Gülme Gülme Ağla Gönül
Bir garibsin şu dünyada
Gülme gülme ağla gönül
Derdin dahi çoktur senin
Gülme gülme ağla gönül
İşi gücü cevru cefa
Dünya kime kıldivefa
Hani Muhammed Mustafa
Gülme gülme ağla gönü
Ebubekir sıddık veli
O'dur peygamberin yari
Hani Ömer, Osman, Ali
Gülme gülme ağla gönül
Onlar cihane geldiler
Hep gittiler kalmadılar
Gülmediler ağladılar
Gülme gülme ağla gönül
Birgün ola ecel gele
Kullar kulluğunda kala
Cümle mahluk toprak ola
Gülme gülme ağla gönül
Aşık Yunus söyler sözü
Kanlı yaşlar döker gözü
Eğer yazın eğer gözün
Gülme gülme ağla gönül
Ne Fayda
Aklım vardır diye söyler tabibler
Lokman Hekim gibi bilgin olsa ne fayda
Son nefeste söylemezse bu diller
Bülbül gibi dilin olsa ne fayda
Ne kadar alim olsa baban, kardeşin
İman olmazsa ise senin yoldaşın
Hakk yoluna koymaz isen sen başın
Döert kitabı yutmuş olsan ne fayda
Malım var diye benlik edersin
Ecel şerbetini elbet sen de içersin
Başın açık, yalın ayak bir gün göçersin
Cevahirden tacın olsa ne fayda
O nazik bedenin toprağa girince
Münker, Nekir gelip sual sorunca
Sense cevabını vermeyince
Altın gümüş türben olsa ne fayda
Gel zikr eyle çıkma tevhid yolundan
Allahın ismin bırakma dilinden
Kim kurtulmuş Azrailin elinden
Bütün dünya senin olsa ne fayda
Lokman Hekim gibi bilgin olsa ne fayda
Son nefeste söylemezse bu diller
Bülbül gibi dilin olsa ne fayda
Ne kadar alim olsa baban, kardeşin
İman olmazsa ise senin yoldaşın
Hakk yoluna koymaz isen sen başın
Döert kitabı yutmuş olsan ne fayda
Malım var diye benlik edersin
Ecel şerbetini elbet sen de içersin
Başın açık, yalın ayak bir gün göçersin
Cevahirden tacın olsa ne fayda
O nazik bedenin toprağa girince
Münker, Nekir gelip sual sorunca
Sense cevabını vermeyince
Altın gümüş türben olsa ne fayda
Gel zikr eyle çıkma tevhid yolundan
Allahın ismin bırakma dilinden
Kim kurtulmuş Azrailin elinden
Bütün dünya senin olsa ne fayda
Haktan İnen Şerbeti
Hakk'tan inen şerbeti
İçtik elhamdülillah
Şol kudret denizini
Geçtik elhamdülillah
Şu karşıki dağları
0 yemyeşil bağları
Sağlık sefalık ile
Aştık elhamdülillah
Beri gel barışalım
Yar isen bilişelim
Atımız eğerlendi
Koştuk elhamdülilah
Kuru iken yaş olduk
Ayak iken baş olduk
Kanatlandık kuş olduk
Uçtuk elhamdülillah
Geçtik yazı kışladık
Çok hayırlar lşledik
Uş bahar oldu geri
Göçtük elhamdülllah
Taptuğun tapusunda
Kul olduk kapusunda
YUNUS miskin çiğidik
Piştik elhamdüllllah
Taleal- Bedru
Taleal- bedru aleynâ
Min seniyyâti-il vedâ
Vecebe'ş-şükrü aleynâ
Mâ deâ lillahi dâ'
Eyyühel meb'usü fînâ
Ci'te bi'l-emri'l muta
Ci'te şerrafte'l- Medîne
Merhabâ yâ hayra da
Ente şemsun, ente bedrun
Ente nûrun âlâ nûr
Ente misbe hassüreyya
Ya habîbi, ya Rasul
Kad lebisnâ sevbe izzin
Ba'de esvâb'r-rika
Ve rada'nâ sedye mecdin
Ba'de eyyâm-id dayâ
Kaalet ahmâru'd-deyâcî
Ku lli erbâbi'l-İslâm
Küllü nan yetba Muhammed
Yenbeğî en lâ yüdaam
Ve teâhednâ cemîan
Yevme aksümne-l yemîn
Len nehûne'l ahde yevmen
Vettehazne's- sıdka dîn
Leste vallahi neziyyen
Mâ yukasihi'l i-bâd
Meşheden yâ necme emnîn
Zû vebâin ve vidâd
Min seniyyâti-il vedâ
Vecebe'ş-şükrü aleynâ
Mâ deâ lillahi dâ'
Eyyühel meb'usü fînâ
Ci'te bi'l-emri'l muta
Ci'te şerrafte'l- Medîne
Merhabâ yâ hayra da
Ente şemsun, ente bedrun
Ente nûrun âlâ nûr
Ente misbe hassüreyya
Ya habîbi, ya Rasul
Kad lebisnâ sevbe izzin
Ba'de esvâb'r-rika
Ve rada'nâ sedye mecdin
Ba'de eyyâm-id dayâ
Kaalet ahmâru'd-deyâcî
Ku lli erbâbi'l-İslâm
Küllü nan yetba Muhammed
Yenbeğî en lâ yüdaam
Ve teâhednâ cemîan
Yevme aksümne-l yemîn
Len nehûne'l ahde yevmen
Vettehazne's- sıdka dîn
Leste vallahi neziyyen
Mâ yukasihi'l i-bâd
Meşheden yâ necme emnîn
Zû vebâin ve vidâd
Yalan Dünya Değilmisin
Kim umar senden vefâyı,
Yalan dünyâ değil misin?
Muhammed-ül-Mustafâyı,
Alan dünyâ değil misin?
Yürü hey vefâsız yürü,
Sensin hod bir köhne karı,
Nice yüzbin erden geri,
Kalan dünyâ değil misin?
Kimisini nâlân edip,
Kimisini giryân edip,
Âhir-i kâr üryân edip,
Soyan dünyâ değil misin?
Kasdedip halkın özüne,
Toprak doldurup gözüne,
Ehl-i gafletin yüzüne,
Gülen dünyâ değil misin?
Eğer şâh u eğer bende,
Her kişiyi salan bende,
Kimse mekân tutmaz sende,
Virân dünyâ değil misin?
Sihr ile donatıp kendin,
Meydana salan semendin,
Âleme mihnet kemendin,
Salan dünyâ değil misin?
İşin gücün dâim yalan,
Çok kişiden arta kalan,
Nice kere boşalarak,
Dolan dünyâ değil misin?
Yalan dünyâ değil misin?
Muhammed-ül-Mustafâyı,
Alan dünyâ değil misin?
Yürü hey vefâsız yürü,
Sensin hod bir köhne karı,
Nice yüzbin erden geri,
Kalan dünyâ değil misin?
Kimisini nâlân edip,
Kimisini giryân edip,
Âhir-i kâr üryân edip,
Soyan dünyâ değil misin?
Kasdedip halkın özüne,
Toprak doldurup gözüne,
Ehl-i gafletin yüzüne,
Gülen dünyâ değil misin?
Eğer şâh u eğer bende,
Her kişiyi salan bende,
Kimse mekân tutmaz sende,
Virân dünyâ değil misin?
Sihr ile donatıp kendin,
Meydana salan semendin,
Âleme mihnet kemendin,
Salan dünyâ değil misin?
İşin gücün dâim yalan,
Çok kişiden arta kalan,
Nice kere boşalarak,
Dolan dünyâ değil misin?
Yalancı dünyâya aldanma yâ hû,
Bu dernek dağılır dîvân eğlenmez.
İki kapılı bir virânedir bu,
Bunda konan göçer, konuk eğlenmez.
Bakma bunun karasına ağına,
Gönül verme bostanına bağına,
Benzer hemân çocuk oyuncağına,
Burda aklı olan insan eğlenmez.
Vârını îsâr et Mevlâ yoluna,
Bunda ne eylersen anda buluna,
Bir gün sefer düşer berzah iline,
Otağı kalkacak Sultan eğlenmez.
Sen ey gâfil ne sandın rûzigârı,
Durur mu anladın leyl-ü-nehârı,
Yükün yeynildigör evvelden bârı,
Yoksa yolcu gider kervan eğlenmez
Doğrusuna gidegör bu yolların
Geçegör sarpını yüce bellerin,
Dünyâ zindânıdır mümin kulların,
Zindanda olan kul kolay eğlenmez.
Ömür tamam olup defter dürülür,
Sırat köprüsü ve mîzân kurulur,
Hakkın dergâhında elbet durulur,
Buyruğu tutulur fermân eğlenmez.
Hüdâyî n'oldu bu kadar peygamber,
Ebû Bekr u Ömer, Osman u Haydar,
Hani Habîbullah Sıddîk-ı Ekber,
Bunda gelen gider bir cân eğlenmez
alıntı
alntıa