Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

şükretmek Için Her Zaman Sebep Vardir (1 Kullanıcı)

NSBBZN

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Ocak 2008
Mesajlar
462
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
ŞÜKRETMEK İÇİN HER ZAMAN SEBEP VARDIR



Şükretmek bir tavırdır. Bir gül tavrıdır. Kokusu da dokusu gül olan bir güldür. Şükür sana hamd-ü senalar olsun Allah’ım.



Kağıttan bir gül yaparsınız, gerçek bir güle benzeyebilir,bir gerçek gül görüntüsü vardır ve gül gibidir, gerçekten gül gibidir. Ama kokladığınız zaman gül kokusu yoktur. Şükür. Şükreden gerçek gül içindir. Ömür bir nefes derininden kağıt güller gibi değil, dikenli hakiki güller gibi olanlar gerçekten Şükür üzere olur.



Dünyada her hafta bil milyon insan ölüyor. Bunlardan biri değilseniz sağlıklı ve sıhhatli uyanmışsınız. Şükür sana hamd-ü senalar olsun Allah’ım



Dünyada 500 milyon insan savaş ortamında yaşıyor. Ölüm, işkence, tehdit, açlık, susuzluk vahşettir savaş… büyük savaşlar… İnsanı kıran, imha eden, biçen insafsız savaşlar. Bizim savaşlarımız ise insanı ihya, imar ve inşa eden mutluluk belgeselleri… Tarih tanığımızdır. Şükür sana hamd-ü senalar olsun Allah’ım



Bir Milyar insan susuz, aç. Dünya nüfusunun yarıdan çoğu açlık sınırının altında ve yiyecek yemekleri, elbiseleri, evleri yok. Sizin buzdolabınızda yiyecekleriniz, üzerinizde elbiseniz, uyuyabildiğiniz eviniz varsa dünyadaki insanların çoğundan daha zenginsiniz demektir. Şükür sana hamd-ü senalar olsun Allah’ım



Anne-Babanız sağ ve boşanmamışlarsa, siz dünyadaki nadir insanlardan birisiniz. Bu yazıyı okuyabiliyorsanız, kendinizi iyi hissetmelisiniz. Çünkü dünyada okuma-yazma bilmeyen iki milyar kişiden biri değilsiniz. Şükür sana hamd-ü senalar olsun Allah’ım



Hayat aslında güzeldir. Ancak dikkatsiz, duyarsız ve duygusuz yaşadığımızdan güzellikleri gözardı ediyoruz. Ne güzelliklere özen gösteriyoruz, ne ayrıntılara dikkat ediyoruz, ne de elimizdeki artıları görmek için çabalıyoruz. Artılar eksiler mücadelesinde her şeye çözüm bulan vakarlı insanları kucaklıyoruz, selamlıyoruz. Onlar “kâl” den ziyade “hâl” sohbetleri ile tanınan irfan ocaklardır, erlerdir. Ya Selam! Şükür sana hamd-ü senalar olsun Allah’ım



Düşünün lütfen sabah uyandığımızda hangimiz bize o günü de yaşama imkanı vereni hatırlayıp şükrediyoruz? Hepimiz “Bugün çok özel, çok güzel bir gün. Çünkü bende bugün yaşıyorum” deyip neşeyle pozitif enerji üretiyoruz.



Bugün ve bundan sonraki günler için lütfen “bilgili ve bilinçli” yaşayalım. Herkesin bu günü yaşama şansı olmadı, dün gece binlerce kişi öldü, biz ise yaşıyoruz. Yaşadığımız için de çok şanslıyız, çünkü bu dünyanın bir saati, ahiretin binlerce saatinden daha önemlidir, değerlidir, öncelikli ve belirleyicidir, hizmet etmek ve af dilemek için imkanımız, vaktimiz var. Ayrıca ayıplar içinde kıvranmadığımız için şanslıyız. Alabildiğine umutlanalım. Çünkü O’nsuz (C.C.) hiçbir şey olmaz, yaşamak dahil. İnancınız varsa umudunuz olacak, duyarlılıklarınız olacak. Varolmanızın bir anlamı olacaktır, varoluşumuzun istikametini anlamış olacağız.



İnancı olanın umudu daima olacaktır. Umudumuz olunca korkmayalım. Çünkü umutsuzluk bize haram kılınmıştır. İnanalım ki imkanlarımız ve fırsatlarımız da olacaktır.



Ne zaman mı? Sevdiklerimize, hayata gülümsediğimiz zaman… Çok özel olduğunuzu düşünün… Düşünün ki, çiçekler, kelebekler, deniz, rüzgar, güneş, ay, ağaçlar, v.s. her şey sizin huzur ve mutluluğunuz için yaratıldı.



(Herkes hayata kendi yürek penceresinden bakar ve sadece görmek istediğini görür.)



Çoğumuz, mevcut sorunları bahane ederek mutsuzluğa ve umutsuzluğa kilitleniyoruz. Oysa ölüm dışında tüm sorunlar “çözülebilir” küçük sorunlardır. İnsanlar bu gerçeği gerçekten büyük ve çözümsüz problemlerle karşılaştıkları zaman anlar. Böyle bir çaresizliği soluk soluğa yaşadığımız zaman anlarız.



İşte o zaman görür insan kendisini mutsuz eden, rahatsız eden pek çok sorunun, aslında “küçük sorun olduğunu.”



Kaybedilen zamanı nasıl telafi edeceksiniz? Usullere, esaslara uymak kaydıyla bile olsa bu telafi etme mümkün mü? Belki her şeyin telafisi vardır. Telafisiz, imkansız, tek gerçek ölümdür.



Yaşıyorsak, sorunları çözeriz, çözebiliriz…



Kayıpları ancak bilgileriyle, bilinçle telafi ederiz, edebiliriz…



Yine de sorunların sonu gelmez. Biri bitince öbürü başlar. Önemli olan umudu yitirmemek, problemlere hapsolmamak, hayata olumlu yaklaşmak ve mutlu anları yakalamaya çalışmaktır.



Mutluluk ve umut insanı diri tutar.



Düşünmek ve yeni çözümler üretmek için diri olmaya, dik durmaya ihtiyacımız var



İbadet etmek için diri olmaya, dik durmaya ihtiyacımız var



İlahi bir armağan olan doğal güzellikleri görmek, şükretmek için diri olmaya, dik durmaya ihtiyacımız var.



Üretime katılmak için diri olmaya, dik durmaya ihtiyacımız var.



Başarmak ve kazanmak için diri olmaya, dik durmaya ihtiyacımız var.



Kısacası doğru yaşamak için diri olmaya, dik durmaya ihtiyacımız var.



Bizin medeniyetimiz (Yakın zaman somut örneği Osmanlıdır) özünde, “insan” olan ve insanı “kamil” noktaya ulaştırıp, oradan Allah’a götürmeyi hedefleyen bir medeniyettir.

Şükürler olmazsa fedakarlık olmaz, Fedakarlık aksarsa, ölürse, insanlık da ölür.



1.Sahabe : Su… Su…



2.Sahabe : Su, Lütfen bana su verin…



3.Sahabe : Kardeşime götür suyu, din kardeşime içir, onun benden daha çok ihtiyacı var.



4.Sahabe : Yanıyorum Su! Bir yudum Su…



5.Sahabe : Suyu kardeşime götür. Ben susamadım!!



Halbuki az önce “Su, su” diye inliyordu ve su kırbası neredeyse bütün yaralı Müslümanları dolaştı.



Fedakarlık denen müthiş duygu sıra dışı ve insanlara mahsus, temiz insanlara. Fedakarlık... bu duygunun kaynağı iman… Sonuçları şefkat. Bizim mesleğimiz, yolumuz şefkat yoludur, metodudur.



Sevgi…

Sevgi asil insanların şiarıdır. Kerim insanlara Aşk… Akkor halinde Aşk…



Nerden nereye geldiğimizi düşünmeliyiz kara kara. Hazindir ki uzun zamandır örnek fedakarlar yetiştiremedik., ne de kahramanlar. Hayatın bütün alanlarında, sadece savaş alanlarında değil, Psikoloji, pedagoji, temel bilimler, uygulamalı bilimler, sosyal bilimlerde kahramanlar bekliyoruz.



Ama kahraman, züğürtlerin beklediği ortamda değil, imanın akkor haline geldiği, ihsanın abideleştiği gayret vadilerinde yeşeriyor.



Başkaları için bir şeyler yapmayı, başkalarının dünya ve ahretini kurtarmaya vesile olacak adımlar atmayı unuttuk. Bir bakıma genlerimiz küstü, sonuç ortada, özel ve genel anlamda sefalet, acziyet, zafiyet ve düşman zilleti… Allah’ın azizi kıldığı,kıldığını kim zelil edebilir. Allah’ını zalimlerle terbiye etme. İçimizde boşluklar oluştu. Ondan sonrada “dolduruluş”a geliyoruz, maniplasyonlar bir alamda kaçınılmaz oluyor. Polat A ve “Ben mehdiyim” diyen dengesizler, hep kahraman özlemlerimiz yanlış tezahürlerinde gerçek kahramanlar yetiştiremeyen toplumlar, sahtelerini üretmeye mahkum olurlar.



Çok acıdır ki, büyük insan, büyük devlet adamı, çaplı, vizyon sahibi, dünyayı görebilen, kendi tarih şuurunu ve heyecanının içinde olan, onu yansıtacak güç sahibi olan insanlar çıkaramaz oldular.



Bu milletimiz çok büyük bir tehlikede, millet vasfını yitiriyor. Bütün manevi değerler ayaklar altında çiğnenirken, bu durumda çıkışı tartışan, öneren Düşünür, bilim adamı, müşavir yönetmenler, milletin değerlerinin de farkında değiller. Hatta düşman “hainler yükselişte”, yabancı sermaye ve yabancı büyük güçler, mafya onların işbirlikçileri iç menfaat çevreleri –medya- Aç ama bu realite.



Melek Safiyetinde nesiller.



Yahudi soykırımı kötüydü. Bosna-Hersek ortada, Ortadoğu, Afrika’da, Filistin’de yüzbinleri katleden Avrupa. Avrupa’nın tarihi kanla, kinle yoğrulmuş. Gerçekler ortada…
 

emin-43

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Mar 2008
Mesajlar
581
Tepki puanı
0
Puanları
16
Yaş
71
ŞÜKÜR

ŞÜKÜR

ŞÜKRETMEK İÇİN HER ZAMAN SEBEP VARDIR



Şükretmek bir tavırdır. Bir gül tavrıdır. Kokusu da dokusu gül olan bir güldür. Şükür sana hamd-ü senalar olsun Allah’ım.



ŞÜKRETMEK...ADİL OLMAK....SABRETMEK...

KİMSEYİ KINAMAMAK...İYİLİKSEVER OLMAK...NAMAZI BOL BOL

KILMAK NE GÜZEL...ALLAHIM HERKESE NASİP ETSİN.
 

TEVHİD_GÜLÜ

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Nis 2008
Mesajlar
78
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Selamun Aleykum Ve Rahmetullah...her Nimet şükrü, Her Musibet Sabri Gerektirir.allah Bizleri Sabreden Ve şükreden Kullarindan Eylesin Inşallah(elhamdülillah-il Rabbil Alemin )
 

gülnisa

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2008
Mesajlar
11,851
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
50
selamunaleykum
daıma şükredenlerden olalım amın
emeğınıze sağlık kardeşım
 

NSBBZN

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Ocak 2008
Mesajlar
462
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Rabbim hepinizden razı olsun
selam ve daimi dua ile...
 

NSBBZN

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Ocak 2008
Mesajlar
462
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt