Selçukluların büyük veziri NizmulMülk'ü Melikşah'ın gözünden ve gönlünden düşürmeğe çalışıyorlardı.
İki büyük adamın arasını açmak isteyenler bir gün NizmaulMülk'ü medreselere alim ve mutasavvıflara yılda verdiği 300.000 dinar ile ayrı bir ordu kurulabileceği fikrini ileri sürerek Sultan Melikşah'a şikâyet ederler.
Bunun üzerine NizamulMülk:
"Orduna bunun kaç mislini harcıyorsun. Bu askerlerinin okları bir milden öteye varmaz. Halbuki ben sana öyle bir manevi ordu vücuda getirdim ki, onların duaları arşa ve Allah'a kadar yükselir." ifadeleriyle maddî kuvvet gibi manevî kuvvetin devlet içi büyük ehemmiyetini beyan eder.
Diğer Selçuklu sultanları gibi manevî amilleri birinci planda tutan Melikşah da, bu haksız tenkidler karşısında NizmulMülk'e eskisinden daha büyük salahiyet verir...
İki büyük adamın arasını açmak isteyenler bir gün NizmaulMülk'ü medreselere alim ve mutasavvıflara yılda verdiği 300.000 dinar ile ayrı bir ordu kurulabileceği fikrini ileri sürerek Sultan Melikşah'a şikâyet ederler.
Bunun üzerine NizamulMülk:
"Orduna bunun kaç mislini harcıyorsun. Bu askerlerinin okları bir milden öteye varmaz. Halbuki ben sana öyle bir manevi ordu vücuda getirdim ki, onların duaları arşa ve Allah'a kadar yükselir." ifadeleriyle maddî kuvvet gibi manevî kuvvetin devlet içi büyük ehemmiyetini beyan eder.
Diğer Selçuklu sultanları gibi manevî amilleri birinci planda tutan Melikşah da, bu haksız tenkidler karşısında NizmulMülk'e eskisinden daha büyük salahiyet verir...