Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Seni özledik efendimiz (1 Kullanıcı)

ATİ-ATİ

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Eyl 2008
Mesajlar
21
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
54
İzzeti, hikmeti, fıtratı, şefkati, hürmeti, devleti özledik.

Senden sonra tefrika meşrebimiz, taklit mezhebimiz, cehalet mektebimiz, atalet fıtratımız, hamakat şöhretimiz, ihanet sıfatımız, küffar velinimetimiz oldu.

Efendim,

Sen kendini 'abduhu ve rasuluhu: O'nun kulu ve elçisi' olarak takdim etmiştin. Sana iman eden bazıları sana hürmet adı altında seni kulluktan 'kurtarıp' melekleştirerek hayattan dışladılar. Bu ifrata karşı başka bazıları da tefrite sapıp seni 'güzel örnek' olmaktan çıkarıp bir 'postacı', bir 'ara kablosu' seviyesinde görerek hayattan dışladılar.

Bunların hepsi sana iman ediyordu. Ama seni hayatımızdan çıkarmanın ızdırabını çektirdiler bize. Bu işi, göğe çekerek ya da yere sokarak yapmaları sonuçta hiçbir şeyi değiştirmedi.

ALLAH seni 'güzel örnek' olarak gösterdi. Sen, Kur'an'ın konuşanı, yürüyeni, hareket edeniydin. Tıpkı bir an*nede spermin insana, bir ağaçta suyun meyvaya, bir arıda tozun bala, bir tavukta darının yumurtaya, bir koyunda samanın süte dönüşmesi gibi, ayetler sende hayata dönüşüyordu.

ALLAH ısrarla seni örnek gösterirken, birileri ısrarla 'kitab'ı, kitapları örnek göstermekte direndiler. Öylesi işlerine geliyordu, cansız bir nesneyi örnek edinmekle, canlı bir insanı örnek edinmek aynı olur muydu?

Efendim,

Kitapsızlıktan değil, 'peygambersizlikten' kırıldık. Yokluğumuz peygamber yokluğu. Seni hatırlatan, seni andıran insanların hasretim çeki*yoruz.

Çocuklarımız peygamberi sorunca 'evladım onun ahlakı tıpkı falancanın ahlakı gibiydi' diyeceğimiz insanlar yok denecek kadar az.

İnsanlık destanıyla yaşıt olan vahiy sürecinde birçok kitapsız peygamber gelmişti de, bir tek 'peygambersiz kitap' gelmemişti. Sayemizde yaşlı dünya ona da şahid oldu efendim. Peygambersiz Kitab'a, Muhammed aleyhisselamsız Kur'an'a da şahid oldu. Şimdi Kur'an mahzun efendim , Kur'an öksüz. Seninle Kur'an'ın arasını ayırdık, etle tırnağın, toprakla tohumun, anayla evladın arasını ayırır gibi.


Gel de bir bak Efendim, bu mazlum ümmetin hali pür melaline. Bıraktığın din tanınmaz hale geldi. Bıraktığın sitenin harabelerinde baykuşlar tünedi.

Gün geçmez ki ümmetin coğrafyasından feryat yükselmesin, oluk oluk kan akmasın.

Bir olarak bıraktığın ümmetin kaç parçaya ayrıldığının sayısını onu parçalayanlar dahi unuttu.

Bıraktığın kutlu mirası hovarda mirasyediler gibi parçalayarak paylaştık Efendim . Nebevi mirasın irfani ve ahlaki boyutuna bir hizip, ilmi ve fikrî Boyutuna bir başka hizip, siyasî ve hareketi boyutuna ise daha başka bir hizip sahip çıktı. Yüzyıllardır tüm bu hizipler ellerindeki parçanın 'bütünün kendisi' olduğunu iddia etmekle ömür tükettiler. 'Her hizip ellerindeki parçayla övünüp durdu.' Hepimiz hakikatin merkezine kendimizi oturtup 'hak benim' dedik.

Oysa ki Efendim, bazen parçalanan hakikat hakikat olmaktan çıkar. Ait olduğu bütün içerisinde anlamlı olan bir parça o bütünden ayrılınca anlamsızlaşabilir. Bunu farkedemedik Efendim .

Efendim ,

İsrailoğulları, peygamberlerini katlediyorlardı. Biz de senin güzel hatıratını, emanetini, adını ve sünnetini katlettik. Seni katlettik Efendim.



Kimilerimiz için sen hiç ölmedin, o ender bahtiyarlar seni hep içlerinde, işlerinde, hayatlarında, düşüncelerinde, duygularında, eylemlerinde, evlerinde yaşattılar.

Kimilerimiz içinde sen hiç doğmadın. Onlar hep senden mahrum yaşadılar. Şol mahiler ki derya içreydiler, deryayı bilmediler. Varlığının kaç bahara bedel olduğunu bilmeyenler yokluğunun ıstırabını nasıl duysunlar Efendim ?

Seni çok seviyoruz, seni çok özlüyoruz. Bize kırgın mısın Efendim ?

<<<BİZE KIRGIN MISIN EFENDİM?>>>
 

zarife_76

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Eyl 2006
Mesajlar
1,066
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
48
Seni çok seviyoruz, seni çok özlüyoruz. Bize kırgın mısın Efendim ?

<<<BİZE KIRGIN MISIN EFENDİM?>>>
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
BÜTÜN İNSANLIK TARİHİNDEKi DERİNLİĞİNE VE GENİŞLİĞİNE İNSAN OLUŞLARI, TEK FERT'TE TECELLİ EDEN HAKİKATİN VE ZAMAN GAYESİNİN TEMSİLCİLERİ OLARAK, TEK FERDİN KADROSUDURLAR. Bu tek fert, topyekûn zaman ve mekânın emrine verildiği, varlığın yüzüsuyu hürmetine yaratıldığı "Gaye İnsan-Ufuk Peygamber" olarak Allah'ın Sevgilisi'dir; Hakikat-i Ferdiyye, Ferdin Hakikati... Allah'ın, "Sen olmasan, sen olmasan âlemi yaratmazdım!" buyurduğu, tek tek bütün insanlardaki, "varlık ve oluş", "sebep ve netice", "baş ve son", "süreklilik ve süreksizlik" ve bütün bunları toplayan "ân-hâl"in de içinde olduğu tek "ân-hâl"in "sırra ilişik"liğindeki mihrak O; mânâlar âleminin merkezi olmak gereken ruhun mihrakı ve varlığın Allah'a giden yoldaki kemâl ufku O... İşte, bütün işlerin "neye göre"si, "nasıl"ı, "ölçü ne"sinin cevabı burada; yoksa ölçü yok... Zaman ölçüsü, medeniyet ölçüsü, iş ölçüsü, kurtuluş ölçüsü, hakikat ve hürriyet ölçüsü, gaye, hedef, araç; her şeyin ölçüsü!..S Mirzabeyoğlu...
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt