Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

SOSYETE,MODA VE BAŞÖRTÜSÜ (1 Kullanıcı)

Ebutalha

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Mar 2007
Mesajlar
1
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Mutlaka duymuşsunuzdur,şimdilerde dünya jet sosyetesinin gündeminde başörtüsü varmış.Allah'ın bir emri olarak değil tabi,sosyete başörtüsünün kadınlara büyüleyici bir güzellik kattığını keşfetmiş ve şimdi başörtüsü modası başlamış(12.04.2007 tarihli tüm haber programlarında enine-boyuna tartışıldı)Şimdi ben merak ettim,Allah'ın emri olunca görmezden gelinen,küçümsenen,bu emre uyanlara zenci muamelesi yapılan başörtüsü acaba moda olduğu zaman,bir aksesuar olarak benimsenecekmi?Allah'ın emri olduğu için kullanıldığında,rejimi tehdit eden.!siyasi simge olan.!ilerlememizin,çağdaş toplum olmamızın önünde en büyük engel olan.!!!yıllarca bu ülkeyi yerinde saydıran.!!!Üniversitelerde Dekanları,Rektörleri,Profösörleri ve diğer bilim adamlarını yıllarca meşgul edip,bilimsel eserler vermelerine engel olan.!!!Eşi başörtüsü takan bürokratı anında yerinden eden,bu başörtüsü acaba Allah'ın emri olarak değilde sadece moda oldu diye takılırsa tüm bu suçlarından.!!!beraat edebilirmi?
Yoksa modacılarda irticacı grubuna dahil edilirmi.?Asıl söylemek istediğim,Allah'ın emri olduğu için değilde moda olduğu için başörtüsü takanlar,Oruç mevsiminde binlerce bahane bulup oruç tutmayan ama zayıflamak için rejim yaparken günlerce aç kalabilen,Allahü teala yasakladığı zaman içkisine devam eden ama doktor yasaklayıp hayati tehlike var dediği zaman derhal içkiyi bırakan,Hacca normal şartlarda,bir ibadet olarak gitmeyi reddeden ama turistik bir gezi için giden,seçimlerde seçmenlere şirin görünmek adına tüm namazlarını camilerde kılan fakat seçimlerden sonra caminin olduğu sokaktan bile geçmeyen(örnekleri defalarca görünmüştür.)Yani Allah için değil halk için ve nefsi için hayatına yön verenler mükafatların dağıtıldığı gün,o büyük günde mükafatlarını kimden alacaklar acaba.??? "HER HAK SAHİBİ MÜKAFATINI ALDIĞI ZAMAN,ŞEYTANA UYANLAR DERLER Kİ,ALLAH'A UYANLAR MÜKAFATINI ONDAN ALDI,BİZLER DE SANA UYDUK HAYDİ VER MÜKAFATIMIZI,ŞEYTAN DERKİ,BENİM HİÇBİRŞEYİM YOKKİ,BU GÜN BEN DE BANA UYANLAR DA HELAK OLMUŞTUR"(hadis-i şerif)RABBİM CÜMLEMİZİ MUHAFAZA EYLESİN(AMİN)...
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
RE: SOSYETE,MODA VE BAŞÖRTÜSÜ

Zulüm üçtür:1 insanın başkasına yaptığı zulüm.2.insanının kendine yaptığı zulüm.3.kendisine başkasının yaptığı zulümdür. başkasının zulmüne maruz kalan insanlarda başkalarına zulüm edebilirler.Örneğin işyerinde ve okulda başörtüsü yasağı ve zulmüne maruz kalanların uğradığı zulüm küçümsenmeyecek kadar büyüktür.onlara uygulanan başörtüsü zulmüdür.onlar başkalarının zulmüne maruz kalmaktadırlar.başkalarının zulmüne maruz kalanlar ise farkındalar mı acaba kendilerinin de başkalarına zulüm ettiklerinin.Onlar kanunların münafıkların zalimlerin örtü yasağı zulmüne maruz kalırken,bizlerde ne acıdır ki,bu baş örtülülerin maddi ve manevi zulmüne maruz kalmaktayız.Zalimler onların baş örtülerine ,namazlarına iffetlerine ilişirken,onlarda Allahın en nefret ettiği yerler olan ve hadisle şeytanların evleri tavsif edilen sokakta,pazarda ve karma üniversitelerde ve işyerlerinde yarım,çeyrek,allı pullu,cazibedar,baştan çıkarıcı giyimleriyle ,başı sıkıca örtüp,bacaklarını,vücudunu streç,renkli giysilerle ,ağır kokularıyla,açıkça,hayasızca pazarlayarak dini ve islamı yaşamaya çalışan müminlerin imanına,kalbine,ruhuna iffetlerine,amellerine ilişyorlar. taaruz ediyorlar, sıkmabaşları ve yarım çıplak bacak ve giyimleriyle. Ve çoklarının imanlarını, kalbini, aklını,ve amellerini,o bıçaklı bacaklarıyla ,şuh gülüşlerle,tesirli ve zehirli bakışlarla, zedeleyip yaralıyorlar.Öteki bayanların açıklık saçıklık gerilimine maruz kaldığımız yetmezmiş gibi şimdide bu yarım ,çeyrek örtülü,baş örtülülerin çıplaklık ve çekicilik zulümlerine maruz kalıyoruz.Açık saçık bayanların çoğusu belki örtünün ve islamın hakikatini bilmiyorlar da öyle yaşıyor ve giyiniyorlar.Ya örtünün hakikatini bilen,islamı bilen,belki cemaat evlerinde kalan ve çoğunluğu üniversite ve çalışanların oluşturduğu bu tür baş örtülülere ne oluyor ki,gerçekleri bildikleri halde tesettürün zıddına bir giyim ile cahiliye adetleri olan açılıp,saçılma,dil eli beden ile kıvırtarak,ölçüsüz ve edepsiz modayı takip ederek,hayasızca ölçüsüzce sokaklarda erkeklerle birbirini sevme adı altında zinayı meşrulaştırarak arzı endam ediyorlar.o şehvet ve cazibe saçan giyinişleriyle müminlerin imanlarına saldırıyorlar.onların amellerini boşa çıkarmaya çalışıyorlar. giyim ve tavırlarıyla bizleri taciz ediyorlar,.başörtüsü zulmüne maruz kaldıkları yetmiyormuş gibi bizi de baş örtülü zulmüne maruz bırakıyorlar.sokakları bize zindan ediyorlar.işten eve gidinceye kadar ki mesafede bile bir sürü günaha maruz bırakıyorlar.Belki terbiyeyi hazır medeniyeyi almış fasit,fücur, fasık ruhlu ve dinsizlerin ağızlarının salyalarını akıtarak,hevesatlarını uyandırarak,hayal yataklarında gezerek hoşnut ediyorlar o cazibeleriyle ama İslam terbiyesi almış, müslümanın malını,canını,ırzını mukaddes bilen bizleri kahrediyorlar.Peygamberin hadisinin tevilini göstererek,giyinik çıplaklar ithamına maruz kalarak,bırak cennete girmeyi 500 senelik mesafedeki kokusundan bile kendilerini mahrum ediyorlar.Bediüzzamanın tabiriyle dünya cennetinde cehennem hurileri hükmüne geçiyorlar,kabirde o kot içinde çorap içinde görünen çıplak bacakları yılan suretine girmesine ,o bacakları ve bedeni namahreme göstermenin cezası olarak önce oraların yanmasına zemin hazırlıyorlar.Yine Bediüzzaman bu şuursuz ve heva ve nefisperest BAŞ - ÖRTÜLÜ kadınları şöyle uyarıyor. Hem kadınların hürmetleri, sıyânetleri, dünya ve ahiret saadetleri ancak evlerinde karar kılmaları ile mümkün olduğunu; tebezzül ve teberrüc(yarım açılıp saçılıp, zinetlenmek) suretiyle erkeklerin içine karıştıkları takdirde iffet ve namuslarının pâ-yi mâl olacağını, bu suretle sû-i ahlâka ve fuhşiyyâta sebeb olacaklardır.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt