FATMA-ZEHRA
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 28 Ağu 2007
- Mesajlar
- 486
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 36
1. Kalb
2. Letaifler
3. Nefiy ve İsbat
4. Murakabe-i Ehadiyyet
Bu murakabe talib-i Hak olan zatın kalbinde cemiyetin hasıl olmasını sağlar. Kalb latifesinin seyri Arş-ı Mecidin üstüne kadardır. Bu durumda İmkan Dairesinin seyri bitmiş olur.
5. Ders (Vird) .Murakabe-i Maiyyet :
İmkan Dairesindeki seyir bittikten sonra Velatüs-Suğra başlar. Bu daire isim ve sıfatların gölgesi durumundadır.
Bu ders aynı zamanda seyr-i enfüsinin sonudur. Sofi de fena ve beka hasıl olursa seyr-i afaki de bitmiş olur. Bu ders aynı zaman da kalb latifesinin de fena bulma mahallidir.
Kalb latifesi fena bulduğu takdir de tevhidi vucudi de salikte vuku bulur.
6.Ders : Murakaba-i Akrabiyyet dersidir. Bu derste salik artık Velayet-i Kübraya adım atmıştır. Velayet-i Kübra'da sarhoşluktan çıkılır ve uyanıklığın doruğuna erişilir.
Bu ders aynı zaman da Tevhid-i Şuhudinin tecelligahıdır.
Velayet-i Kübra da üç daire mevcuttur :
1. Akrabiyyet Dairesi
2. Birinci Muhabbet Dairesi
3. İkinci Muhabbet Dairesi
Murakabe-i Akrabiyyet Virdi ile ilk iki daire geçilir ve dervişe Murakabe-i Muhabbet Dersi tarif edilir.
7. Ders (Vird) Murakabe-i Muhabbet :
Velayet-i Kübranın elzemi olan nefsin mutmainne makamına erişmesi bu derste vuku bulur. Şerhüs-sadr da yine bu makam da olmaktadır.
Velayet-i Kübranın sonu burasıdır.
8. Ders (Vird) : Murakabe-i Mele'i Ala
Velayet-i Suğra ve Velayet-i Kübra'daki seyr Zahir ism-i şerifinde meydana gelmiştir. Velayet-i Ulya dairesinde ise seyr Batın ism-i şerifindendir.
Bu makama kadar İmam-ı Rabbani k.s.'dan önce izah ve şerh edilmemiştir. Bundan sonrasını İmam-ı Rabbani Hazretlerimiz şerh etmişlerdir.
Velayet-i Ulyâ öz , Suğra ve Kübra velayetleri ise kabuk hükmündedir. Burada mahsus bir takım haller vardır ki bunlar ancak ehline malum olduğundan burada yazmıyorum.
Velayet-i Ulyanın ilk adımı Meleklerin velayetine girmenin başlangıcıdır.
Velayet-i Ulya içinde seyrin sona erdiği makam Teayyün-i Evvel'dir. Esma, sıfat, şşun ve itibarlara ait mertebelerin hepsi cem edilir.
Bu mertebe de seyr toprak latifesi ile olur.
9. Ders : Murakabe-i Kemalat-ı Nübüvvet :
Bu derste de seyr yine toprak latifesiyledir. Ancak diğer letaifte seyrine devam eder. İmam-ı Rabbani'nin bin yıl gizlendi sonra çıktı dediği daire işte burası ve bundan ötesidir
Bu makama mürid yüce ALLAH'ı zat ve sıfatlarından tecrid ederek ulaşır.
10. Ders : Murakabe-i Kemalat-ı Risalet :
Bu derste mürid on latifesini de temizler. O'na yeni bir vücud ihsan edilmiştir. Bu on letaif artık tek bir heyet haline gelir. Letaifler saflaşmıştır
Murakabe-i Kemalat-ı Ulul Azm :
Bu murakabe hakkında şunu söyleyelim ki İmam-ı Rabbani Hz.lerinin oğlu Muhammed MasumF aruki Serhendi Hazretleri huruf-u mukatta'yı bu makamda keşfedip çözmüşlerdir.
Bu murakabeden sonra suluk iki yola ayrılır :
1. İlahi Hakikatler yolu ile :
- Hakikatül Ka'be
- Hakikatül Kuran
- Hakikatüs Salat
2. Peygamberler Hakikati Yolu ile :
- Hakikati İbrahimiyye
- Hakikati Museviyye
- Hakikati Muhammediyye
- Hakikati Ahmediyye
Bunların hepsi birer murakabe dersidir. Virdidir. Salike vazife olarak verilir. Her dersin kendisine münhasır bir zikri , bir murakabesi, bir ayeti , bir ruknu vardır.
Farz-ı misal Kemalat-ı Risalet dersinde kıraatı uzun tutmak, rüku ve Secdeleri uzatmak vardır. Murabake-i Ehadiyyette az yemek, az konuşmak, az uyumak, Kuran tilavetini artırmak vardır.
Fena ve beka gibi kavramların sonradan ortaya çıkması demek sonradan icad edilmişlerdir demek değildir. Bir takım konaklara isim veriilip, avama aktarılması demektir. Şibli k.s. diyor ki " Hallac'ın ayan beyan söylediğini biz mağaralar da ancak fısıldaşabiliyorduk " .
Yani vahdet-i vücud halini Hallac-ı Mansur ortaya koymadı, bilinen ama avama anlatılmayan, anlatılması da mümkün olmayan bir mertebeyi izhar etti, ifşa etti. Aynen bunun gibi bir takım menzillere fena ve beka gibi isimlerin verilmesi sonra olmuştur. Ama bu ; bu menziller sonradan icad edildi demek değildir. Var olan bir makamın isminin konulmasıdır, ifşa edilmesidir, halka anlatılmasıdır.
2. Letaifler
3. Nefiy ve İsbat
4. Murakabe-i Ehadiyyet
Bu murakabe talib-i Hak olan zatın kalbinde cemiyetin hasıl olmasını sağlar. Kalb latifesinin seyri Arş-ı Mecidin üstüne kadardır. Bu durumda İmkan Dairesinin seyri bitmiş olur.
5. Ders (Vird) .Murakabe-i Maiyyet :
İmkan Dairesindeki seyir bittikten sonra Velatüs-Suğra başlar. Bu daire isim ve sıfatların gölgesi durumundadır.
Bu ders aynı zamanda seyr-i enfüsinin sonudur. Sofi de fena ve beka hasıl olursa seyr-i afaki de bitmiş olur. Bu ders aynı zaman da kalb latifesinin de fena bulma mahallidir.
Kalb latifesi fena bulduğu takdir de tevhidi vucudi de salikte vuku bulur.
6.Ders : Murakaba-i Akrabiyyet dersidir. Bu derste salik artık Velayet-i Kübraya adım atmıştır. Velayet-i Kübra'da sarhoşluktan çıkılır ve uyanıklığın doruğuna erişilir.
Bu ders aynı zaman da Tevhid-i Şuhudinin tecelligahıdır.
Velayet-i Kübra da üç daire mevcuttur :
1. Akrabiyyet Dairesi
2. Birinci Muhabbet Dairesi
3. İkinci Muhabbet Dairesi
Murakabe-i Akrabiyyet Virdi ile ilk iki daire geçilir ve dervişe Murakabe-i Muhabbet Dersi tarif edilir.
7. Ders (Vird) Murakabe-i Muhabbet :
Velayet-i Kübranın elzemi olan nefsin mutmainne makamına erişmesi bu derste vuku bulur. Şerhüs-sadr da yine bu makam da olmaktadır.
Velayet-i Kübranın sonu burasıdır.
8. Ders (Vird) : Murakabe-i Mele'i Ala
Velayet-i Suğra ve Velayet-i Kübra'daki seyr Zahir ism-i şerifinde meydana gelmiştir. Velayet-i Ulya dairesinde ise seyr Batın ism-i şerifindendir.
Bu makama kadar İmam-ı Rabbani k.s.'dan önce izah ve şerh edilmemiştir. Bundan sonrasını İmam-ı Rabbani Hazretlerimiz şerh etmişlerdir.
Velayet-i Ulyâ öz , Suğra ve Kübra velayetleri ise kabuk hükmündedir. Burada mahsus bir takım haller vardır ki bunlar ancak ehline malum olduğundan burada yazmıyorum.
Velayet-i Ulyanın ilk adımı Meleklerin velayetine girmenin başlangıcıdır.
Velayet-i Ulya içinde seyrin sona erdiği makam Teayyün-i Evvel'dir. Esma, sıfat, şşun ve itibarlara ait mertebelerin hepsi cem edilir.
Bu mertebe de seyr toprak latifesi ile olur.
9. Ders : Murakabe-i Kemalat-ı Nübüvvet :
Bu derste de seyr yine toprak latifesiyledir. Ancak diğer letaifte seyrine devam eder. İmam-ı Rabbani'nin bin yıl gizlendi sonra çıktı dediği daire işte burası ve bundan ötesidir
Bu makama mürid yüce ALLAH'ı zat ve sıfatlarından tecrid ederek ulaşır.
10. Ders : Murakabe-i Kemalat-ı Risalet :
Bu derste mürid on latifesini de temizler. O'na yeni bir vücud ihsan edilmiştir. Bu on letaif artık tek bir heyet haline gelir. Letaifler saflaşmıştır
Murakabe-i Kemalat-ı Ulul Azm :
Bu murakabe hakkında şunu söyleyelim ki İmam-ı Rabbani Hz.lerinin oğlu Muhammed MasumF aruki Serhendi Hazretleri huruf-u mukatta'yı bu makamda keşfedip çözmüşlerdir.
Bu murakabeden sonra suluk iki yola ayrılır :
1. İlahi Hakikatler yolu ile :
- Hakikatül Ka'be
- Hakikatül Kuran
- Hakikatüs Salat
2. Peygamberler Hakikati Yolu ile :
- Hakikati İbrahimiyye
- Hakikati Museviyye
- Hakikati Muhammediyye
- Hakikati Ahmediyye
Bunların hepsi birer murakabe dersidir. Virdidir. Salike vazife olarak verilir. Her dersin kendisine münhasır bir zikri , bir murakabesi, bir ayeti , bir ruknu vardır.
Farz-ı misal Kemalat-ı Risalet dersinde kıraatı uzun tutmak, rüku ve Secdeleri uzatmak vardır. Murabake-i Ehadiyyette az yemek, az konuşmak, az uyumak, Kuran tilavetini artırmak vardır.
Fena ve beka gibi kavramların sonradan ortaya çıkması demek sonradan icad edilmişlerdir demek değildir. Bir takım konaklara isim veriilip, avama aktarılması demektir. Şibli k.s. diyor ki " Hallac'ın ayan beyan söylediğini biz mağaralar da ancak fısıldaşabiliyorduk " .
Yani vahdet-i vücud halini Hallac-ı Mansur ortaya koymadı, bilinen ama avama anlatılmayan, anlatılması da mümkün olmayan bir mertebeyi izhar etti, ifşa etti. Aynen bunun gibi bir takım menzillere fena ve beka gibi isimlerin verilmesi sonra olmuştur. Ama bu ; bu menziller sonradan icad edildi demek değildir. Var olan bir makamın isminin konulmasıdır, ifşa edilmesidir, halka anlatılmasıdır.