muharrir
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 5 Şub 2007
- Mesajlar
- 20
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 40
- Web Sitesi
- www.birfikircilesi.blogcu.com
O kadar cümleler okuduk efendimize dair... O kadar sözünü işittik...
O kadar sözünü yazdık satırlarımıza...
Söze döktük, Öze dökemedik
Kaleme döktük, Âleme dökemedik
Okuduk lakin dokuyamadık...
Ona dair olan sözlerimiz kuru kaldı. Islatamadık...
Bilgilendik ama ilgilenemedik...
Geçtik çoğu zaman sığ bir söz gibi...
Bazen sırf okumak için okuduk... Bazen sırf yazmak için yazdık...
Yazdıklarımız çoğu kere yaptıklarımız değildi... Yapmaya hasret kaldıklarımızdı...Hasretini çektiklerimizdi
Mü'min mü'minin kardeşidir sözünü yazdık efendimizin...Çünki hakiki kardeş olamıyorduk...Olamamanın elemini hissediyordu ruhumuz...Olamadığımızdandı yazdığımız...
"kişi dostunun yolundadır. O halde sizin her biriniz dost edineceği kimseye iyi dikkat etsin." yazıyorduk efendimizden. Neçare ya dosttan yana yaralıydık ya dostu yaralamıştık...
""(Ticarette yalan) yemin,(tüccarın zannınca) mala rağbeti artırır. (Halbuki gerçekte) kazancı giderir." yazmıştık yine... Çünki olmadık yeminlerimiz vardı bizim
"kabirleri ziyaret ediniz .çünkü onlar sizi ahireti hatırlatır." hadisini yazıyorduk efendimizden ama bir kabre koşamıyorduk ibret için...
misvağa dair hadislerimiz vardı kalemlerimiz de ama misvaklarımız yoktu....
Kelamlarımız arttıkça... Artıyordu elemlerimiz...
Hülasa; Yaşamıyorduk...Yaşayamıyorduk ve farkındaydık bunun...Kendimizden kaçıyorduk...
Ne yazabilir ki kalem...
Bir dua ile bitirelim...
Sözümüzden özümüze değil, özümüzden sözümüze kelamlarımızı aktarmak duasiyle...
muharrir.
O kadar sözünü yazdık satırlarımıza...
Söze döktük, Öze dökemedik
Kaleme döktük, Âleme dökemedik
Okuduk lakin dokuyamadık...
Ona dair olan sözlerimiz kuru kaldı. Islatamadık...
Bilgilendik ama ilgilenemedik...
Geçtik çoğu zaman sığ bir söz gibi...
Bazen sırf okumak için okuduk... Bazen sırf yazmak için yazdık...
Yazdıklarımız çoğu kere yaptıklarımız değildi... Yapmaya hasret kaldıklarımızdı...Hasretini çektiklerimizdi
Mü'min mü'minin kardeşidir sözünü yazdık efendimizin...Çünki hakiki kardeş olamıyorduk...Olamamanın elemini hissediyordu ruhumuz...Olamadığımızdandı yazdığımız...
"kişi dostunun yolundadır. O halde sizin her biriniz dost edineceği kimseye iyi dikkat etsin." yazıyorduk efendimizden. Neçare ya dosttan yana yaralıydık ya dostu yaralamıştık...
""(Ticarette yalan) yemin,(tüccarın zannınca) mala rağbeti artırır. (Halbuki gerçekte) kazancı giderir." yazmıştık yine... Çünki olmadık yeminlerimiz vardı bizim
"kabirleri ziyaret ediniz .çünkü onlar sizi ahireti hatırlatır." hadisini yazıyorduk efendimizden ama bir kabre koşamıyorduk ibret için...
misvağa dair hadislerimiz vardı kalemlerimiz de ama misvaklarımız yoktu....
Kelamlarımız arttıkça... Artıyordu elemlerimiz...
Hülasa; Yaşamıyorduk...Yaşayamıyorduk ve farkındaydık bunun...Kendimizden kaçıyorduk...
Ne yazabilir ki kalem...
Bir dua ile bitirelim...
Sözümüzden özümüze değil, özümüzden sözümüze kelamlarımızı aktarmak duasiyle...
muharrir.