Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Sodom ve Gomora (1 Kullanıcı)

hilye

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Mar 2007
Mesajlar
168
Tepki puanı
0
Puanları
0
Hz Lût (a.s), Arap yarımadasını puta tapıcılıktan alıkoymak, ortaksız ve tek bir Allah ı tanıtmaya çağıran ve bu mukaddes yolda büyük başarılar kazanan Hz. İbrahim in amcasının oğludur. Ömrü ve peygamberliği bugün Ürdün devletinin sınırları içinde bulunan Lût gölü çevresinde geçmiştir. Günümüzde tuzlu suların doldurduğu orta büyüklükte olan su saha, eskiden toprakları oldukça verimli bir vadi idi ve o günün önemli şehirlerini sinesinde barındırıyordu. Bu şehirlerin ikisinin adını bugün de biliyor ve yapılan ilmi kazılar sonunda izlerine rastlıyoruz.
Şehirler; Şezum (Sodom) ve Omore (Gomora) şehirleridir.

İnsanoğlu, yolun doğrusundan bir kere çıkmaya görsün; düşmeyeceği sapıklık ve yuvarlanmayacağı uçurum yoktur. Hz. Adem in oğlu Kabil e yeryüzünün ilk cinayetini, üstelik öz kardeşinin canına kıydırmak suretiyle işleten şehvet hırsı, Hz. Lût un kavmini büsbütün başka ve yüz kızartıcı bir ahlak düşkünlüğüne sürüklemiştir.

Bu sonsuz kavim erkek erkeğe cinsi birleşmeyi (livata) vazgeçilmez, sapıkça bir huy haline getirmişlerdi. Hz. Lût un dosdoğru yolu temsil eden bir Allah resulü sıfatıyla durmak ve yorulmak bilmez bir gayret göstererek yaptığı bütün ikazlar ve verdiği bütün acı-tatlı öğütler bu ahlak düşkünlerine zerrece bir tesir etmiyordu.
Nihayet her şeyi daha başından bilen Ulu Allah ın kesin ve değişmez hükmünün günü geldi. Hz. Lût un sapık kavmi, Allah ın başlarına vereceği karşı durulmaz bir felaketle, toptan mahvolacak ve yokluğun karanlıklarına gömülecekti.
Ulu Allah (c.c) bu kesin kararını bildirmek ve kendisine inanmış birkaç yakını ile birlikte, son günlerini yaşayan günahkar şehirden ayrılmasını söylemek üzere Hz. Lût a günün birinde üç tane melek göndermişti. Melekler; genç ve yakışıklı erkek kılığına girerek yeryüzüne inmişlerdi.

Şezum (Sodom) şehrine vardıklarında doğruca Hz. Lût un evine yöneldiler. Şehvet sapıkları şehre üç tane genç ve yakışıklı delikanlının geldiğini duyunca bir anda yollara dökülerek gelenleri görmek istediler. Meleklerin geçtiği yolun hir iki yanı, ahlak düşükleri tarafından doldurulmuştu. Erkek kılığına girmiş meleklere bakarken hepsi şehvet kururganlıkları içinde kıvranıyor; ağızlarından salyalar akıyordu. Azgın kalabalığın arasında yollarına devam eden melekler, Peygamber Lût un evine vardılar. Kudurmuş ahlaksızların hiçbirisi, ele geçirip azgın şehvetlerini bir anlığına tatmin edebilmek için arkalarından kıvrandıkları gençlerin, şehirlerini ve çevrelerini toptan yok etmeyi kararlaştıran Allah ın emri ile birlikte gelmiş melekler olduğunu bilmiyor ve düşünmüyorlardı.

Melekler Lût un evine varınca önce kim olduklarını söylemediler. Arkalarına takılan kalabalık evin kapısına dayanmıştı. Hz. Lût un evine aldığı genç delikanlıları kendilerine vermesini istiyorlardı. Hz. Lût (a.s) gelen misafirlerinden utanıyordu ve kapıda bağrışan kalabalığın azgın hırslarından endişe ediyordu.
Bir ara evinin kapısına çıktı; kudurmuş kalabalığa dündü "ey azgınlar, gelenler benim olduğu kadar kendinize de aziz misafirlerdir; yani hepinizin misafirleridir. Bu kadar da mı insanlığınızı unuttunuz? Bir parça olsun kendinize geliniz." diye söze başladı. Kalabalığın bu sözlerden anlamadığını farkettiğinde onlara bu alışkanlıklarından vazgeçmelerini, kendilerine helal kadınlar ile ilgilenmelerini söylemesine ve hatta bu işten vazgeçin, sizlere kızlarımı nikahlayayım demesine rağmen sehvet düşkünü azgın kalabalığa söz geçiremedi.

Ağlamaklı bir çehre ile içeriye dönen Hz. Lût a kapıdakilerin ısrarla istediği genç misafirler; melek olduklarını, Allah ın emri üzerine geldiklerini bildirdiler ve dediler ki; "Allah ın emri artık kesindir. Yıllardan beri söz dinletemediğin bu beyinsiz halkın artık sonu gelmiştir. Birkaç saat sonra topuna gökten ateş ve ölüm yağacak ve şehirleri ile birlikte yokluğa kavuşacaklardır. Onların başlarına gelmek üzere olan bu felaket, ısrarla Allah ın emirlerine karşı gelenlere ve Peygamberler in verdiği öğütlerine arka dönen sapıklara bütün devirler boyunca ibret dersi olacaktır.

Allah ın sana emri böyledir:
Gece olunca sana inananları ve yakınlarını alacak ve ölüm kokan şu lanetlik şehirden habersizce uzaklaşacak ve şu sapık halkı lanetlik akibetleri ile baş başa bırakacaksın. Sana bunları söyleme geldik."
Allah ın emri üzere Hz. Lût (a.s) ile inanmış yakınları meleklerin dediklerine uyarak Sodam ve Gomora yı o gece yarısı, sezdirmeden terkettiler. Sabahın ilk ışıkları ile birlikte lanetlik şehirlere ve sapık halkına gökyüzünden görülmemiş bir Allah gazabı boşalmaya başlamıştı. Ahlaksız soysuzlar neye uğradıklarını anlayamadılar. Yüce Allah (c.c.) ulu sabrını iyice kötüye kullanarak günden güne daha da azgınlaşanlara yakıcı kükürt alevleri ile taşlar yağdırıyordu. Bir kaç saniyelik afet ve ölüm saçan bir yağmur sonunda, halkın yekünü ile birlikte bütün şehirlerini ilerdeki insanlığın gözleri önüne bir ibret dersinin örneği olmak üzere harabeye çevirmiş ve yerle bir etmişti.
Bu kavmin helakının bundan dörtbin yıl kadar önce olduğu tahmin edilmektedir.
Cibril-i Emin'in kökünden söküp yükselttikten sonra tepesi üzerine bırakıvermesi neticesi deniz seviyesinden üçyüzdoksandört metre aşağılara gömülen kasaba ve ahalisinin peşini hiç bırakmayacak olan Allah'ın laneti,orayı ziyaret edenlere bile onların çirkin kokularından numuneler sunmaya devam ediyor.
Bu günaha karşılık böylesi bir azaba müstahak olan bir kavim var.Ama ne yazıkki insanlar halen aynı günahta ısrar etmektedirler.
Bir şer tohumu ekildikten sonra bir daha onu dünyadan kaldırmanın mümkün olmadığı günümüzde de rahatlıkla bu günaha devam edilerek belli olmuştur.
Rabbim şeytana uymaktan muhafaza et bizleri..
 

menekse_87

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Şub 2007
Mesajlar
182
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Sodom ve Gomora

amiiiiin inşallah.rabbim şeytanın şerrinden hepimizi korusun inşallah..
 

hilye

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Mar 2007
Mesajlar
168
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Sodom ve Gomora

(menekşe87)Allah razı olsun..Selametle..
 

metfamu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Ocak 2007
Mesajlar
592
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Sodom ve Gomora

s.a. Allah razı olsun .emeğinize sağlık.rabbim cümlemizi muhafaza eylesin.dalalette olanlarada hidayet nasip etsin.
 

hilye

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Mar 2007
Mesajlar
168
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Sodom ve Gomora

(metfamu)Allah razı olsun ..Selametle..
 

nuhsemih

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Nis 2007
Mesajlar
1
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Sodom ve Gomora

AMİN. ZATEN BU İSTANBUL AYAKTA DURUYORSA PEYGAMBERLERİN, EYLİYALARIN, SALİHLERİN VE ALLAH DOSTLARININ YÜZÜ SUYU HÜRMETİNE DURUYOR. ARTIK GÜNAHTAN ZEVK ALMAYA BAŞLADIK. KALPLERİMİZ O KADAR KARARDIKİ YAPTIĞIMIZ AZGINLIKLARIN FARKINA BİLE VARAMIYORUZ.ZATEN MÜSLÜMAN KİŞİNİN İŞLEDİĞİ GÜNZHTAN SONRA KALBİ SIZLAMIYORSA ARTIK İMANINDAN ŞÜPHE DUYMALIDIR.
 

hilye

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Mar 2007
Mesajlar
168
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Sodom ve Gomora

(nuhsemih)Açıklamalar için sağolun..Rabbim şuurlu müslümanlardan olmayı cümlemize nasip eylesin..
 

handan06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Şub 2007
Mesajlar
2,070
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Sodom ve Gomora

AMİN RABBİ BİZİ SEYTANA UYMAKTAN MUHAFAZA ET
 

hilye

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Mar 2007
Mesajlar
168
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: Sodom ve Gomora

(handos)Amin Allah razı olsun
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt