Merhabalar Kıymetli kardeşim... Haddim olmayarak size birkaç hususta hatırlatmalarda bulunmak isterim. Yaptığınız yorumlarda, bazı konularda itikadi sıkıntılar sezinledim. Bunlardan Tesettür konusuna değinmek istedim. Mesela bir yorumunuz şöyle:... "açık kadınların hepsi cehennemlikmi offfffff bi anlatıyosunuz bari kendimi cehenneme hazırlıyım diyom artık yani bütün açıklar cehennemlikse yandık ya valla yandık ozaman bütün okullar topluca ccehennemklik olcak vlla yandık okulu bırakayım bari ben".... Diğer yorumlarınızdada tesettürün lazım gelmediğini beyan etmişsiniz. Şimdi konuyu şöyle özetleyebiliriz; İslam iki kısımdan müteşekkildir. Birincisi iman, ikincisi ise ameldir. Kısaca İman; açıkça emredilen farz ve haramlara inanmak, Amel ise bu farz ve haramları uygulamaktır. Kişi inanılması gereken farz ve haramların herhangi birine inanmasa o kişi İslam dairesinden çıkar. Bu farz ve haramları, bunların farz ve haram olduğunu kabul etmek şartı ile uygulamamak ise kişiyi İslam dairesinden çıkarmamakla beraber, o konuda günahkar yapar. Dolayısı ile bir hanım örtünme şartlarını yerine getirmemekle beraber İslam dini dairesinden çıkmaz. Fakat Allah’ın bir emrini yerine getirmemekle günah işlemiş olur. Bu her meselede böyledir. Namaz, oruç, hac, zekat, hırsızlık, kumar, içki v.s. tüm farz ve haramların terki hep aynıdır. Dolayısı ile bir hanım, Örtünmenin farz olduğuna inanır ve bunu yerine getirirse, örtünme konusunda mükellefiyetini yerine getirmiş olur ve ecrine nail olması umulur. Örtünmenin farz olduğuna inandığı halde bunu yerine getirmez ise, bu mükellefiyetini yerine getirmediğinden dolayı o konuda günahkar ve cezaya müstehak olur. Allahu Teala dilerse cezalandırır, dilerse afv eder. Örtünmenin farz olduğuna inanmayan bir kişi ise inanılması gereken bir farza inanmadığından dolayı İslam Dairesinden çıkar. Örtündüğü halde inanmasa dahi hükmü aynıdır. Yani bir kişi bir farzı yerine getirse veya bir haramdan sakınsa, fakat bu farz veya haram için şüphede olsa veya olması ile olmamasını müsavi(eşit) tutsa, o ameli Allah’ın istediği gibi işlese dahi İmanı geçerli olmaz…. Tesettürün Farziyeti ise Ayet ve hadis ile sabittir. Bu Ayet ve hadislere girmeyeceğim zira sizce de malumdur sanırım. Dolayısı ile Tesettür emrini yerine getirmiyo olsanız dahi bunun farzını idrak ederek yapamadığınız veya yapmadığınızdan dolayı nedamet duymanız halinde umulur ki Allahu Teala, bu nedametinizden dolayı size bu emri yerine getirme kolaylığını ve imkanlarını bahşeder... Takdir ve inanmak sizin elinizdedir. Benim bu yazdıklarım eleştiri değil, olsa olsa nasihattir. Bu nasihatın sebebi ise İslam kardeşliğinin gereğidir. Konuyu bir daha düşünmeniz dileğiyle... Selametle...