Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Sonsuzluğa Açilan Kapi Dua (1 Kullanıcı)

layla41

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Ara 2007
Mesajlar
37
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Bismillah her hayrın başıdır’
Bismillahirrahmanirrahim
SELAMUN ALEYKUM. Elimden geldiğince bir şeyler yapmaya çalıştım. inşallah faydalı bir konu olur. şimdiden okuyan-okumayan cevaplayan-cevaplamayan herkesten Allah razı olsun. Eksiklerimiz ve yanlışlarımız olmuşsa da önce Rabbimin sonra da sizlerin affına sığınıyorum.

Rabbimiz buyuruyor;
‘Bana dua edin karşılık vereyim diye’
Bu sözden daha büyük söz olabilir mi?
Ne istiyorsanız isteyin..?
Ama bu konu da en başta kendi nefsime sonra da herkese sesleniyorum.
Duaya yeterince önem vermiyoruz. Zaten namaza gereken önemi versek duaya da yeteri önemi vereceğiz.
Bir düşünelim. Bir meyve ağaçlarıyla dolu bir bahçemiz olsun. Meyveler olunca nasılda hemen geciktirmeden toplarız ve meyveleri toplamayı asla unutmayız.
işte namazın meyvesi de duadır. Ağacı yetiştir sonra da meyveleri toplamamak akla uymuyor değil mi? O yüzden namazı kıldıktan sonra mutlaka duamızı etmemiz gerekir. Hem de huşu ile.. dakikalarca … saatlerce..

Hem dua etmek için sadece namaz kılmayı beklemek gerekmez. Hayatımızın her anı duayla dolmalı.........



Duayla alakalı birkaç tane de hadise bakalım;


Nu'man ibnu Beşîr (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm): "Dua ibadetin kendisidir" buyurdular ve sonra şu âyeti okudular. (Meâlen): "Rabbiniz: ''Bana dua edin ki size icâbet edeyim. Bana ibadet etmeyi kibirlerine yediremeyenler alçalmış olarak cehenneme gireceklerdir" buyurdu."
ibnu ömer (radıyallâhu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Kime dua kapısı açılmış ise ona rahmet kapıları açılmış demektir. Allah'a taleb edilen (dünyevî şeylerden) Allah'ın en çok sevdiği afiyettir. Dua, inen ve henüz inmeyen her çeşit (musibet) için faydalıdır. Kazayı sadece dua geri çevirir. öyle ise sizlere dua etmek gerekir. "
Ubâde ibn's-Sâmit (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Yeryüzünde, mâsiyet veya sıla-i rahmi koparıcı olmamak kaydıyla Allah'tan bir talepte bulunan bir Müslüman yoktur ki Allah ona dilediğini vermek veya ondan onun mislince bir günahı affetmek suretiyle icabet etmesin. "
Ebû'd-Derdâ (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resûl-i Ekrem (aleyhissalâtu vesselâm), (bir gün) sordu: "En hayırlı olan ve derecenizi en ziyade artıran, melîkinizin yanında en temiz, sizin için gümüş ve altın paralar bağışlamaktan daha sevaplı, düşmanla karşılaşıp boyunlarını vurmanız veya boyunlarınızı vurmalarından sizin için daha hayırlı olan amelinizin hangisi olduğunu haber vereyim mi ?" "Evet! Ey Allah'ın Resûlü!" dediler. "Allah'ın zikridir!" buyurdu.
Hz. Enes (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Allahu Teâlâ hazretleri şöyle seslenir: "Beni bir gün zikreden veya bir makamda benden korkan kimseyi ateşten çıkarın!"
Hz. Muâz (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Akşamdan (abdestli olarak) temizlik üzere zikrederek uyuyan ve geceleyin de uyanıp Allah'tan dünya ve âhiret için hàyır taleb eden hiç kimse yoktur ki Allah dilediğini vermesin."
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt