Kalb-i selim
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 29 Ağu 2006
- Mesajlar
- 822
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 36
Şükür ve Teşekkürden Ne Kadar Uzağız!
Yol, insanıya selamete ya da felakete götürür. dünya bir anlamda yoldur. Yolun hakikisini bulan insan, yollarda kalmaz ve kaybolmaz.
Teşekkür etmek bir erdemdir. Eğer bu erdemin değerini bilmiyor ve bunu gereksiz bir uğraş olarak düşünüyorsak, "kendine saygısı henüz teşekkül etmemiş" insanlarız demektr. Paylaşmak, verecek bir şeyi olan insanlar için geçerlidir. Duygularımız paylaşılamayacak kadar ruhsuzsa paylaşmayı da bilmiyoruzdenebilir. Paylaşmayı bilmeyen, teşekkür etmesini de bilmez. teşekkür etmesini bilmeyen ise özür dilemeyi kendine yedkiremez.
Sokaklar, arabalar, otobanlar, yaya geçitleri, paylaşmanın ve teşekkür etmenin birer unsurudur. Hayatında "paylaşma, dert ortağı, güzel söz, kalp almak, gönül kazanmak" nedir bilmeyen insanlar, şoför koltuğuna oturduğunda birden değişime uğrayamazlar değil mi? "Her şey benim için", "Ben mutlu olayım yeter", "Bana ne elalemden!" diye düşünen insanlar, yolların da kendileri için tahsis edilmiş olduğunu zannederler. "şeridinde gitmeme, rastgele sağa sola girmeler, aşırı hız yapmalar" onun için bir haktır adeta.
Trafiğin asıl unsuru insandır, dolayısıyla insanın, trafik bilinç ve kültürünün yükselmesi son derece önemlidir. Bundan daha önemlisi insanın kendi öz değerlerine saygısının olmasıdır. İnsana karşı yapılacak en ufak bir haksızlığın sorumluluğunu hissetmeyenler, karşısındaki insanın ölümüne yol açmaktan dolayı sorumluluk dugusu altında ezilmezler. bunun için bir yayaya çarpan arabanın şoförü aracından iner inmez ilk olarak aracında hasar olup olmadığına bakar. yada çarpıştığı adama "geçmiş olsun, bir şeyiniz var mı?" diyeceğine, "Dikkatsiz herif önüne baksana!" diye bağırır, kavgaya tutuşur.
"İnsan olmak" okul okumak çok parası olmak anlamına gelmez. "insan olmk" vasıflı olmak anlamına gelir. Vasıf ise erdemdir, ahlaktır, anlayıştır, aklıselim sahibi olmaktır. İnsan-ı kâmil olmak ise hedeeftir.
B)B)B)
Yol, insanıya selamete ya da felakete götürür. dünya bir anlamda yoldur. Yolun hakikisini bulan insan, yollarda kalmaz ve kaybolmaz.
Teşekkür etmek bir erdemdir. Eğer bu erdemin değerini bilmiyor ve bunu gereksiz bir uğraş olarak düşünüyorsak, "kendine saygısı henüz teşekkül etmemiş" insanlarız demektr. Paylaşmak, verecek bir şeyi olan insanlar için geçerlidir. Duygularımız paylaşılamayacak kadar ruhsuzsa paylaşmayı da bilmiyoruzdenebilir. Paylaşmayı bilmeyen, teşekkür etmesini de bilmez. teşekkür etmesini bilmeyen ise özür dilemeyi kendine yedkiremez.
Sokaklar, arabalar, otobanlar, yaya geçitleri, paylaşmanın ve teşekkür etmenin birer unsurudur. Hayatında "paylaşma, dert ortağı, güzel söz, kalp almak, gönül kazanmak" nedir bilmeyen insanlar, şoför koltuğuna oturduğunda birden değişime uğrayamazlar değil mi? "Her şey benim için", "Ben mutlu olayım yeter", "Bana ne elalemden!" diye düşünen insanlar, yolların da kendileri için tahsis edilmiş olduğunu zannederler. "şeridinde gitmeme, rastgele sağa sola girmeler, aşırı hız yapmalar" onun için bir haktır adeta.
Trafiğin asıl unsuru insandır, dolayısıyla insanın, trafik bilinç ve kültürünün yükselmesi son derece önemlidir. Bundan daha önemlisi insanın kendi öz değerlerine saygısının olmasıdır. İnsana karşı yapılacak en ufak bir haksızlığın sorumluluğunu hissetmeyenler, karşısındaki insanın ölümüne yol açmaktan dolayı sorumluluk dugusu altında ezilmezler. bunun için bir yayaya çarpan arabanın şoförü aracından iner inmez ilk olarak aracında hasar olup olmadığına bakar. yada çarpıştığı adama "geçmiş olsun, bir şeyiniz var mı?" diyeceğine, "Dikkatsiz herif önüne baksana!" diye bağırır, kavgaya tutuşur.
"İnsan olmak" okul okumak çok parası olmak anlamına gelmez. "insan olmk" vasıflı olmak anlamına gelir. Vasıf ise erdemdir, ahlaktır, anlayıştır, aklıselim sahibi olmaktır. İnsan-ı kâmil olmak ise hedeeftir.
B)B)B)