Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Sevgi Dolabı.. (1 Kullanıcı)

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,608
Tepki puanı
970
Puanları
113
Yaş
66
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
[FONT=&quot]Sevgi Dolabı..[/FONT]

[FONT=&quot]Düşünün ki önünüzde bir dolap var.
Bu dolapta 4 bölüm var.
Her bölümde kutular.
Bu kutuların içinde sevginiz ve nefretiniz var.
En üst bölümdeki kutularda ‘en çok sevdiklerinizi' saklıyorsunuz.
İkinci bölümde "Seviyorum ama fazla da güvenmiyorum" dediklerinizi.
Üçüncü bölümde "herkes gibi biri benim için" dediklerinizi.
En altta da "nefret ediyorum veya kesinlikle güvenmiyorum" diye[/FONT]


[FONT=&quot]adlandırdıklarınızı.
Buraya kadar her şey tamam.
Asıl sorgu şimdi başlıyor.
Siz hiç en üst bölüme koyduğunuz birisini, bir tek söz yüzünden, en alt bölümdeki kutulara kattınız mı?
Değerinden fazla değer verdiniz mi birine?
Ya nefret ediyorum dediğiniz birini zaman ile sevdiniz mi?
Siz hiç yanıldınız mı?
Utandınız mı o bir zamanlar arkasından attığınız kişinin şuanda en yakın dostunuz olduğu için?
Hiç itiraf ettiniz mi "seni hiç sevmezdim" diye?
Ya da hiç kızdınız mı "ne de çok güvenirdim sana" diye.
İnsan hiç ‘bir söz' ile en sevdiğini en nefret ettiği kişilerin arasına katabilirimi? Doğru mu? [/FONT]

[FONT=&quot]Bir zamanlar göklere çıkarttığınızı yerin dibine atmak olur mu? Yakışır mı size?
Hâlbuki bir zamanlar aranızdan su sızmazdı. Yeri gelir ekmeği bile paylaşırdınız, kaldı ki düşünceleriniz, duygularınız. Bu kadar çok şeyi paylaştığın birini tanımamazlıktan gelebilir misin?
Sizlere bir tavsiye…
Hiç bir zaman ilk gördüğünüz birini ‘sevmedim' diyerek, dolabınızdaki en alt bölümdeki kutulara atmayın.
Zaman tanıyın,sabredin..
Gerekirse kutulara kaldırmayın, dolabın önünde bekletin.
Zamanı geldiğinde o kişi zaten dolabında bir bölümü kendi seçecektir.
Aynı şekilde, ilk gördüğünüz birine ‘sanki 10 yıldır tanıyorum' diyerek, en üst bölüm'e kaldırıp, yere göğe sığdırmayın.
Arkadaşlık, dostluk ve en önemlisi sevgi zaman ister.
Senin haberin olmadan o dolabında kendine yer bulacaktır.
Yeter ki siz sabredin ve dolabınızı geniş tutun..
Dolabınızın en üst bölümündeki kutuları ASLA atmayın.
Değerli bir hazine gibi saklayın.
En alt kattakileri de her hafta çöpe boşaltın.
Göreceksiniz, gün gelecek dolabınız sadece ‘SEVDİKLERİNİZ' ile dolacaktır.
İşte o zaman gerçek mutluluğu bulacaksınızdır…
Bir şey daha….
Bu dolap herkeste vardır...
O sizin sevginizi barındırdığınız KALBİNİZDİR…[/FONT]

[FONT=&quot]Alıntı….[/FONT][FONT=&quot]


[/FONT]
[FONT=&quot][/FONT]
 

Kaan Erdem

Yönetici
Katılım
9 Ara 2006
Mesajlar
11,197
Tepki puanı
230
Puanları
63
Guzel bir paylasim,herkes kendinden de bir takim alintilar bulabilir.Fakat haddim olmadan bir elestiri yapmak isterim en alt kattakileri her hafta cope atmak sabir ile beklemeye ve sonunda ust kat raflara cikarma ikazina ters dusmus gibi.

Selametle,kaleme alan kardesimizin yuregine saglik okumamiza vesile oldugunuz icin sizede t.ederiz kardesim.
 

Nadas06

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Ocak 2012
Mesajlar
4,313
Tepki puanı
7
Puanları
0
Utandınız mı o bir zamanlar arkasından attığınız kişinin şuanda en yakın dostunuz olduğu için?
Hiç itiraf ettiniz mi "seni hiç sevmezdim" diye?

Hiç bir zaman ilk gördüğünüz birini ‘sevmedim' diyerek, dolabınızdaki en alt bölümdeki kutulara atmayın.

ALLAH Celle Celaluhu razı olsun ...
 

Çeşm-i Bülbül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2009
Mesajlar
13,384
Tepki puanı
6
Puanları
0
Hiç bir zaman ilk gördüğünüz birini ‘sevmedim' diyerek, dolabınızdaki en alt bölümdeki kutulara atmayın.

Aynı şekilde, ilk gördüğünüz birine ‘sanki 10 yıldır tanıyorum' diyerek, en üst bölüm'e kaldırıp, yere göğe sığdırmayın.

ALLAH Celle Celalühü razı olsun abi o kadar güzel ki...
Okumamıza vesile olduğunuz için çok teşekkür ederim..
 

Hatice-tül Kübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Eyl 2006
Mesajlar
7,329
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
34
Konum
.........
Sevdiğini sadece kendi için sevmek, hiçbir şey talep etmemek, olduğu gibi kabullenmek bence sanılanın aksine bir nevi bencillik olmalı. Ruhuna sevmenin keyfini tattıran insan, karşısındakine sevildiğini hissettirmiyorsa, tek kişilik bir oyunun baş kahramanı olmaktan öte gitmez. Anne, baba ya da sevgili, hiç fark etmez. Sevmenin keyfini alıp ruhunu sakinleştiren ve sevdikleri içinde aynı durumun geçerli olduğunu düşünen insan. Oysa bilmez ki zaman insanları yorar ve yorulan insan için çoğu kez sevilmek, sevildiğini hissetmek hayati önem taşır. Kendi için seven insan her şeyin yolunda olduğunu düşünürken, yavaş yavaş kopmalar başlar, evladın annesinden sevgilinin sevdiğinden... İfade edilmemiş sevgi sözcükleri, gerek duyulmamış bir başını okşama, zamanla kapanmaz uçurumlar açar iki şaşkın bakış arasında. Oysa karşıdan beklendiğini bildiğin sıcak bir gülümseme, hiçbir özel güne amade olmayan sıkı bir kucaklama, belki küçük bir tenkit bile sevgiyle yapılmış, insanı insana bağlar, muhatap kılar.
Zaman herkeste aynı izler bırakmaz geçerken ve her zaman sevdiği müddetçe sevileceğini düşünen insan belki de hayatının en büyük yanılgısını yaşar. Sevmek, devamlılık için hiçbir zaman tek başına yeterli olmaz eğer gerçekten istenen devamlılıksa. Sevgi, tek başına kendine saklandıkça çoğalıp anlamını bulamaz. Çocuk güvende olduğunu hissetmek ister onay veren bir bakışla ve insan hissetmek ister sevildiğini...
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt