. Kendilerinin silahlı yabancı kuvvet dedikleri kişilerin öldürülme sahnelerini izletiyorlardı bize.

Yetkililer devamlı Dera'da yabancı darbe yapıldığını söylüyorlardı. Her akşam 20.00 ila 22.00 arasında Dünya Tv izleme bizde kendi insanlarımızı korumak için yabancı komplosuna karşı savaşma ihtiyacı olduğunu hissetmemize neden oldu."

İçişleri Bakanlığı'na bağlı özel eğitilen Özel Görev Birimi üyesi bir kişi, Halep'te üniversite öğrencilerine karşı uyguladıkları baskıyı şöyle anlattı:"'Git ve gözaltına al' emriyle üniversiteye insanları tutuklamaya gönderildik.Nisan sonu ve Mayıs başında günde 200 kişi tutuklamış olmalıyız. Onları korkutmak ve diğer öğrencileri de eylem yapmaktan vazgeçirmek istedik. Görevimiz onları tutuklamak ve genellikle ordunun gizli servisine getirmekti. Otobüse bindirirken hepsini dövdük. Gözaltına alınanların ne olduğu konusunda bir bilgimiz yok."


Kaynak: Yeni Akit 20.07.2011
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Türk gençler sınırlar kalksın dediler!


16 Temmuz Gençlik Hareketi, dün çıktığı sınır seferini Ankara ve Gaziantep'ten gelen katılımlarla 20 Otobüs ve 40 özel araçla Kilis Öncüpınar sınır bölgesindeki Türkiye-Suriye Sınırında tamamladı.
16 Temmuz Gençlik hareketi hakkında ilk günden bu yana ulusalcı kesimlerin başlattıkları karalama kampanyaları ve kimi çevrelerin ürettikleri komplo teorilerine rağmen provakatif çabaları boşa çıkartan gençlik hareketi, “Sınırlar Kalksın!” “Suriye Halkı Yalnız Değildir!” birruh bidem “Halklar Kardeştir” sloganları eşliğinde sınırda konuşmalar yaptı.

suriye-71.jpg


Adem Özköse ve Hakan Albayrak yaptıkları konuşmalarda sınırların yapaylığına dikkat çektiler ve tekrar ümmet bilincinin kazandırılması için bölgedeki devrimlerin birer imkan olduğunun altını çizdiler.

suriye-72.jpg



suriye-73.jpg


16 Temmuz Gençlik Harteketi çatısı altında buluşan 15’i aşkın İslami gençlik grubunun eylemi halen devam ediyor.

suriye-74.jpg


 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Suriye halkı cenazelerini parklara gömüyor
hama.jpg


Suriye'de Beşşar Esad'ın Hama'ya uyguladığı abluka, Gazze'nin yanında hafif kalıyor; yakınlarını kaybedenler, mezarlara gitmekten korktuğu için cesetleri parklara gömüyor.


Suriye rejiminin Hama’ya uyguladığı abluka bir haftaya yaklaşırken yaşanan dehşet de ortaya çıkmaya devam ediyor. Kent sakinlerinin korktuğu için cesetleri parklara gömdükleri yeni doğan bebeklerin de bakımsızlıktan öldüğü belirlendi...

Bugün'ün haberine göre, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in Hama’ya uyguladığı ablukanın korkunç yüzü ortaya çıkmaya devam ediyor. İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ablukanın daha da katısını Hama’ya uygulayan Esed’in tanklarının kent merkezinde olduğu bildirildi.

Rejim askerlerinin şehre gıda sevkiyatını da engelledikleri belirtildi. İngiliz The Independent gazetesine kent sakinlerinin anlattıkları da yaşanan dehşeti ortaya koyuyor. Kentten kaçmayı başaran bir Hamalı gazeteye, yakınlarını kaybedenlerin mezarlara gitmekten korktuğu için cesetleri parklara gömdüklerini söyledi. Ayrıca elektrik kesintileri yüzünden hastanelerde büyük acıların yaşandığı ifade edildi.

HASTANELERDE ELEKTRİK YOK

Gazeteye e-posta atan bir Hamalı, askerlerin iki büyük hastanenin elektriğini kestiklerini belirtti. Görgü şahidi, “Jeneratörleri var ama askerler benzin gelmesine de engel oluyor. Bu yüzden yeni doğan bebekler ölüyor” dedi. Suriyeli eylemciler, pazar gününden beri kentte 250 kişinin öldüğünü belirtti. Bu arada, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Esed yönetimine karşı baskının artırılması stratejileri üzerine çalıştıklarını söyledi.

HAMA İÇİN ON BİNLER MEYDANDA

Hama’ya uygulanan ablukaya karşı Suriye’de dün on binlerce kişi yürüdü. Suriye İnsan Hakları Birliği Başkanı Abdülkerim Rihavi, Hama kentindekilere destek için aşırı sıcağa rağmen binlerce kişinin Deyr Ez Zor, Dera ve Kamışlı kentlerinde gösteri düzenlediğini belirtti. Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü Başkanı Rami Abdülrahman da İdleb vilayetindeki Benç bölgesinde 12 binden fazla rejim karşıtının gösteri düzenlediğini, Ceble’de de camiden çıkan yüzlerce kişinin “Allah yanımızda” sloganları attığını söyledi. Ülke genelindeki rejim karşıtı gösterilere güvenlik güçlerinin açtığı ateş sonucu 10 kişi hayatını kaybetti.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Dünya Medyası: Suriye Türkiye'ye Meydan Okudu!

65632.jpg


Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun Suriye ziyaretini yakından izleyen yabancı medya, "Suriyeli lider, açılımı reddetti", "Esad'ın Türkiye'nin çağrısına uyacağı sinyali yok", "Suriye, Türkiye'ye meydan okudu", "Davutoğlu, Esad ile görüşmeden eli boş çıktı" gibi değerlendirmeler yaptı.

NEW YORK/LONDRA/WASHİNGTON/MADRİD/TEL AVİV/KUDÜS - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Suriye'ye yaptığı "kritik" ziyaret dünya medyasında yankılandı. Yabancı medyanın haber ve yorumlarında, Devlet Başkanı Beşar Esad'ın Türkiye'nin "sert operasyonları durdur" çağrılarını reddettiği savları ön plana çıkıyor. Medya, "Esad'ın Türkiye'nin çağrısına uyacağı siniyali yok", "Suriye, Türkiye'ye meydan okudu", "Davutoğlu, Esad ile görüşmeden eli boş çıktı", "Türkiye, büyükelçisini geri çekebilir", "Davutoğlu, Erdoğan'a göre daha yumuşak bir ton kullandı" gibi ifadeler kullanıldı. BBC "Türkiye'nin Suriye'ye yanıtı konusunda ABD ile yakın bir koordinasyon içerisinde olduğu" değerlendirmesini yaptı.

-NEW YORK TİMES: "ESAD, TÜRKİYE'NİN ÇAĞRISINI GERİ ÇEVİRDİ"-

New York Times gazetesi, Esad'ın, Davutoğlu ile görüştükten sonra yaptığı açıklamaya dikkat çektiği haberinde Esad'ın "Türkiye'nin operasyonlara son verme çağrısını reddettiği"ni yazdı. Davutoğlu'nun, Şam ziyaretinin Washington tarafından "desteklediği"ni kaydeden gazete, Davutoğlu'nun ise, ABD adına konuşmadığını, sadece Türkiye'nin mesajlarını ilettiğini söylediğine dikkat çekti. Bir Türk yetkilisinin, ABD'nin Suriye'ye yeni yaptırımlar istediğini, Türkiye'nin ise buna karşı olduğunu söylediği belirtilen haberde aynı yetkilinin "Türk ve Amerikalı yetkililerin soruna yaklaşımlarında bir fark var" sözleri de aktarıldı.


-WALL STREET JOURNAL: "SURİYELİ LİDER AÇILIMI REDDETTİ"-

ABD'nin çok satan gazetesi Wall Street Journal, Davutoğlu'nun Şam ziyaretini "Suriyeli Lider, Açılımı Reddetti" başlıklı haberde değerlendirdi. "Türkiye, şiddet başlamadan yakın bir müttefik olduğu, ortak sınırının bulunduğu ve Suriye'nin önemli bir ticaret ortağı olduğu için Suriye üzerinde çoğu NATO üyesinden daha etkili görünüyor" diyen gazete, Türkiye'nin şimdiye kadar Suriye'ye yaptırımları uygulamaktan uzak kaldığına işaret etti.

-LA TİMES: "TÜRKİYE, BÜYÜKELÇİSİNİ ÇEKEBİLİR"-

Önemli ABD'li gazetelerden Los Angeles Times, Davutoğlu-Esad görüşmesine işaret ederken Türkiye'nin Şam Büyükelçisini geri çekebileceği iddiasında bulundu. Gazete, böyle bir adımın, bazı Arap ülkelerinin geçtiğimiz günlerde aldıkları benzer yöndeki kararlara göre, Suriye için "daha büyük bir darbe" oluşturacağını savundu.

-FİNANCİAL TİMES: "DAVUTOĞLU ERDOĞAN'A GÖRE DAHA YUMUŞAK TON KULLANDI"-

Ekonomi gazetesi Financial Times "Esad, Türkiye'nin sert baskılara son verilmesi çağrısını reddetti" başlıklı haberinde Davutoğlu'nun Şam'daki görüşmenin ardında yaptığı açıklamalarda Başbakan Erdoğan'a göre "daha yumuşak" bir ton kullandığını kaydetti. FT "ABD, Türkiye'nin Şam üzerindeki baskılarını artırabileceğini umuyor ancak Ankara, Suriye tarafına asker konuşlandırmak şöyle dursun, komşusuna yaptırımlar uygulama isteksizliğini de açık biçimde ortaya koydu" yorumunu yaptı.

-BBC: "ESAD'IN, TÜRKİYE'NİN ÇAĞRISINA UYACAĞI SİNYALİ YOK"-

Beşar Esad'ın Türkiye'nin operasyonların durdurulması çağrısı doğrultusunda hareket edeceğine ilişkin bir sinyalin bulunmadığını düşünen İngiliz yayın kurumu BBC, Esad ile Erdoğan arasındaki "sıcak bağların geçmişte kaldığı" görüşünü dile getirdi. "Türkiye'nin Suriye'ye yanıtı konusunda ABD ile yakın bir koordinasyon içerisinde olduğu" yorumunu da yapan BBC, "(Türkiye) şimdi BM Güvenlik Konseyi'nde daha sert önlemlerin alınmasını desteklemeye istekli olabilir" dedi.

-GUARDİAN: "ESAD, TÜRKİYE'NİN DEĞİŞİM ÇAĞRILARINI REDDETTİ"-

İngiliz gazetelerinden The Guardian, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın, Türkiye'nin "değişim çağrılarını reddettiği sıralarda" demokrasi yanlısı göstericilere yönelik sert operasyonların meydana geldiğine dikkat çekti.

-TELEGRAPH: "SURİYE, TÜRKİYE'YE MEYDAN OKUDU"-

Bir diğer büyük İngiliz gazetesi The Telegraph da, Batı baskılarını yoğunlaştırırken Suriye'nin bölgedeki dostlarının kötüleşen krize "müdahale etmeye" yöneldiğini öne sürdüğü haberinde Türkiye'nin Dışişleri Bakanını Şam'a gönderdiğine dikkat çekti. Suriyeli tankların Türk sınırına yakın bir köye girmesini "meydan okuma" olarak yorumlayan gazete, Türkiye'nin son dönemde Suriye'nin sert baskılarını eleştirdiğini kaydetti.

-WASHİNGTON POST: "DAVUTOĞLU, ESAD'LA GÖRÜŞMEDEN ELİ BOŞ ÇIKTI"-

Suriye'deki şiddetin bu ülke ile Türkiye arasındaki yakın ilişkiyi gerdiğine inanan Washington Post, Türkiye'nin Esad'ın etkileme gücü oldukça çok olan ülke olarak görüldüğünü de yazdı. Gazete, "Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Esad ile altı saat süren görüşmeden eli boş çıkmış gibi görünüyor" yorumunu yaptı.

-EL MUNDO: "DAVUTOĞLU ASKERİ OPERASYONLARIN SON BULMASINI ISRARLA İSTEDİ"-

Büyük İspanyol gazetelerinden El Mundo, Davutoğlu'nun, Esad ile görüşmesinde hükümet karşıtı gösterilere karşı yürütülen askeri operasyonların son bulmasını ısrarla talep ettiğini yazdı. Haberde ayrıca "Türk diplomat, bu ziyaretin "son bir uyarı' olduğunun altını çizdi" savına da yer verildi.


-JERUSALEM POST: "TÜRKİYE, ŞAM'DAN SERT TEPKİ ALDI"-

İsrail'de yayımlanan Jerusalem Post gazetesi de, Şam'daki görüşmede Türkiye'nin askeri saldırılara son verilmesini "ısrarla istemesi"nin ardından Beşar Esad'ın, terörist gruplara karşı operasyonları süreceğini söylediğine dikkat çekti. Gazete, Pazar günü Esad'ın bir danışmanının, Başbakan Erdoğan'ın uyarılarına yanıt olarak Suriye'nin iç işlerine karışılmasını kabul etmeyeceğini söylediğini anımsatarak "Ankara, Esad'a reform yapmayı tavsiye etti ancak sert bir tepki aldı" diye yazdı.

-YEDİOTH: "ANKARA'NIN ŞAM'IN ZALİMLİĞİNE KARŞI RAHATSIZLIĞI BÜYÜYOR"-

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Şam ziyaretini "Ankara'nın Şam'ın zalimliğine karşı büyüyen rahatsızlığını ortaya koymayı amaçladığı yorumunu yapan diğer bir büyük İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth ise, Davutoğlu'nun Esad'a, göstericilere yönelik sert baskıları durdurmaması halinde "Saddam gibi tecrit edilebileceği" uyarısını yaptığını öne sürdü.


-HAARETZ: "TÜRKİYE-SURİYE BALAYI YOK OLDU"-

İsrail gazetesi Haaretz, Suriye'ye ilişkin analizinde Türkiye'nin Suriye'yi kendi yaptırımlarını uygulamakla tehdit ettiğini öne sürerken iki ülke arasında son üç yılda yaşanan ve ikili ticarette büyük bir artışa yol açan "balayı"nın yok olduğunu görüşünü dile getirdi. Gazete, Türkiye'nin son günlerde Suriye'ye "son bir uyarı" yaptığını ancak bu "ultimatom"un niteliğinin belli olmadığını belirttikten sonra Türkiye'nin Suriye'deki Türk şirketlerini geri çekmesi olasılığı üzerinde durdu.(ANKA)
(CN/ORH)
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Gazeteciler Hama'da, işte ilk gözlemler

suriye.jpg


Gazeteciler, Suriyeli yetkililerin rehberliğinde Babel Hava Sınır Kapısından geçip daha uzun güzergah olan Halep üzerinden Hama'ya gitti


11 Austos 2011, 21:06
kullanici.png
Anadolu Haber

Suriye ordusunun tankları ve ağır silahları çektiğini açıklamasının ardından bu ülkeye geçen gazeteciler, Suriyeli yetkililerin rehberliğinde Babel Hava Sınır Kapısından Halep güzergahını takip ederek Hama'ya geldi.

Hama'nın girişinde çok sayıda güvenlik noktasında araç ve kimlik kontrolü yapılırken, şehre giriş çıkışların kontrol altında olduğu görülüyor. Suriyeli yetkililer, gazetecileri Hama'nın değişik noktalarına götürecekler.

Halep'ten Hama'ya giden yol boyunca Babel Hava Sınır Kapısı ile Halep arasında bulunan kontrol noktaları dikkati çekerken, kontrol noktalarındaki yetkililer gazetecilerin görüntü almasına izin vermedi. Gazeteciler kontrol noktasında yaklaşık yarım saat bekletildi.

Yollarda akaryakıt istasyonlarında uzun kuyrukların oluştuğu, akaryakıtın halka sınırlı olarak verildiği, istasyonlarda kaçak mazot satıldığı görüldü. Kaçak mazot satan kişiler, gazetecilerin görüntü almasına tepki gösterdi.

Halep ile Hama arasında Muarat El Numan adı verilen bölgeden itibaren Hama'ya kadar yol kenarlarında, ağaçların altında ve tepelerde toplanan çok sayıda tank ve askeri aracın beklediği görülüyor.

Suriyeli yetkililer, gazetecileri Hama'ya daha kısa olan İdlib yolu yerine Halep üzerinden götürürlerken, daha uzun güzergahın kullanılmasının nedeni konusunda herhangi bir açıklama yapmadılar.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Suriye'de cami minaresi hedef alındı

suriye-askerleri-camiye-saldirdi-video-600-x-300.jpg


Suriye askerlerinin bir cami minaresini hedef aldığı görüntüler tartışma yarattı..


11 Austos 2011, 14:24
kullanici.png
Anadolu Haber



Dünya gözünü Suriye'de yaşananlara çevirirken cep telefonuyla görüntülenen minareye saldırı anı büyük tepki topladı..

UZUN NAMLULU SİLAHLARLA TARADILAR

Hums kentinde askerler, bu defa kutsal mekanları kendilerine hedef seçtiler. Bir cami, askerler tarafından uzun namlulu silahlarla kurşun yağmurunu tutuldu. Caminin minaresi açılan ateşle delik deşik olurken, çevredeki kalabalık 'Allah-u Ekber' nidalarıyla yapılan saldırıya tepki gösterdiler.
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Suriye'de Cuma gösterilerinde 31 ölü

suriye.jpg


Esad'ın askeri operasyonları durdurduğu açıklamasına rağmen; dün en az 31 kişi vurularak öldürüldü

Suriye'de Devlet Başkanı Beşar Essad rejimine karşı dün düzenlenen gösterilerde Baas güçlerinin açtığı ateşte 31 kişinin öldüğü bildirildi.

Merkezi İngiltere'de bulunan Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü'nden yapılan açıklamada, güneydeki Dera' kenti yakınında 15 kişinin öldüğü belirtildi.

Açıklamada, başkent Şam yakınındaki Herasta kentinde, Şam'ın Duma banliyösünde ve Şam'da 3 kişinin öldüğü kaydedildi.

Suriye'nin orta kesimlerindeki Humus kentinde ise 13 kişinin öldüğü açıklandı.

Gösterilerde 30'a yakın kişinin yaralandığı kaydedildi.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt