MUTLULUK
Herkesin vardır hayatta bir mutluluk masalı..
Panjurlu bir evi, kırmızı başlık takan bir küçük kızı, bir prens ve bir beyaz atı..
Ne dersiniz dostlar mutluluk sadece masallarda mı yaşardı....
Yahut gözkyüzüne, bulutların arkasına mı saklandı...
Belki de mecnun hikayeleriyle birlikte onuda kaldırdık raflara ve tozlandı kaldı...
...............
Masum, savunmasız ve gözleri matem kokan küçük yetim bir kız varmış... Kendisini çok üzgün ve yalnız hissettiği bir gün, mutluluğun bulutlar arkasında saklandığını düşündüğü bir gün, çıkmış evden ve kırlara vurmuş bedenini.Bir çayırlıkta yürürken, küçük,dikenli bir çalıya bir masum kelebeğin takıldığını görmüş. Kelebek kendisini kurtarmak için çabaladıkça,dikenler onun narin bedenini daha çok hırpalamakta,gözleri ölüm korkusuyla daha bir yalvarmaktaymış. Küçük kız eğilmiş,eline batan dikenlere aldırış etmeden kelebeği minik avuçlarının arasına almış ve korkacak bişey kalmadı hayat allahın sana armağanı demiş...sonra açmış avuçlarını kelebek uçsun diye fakat kelebek uçmak yerine bir periye dönüşmüş...Küçük kızın gözleri çakmak çakmak...
Peri küçük kıza senin eşsiz güzellikte bir kalbin var ve kalbinde hüzün var..benden bir dilek dile o tertemiz yüreğinle demiş
Kız hiç düşünmeden yaş akan gözlerle periye bakıp mutlu olmak istiyorum diye söylemiş. Peri elbette diyerek küçük kızın kulağına eğilir ve bişeyler fısıldar.Sonra ansızın kaybolur çalıların arasında...
Kız her gününü mutluluk içinde yaşar...günler...haftalar...aylar ve yıllar ona hep mutluluk taşırlar. Herkes ona mutluluğunun sırrını sorar çünkü herkes bi şekilde mutluluk arar. O ise gülümser küçük bir kızken iyi kalpli bir periyi dinlemiş olmamdır sırrım der
.
Yaşlanıp ölüm yatağına düştüğünde,komşuları etrafında toplanırlar. Sırrının da onunla birlikte yitip gitmesinden korkarlar
lütfen bize söyle iyi peri sana ne dedi diye yalvarırlar. Sevimli yaşlı kadın gülümser ve bana şöyle dedi der...
ne kadar güvende,ne kadar yaşlı ya da genç,zengin ya da fakir olursa olsun herkesin sana ihtiyacı vardır
...............
işte mutluluk
Kendin için değil başkası için yaşayabilmektir
Güçsüze güç olabilmektir..
.
Yediğin lokmayı senden daha aç olanla
paylaşabilmektir.
Nerededir mutluluk?
Toprağa atılan küçük bir tohumdadır
Tohumu sarmalayan topraktadır...
Bir bahar sabahı çıplak ayaklarla koşulan ıslak
[
Çimenlerdedir .
Çimenlere değen ayaklardadır...
Sıcak bir gün bitiminde birdenbire esiveren serin bir
Rüzgardadır.
ve rüzgardan uçuşan saçlarda
Güven veren bir düşüncenin aydınlığındadır
Düşünüldüğünü umud eden bir gencin bakışında
Yanarak içilen bir yudum suda,özlemle aranan bir
fincan kahvededir
Günün ilk aydınlığında gecenin son karanlığındadır
Bir annenin okşayışında,babanın bakışında,cocuğun
gülüşündedir
Ertelenecek, yarınlara saklanacak bir duygu değildir
mutluluk
Mutluluk...
Yarınları istemektir
Herkesin vardır hayatta bir mutluluk masalı..
Panjurlu bir evi, kırmızı başlık takan bir küçük kızı, bir prens ve bir beyaz atı..
Ne dersiniz dostlar mutluluk sadece masallarda mı yaşardı....
Yahut gözkyüzüne, bulutların arkasına mı saklandı...
Belki de mecnun hikayeleriyle birlikte onuda kaldırdık raflara ve tozlandı kaldı...
...............
Masum, savunmasız ve gözleri matem kokan küçük yetim bir kız varmış... Kendisini çok üzgün ve yalnız hissettiği bir gün, mutluluğun bulutlar arkasında saklandığını düşündüğü bir gün, çıkmış evden ve kırlara vurmuş bedenini.Bir çayırlıkta yürürken, küçük,dikenli bir çalıya bir masum kelebeğin takıldığını görmüş. Kelebek kendisini kurtarmak için çabaladıkça,dikenler onun narin bedenini daha çok hırpalamakta,gözleri ölüm korkusuyla daha bir yalvarmaktaymış. Küçük kız eğilmiş,eline batan dikenlere aldırış etmeden kelebeği minik avuçlarının arasına almış ve korkacak bişey kalmadı hayat allahın sana armağanı demiş...sonra açmış avuçlarını kelebek uçsun diye fakat kelebek uçmak yerine bir periye dönüşmüş...Küçük kızın gözleri çakmak çakmak...
Peri küçük kıza senin eşsiz güzellikte bir kalbin var ve kalbinde hüzün var..benden bir dilek dile o tertemiz yüreğinle demiş
Kız hiç düşünmeden yaş akan gözlerle periye bakıp mutlu olmak istiyorum diye söylemiş. Peri elbette diyerek küçük kızın kulağına eğilir ve bişeyler fısıldar.Sonra ansızın kaybolur çalıların arasında...
Kız her gününü mutluluk içinde yaşar...günler...haftalar...aylar ve yıllar ona hep mutluluk taşırlar. Herkes ona mutluluğunun sırrını sorar çünkü herkes bi şekilde mutluluk arar. O ise gülümser küçük bir kızken iyi kalpli bir periyi dinlemiş olmamdır sırrım der
.
Yaşlanıp ölüm yatağına düştüğünde,komşuları etrafında toplanırlar. Sırrının da onunla birlikte yitip gitmesinden korkarlar
lütfen bize söyle iyi peri sana ne dedi diye yalvarırlar. Sevimli yaşlı kadın gülümser ve bana şöyle dedi der...
ne kadar güvende,ne kadar yaşlı ya da genç,zengin ya da fakir olursa olsun herkesin sana ihtiyacı vardır
...............
işte mutluluk
Kendin için değil başkası için yaşayabilmektir
Güçsüze güç olabilmektir..
.
Yediğin lokmayı senden daha aç olanla
paylaşabilmektir.
Nerededir mutluluk?
Toprağa atılan küçük bir tohumdadır
Tohumu sarmalayan topraktadır...
Bir bahar sabahı çıplak ayaklarla koşulan ıslak
[
Çimenlerdedir .
Çimenlere değen ayaklardadır...
Sıcak bir gün bitiminde birdenbire esiveren serin bir
Rüzgardadır.
ve rüzgardan uçuşan saçlarda
Güven veren bir düşüncenin aydınlığındadır
Düşünüldüğünü umud eden bir gencin bakışında
Yanarak içilen bir yudum suda,özlemle aranan bir
fincan kahvededir
Günün ilk aydınlığında gecenin son karanlığındadır
Bir annenin okşayışında,babanın bakışında,cocuğun
gülüşündedir
Ertelenecek, yarınlara saklanacak bir duygu değildir
mutluluk
Mutluluk...
Yarınları istemektir